Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Aziz Aslan
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

GÜVENSİZLİK HASTALIĞI

Meşhur hikayedir: Çölde sıcak altında devesiyle yolculuk eden adam, susuzluk ve yorgunluktan yere yığılmış bir adam görür. Hemen devrden iner, suyunu alır ve bayılmak üzere olan adama yardım etmek isterken yerde yatan kötü niyetli adam elindeki su kırbasını kapar, ani bir hareketle deveye biner ve kaçar. Deve sahibi koşar yetişemez. Uzaktan bağırır;
– Ey harami, devemi ve suyumu çaldın. Bari bunu kimseye anlatma aramızda kalsın, der.
Hırsız bu tuhaf söze şaşırıp ve durakladığında deve sahibi:
– Bu hadise duyulursa, bundan sonra darda kalana kimsenin el uzatmamasından korkarım, der.
Dini duyguları istismar ederek büyüyen yapının sırtımıza vurduğu hançer, bazı hassasiyetlerimizi de yaraladı. Dinden bahsedenlere de güven azaldı. İnsanlar arasında sohbetler eksildi.
Din ve islam’dan bahseden herkesi güvenilir saymak, Arap kültürünü İslam saymak, Batı kültürünü medeniyet saymak gibidir.
Pek çoğumuz, “Bu devirde babana bile güvenmeyeceksin!” sözünü vird etti. Peki, o zaman kime güveneceğiz? En yakınımıza dahi güvenmeyecek bu hayat nasıl yaşanabilir olur? Güvenmek zorundayız. Kardeşler, eşler, komşular birbirlerine mutlak güvenmek zorundalar.
Eksiğimize, kusurumuza rağmen aynı yola koyulan Müslümanlar olarak hele de Türk Milleti olarak birbirimize güvenmeyeceksek kime güveneceğiz? Türk’ün Türk’ten başka dostu olmadığına göre güvenmek zarurettir. Bütün şer odaklarının üzerimize geldiği böyle bir zamanda birbirimize sahip çıkmayacaksak ne zaman sahip çıkacağız?
Yöneticiyseniz yanınızdaki insanlara dikkat etmeniz telkin edilir. Bu doğru bir tespit olabilir. Ancak Aynı kişi, sizinle konuşurken size güvendiğini ifade eder, size kötülediği yanınızdakiler ile görüşürken de sizi güvensiz ilan ederse güvensiz kim oluyor? Ömrü bozguncukla geçenler var.
Yıllarca yanınızda bulunan, sizin yol arkadaşınız gibi davrananlardan sudan sebeple otuz yıllık dostluğu, otuz günlük maceraya değişenler vardır.
Bunlarda toplum hayatında güvensizliğe kötü örnektir. Ama bunları dikkate almamak lazım.
Unutmayalım, güvensizlik bir Türk ve Müslüman hastalığı değildir.

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER