FETÖ'de 6 ceza, 2 tahliye daha: 'Bu kararı cezaevinde nasıl öğrendiniz?'
Fetullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye olma suç isnadıyla haklarında kamu davası açılan 18 sanığın duruşmaları dün Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaları ertelenen sanıkların davaları Mart ve Nisan ayı içerisinde görülecek.18 SANIK HÂKİM KARŞISINDAÖnceki duruşmada adli kontrol şartıyla tahliye edilen Aysel Kodal hariç diğer sanıklar Sinan Ülkemen, Mustafa [&hellip]
Fetullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye olma suç isnadıyla haklarında kamu davası açılan 18 sanığın duruşmaları dün Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaları ertelenen sanıkların davaları Mart ve Nisan ayı içerisinde görülecek.
18 SANIK HÂKİM KARŞISINDA
Önceki duruşmada adli kontrol şartıyla tahliye edilen Aysel Kodal hariç diğer sanıklar; Sinan Ülkemen, Mustafa Barış, Ahmet Kaytan, Gazi Karahan, Zahide Demren, Adem Yolcu, Mehmet Yaman, Mustafa Duyar, Ahmet Doğan, Mehmet Güneş, Önder Cartıllı, Yasin Kalkan, Canan Teke, Mustafa Arslan, Halil İbrahim Yurt, Aziz Basmacı, Fatih Bostan tutuklu olarak yargılandı.
6 CEZA, 2 TAHLİYE
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün 17’si tutuklu biri tutuksuz toplam 18 sanığın davaları görüldü. Mahkeme; Mehmet Yaman’a 12 yıl, Canan Teke’ye 9 yıl, Mustafa Duyar’a 9 yıl 6 ay, Mustafa Arslan’a 8 yıl 3 ay, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden sanıklar Yasin Kalkan ve Aziz Basmacı’ya 1 yıl 11 ay 22 gün hapis cezası verilmesine hükmetti. Kalkan’la, Basmacı hükümle birlikte tahliye edildi.
İKİ SANIĞIN DURUŞMALARI
NİSAN’A ERTELENDİ
Bir öncesi duruşmasında adli kontrol şartıyla tahliye edilen Aysel Kodal’ın duruşması Nisan ayında görülecek. Kodal, bylock tespitli iki telefon hattını damadının kullandığını söyledi. İddia makamı sanık Aysel Kodal’ın örgütün finansal kuruluşu Bank Asya’ya para yatırması nedeniyle terör örgütüne yardım etmekten cezalandırılması yönünde görüş bildirdi. Aysel Kodal’ın duruşması Nisan ayı içerisinde görülecek. Polislik mesleğinden ihraç edilen Mustafa Barış’ın örgütün gizli ve şifreli haberleşme programı bylock surverlerine ilk olarak Emirdağ ilçesinden 19 Ağustos 2014 son bağlanma tarihinin de yine aynı ilçeden 13 Kasım 2014 tarihi olduğu tespiti var. Eşi ile meslektaş olduklarını, üç çocuğunu tam gün eğitim ve öğle yemeği verildiğinden örgütle müzahir okula mecburen gönderdiğini açıklayan Barış, “Banka işlem ücreti alınmaması ve faizsiz bankacılık hizmeti nedeniyle Bank Asya’ya 2007 yılında hesap açtırmıştım. 2014 yılının Ocak ayında başka bankada olan 16 bin TL tutarındaki paramı işlem ücretinden dolayı o bankadan çekerek Bank Asya’ya yatırdım. Özel bir kastım yoktu, talimatla para yatırmadım. Bylock isimli programı darbe girişiminden sonra basından öğrendim. 12 yıl Bilgi İşlem Şubesi’nde görev yaptım. İndirdiğim çeşitli uygulamaları 2-3 ay test ettikten sonra kullanır ya da silerdim. Bylocukun da bunlardan biri olabileceğini düşünüyorum” dedi. Barış’ın duruşması Nisan ayında görülecek.
