Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Mehmet Şenkaya

GÖNÜL FERMAN DİNLEMEZ – Kocatepe Gazetesi

Mehmet Şenkaya 6 Haziran 2016 Pazartesi 11:30:50
 

Aydın’ın Datça ilçesinde çocukluktan itibaren anasız-babasız kimsesiz büyüyen, başında saç olmadığı için Kel Mehmet lakabıyla anılan bir delikanlı yetişir. Hayatını bir ağanın yanında hizmetkâr olarak devam ettirirken, gönül bu ya çalıştığı ağanın kızına âşık olur.
Gönüldür bu ferman dinlemez. Evlenmeğe karar verir. Bir gün cesaret bularak kızı ağasından ister. Fakat buna ağanın tepkisi büyük olur. Vay alamet koptu kıyamet. “Sen kim olursun da benden kız istersin! Buna nasıl cüret edersin, Sen benim ekmeğimi yiyen kölemsin” gibi kırıcı, aşağılayıcı davranışlarda bulunarak kızar ve onu işten atar.
“Olsun be aldırma. Yaradan yardır… Sanma ki zalimin ettiği kârdır… Mazlumun ahı indirir şahı… Her şeyin bir vakti vardır.”  hüsrana uğrayıp muradına ermeyen Kel Mehmet’in öfkesi büyüktür.
Osmanlı imparatorluğunun II. Mahmut döneminde devşirme olanlara görev verilerek yükseltip, vatanın öz evlatlarını ikinci planda tutup ezme esasına dayanan; adaletsiz çarpık bir sistemin geçerli olması, insanların güven duygusunu sarsmış, vatandaşı devlete karşı isyana teşvik etmiştir. Kimse durduğu yerde devlete isyana kalkışmaz.
Her ne kadar devletin başında vatanperver, değerli kişiler olsa da çalışan idarenin tabanında haksız ve adaletsiz yönetim zafiyeti ortaya çıkar. Aydın’a atanan devşirme Valinin garip köy halkına zulmü Atçalı Kel Mehmet’i çileden çıkarır. Kendine ve halkına yapılan bu baskı ve hakareti hazmedemez. Hakkını hukukunu kendi yöntemiyle çözmeyi aklına koyar. 1827 yılında kendine yakın zihniyetli kişilerle birlikte dağa çıkar. İnsanları hakir gören ağaların, haram helal tanımayan para babalarının, tefecilerin, ölçü ve tartı gözetmez, hak, hukuk tanımazların korkulu rüyası olur. Aydın Valisini dağa kaçırarak bir müddet yönetimde bulunur.
Aldığı parayı hayır işlerinde kullanır. Yol, cami, çeşme yaptırır. Yoksulları, düşkünleri kollar. Aydın vilayetinin her yerinde ünü duyulur. Halkın sempatisini kazanır. İl çapında büyük çevre edinir. Kendi zihniyetinde olan (Osmanlı yönetimine başkaldıran kişileri) hapishane basarak hapisten kaçırır. Yönetim boşluğundan faydalanarak üstünde : “Vali-i Vilayet, Hademe-i Devlet Atçalı Kel Mehmet“ (Vilayetin Valisi, Devletin Hizmetçisi) yazılı para bastırır. Kısa süren yönetimi sona erdirilir. Aydın’ı almak için tekrar girişimde bulunsa da Devlet gücüne karşı dayanamaz Tepecik Köyü’ndeki çatışmada vurularak öldürülür. Kim olursak olalım önce insan olalım.
Varlığı nüfuzu, gücü olan insanlara değer verme, işlerini görme; yokluğu, kimsesizi, güçsüzü aşağılama, devlet hizmetinde savsaklama, ötekileştirme, itibarsızlaştırma. Devlet otoritesi boşluğundan yararlanıp, çıkarını ülke ve millet menfaatleri önüne koyma. Rüşvet, vurgun, soygun, haksız kazanç; zenginlik ve bolluk içinde şımarıp haddi aşan, malı mülkü çokluğuyla böbürlenenler.
“İnsanoğlu kendini her yönden (mal, makam, güç vs.) yeterli gördüğü zaman azıverir.”  ( Alak; 6-7  )
Allah makam tutkusu göstermesin. Çok verip azdırmasın, az verip gezdirmesin.
Ramazan-ı Şerifiniz mübarek olsun.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER