Güler: İslam medeniyeti sağlam temellere dayanıyor

Ramazan'da İkindi Sohbetlerinin 20'ncisi 15 Haziran Perşembe akşamı Gedik Ahmet Paşa Medresesi'nde (Taş Medrese) yapıldı. 'Yesrib'den Medine'ye ve İslam Medeniyetine' başlıklı sunumu Ensar Vakfı Afyonkarahisar Şube Yönetim Kurulu Üyesi AKÜ Tarih Ana Bilim Dalı'ndan Prof. Dr. Mustafa Güler yaptı. Sohbet öncesi Kur'an-ı Kerim tilavetini Halil Kaynak gerçekleştirdi.ANLAMLITEVAFUK YAŞANDIEnsar Vakfı Afyonkarahisar Şube Yönetim Kurulu Üyesi AKÜ [&hellip]

Ramazan’da İkindi Sohbetlerinin 20’ncisi 15 Haziran Perşembe akşamı Gedik Ahmet Paşa Medresesi’nde (Taş Medrese) yapıldı. “Yesrib’den Medine’ye ve İslam Medeniyetine” başlıklı sunumu Ensar Vakfı Afyonkarahisar Şube Yönetim Kurulu Üyesi AKÜ Tarih Ana Bilim Dalı’ndan Prof. Dr. Mustafa Güler yaptı. Sohbet öncesi Kur’an-ı Kerim tilavetini Halil Kaynak gerçekleştirdi.
ANLAMLI
TEVAFUK YAŞANDI
Ensar Vakfı Afyonkarahisar Şube Yönetim Kurulu Üyesi AKÜ Tarih Ana Bilim Dalı’ndan Prof. Dr. Mustafa Güler, bu yılki sohbet programı koordinatörü olarak program dizaynında düşünmemesine rağmen tevafuk olarak İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Tanır’ın “Kültür Politikalarına Milli Bakış” başlığında konuştuğunu belirtti. Kültür ve medeniyet konularının böylece arka arkaya irdelendiğine değinen Güler; “Sohbet programını konuşmacılarımızın istekleri doğrultusunda sıralamıştık. Fakat tam bir tevafuk oldu. Kültür ve medeniyet, milli kültür veya İslam Kültürü ya da Türkiye’nin Yeni Kültür Politikaları vizyonu ve arkasından konuşulması, gündeme alınması gereken İslam Medeniyetini konuşmak bize kaldı. İnşallah tesirli olur. Medeniyet kelimesi başlığını koyarken bu kelime başlığının Medine kelimesinden geldiğini söyledik. Bugün çok farklı bir manaya geldi. Sohbetimiz içerisinde Yesrib’in kısa bir tarifini geçeceğiz. Yesrib’in Peygamber Efendimizin hicretinden sonra Yesrib’i Nebivetül Nebi bugünkü yaygın ifadesiyle Medine-i Münevvere olarak bilinirken onun İslam Medeniyetinin ıslahı olup olacağını düşündüler mi düşünmediler mi? Sonuç itibariyle durum böyle oldu” dedi.
TARİH BOYU
MEDENİYETLER
 KURULDU
Bir takım siyasi, sosyal ve asayiş meselelerini konuşurken medeniyet anlayışının kıtlığından söz edildiğini belirten Prof. Dr. Mustafa Güler, medeniyetin yanlış telakkisi sebebiyle geçmişe nazaran daha az iddialı medeniyet olmasına rağmen medeniyet meselesinin en çok konuşulan konulardan biri olduğunu söyledi. Medeniyet telakkicilerinin medeniyetin en baş meydan okuyucu olduğu söylemine değinen Güler; “Medeniyet en baş meydan okuyucudur deniliyor. Medeni olmayanlara karşı meydan okuyucudur. Veya kendi tahsilince medeniyet dairesine giremeyenlere meydan okuduğu için. Medeniyet bütün toplumlarda en çok konuşulan konudur. Medeniyet Arapça medene kökünden, şehre ait olma kökünden veyahutta şehre gitmek, şehirli olmak anlamından türeyen bir kelimedir medeniyet. Medeniyeti iki kelime ile izah edersek medeniyet ‘şehirli olmaktan’ gelir. Tasnif edildiğinde tarih boyunca çok fazla medeniyet kuruldu” diye konuştu.
MEDENİYETLER
 SİLSİLESİ VAR
Eski Sümer’den başlayarak süre gelen tarihte dünyanın genel kabulünden ziyade Hz. İbrahim’e kadar bunu götürerek Babil bölgesinden bir Sümer Medeniyeti, Hitit Medeniyeti, Mısır Medeniyeti, eski Yunan Medeniyeti, eski Roma Medeniyeti, Yahudi Medeniyeti, Hristiyan Medeniyeti, İslam olarak sıralayan Güler; “Medeniyetler silsilesi var. Ama bugün dünya üzerinde bundan 20 yıl öncesine kadar iki medeniyet var iddiasını sürdüren ve dünyaya nizam vermeye çalışan medeniyetler var. Bunlardan bir tanesi Batı Medeniyetidir. Ne yazık ki Hristiyanlığın ve Yahudiliğin Hz. İsa ve Hz. Musa’ya gönderilen vahyin ne yazık ki tahrip edilmesi sonucunda vahyin bir tarafa atılıp sadece toplumları dizayn eden tarafını alıp diğer hususlarını tamamen dünyevileştiren bir sentezden oluşturan ve son 300 yıldır hiçbir iddiası kalmayan son yüz yılda biraz uyanışı olsa da hiçbir iddiası kalmayan ama sağlam olduğu temel değerler nedeniyle İslam Medeniyeti idi” şeklinde konuştu. >> Burcu AYDIN’ın Özel Haberi

Bakmadan Geçme