Girişimcilik için yenilikçilik ve cesaret şart

Hür Sanayici ve İşadamları Derneği, Afyonkarahisar’daki genç işadamlarına yönelik bir toplantı düzenledi. Korel Termal Otel’deki toplantıda konuşan Afyon Kocatepe Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Veysel Ağca, girişimciliğin yenilikçilikle birleşmesi gerektiğini söyledi

Hür Sanayici ve İşadamları Derneği, genç işadamlarına yönelik “girişimcilik” toplantısı düzenledi. Korel Termal Otel’de düzenlenen ve işadamlarının girişimci-liğe bilgi edinmesini amaçlayan toplantıda konuşan Afyon Kocatepe Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Veysel Ağca, girişimciliğin risk alınarak yenilik yapılması anlamına geldiğini belirtti. Ağca, “Girişimcilik kültürünün en önemli boyutu, yenilikçilik. Paylaşılan bir değer olması lazım.
İkincisi risk alma. Hesaplı risk alma. Bunu iyi hesaplamanız lazım. En temel özellik, uzmanlık alanının olmasıdır. Bunların olması için de cesaret gerekiyor” dedi.
Radikal olmadan da
yenilikçi olunabilir
Yenilikçiliğin çok boyutlu olduğunun altını çizen Ağca, “Yenilikçilik bir kurumun en temel özelliğidir, sürdürülebilir rekabet kültürüdür. Çok radikal olmaya gerek yok. Yenilikçilik boyutları olan bir faaliyet. Yaptığınız şeyi yeni bir yöntemle daha kaliteli veya daha ucuz yapıyorsanız bu da yenilikçilik. Afyonda gördüğümüz en büyük eksiklik bu. Aile işletmelerinin en büyük sorunu, devir, varis yetiştirme. Bunların hepsinin yer aldığı bir kavram var: Kurumsallaşma. Onun özünde de aileyi kurumsallaştırma, işletmeyi kurumsallaştırma var” diye konuştu.
Uzun soluklu çalışma
Ağca, şöyle devam etti:
“Yeni bir hammadde kaynağı bulun. Yeni bir enerji kaynağı, yeni bir pazar bulun. Yepyeni bir şey üretin. Yeni bir anlayışı getirin. Yenilikçilik, sadece ürün ve hizmetlere odaklanmaz, uzun bir çalışma gerekir. Bu büyük harcamalar gerektirmez. Bu birike birike çok büyük farkların ortaya çıkmasını sağlayabilir.”
Büyük girişimcilikle işe başlamanın nadir görünen bir durum olduğunu hatırlatan Ağca, bir gi-rişimi küçük olarak başlatmanın daha kolay olduğunu, bu girişimin büyüme ihtimalinin daha çok olduğunu vurguladı.
Türkiye, girişimcilikle
ileri gider
HÜRSİAD Başkan Yardımcısı Ramazan Avcı ise “Bizim asıl amacımız genç işadamlarında gi-rişimciliği oluşturmak. Girişimci olduğumuz zaman Türkiye’ye ileriye götürebiliriz. Girişimcilik, eski köye ne adet getirmek demektir. Ülke ekonomisine katkı sağlayacak yeni yaklaşımlara ihtiyacımız var” dedi.
Çekingen davranılmamalı
Ali Sabancı’nın Sabancı Holding’teki hissesini nakde çevirip bir havayolu şirketi aldıktan sonra, havayolu şirketinin büyüdüğünü aktaran Avcı, “Her ülke gelişirken kendisine yıldız sektör oluşturuyor. Türkiye’nin kendisine has bir yıldız sektörü yok. Bunu sağlayacak olanlar da genç girişimciler. Türkiye’nin 3 saat uçuş mesafesindeki toplam pazar 5 trilyon dolar. Bunun yüzde 10’una talip olabilirse Türkiye 500 milyar dolarlık ihracat yakalar. Girişimcilik anlamında çok iyi olmamız lazım. Çekingen olmadan, beynimizdeki fikir neyse onu vererek planımızı yapmadan lazım. O işe sarılarak, devam ederseniz başarılı olursunuz. Bir genç, 1, 2,3 defa işini batırır. 4’üncüsünde başarılı olur” şeklinde konuştu.
100 işletmeden 60’ı
5 yılda kapanıyor
Türkiye’de şu anda KOBİ’lerin yüzde 92’sinin aile işletmesi olduğunu belirten Ağca, bir bakış açısına göre de her yüz işletmenin 96’sının KOBİ olduğunu söyledi. Ağca, “Aile içi işletmelerin nereden baksan yüzde 91’i KOBİ. KOBİ, Küçük Orta Boy İşletme demek. 250 kişiden az çalışanı olacak. Mali bilanço değeri 25 milyondan aşağıya olacak. Bu yüzden girişimcilik çok önemlidir. Girişimcilik büyük işletme kurarak başlatılmaz. Bir şeyi küçük olarak başlatacaksınız. Büyüme potansiyeli olan bir şey olarak elinizde olacak. O zaman başarılı olursunuz. Ama çok önemli bir şey daha söylüyorum. Türkiye’de kurulan her 100 işletmenin 60 tanesi ilk 5 yılda kapanıyor. Kurulan her 100 işletmeden 92 tanesi aile işletmesidir. Bu aile işletmelerinin de yüzde 50’si ikinci nesile devretmiyor. Birinci nesilde kalıyor. Burada çok önemli yönetim ve girişimcilik zafiyetleri var.” ifadelerini kullandı.
Bilgi aktarımı da önemli
Girişimcilikle birlikte bilgilerin sonraki kuşaklara aktarılmasının da altını çizen Ağca, “Bu çok doğru. Osmanlı İmparatorluğu’nun 700 yıl nasıl ayakta kaldığını biliyor musunuz? Varis yetiştirme, şehzade yetiştirme programı olmasa nasıl ayakta kalırdı. Günümüzde de imparatorluklar var. Koç, Sabancı bir aile işletmesi imparatorluğu. Bunlar böyle tesadüfen yönetilmiyor. Dünyanın değişik yerlerinde aile işletmeleri var. Kurmuş oldukları nesil yetiştirme programlarıyla oluyor. Bu ailede başlıyor. Daha sonra bunlara imparatorluğun böyle küçük birimleri verilerek her yönüyle yetiştiriliyorlar. Bunlar öyle sıradan şeyler değil.” dedi. (Kocatepe)