'Filistin'i Desteklemeye Devam Edeceğiz'

Eğitim Bir Sen Afyonkarahisar 1 Nolu Şube Başkanı Mustafa Arslan, İsrail'in işgal ve zulmü altında olan Filistin halkını desteklemeye devam edeceklerini belirtti.

Eğitim Bir-Sen Afyonkarahisar 1 No’luŞube Divan Kurulu dün gerçekleştirdi. Toplantıya 1 No’lu Şube Yönetim Kurulu, Kadın kolları, İlçe temsilcilikleri, Disiplin ve Denetleme kurulu üyeleri katıldı.

“GAZZE’DE TAM BİR SOYKIRIM YAPILIYOR”

Eğitim Bir Sen Afyonkarahisar 1 Nolu Şube Başkanı Mustafa Arslan, toplantının açış konuşmasını yaptı.  Başkan Arslan, “Filistin 75 yıldır hemen her gün İsrail’in zulüm ve zorbalığına maruz kalmıştır. Bütün dünyanın gözü önünde, uygulanan ağır kuşatmayla Gazze aç, susuz, ilaçsız, ışıksız, gıdasız bırakılmakta; havadan, karadan, denizden durmaksızın bombalanmaktadır. Gazze’de tam bir soykırım yapılmaktadır. Bu korkunç insanî trajedi karşısında devletler ya sessiz, sağır ya da etkisiz kalmaktadır. Gazze’ye reva görülen yıkım, kıyım ve katliama sessiz kalmayan kitlelerin protestoları, evrensel insanlık vicdanı, barış ve huzur adına umudumuzu canlandırmaktadır. Filistin’i desteklemeye devam edeceğiz.” dedi.

“SENDİKACILIĞA YENİ BİR SOLUK GETİRDİK”

Şube Başkanı Mustafa Arslan, meslektaşlarının sorunlara değindi. Sendika olarak eğitim çalışanlarına kazandırmaya devam edeceklerini dile getiren Arslan, “Sıra tayinini içeren adil ve kalıcı bir yer değişikliğine ihtiyaç olduğunu belirterek, ‘İl içinde sıra uygulamasına geri dönülmelidir. Sendikacılığa tartışmasız yeni bir soluk getirdik. Bir yandan ücret ve özlük hakları mücadelesini en iyi şekilde verirken, diğer yandan eğitim başta olmak üzere ülkemizin temel sorunlarına çözüm üretmede üzerimize düşeni yaptık, taşımayı üstendiğimiz değerlerin mesuliyetini bihakkın yerine getirdik ve bu idealimizden asla taviz vermedik, vermeyeceğiz.” ifadelerini kullandı.

“ÖĞRETMEN TAYİNİNDE SIRA UYGULAMASINA DÖNÜLMELİ”

Arslan, şöyle devam etti: “Başarımızda gördüklerimizden ve tartıştıklarımızdan doğru sonuçlar çıkarmamız, sorumluluklarımızdan kaçmayışımız ve ilkelerimizden ödün vermeyişimiz etkili olmuştur. İç dünyamızda ya da çevremizde sırtımızı döndüğümüz her sorunun ya yerinde duracağını ya da artarak yeniden karşımıza çıkacağını bilerek çalıştık, mücadele verdik. Eğitim çalışanlarının çözüm bekleyen sorunları vardır. Sıra tayinini içeren adil ve kalıcı bir yer değişikliği gereklidir. Öğretmenlerin yer değişikliği taleplerinin bütünüyle gerçekleştirilmesini sağlama adına yer değiştirme takviminin il içinde görev yapan öğretmenlerden başlamasını ve il içinde sıra uygulamasına geri dönülmesini istiyoruz. İl içi sıraya bağlı yer değiştirme uzun yıllar Millî Eğitim Bakanlığı tarafından başarıyla uygulanmıştır, yeniden hayata geçirilmesini sağlayacak altyapı hâlihazırda mevcuttur.”

“EĞİTİM KURUMU YÖNETİCİLİĞİ MESLEKLEŞMELİ”

Eğitim kurumu yöneticiliğinin ikincil görev olmaktan çıkarılarak profesyonel bir mesleğe dönüştürülmesini istediklerini kaydeden Arslan, şunları kaydetti: “Yöneticilik, profesyonel bir meslek olarak yapılandırılmalıdır. Eğitim yöneticiliğinin meslekleşmesi, mesleki yeterliliklerin belirlenmesi, meslek öncesi ve meslek içinde yetiştirme ile liyakat, uzmanlık, bilgi, beceri ve tutum ekseninde yapılacak seçme ve atama, eğitim yönetiminin somut adımlar atılması beklenen temel parametreleridir. Eğitim kurumu yöneticiliğine atama, görevlendirmenin yazılı sınav puanı ile nesnel kıstaslara dayalı mesleki çaba ve başarı ölçümü üzerinden gerçekleştirileceği bir sistemin kurulmasına ihtiyaç vardır. Proje okulları başta olmak üzere eğitim kurumları yönetici atama mevzuatında köklü değişiklikler yapılmalıdır. Öğrenci merkezli, öğrenmeyi öğreten, kişilikli ve kimlikli fertler yetiştiren, kalkınmayı ve gelişmiş ülkelerle yarışmayı hedefleyen bir eğitim sistemini geliştirmek zorundayız. Çok önceden yapılmış, eskive eskinin tecrübelerine dayanan kanun ve yönetmeliklerin hâkim olduğu değil; bilginin, hikmetin, ahlakın, ilerlemenin temel alındığı bir eğitim sistemine ihtiyaç vardır.”

“MÜFREDAT BİR ÜLKENİN ZİHNİYETİNİ DE TEMSİL EDER”

Başkan Arslan, sözlerini şöyle tamamladı: “Bir ülkenin eğitim programları ya da müfredatı, o ülkenin sadece eğitime bakışını değil, aynı zamanda zihniyetini, nasıl bir fert ve toplum istediğinin yol haritasını da ortaya koymaktadır. Öğrencilerimizin özgüvene sahip, dürüst ve güvenilir, eleştirel düşünce yetenekleri gelişmiş, inisiyatif alabilen, rekabetçi, girişken ve iş birliğine açık, toplumun sorunlarına duyarlı, başkalarının görüş ve düşüncelerine değer veren, toplumsal değerlerine sahip çıkan, çevreye karşı duyarlı, toplumsal ve kültürel çeşitliliğe saygılı insanlar olarak yetiştirilmesi müfredat değişikliğinin temel felsefesi olmalıdır.”

Bakmadan Geçme