KAYTAN’IN DURUŞMASINDA
TANIK DİNLENİLDİ
Polislikten ihraç edilen Ahmet Kaytan’ın duruşmasında Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) bağlantısı ile Erdal Kısacık tanık olarak dinlenildi. Sanıkla Çay’da tanıştıklarını ve komiserlik kursunda birlikte olduklarını aktaran Kısacık, “Ahmet Kaytan ile Çay ilçesinde tanıştık. Sohbet toplantılarını ‘Ali’ isimli öğretmen organize eder ve sohbet hocalığı yapardı. Örgüt elebaşı Fetullah Gülen’in vaazları dinlenirdi. Ahmet Kaytan’ın 2011-2013 yıllarında zaman zaman sohbetlere katıldığını gördüm. Benim 2013 yılında Hatay’a tayinim çıktı. Sonrasını bilmiyorum. Ali isimli sohbet hocası toplantılarda bizlerden kurban, zekât, himmet adı altına para isterdi. Ben yapı ile ilk olarak İstanbul’da tanıştım. Sanığın bylock kullandığına dair bilgim yok” diye konuştu. Duruşması Mart ayında görülecek olan Ahmet Kaytan’ın tutukluluk hali devam ediyor.
BYLOCK İÇERİĞİ BEKLENİYOR
Tutukluluk hali devam eden ve “Bir bylock içeriği çıksın yüz yıl cezaya razıyım” diyen Gazi Karahan’ın duruşması Nisan ayında görülecek. Sanığın bylock içeriği çıkması halinde cezaya razı olacağım yönündeki ifadesi üzerine Mahkeme Başkanı, “İçeriğin gelmesini bekliyoruz ona göre yol alacağız. Burada sanıklara tespit doğrultusunda T.C kimlik numaralarını ve adreslerini okuduğumuz halde bylock kullandıklarını kabul etmediler” dedi. FETÖ üyesi olmadığını, örgütün gizli ve şifreli haberleşme programı bylock kullanmadığını söyleyen Sinan Ülkemen’in tutukluluk hali sürüyor. Ülkemen, “Mesleğim gereği uzun yıllar yurt dışında kaldım. Sonra doğuda görev yaptım. Her zaman devletimin yanındayım” şeklinde konuştu. Duruşmaya SEGBİS aracılığıyla bağlanan ve esasa dair savunma hazırlığı için süre isteyen Zahide Demren’e savunma süresi verildi. Demren’in tutukluluk hali devam ediyor.
YAMAN’A 12 YIL CEZA VERİLDİ
Mahkeme örgütün jandarma yapılanmasında yer alan isimlerden olan sanık Mehmet Yaman’a 9 yıl hapis cezasına hükmetti. Yaman karar öncesi yaptığı son savunmasında, “Bank Asya’da faizsiz bankacılık nedeniyle kimseden talimat almadan küçük birikimlerimi değerlendirdim. Suçlamaları kabul etmiyorum. Hakkımdaki tanık beyanları çelişkili ve tutarsızdır, itibar edilmemelidir. Tanık beyanlarını reddediyorum. Bylock programını yüklemedim ve kullanmadım” dedi. Karar öncesi son sözü sorulan Yaman, “Hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. Silahlı terör örgütü üyesi değilim” ifadelerini kullandı.
YOLCU: KESİNLİKLE
BYLOCK KULLANMADIM
Duruşmaya tutuklu olduğu Bandırma Cezaevi’nden SEGBİS bağlantısı ile katılan, hakkında; örgütün jandarma yapılanmasında “Selahattin” kod adını kullandığı ve örgüt hiyerarşisinde üst kademede yer aldığı iddiaları bulunan Âdem Yolcu’nun duruşması Nisan ayında görülecek. Duruşmada Yolcu’nun bylock tespit analiz tutanağı okundu. Yolcu, “Kesinlikle bylock kullanmadım” dedi.
