Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Agah Bıyıkoğlu
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

FUTBOLDA ALT YAPI VE A TAKIM YÖNETİMİ

Geçen hafta ortasında Denizli TÜFAD Şube Başkanı Sayın Bülent Fil, facebook sayfasında bu yazının başlığındaki konu ile ilgili bir panel düzenlenmiş olduğunu duyurdu… Ben de Bülent Hocamıza mesaj çekerek, bu panele dinleyici olarak katılmak istediğimi bilidirince; Bülent Hocamız, panelin Pamukkale Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’nce düzenlendiğini ve katılımın serbest olduğunu iletti tekrar…
TÜFAD Afyon Şube Başkanı halefim Mustafa Keser’i arayarak bu panele katılmak isteyip istemediğini sordum telefonda; ilerde bu tip etkinliklerin bizim futbol çevremizde de yapılmasını düşünüyordum çünkü…
TÜFAD Afyonkarahisar Şubesi’nin seçilmiş ilk başkanı olmakla ve Türk futbolunun gelişip ilerlemesinde çok büyük etkileri ve hizmetleri olan bu güzide kurumun İki dönem Afyon Şube Başkanlığını yapmakla onur ve gurur duyduğum TÜFAD’ın şimdiki şube başkanı Mustafa Keser’le bu panele katılmayı kararlaştırdık..
Pazartesi sabahı saat 9.00 sularında evimin önündeki arabama binerken birkaç gün öncesinin sert ve yakıcı soğuğu yerine mülayim, ılık, hafif sisli bir hava yaladı yüzümü… Yoldan önce Keser’i, sonra da kentin nerdeyse çıkışında oturan çok eski ve değerli arkadaşım Efrayim Zengin’i aldıktan sonra bastım gaza… Ver elini Denizli…
Yolda ne konuşulur? Futbol tabii… Keser’de malzeme çok… Hem araba sürüyor, hem dinliyor, hem de doğanın bu mevsimdek bütün güzelliklerini izliyordum yol boyunca… Kuzey yamaçları yer yer hafif karlı dağları, ıslak asfalt yolları hızla tüketirken “Hocam şurada birer çay içelim” dedi Mustafa Keser. Baktım Dinar’a geliyoruz… Bizim kuşağın belleklerinden çıkmayacak bir doğa harikası “SUÇIKAN”a girdik… O eski çekici ve doğal mekan, camekan, demir, beton ve bir sürü inşaat malzemesiyle çökertilmiş âdeta… Üzüldüm tabii… Oradaki personelden biz tanıyanlar çıktı… Sıcak bir ilgi gösterdiler…
Uzatmayalım direksiyona Keser geçti… Saat 12.30 civarında PA Kampüs içindeki Spor Bilimleri Fakültesi’ne vardık… Yeşillik, ağaç ve temizlik armonisi hâkimdi. Fakülte önünde daha önceleri Afyon Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü’nde çalışan antrenör Ahmet Gürkaya Denk karşıladı bizi. Panelin yapılacağı salona girdik hep birlikte… Salon dolmak üzereydi… Afyon’dan geldiğimizi öğrenen görevli öğrenciler ön sıralarda yer gösterdiler bize…
Saat 13.00’a gelince herkes yerlerine geçti ve sunucu öğrenci oturumu yönetecek moderatör Doç. Dr. Uğur SÖNMEZOĞLU’nu sonra panelistler Gökhan Göktürk ile Mustafa Eröğüt’ü anons etti. Önce Mustafa Eröğüt başladı konuşmaya… Kendini tanıttıktan sonra (Başakşehir FK CEO ACIBADEM Sports Yönetim Kurulu Üyesi UEFA Gençlik Ligi Yönetim Kurulu Üyesi) daha önceden hazırladığı “SWOT ANALİZİ” sunumu eşliğinde “takım yönetimi”ni anlattı. Genç panelist, dünyada tesisleşme yönünden ikinci sırada, demografik yönden genç bir nüfusa sahip olduğumuzu, ancak kulüp yapıları, yöneticileri ve pasoling uygulamasının sıkıntı yarattığını, yabancı sınırının olmayışının altyapıdan oyuncu gelişini engelldiğini, eğer şirketleşme olursa özellikle uzak doğudan-Çin’den yatırım gelebileceğini vurguladı. Daha sonra da UEFA yaptırımlarının, vergi oranlarının % 40’a çıkmasını tehdit olaran niteledi…
İkinci konuşmacı Gökhan GÖKTÜRK, (Adana Demirspor Kulübü Altyapı Futbol Koordinatörü. GS Altyapı futbol idari Menejeri, Altınordu Altyapı Proje ve Gençlik Sorumlusu…) “ALTYAPI MASALI” olarak nitelediği alt yapı düzenini anlatmaya çalıştı fazla ayrıntıya girmeden…
Sıra sorular gelince oldukça monoton bir havada süren panel, biraz hareketlendi, renklendi. Bilindiği üzere “panel, birkaç konuşmacının katılmasıyla, genellikle bilimsel, toplumsal, kültürel sporsal ya da siyasal bir konuyu dinleyiciler önünde tartışmak amacıyla düzenlenen toplantı” demektir…
Dinleyicilerden birkaç kişi söz alarak sorular sordular panelistlere… Ben de söz istedim ve kendimi tanıtıp paneli düzenleyen yönetimi kutladıktan sonra, “futbolcu kaynağı okullar ve kulüplerdir özellikle amatör kulüpler, fakat okullardaki ders saatleri, kurslar, sınavlar bazı hocaların tutumu futbolu baltalıyor” dedim ve “140 profesyonel kulübün iki bini ancak bulan genç futbolcu sayısına karşılık iki yüz bini aşan genç futbolcu potansiyeli var, amatör kulüplerin… Başta TFF olmak üzere, belediyeler, sivil toplum kuruluşları, özel sektör destek vermeliler ki futbolumuzunun önü açılsın. Yoksa daha çok dinleriz bu masalı” diye bitirdim sözlerimi… Bitirir bitirmez de salondan bir alkış tufanı boşandı ki ben de dönüp teşekkür ettim salona…
Panalistlerin bana verdikleri cevaplar sırasında gördüm ki her iki panelist de işlerinin uzmanı… Örneğin, “Genç futbolcuyu 2,3-0 galipken herkes oynatır. Önemli olan onu da zor zamanda oyunatmandır” görüşü tam da beni anlatıyordu… Tabii memnun oldum…
Panelden sonra düştük yola tekrar… Adalya’da yemek ve çay faslından sonra hızla devam ettik dönüşe… Soğuk ve ayaz karşıladı bizi Damlalı Boğazı’nı geçince… Memleket bir başka oluyor her zaman…

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER