Güçsüzlük Hissiyle Baş Etmenin Yolları
Güçsüzlük hissi günümüzde birçok insanın mücadele ettiği sorunlardan birisi. Zorlayıcı dönemlerde ayakta kalmak, güçlü olmak herkes açısından kolay olmuyor. Peki, uzmanlar bu konuda neyi öneriyor?
Hayat herkes için zaman zaman büyük sınavlar sunar. Savaşlar, salgınlar, ekonomik belirsizlikler… Hepsi insanların zihinsel ve duygusal dünyasını derinden etkileyebilir. Böyle dönemlerde, kaybolmuş hissetmek kaçınılmazdır. Hatta ruh sağlığı uzmanları bile zaman zaman aynı duygularla baş etmek zorunda kalır. Ancak onların farkı, bu durumla nasıl mücadele edeceklerini bilmeleridir. Peki, terapistler bu zorlu dönemleri aşarken hangi yöntemleri uyguluyor?
PROFESYONEL DESTEK ALMAKTAN ÇEKİNMEYİN
Bazen insan kendi iç dünyasında sıkışıp kaldığını, 4 duvar arasına hapsolmuş gibi hisseder. Duygularını çözmek ve zihinsel yüklerini hafifletmek için bir uzmana danışmak, düşündüğünüzden çok daha fazla yararlı olabilir. Uzun süredir terapistlik yapan uzmanlar bile zaman zaman kendi içsel yolculuklarında destek almak için bir meslektaşlarına danışır. Çünkü bazı duygusal sorunları yalnız aşmak mümkün değildir.
Terapi, sadece çözüme ulaşmak için değil, kişinin kendisiyle ilgili farkındalığını artırması adına da önemli bir süreçtir. Kişi, kendi düşüncelerini ve duygularını daha net bir şekilde görebilir, geçmişteki kalıpları sorgulayabilir ve yeni bakış açıları kazanabilir. Uzmanlar yardım istemenin zayıflık değil, aksine kişinin kendine değer vermesinin en büyük göstergesi olduğunu belirtiyor.
“HAYIR” DİYEBİLMEK GÜÇLÜ OLMANIN BİR GÖSTERGESİDİR
Kişinin kendini koruyabilmesi için sınırlarını net bir şekilde belirlemesi gerekir. Bu durum hayır diyebilmenin önemini vurguluyor. Terapistler, istemediğiniz, sizi zorlayan ya da ruhsal olarak yıpratan şeylere “hayır” diyebilmenin büyük bir güç olduğunun altını çiziyor. Birçok insan, çevresindekileri kırmamak adına istemediği şeylere bile “evet” demeye alışkın olsa da, bu durum uzun vadede kişinin kendi önceliklerini kaybetmesine ve başkalarının ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarının önüne koymasına neden olur. Uzmanlara göre önemli olanın, kişiyi gerçekten mutlu eden şeyleri ayırt edip, enerjisini tüketen faktörleri hayatından uzaklaştırmakta olduğunu belirtiyor.
KENDİNİZE İYİ GELEN 4 AKTİVİTE SEÇİN
Zorlu dönemlerden geçen kişiler için, kendilerini rahatlatan hobiler belirlemek oldukça önemli. Terapistler, bu süreçte kişiye özgü dört farklı etkinlik seçmenin önemini vurguluyor. Bu aktiviteler tamamen kişiye özel olabilir. Örnek olarak, doğada yürüyüş yapmak, sevdiği müzikleri dinlemek, bir şeyler yazmak veya resim çizmek… Ne olursa olsun, bireyin kendisine iyi gelen şeyleri belirleyip bunlara vakit ayırması zihinsel güçlenmeyi destekler. Bu aktiviteleri görünür bir yere not almak, kişinin zorlandığında kendisine hatırlatma yapmasını sağlar.
EGZERSİZİN GÜCÜNÜ KÜÇÜMSEMEYİN
Hareket ettikçe zihinsel ve fiziksel enerji de değişir. Terapistler, fiziksel aktivitelerin ruhsal iyilik hâlini olumlu yönde etkilediğini belirtiyor. Egzersiz, sadece fiziksel sağlığı korumak için değil, aynı zamanda zihinsel yükü hafifletmek ve endorfin hormonunu artırarak kişinin kendini daha iyi hissetmesi için de etkili bir yöntemdir. Ağır sporlar yapmaya gerek yok; kısa bir yürüyüş bile zihni tazelemek için yeterli olabilir.
KENDİNİZLE ZAMAN GEÇİRMEYİ İHMAL ETMEYİN
Günümüzde günlük hayatın temposu içinde, insanın kendisiyle vakit geçirmesi çoğu zaman ikinci plana atılıyor. Ancak terapistlere göre, içe dönmek ve yalnız kalmak psikolojik sağlığı güçlendiren önemli adımlardan biri. Sessizlik içinde kalmak, zihni toparlamak ve derin bir nefes almak, ruhsal yükleri hafifletir. Özellikle doğayla iç içe olmak, teknolojiden uzak birkaç saat geçirmek, kişinin içsel dengesini sağlamak adına büyük fayda sağladığını belirten uzmanlar, gün içinde de kişinin kendisiyle baş başa kaldığı anları artırmanın içsel huzuru yeniden bulmasına yardımcı olacağını ifade ediyor.
SEVDİĞİNİZ UĞRAŞLARA VAKİT AYIRIN
Günlük hayatın koşuşturması içinde, insan bazen kendisini mutlu eden şeyleri yapmayı unutabiliyor. Halbuki, kişinin kendisine vakit ayırması ve ilgi duyduğu şeylerle meşgul olması ruhsal iyilik hâlini destekler. Terapistler, özellikle sanat ve hobi aktivitelerinin bireyin zihinsel sağlığı üzerinde büyük etkisi olduğunu belirterek , kişiye iyi gelen şeylere düzenli olarak vakit ayırmanın önemlini vurguluyor.
SOSYAL DESTEK MEKANİZMALARINI KULLANIN
Sevdiklerinizle zaman geçirmek, en zor anlarda bile ruhsal olarak iyileştirici etki yaratır. Terapistler, sosyal bağların güçlenmesinin stresle mücadelede kritik bir rol oynadığını vurguluyor. Bireyin sosyal çevresindeki sevgi ve destek, psikolojik dayanıklılığı artırır. Aileyle yapılan sıcak sohbetler, dostlarla geçirilen kaliteli zaman, insanın kendisini daha güçlü hissetmesini sağlar. Unutmayın, yalnız değilsiniz ve çevrenizde size destek olacak insanlar her zaman vardır.
KONTROL EDEBİLECEĞİNİZ ŞEYLERE ODAKLANIN
Hayat bazen beklenmedik olaylarla karmaşık hâle gelebilir. Ancak terapistlere göre, bireyin hâlâ kontrol edebileceği şeyler her zaman vardır. Düşünceleriniz ve davranışlarınız sizin elinizdedir. Küçük hedefler belirleyerek harekete geçmek, kişinin yaşadığı güçsüzlük hissini azaltabilir. Önemli olan, büyük sorunlar karşısında küçük adımlar atarak ilerlemek ve kontrol edebildiğiniz şeylere odaklanmaktır.