TEKE’YE 9 YIL CEZA VERİLDİ
Örgüt elebaşının talimatı sonrası Bank Asya’ya para yatırdığı, yazışma, mail duruma aktif örgütsel gizli şifreli haberleşme programı bylock kullandığı tespiti bulunan Canan Teke hakkında mahkeme 9 yıl hapis cezasına hükmetti. Teke’nin karar duruşmasında bylock tespit ve analiz tutanağındaki içerikler ve erkek ismi kullandığı belirlenen bayanlarla olan mesaj içeriklerinden kesitler okundu. Bylock kullanıcı adı olarak “Zühre03” isminin yer aldığını isminin Canan olduğunu ve hiçbir zaman Zühre ismini kullanmadığını ileri süren Teke, “İddianamemde de görülecektir. Benim örgütle bağlantılı dernek, sendika bağım yoktur. Sadece namaz vakit programını telefonuma indirmiştim. Bylockun bu şekilde bulaştığını düşünüyorum” ifadesi üzerine Mahkeme Başkanı sanığa, “Telefon numaranız ve isminiz Morbeyin listesinde yok” dedi. Örgütün finansal kuruluşu Bank Asya’ya evlilik harcamaları için 2 bin küsur liralık tutar yatırdığı ve kullanmadığını iddia ettiği bylock programı nedeniyle 9 aydır tutuklu olduğunu söyleyen Canan Teke son sözünde tahliye talebinde bulundu.
DUYAR’A 9 YIL 6 AY
Öğretmenlik görevinden ihraç edilen Mustafa Duyar’a 9 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Duyar’ın imaj kayıtlarında gizli ve şifreli örgütsel haberleşme programlarından eagle tespit edildiği öğrenildi. Duyar karar öncesi yaptığı savunmada, “Bank Asya’yı dini inancım gereği faizsiz bankacılık nedeniyle tercih ettim. Hesap açtırmak için kimseden talimat almadım. Aleyhimdeki hususları reddediyorum. Bylock programı kullanmadım. Kimseden talimat almadım kimseye talimat vermedim. Örgütün hiyerarşik yapısında olmadım. Silahlı terör örgütü üyeliği ile uzaktan yakından alakam yok. 17 aydır tutukluyum tahliyemi talep ediyorum” ifadelerine yer verdi. Duyar karar öncesi son sözünde, “Yargıya olan inancımı koruyorum. En uygun kararı vereceğinize inanıyorum” dedi.
“OTELDE OLMAM RASTLANTI”
Baklavacılık yaptığını belirten Ahmet Doğan’ın tutukluluk hali devam ediyor. Doğan’ın duruşması Nisan ayında görülecek. Sanığın hakkında; kapatılan örgüt okullarından Boğaziçi’nde hissedar olması, 2012 yılında haklarında FETÖ soruşturması yürütülen örgütün üst düzey yöneticileri ile strateji belirlenen otel toplantısına katıldığı, çocuklarının örgütle müzahir okulda eğitim aldığı iddiaları var. Çocuklarını güzel bir eğitim alması için özel okula gönderdiğini söyleyen Doğan, akrabası olduğunu belirttiği İnşaat Mühendisi Ahmet İpek’in kendisine eğitimle ilgili şirket kurma teklifinde bulunduğunu, “Sen karışma işleri ben yönetirim” dediğini ifade etti. Baklava üreticisi esnaf olarak yeni alanda bir işe girmenin kendisine cazip geldiğini söyleyen Doğan, örgütle hiçbir alakasının olmadığını, otele termal amaçlı gittiğini, örgütsel toplantının aynı zamanda oluşunun rastlantı olduğunu kaydetti.
“O ANLAMAZDI BEN YÖNETİYORDUM”
Ahmet Doğan’ın duruşmasında tanık olarak dinlenilen tutuklu İnşaat Mühendisi Ahmet İpek, sanığın köylüsü olduğunu, Boğaziçi okulunun yerini örgüt şirketlerinden Zirve A.Ş’den kiraladıklarını, dershanelerin kapatıldığı dönemde en iyi para kazanılacak sektörün eğitim olduğunu, bu nedenle okul açmaya karar verdiğini kaydetti. Mahkeme Başkanı tanık İpek’e, “Bir baklavacı eğitimden ne anlar?”diye sordu. Tanık Ahmet İpek, “Zaten o anlamazdı. Ben yönetiyordum. O sermaye ortağıydı. 19 aydır içerideyim ne kadar para verildi hatırlamıyorum” dedi. Sanık Ahmet Doğan, tanık Ahmet İpek’in ifadesinin doğru olduğunu belirtti. Tutuksuz tanık K.A, soruşturma aşamasındaki beyanının doğru olduğunu belirtti. Tanık K.A, Hüseyin İnceefe ile bir dönem irtibatlı olduğunu söyleyerek, “Hüseyin abi, sanırım 2013 yılıydı birkaç kez bizi sohbet toplantılarına götürdü. Sonra ‘Sizin de himmet vermeniz gerekiyor’ deyince biz de toplantıya gitmeye gerek yok dedik. Ahmet abiyi de birkaç kez o toplantılarda gördüm” diye konuştu. Tutuksuz tanık esnaf A.C ise sanığın, “Darbe oyun. Cumhurbaşkanı ve Başbakan oyun oynuyor” yönünde ifadelerde bulunduğu duyumu olduğunu, bu sözleri bizzat duymadığını dile getirdi. Sanık Ahmet Doğan, suçlamaları kabul etmedi.
