FETÖ’de inkâr sürüyor – Kocatepe Gazetesi

Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde önceki gün görülen davalarda örgütün mahrem yapılanmasından, örgütün sözde İl İmam Yardımcısı, İlçe İmamı, Küçük Bölge İmamı gibi örgüt hiyerarşisinde çeşitli görevlerde bulundukları iddialarıyla yargılanan sanıkların ilginç ifadeleri dikkat topladı. Bazı sanıkların haklarındaki somut delil ve tespitlere rağmen inkarda ısrarı da gözden kaçmadı.1 BERAAT, 1 CEZA VE HÜKÜMLE BİRLİKTE TAHLİYE25 [&hellip]

Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde önceki gün görülen davalarda örgütün mahrem yapılanmasından, örgütün sözde İl İmam Yardımcısı, İlçe İmamı, Küçük Bölge İmamı gibi örgüt hiyerarşisinde çeşitli görevlerde bulundukları iddialarıyla yargılanan sanıkların ilginç ifadeleri dikkat topladı. Bazı sanıkların haklarındaki somut delil ve tespitlere rağmen inkarda ısrarı da gözden kaçmadı.
1 BERAAT, 1 CEZA VE HÜKÜMLE BİRLİKTE TAHLİYE
25 Eylül Salı günü görülen duruşmalarda, Çoban sanık Mehmet Avcı beraat ederken, PKK propagandası yaptığı gerekçesiyle tutuklu yargılanan sanık Vedat Elhakan’a 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden sanık Elhakan hükümle birlikte tahliye edildi.
“HİSTOLOJİ 4444
NUMARASI DA MI TESADÜF?”
Dr. Alper Aslan’ın tutukluluk hali devam ediyor. Aslan’ın hakkında; mahrem yapılanmada “Adnan” kod adını kullanıp, 461474 ID numarasıyla gizli şifreli örgüt programı eagle kullandığı, dini sohbet adı verilerek meşrulaştırılmaya çalışılan toplantılar düzenlediği iddiaları var. Sanığın hakkında örgütten elde edilen dijital materyallere göre; Öğretmen statüsünde “C” kodlu, Marmara Büyük Bölgesine, İstanbul iline bağlı olarak Yüksek Okul mezunu polislere İstanbul ve Afyonkarahisar illerinde “mahrem imamlık” yaptığı iddiaları söz konusu. Hakkındaki tüm iddia ve suçlamaları reddeden Aslan, “Hakkımdaki tüm suçlama ve iddiaları reddediyorum. Soruşturma kapsamında FETÖ ile mücadele sulandırılıyor düşüncesindeyim” dedi. Mahkeme Başkanı sanığa, “Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan bir kısım tanıklar hazırlanan raporların doğru olduğunu söyledi” hatırlatmasında bulundu. Sanık Alper Aslan, herhangi örgütsel gizli şifreli bir program kullanmadığını kaydetti. Cumhuriyet Savcısı Aslan’a, Tıp Fakültesi son sınıf öğrencisi iken örgüt evinde kaldığını ve orta okulda iken örgüt dershanesine gittiğini hatırlattı. Mahkeme Başkanı Aslan’a, “Örgütün kaydında ‘elegram histoloji 4444″ var. Bunu nasıl açıklarsınız?” sorusunu yöneltti. Sanık, eşinin Histoloji Uzmanı olduğunu 4444 numarasının da Cerrahapaşa’da iken kullanıldığını kaydetti. 17 aydır tutuklu olduğunu belirterek tahliye taleb eden sanığın talebi reddedildi.
“GAYBUBET EVİNDE YAKALANMADIM”
AKÜ Matematik Bölümü 4. sınıf öğrencisi olduğu öğrenilen ve örgüt hiyerarşisinde “Lise Mesulü” “Ev Abisi” görevleri yaptığı, gizli şifreli FETÖ programları falcon ve bylock kullandığı tespitleri bulunan örgütün güvenli ev olarak tanımladığı “Gaybubet Evi”nde yakalanan Halil Dukan hakkındaki suçlamaları reddetti. Dukan’la ilgili bir kısım tanık beyanı da bulunuyor. Soruşturma aşamasında verdiği beyanların etkin pişmanlık kapsamında değerlendirilebileceği vurgulanan sanık Dukan, “Emniyet’teki ifademi reddediyorum. Baskı ve cebir altında verdim. Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundum. 10 Ekim 2016 tarihinde adli kontrolle serbest bırakılmıştım. İmzalarımı düzenli attım. Gaybubet Evinde kalmadım. Bizzat kiraladığım kontratı kendime ait olan evdir. Örgütte görev almadım. Bunlara ilişkin somut belge yoktur. Soyut tanık beyanları bulunmaktadır. Adliye önünde Zaman Gazetesi yöneticilerinin gözaltı protestosu eylemine katıldım. Orada polis te vardı. Eğer suçsa uyarılsaydık. O gazete devlet kontrolünde bir gazeteydi” dedi.
