GÖRÜNTÜDE SIKINTI VAR

Bir süredir bu köşedeki yazılarımızdan uzak kalınca pek çok dosttan sitem işitmeye başladık. Önce kısaca halimizi arz ve affınızı istirham ile söze başlayalım. Efendim, matbaamızdaki değişiklikler, rutin işlerdeki yoğunluk ve üzerine bir de seyahat eklenince buradaki görevimizi aksattık. Kusurumuza bakmayınız.
Hem şehrimizdeyken, hem de şehrimiz dışındayken memleketle ilgili daha iyi gözlem yapma imkanı bulabildiği gibi, çevresine daha çok kulak kabartabiliyor insan.
Bu manada; Afyonkarahisar’ın son dönemde, gerçek manada bir “kabuk kırılması” yaşadığı genel kabul görüyor. Bu durum bizi ziyadesiyle memnun etse de pek çok eksiğimizin, yanlışımızın ardı ardına sıralanıyor olması da bizi aynı derecede rahatsız ediyor.
***
Öncelikle şehir içindeki trafik keşmekeşinden başlamak gerekiyor. Mesela şehir içi trafik hafta sonunda tam anlamıyla bir “rezalet” idi.
Şöyle bir şehir turu atan herkes bu duruma şahit olmuştur. Çift sıra parklar, yürümeyen araçlar, işlemeyen trafik, hem caddelerin, hem kaldırımların her yanındaki düzensizlik, hemen her noktadan karşınıza çıkabilecek yayalar… Araç içindeki yayaya tepki gösterirken, yaya araç sahibine tepki gösteriyor. Sanki, ekranlardan vakıf olduğumuz Hindistan’daki geri kalmış bir kasabanın görüntüsü hakimdi şehrimize.
***
Hafta sonunda özellikle gıda üzerine faaliyet gösteren iş yerlerinde yoğunluk vardı. Allah bereket versin. Daha çok olsun. Ama bu işyerlerinin olduğu caddelerde çift sıra parklar ve düzensizlik de millete “illallah” dedirtiyordu. Polis ceza yazsa, araçları kaldırtsa bu araçlar nereye park edecek? Şehre gelenler nasıl alış veriş yapacak? Ceza yazılmazsa, müdahale edilmezsi bu keşmekeşin önüne nasıl geçilecek?
“Kardeşim otoparklara gidilsin” deniliyor ama hafta sonu Zafer Meydanı’nın altındaki otopark bile kapalı. Bu sıkıntı Belediye yöneticilerine birkaç kez iletilmesine rağmen hafta sonları otoparkın kapatılması sıkıntı oluşturuyor.
Belediye yönetimi “Hafta sonları tüm yollarda ücretli otopark uygulamasını kaldırıyoruz, her yere park imkanı var. O nedenle otoparkı kapatıyoruz” dese de, bunun yanlışlığı ortada. Termal otellere gelen konuklar bile hafta sonu, özellikle Pazar günü şehre iniyor. Bunun yanı sıra günübirlik ziyaretçiler de var. Olağanüstü bir yoğunluk yaşanıyor belli bir kaç merkezde. Otoparkları kapatmanın ne anlamı var?
***
Bir başka eleştiri konusu ise; “ŞEHİR MERKEZİNİN GÖRÜNÜMÜNDEKİ ÇİRKİNLİK”…
Derme çatmalıktan, düzensizlikten kurtulmamız gerektiği herkesin ortak düşüncesi. Artık “Gastronomi Kenti” ünvanını da alan Afyonkarahisar’ın şöyle bir kendine çeki düzen vermesi gerekiyor. Gelen insanlar cafcaflı lambalara, süslü kaplamalara bakmıyor. Düzene, nizama, intizama, temizliğe ve güler yüze bakıyor.
Aklı eren herkes “Bu dükkan cepheleri, tabelalar bir düzene oturtulmalı” görüşünde birleşiyor.
Gelişme yolunda bizim geçtiğimiz bu yollardan daha önce geçmiş olan Konya, Gaziantep, Bursa gibi şehirlerden, hatta bizden daha geride olan Hatay gibi şehirlerden örnekler veriliyor. Özellikle ziyaretçi yoğunluğunun çok olduğu yerlerdeki dükkanların hepsi kendine has, bir düzene oturmuş cephelerle kaplanmış. Tabelalara bir nizam-intizam getirilmiş.
Özellikle dükkan cephelerinin standardizasyonu ve tabela kirliliğiyle ilgili olarak daha geç olmadan çalışmalara başlanması gerekiyor. Belediye Başkanı Mehmet Zeybek’in bu yönde düşünceleri ve planları olduğunu biliyoruz. Hatta Başkan Zeybek’in bazı caddelerin trafiğe kapatılması ile ilgili olarak fikri yoklamalar yaptığı da malum.
***
Lezzetimiz yerinde, ürünlerimiz hijyenik ve güzel. Güler yüzlü hizmet derseniz, eh işte. Ama bu derme-çatmalık ve “kasaba azmanı” görüntüsü artık son bulmalı.