BYLOCK YANINDA EAGLE TESPİTİ DE VAR
Öğretmenlik görevinden ihraç edilen Mehmet Güneş hakkında; 15 Ekim 2015 tarihinden 15 Şubat 2016 tarihine kadar Afyon merkezden bylock surverlerine bağlandığı, örgütle müzahir Aktif Eğitim Sen üyesi olduğu, eşinin örgütle bağlantılı şirketlerde çalışıp, çocuklarının örgütle müzahir özel okullarda okuduğu iddiaları var. Ayrıca, bir kısım tanık beyanlarına göre örgütle iltisaklı olduğu ve gizli şifreli örgütsel program eagle kullandığı iddiaları da söz konusu. Esasa dair savunma hazırlığı için süre talep eden sanığın duruşması Nisan ayında görülecek.
“ALEVİYDİM, SICAK BAKMADIM”
Akademisyen olduğunu söyleyen Önder Cartıllı’nın duruşması da Nisan ayında görülecek. Geçmiş dönemde “cemaat” olarak bilinen örgüte Alevi olduğu için sıcak bakmadığını, ısrarlı davetler karşısında ne olduğunu anlamak için bir kez sohbet adı verilen örgütsel toplantıya katıldığını, sonrasında gitmediğini aktaran Cartıllı, yurt dışı çıkışlarını fırsat bulduğunda yurt içi ve dışında gezmeye gitme şeklinde açıkladı. Önder Cartıllı’nın bylock kullandığı iddiası da söz konusu. Tutukluluk hali devam eden Cartıllı, adalete güveninin sonsuz olduğunu ifade etti.
KALKAN’A 1 YIL 11 AY 22 GÜN CEZA
Örgütle müzahir kolejde muhasebecilik yaptığını belirten Yasin Kalkan hakkında 1 yıl 11 ay 22 gün hapis cezası ve hükümle birlikte tahliye kararı verildi. Kalkan, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etti. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan Kalkan, “İfademi hür irademle verdim. Bylock listemde yer alan ve sohbet toplantılarına katıldığını söylediğim isimler doğrudur. ‘Musap’ kod adını kendim buldum ve kullandım. Bylocku 2015 yılında Mehmet Özçınar telefonumu elimden zorla alarak yükledi. Önceleri ayet ve hadis gelirken sonra iletişimi de bylock aracılığıyla sağladık. Bank Asya’ya muhasebeden gelen paraları yatırıyorduk. Sohbetleri organize eden ve sohbet hocalığını yapan Serkan Eren’di” dedi. Kakan karar öncesi sorulan son sözünde, pişmanlığını ifade etti.
“BAM KARARLARI İNTERNETTE YOK”
Öğretmenlikten ihraç edilen Halil İbrahim Yurt’un duruşması Nisan ayında görülecek. Bylock surverlerine yaklaşık 4 ay bağlandığı tespit edilen, hakkında Bank Asya’ya örgüt elebaşının talimatı sonrası 4 bin 500 TL ve 10 bin TL tutarında dolar yatırdığı, örgütle müzahir Aktif Eğitim Sen’e üye olduğu iddiaları var. Oğlunun sınavda özel okul indirimi kazanması ve devlet teşvikiyle özel okula gittiğini, okulun gizli ve örgütsel yönü olduğunu bilmediğini, kaçınılmaz bir hata yaptığından dolayı üzgün ve pişman olduğunu belirten Yurt, “Bank Asya ile ilgili talimattan haberim yoktu. 1997 yılında kredi kartı kullanımı için açtırdığım hesabım vardı. Kart ücreti alınmıyordu. Üzgün ve pişmanım. Devletimin milletimin yanındayım. Olmaya da devam edeceğim. Aktif Eğitim Sen’e resmi üyeliğim yok. Yanlış değerlendirildiğini düşünüyorum. Bylock kullanmadım. 18 aydır tutukluyum tahliyemi talep ediyorum” dedi. Savunması sırasında Bölge Adliye Mahkemesinin (BAM) kararından örnek veren Yurt’a Mahkeme Başkanı, “Cezaevinde BAM kararına nasıl ulaştınız?” sorusunu sordu. İnternet aracılığıyla yakınlarından öğrendiği cevabını veren sanık Yurt’a Mahkeme Başkanı BAM kararlarının internette yer almadığını söyledi.