“ÖRGÜT ÜYESİ DEĞİLİM”
Sanık Erdoğan Çakmak’ın, örgütün Afganistan ve Sandıklı ilçesinde özel okulda öğretmenlik ve müdür yardımcılığı görevi yaptığı, mahrem yapılanmada Ege Büyük Bölgesi, Antalya Küçük Bölgesi “C” kodlu öğretmen statüsünde lise mezunu polislerden sorumlu olduğu, örgütün dijital materyallerinden ele geçirilen kayıtlara göre “Yücel” kod adını kullandığı kriptolu, şifreli FETÖ uygulamalarını kullandığı öğrenildi. Suçlamaları reddederek hiçbir terör örgütüne üye olmadığını, gizli şifreli programları 15 Temmuz sonrası medyadan öğrendiğini söyleyen Erdoğan’la ilgili tanık M.Y’nin beyanı duruşmada okundu. M.Y, “FETÖ irtibatlı dershane ve okulda çalıştım. Okul Müdürü M.D benim üzerimden bylock programı kullandı. Ben sanık Erdoğan Çakmak’la bylock yazışması yapmadım. Yazışmalar Okul Müdürü M.D’ye ait” ifadelerini kullandı.
SANIK 400 SAYFA İÇERİĞİ REDDETTİ
Duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanan Hilal Keser’in de örgütün “Gaybubet Evi”nde yakalandığı Büyük Bölge Talebe Mesulü (BBTM) H.Y’ye bağlı Bölge Talebe Mesulü (BTM) olarak görev yaptığı, Afyonkarahisar Adliyesi önünde Zaman Gazetesi yöneticilerinin gözaltına alımını protesto eylemine katılması, örgüt mensubu kızlarla erkeklerin katalog evliliklerini sağlayan “İzdivaç Ablası” olduğu örgütsel haberleşme programları bylock ve kakao kullandığı tespitleri var. Savunmasında “Kesinlikle bylock kullanmadım” diyen Keser’e Mahkeme Başkanı, “Bylock kullanmadınız da 400 sayfalık içeriği kim yazdı?” diye sordu. Kontratı eşinin üzerine olan evde yakalandığını “Gaybubet Evi”nde kalmadığını iddia eden Hilal Keser hakkındaki iddiaları reddetti.
GÜL’ÜN DİJİTAL RAPORU TEMİZ
Mahkemece tanık olarak dinlenilmesi istenilen ve hakkında hüküm verilen eşi H.G’nin firari durumu devam eden Av. Gülbin Keziban Gül’ün duruşması Aralık ayına ertelendi. Bayan Gül’ün dijital materyal raporunda suç deliline rastlanmadığı öğrenilerek sanığın adli kontrol tedbiri kaldırıldı.
“SAHTE KİMLİĞİ EŞİM GETİRDİ”
Örgütün Sandıklı ilçesinde bayan yapılanmasından sorumlu olduğu, güvenli ev olarak tabir edilen Gaybubet Evi’nde yakalanan, “Ayşe Nazlı” “Nazik” kod adlarını kullandığı tespit edilen, örgütsel katalog evlilikler için “İzdivaç Ablası” olarak görev yapıp, sahte nüfus cüzdanıyla yakalanmasından dolayı Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hakkında soruşturma yürütülen, örgütün sözde İl İmamı Selçuk Bakkalbaşı’ndan talimat aldığı iddia edilen Sümeyye Nazlı Biçer hakkındaki iddiaları reddetti. Örgütsel kurumlarda atanamadığı için geçimini temin amaçlı çalıştığını, tüp bebek tedavisi ile sahip olduğu evladı için eşi hakkındaki yakalama kararı tahmini doğrultusunda Gaybubet Evi’nde saklandığını söyleyen Biçer’e Cumhuriyet Savcısı, “Fatma K. adına düzenlenen sahte nüfus cüzdanını nereden temin ettiniz?” sorusuna Bayan Biçer, “Üzerimden çıktığı doğru. Ama temin kısmını bilemem. Eşim getirmişti” cevabını verdi. Bayan Biçer’in tutukluluk hali devam ediyor.
MEVLİD KANDİLİNE ON BAŞLIKTA HAZIRLIK
Seyithan Biçer hakkında; Örgütün sözde Büyük Bölge İmamı, Sandıklı İlçesi İmamı ve İl İmam Yardımcısı olduğu, polisin arama ve el koyması sırasında üzerinde çeşitli notlar yazılı bir kısmı zarf içerisinde örgüte ait olduğu değerlendirilen yüklü miktarda paraların ele geçirildiği, yine arama sırasında elinde tutup yırtmaya çalışması üzerine polisin zorla elinden aldığı  “Torunumun saç traş değeri 350” yazılı kağıt, çok sayıda yurt dışı çıkışı, iki farklı ID numarasından bylock kullanımı iddiaları var. Sanıktan elde edilen verilerde on maddeden oluşan Mevlid Kandili Hazırlığı başlığındaki notlar da dikkat çekti. On maddelik notlarda; Apartman komşularına ikram, 8 ve 12. grup TT ve TTB yemek sohbet (Manevi abiler ve zimmetli abiler), üye olmalarında zorlandığımız 11. grup evde ikram, iltifat, fakülte ve KYK sohbet (adam kazandırma ev kurma) gece bir saatte bir kaç evde hatim v.s, yurtlara gece tebriği, evlere gece tebriği ve kamp dönemlerine girizgahlar gibi ifadeler mevcut. Seyithan Biçer’in kurumlardan talep ettiği belgelerin henüz gelmediğini belirterek esasa dair savunma için talep ettiği süre verildi. Daha önce de kendisine süre verildiği belirtilen Biçer’e son kez savunma süresi verildiği uyarısı da yapıldı. Biçer çiftinin tahliye talebi reddedildi.
PİŞMANLIKTA ZİHİNSEL UYUŞMAZLIK İDDİASI
18 aydır tutuklu olup devletinin yanında olduğu gerekçesiyle tahliyesini talep eden sanık Mustafa Meydan etkin pişmanlıkta bulunma noktasında zihninde uyuşmazlıklar olduğunu söyledi. Cumhuriyet Savcısı sanığa “Zihinsel uyuşmazlık nedir? Koğuşta baskı mı yapılıyor?” diye sordu. Soruya hayır cevabını veren Meydan’ın talep ettiği hazırlık süresi verildi.
“SÜBHANEKEYİ UMRE’DE ÖĞRENDİM”
Üç ayrı GSM hattından bylock kullandığı iddiasının tamamen iftira olduğunu söyleyen sanık Hüseyin Torlak’ın bir kısım tanık beyanına göre sözde Küçük Bölge İmamı olduğu, örgütün sözde imamlarından C.E’ye esnaftan “himmet” adı altında topladığı paraları teslim ettiği de iddialar arasında yer alıyor. Torlak savunmasında şu ifadeleri kullandı: “TEM Şube Müdürlüğü’nde ifade verirken Muz Cumhuriyeti’nde görülmeyecek insan hakları ihlali gördüm. İfade zorla imzalattırıldı. Vakti geldiğinde hepsini İnsan Hakları Mahkemesine taşıyacağım” Örgütün finans kurumu Bank Asya’ya talimatla para yatırmadığını ileri süren Torlak, “Koskoca Reisi Cumhur 15 Temmuz’dan sonra yapının gerçek yüzünü anlamış. Benim normal vatandaş olarak nasıl anlayayım. Hakkımda ifadesi alınan tanıklar da belki benim gibi kötü muamele gördü. Belki kamu görevini kötüye kullanan devlet memurları bunu böyle yaptı. Okyanus ötesine selam gönderenler, Meclis kürsüsünden mersiyeler düzen Bekir Bozdağ da yanıma gelip yargılanmalıdır. Otel toplantılarına katılmadım. Otele keyfim için gittim. Yurt dışı gezisine kendi paramla gittim. Savcı Umre gezisini iddianameye koymuş. Ben normalde Sübhanekeyi okuyamam” ifadesi üzerine Mahkeme heyetinden bir hakim, “Umre’de Sübhaneke okudunuz mu?” diye sordu. Torlak, “Orada öğrendim. Ama hala doğru düzgün okumayı bilmem. Duymuşsunuzdur tecvit diye bir şey var” cevabı üzerine Hakim Üye, “Biz bilmiyoruz her şeyi siz biliyorsunuz” dedi.
ELHAKAN’A 1 YIL
3 AY CEZA VERİLDİ
Vatani görev süreci devam ettiği öğrenilen, Silahlı Terör Örgütü PKK propagandası suçlamasıyla yargılanan sanık Vedat Elhakan karar duruşmasındaki savunmasında böyle bir suçlama ile yargılanmaktan utanç duyduğunu belirtti. 6 Ağustos 2016 tarihinde 4 dakika 33 saniye süreli Kürtçe bir şarkı eşliğinde bir internet sayfası üzerinden arka fonda “PKK” yazısı ile şarkıya eşlik ederek örgüt propagandası yaptığı belirlenen sanık, örgütü övme amacı gütmediğini belirtti. Sanığa askerlik görevini hatırlatan Mahkeme Başkanı, “Videoda poz verdiğiniz görülüyor. Devletin size asker olarak teslim ettiği silahı olası bir operasyonda PKK’ya mı yoksa Türk askerine mi sıkarsınız? Cahildim PKK’nın renklerine mi kandım diyorsunuz?” sorularını sordu. Soruyu ailesinde gazilerin bulunduğunu vatanını ve milletini sevdiği şeklinde cevaplandıran Elhakan son sözünde Türkiye Cumhuriyeti Devleti adaletine güvendiğini söyledi. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden sanığa 1 yıl 3 ay hapis cezası verilerek hükümle birlikte tahliye edildi. >> Burcu AYDIN’ın Özel Haberi

Bakmadan Geçme