SANIKTAN İDDİALARA
“SAÇMA” NİTELEMESİ
Kahvehane işletmecisi olduğunu belirten Mustafa Arslan’a 8 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Örgütle müzahir dernek üyeliği, çocuğunun isminin şifre adı olduğu vurgulanan örgütsel gizli ve şifreli haberleşme programı bylock kullandığı iddiasını kabul etmeyen Arslan, ididaları “saçma” olduğunu ileri sürdü. Öğretmenlik görevinden ihraç edilen Fatih Bostan hakkındaki tüm suçlamaları reddetti. Bostan’ın duruşması Nisan ayında görülecek.
BASMACI ÖRGÜTÜN
YAPILANMASINI ANLATTI
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebi doğrultusunda TEM Şube’de detaylı ifade veren sanık Aziz Basmacı’ya 1 yıl 11 ay 22 gün hapis cezası verildi. Hükümle birlikte tahliye edilen Basmacı, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etti. Özgür iradesiyle baskı, şiddet görmeden ifade verdiğinin altını çizen Basmacı şöyle konuştu: “Bana bylocuku Murat Sevil yükledi. İlk başta whatsapp gibi bir program sanmıştım. Programın gizli ve şifreli olduğunu sonradan öğrendim. Ama bir defa kurulmuştu devam etti. Ben örgütsel hiyerarşi de sırayla; ev abisi, Bölge Talebe Mesulü (BTM) Üniversite Mesulü sonra Büyük Bölge Talebe Mesulü (BBTM) oldum. Bölge Talebe Mesulü sorumluluğunda 5-6 ev bazen 7 ev olurdu. BTM ev ağabeylerinden ve evlerden sorumluydu. Büyük Bölge Talebe Mesulünün sorumluluğunda 20 civarında ev olurdu. Ben 18 evden sorumluydum. Yaklaşık 80 öğrenci sorumluluğumdaydı. Benim üzerimde İsmail Hasan vardı. Büyük Bölge İmamları esnaflardan, mütevelliden, Küçük Bölge İmamları evlerin maddi ihtiyaçlarından sorumlulardı. Ben Emirdağ’a gitmeden önce Afyon’da sanırım 6 tane Büyük Bölge Talebe Mesulü (BBTM) vardı. Bu da yaklaşık 700 öğrenciye tekabül ediyor. Toplantı haftada bir kez olurdu. Eğitim Danışmanın Başkanlığında üniversite ve lise mesulleri toplanır, son sözü Eğitim Danışmanı söylerdi.”
“SEYİTHAN BİÇER BÜYÜK
BÖLGE İMAMIYDI”
Örgütün Emirdağ İlçe İmamı Uğur Mart’ın bir toplantı gündemi kapsamında Bank Asya’ya sahip çıkılması şeklinde bilgi verdiğini belirten Basmacı şunları söyledi: “Ben Seyithan Biçer’i Büyük Bölge İmamı olarak biliyorum. İl İmam Yardımcılığı yaptı mı bilmiyorum. O mütevelli kısmına bakıyordu. Bir sohbet toplantısında ve Umre’de ‘Muhammed Hoca’ diye bilinen İl İmamı Mehmet Kaya ile bir araya geldik. İl İmam Yardımcısı Osman Uysal’ı tanırım. Bana bin 550 TL maaş veriyorlardı. Örgütle yolum dershane ile kesişti.”
Aziz Basmacı karar öncesi sorulan son sözünde, “Pişmanım. Bu vatanı çok seviyorum. Devletimin milletimin yanındayım” dedi. >> Burcu AYDIN’ın