FETÖ'de 4 ceza, 2 beraat, 2 tahliye 1 tutuklama
Fethullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma iddiasıyla dün Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 6'sı tutuklu, toplam 15 sanık yargılandı.SABAH 2 BERAAT,1 CEZA, 1 TUTUKLAMATutuksuz yargılanan sanıklar Mustafa Özen ve Ergün Aydoğdu beraat etti. Tutuksuz yargılanan ve duruşma sonrası da tutuklanmayan Muharrem Keskin'e 7 yıl 6 ay ceza verildi. Örgütle [&hellip]
Fethullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma iddiasıyla dün Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 6’sı tutuklu, toplam 15 sanık yargılandı.
SABAH 2 BERAAT,
1 CEZA, 1 TUTUKLAMA
Tutuksuz yargılanan sanıklar Mustafa Özen ve Ergün Aydoğdu beraat etti. Tutuksuz yargılanan ve duruşma sonrası da tutuklanmayan Muharrem Keskin’e 7 yıl 6 ay ceza verildi. Örgütle müzahir okulda İngilizce Öğretmenliği yapan Alparslan Duman duruşma sonunda tutuklanarak cezaevine gönderildi.
ÖĞLEDEN SONRA 2 TAHLİYE, 3 CEZA
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün öğleden sonra devam eden duruşmalarda tutuklu sanıklardan etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan eski polis memurları İsmail Atay’a 1 yıl, 10 ay, 15 gün hapis cezası, Sinan Çiçek’e 3 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Her iki sanık hükümle birlikte tahliye edildi. İsmail Atay, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etti. Tutuklu Ali Varol’a 9 yıl hapis cezası verildi. Tutukluluk hali devam eden sanıklar; Esat Koçyiğit, Ahmet Kaytan’ın duruşması ileri bir tarihte görülecek.
PİLE TEM’E İFADEYE GÖNDERİLDİ
Tutuksuz yargılanan sanıklar; Ramazan Çağlar, Abdülkadir Uğur, Beytullah Uğur, Firdevs Uğur, Sezgin Pile ve tutukluluk halinin devamına karar verilen Cumali Demir’in duruşmaları ileri bir tarihte görülecek. Soruşturma aşamasında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan Sezgin Pile Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü’ne ifade vermek üzere gönderildi. Pile’nin duruşmada verdiği ifadesi de dikkat çekti.
ÖZEN BERAAT ETTİ
Tutuksuz yargılanan ve duruşma sonrası beraatine karar verilen eski adliye çalışanı Mustafa Özen’in duruşmasında üç tanık dinlenildi. Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen Özen, “2011 yılında 7 veya 8 defa Kuran’ımı geliştirmek için sohbetlere gittim. Orada FETÖ’nün adı geçmedi. Sadece Kur’an-ı Kerim okundu. 2012 yılının Şubat ayında çocuğum vefat etti. Ondan sonra da toplantılara gitmedim” dedi. Özen’in duruşmasında tutuksuz tanıklar; Z.K, aynı zamanda tutuksuz yargılanan sanık Beytullah Uğur ve N.A tanık olarak dinlendi. Tanıkların sanık Özen’in ifadesini doğrular beyanlarda bulundu. Karar aşamasında son sözü sorulan Özen, önceki savunmalarını tekrarladığını başkaca bir diyeceği olmadığını ifade etti. Mahkeme heyeti Mustafa Özen’in beraatine karar verdi.
KESKİN’E 7 YIL 6 AY CEZA
Tutuksuz yargılanan ve savunmasını kendi yapan Muharrem Keskin’e 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Keskin cezası kesinleşinceye kadar serbest bırakıldı. Duruşmada verdiği ifadede, örgütle müzahir şirketlerde çalıştığı öğrenilen Keskin, ekmek parası için çalıştığını, o dönem şirketlerin terör bağlantısı olduğunu bilmediğini söyledi. Daha iyi bir iş bulamadığı için buralarda çalışmak zorunda kaldığını belirten Keskin, “Bank Asya’ya talimatla para yatırmadım. Birikimimi ve kalan mirası yatırmıştım. Mahir Çalışanlar Derneğine o dönemki idarecilerimiz üye olmamızı istedi. Çocuğumu devlet teşviki ve personel indirimi nedeniyle özel okula gönderdim. Otel toplantısında bize ihtiyaç olabilir diye okul idarecileri katılmamı istedi. Bize tatil gibi oldu. Hiçbir şekilde terör örgütü faaliyetinde bulunmadım” dedi.
AYDOĞDU BERAAT ETTİ
Örgütle müzahir kurumlarda çalıştığı öğrenilen tutuksuz yargılanan sanık Ergün Aydoğdu beraat etti. Örgütün sohbet adı altındaki toplantılarına katılmadığını, okulda sadece çalıştığını kaydeden Aydoğdu, “Okul salonunda Kadir Gecesi tesbih namazı kılındı. Ben elektrikçiyim. Teknik serviste çalıştım. Menba şirketinde yaklaşık 1 yıl 5 ay çalıştım. Sonra çıkışımı verdiler. Aradan 20 gün geçti Osman Bey Koleji’nde yaklaşık 4 yıl çalıştım” dedi. Mahkeme Başkanı sanık Ergün Aydoğdu’ya teknik servis çalışanı olarak “Hiç gizli kamera kurdunuz mu?” diye sordu. Aydoğdu, “Kesinlikle gizli kamera kurmadım. İlkokul mezunuyum bilgisayardan anlamam” cevabını verdi. Mahkeme Başkanı ilkokul mezunu hackerların olduğunu hatırlattı. Kendisinden önce yargılanarak ceza verilen sanık Muharrem Keskin’in kendisine Bank Asya’ya para yatırmasını söylediğini belirten Aydoğdu’ya Mahkeme Başkanı, “Sizden önce kendisini dinledik. Kendisi birikimimi, mirasımı yatırdım demişti” dedi. Cumhuriyet Savcısı, Aydoğdu’ya, “Çalıştığınız kurumda örgütün abi, abla, il imamı, ilçe imamı olarak isimler duydunuz mu?” sorusunu sordu. Aydoğdu, “Kız Yurdunda bir hoca vardı. Kendi aralarında abi, abla diye konuşurlardı. Ama il ve ilçe imamı diye bir şey duymadım” dedi.
ALPARSLAN DUMAN TUTUKLANDI
Örgütle müzahir okulda İngilizce Öğretmeni olarak çalıştığı öğrenilen Alparslan Duman duruşma sonrası tutuklandı. Duman’ın duruşması ileri bir tarihte görülecek. Duman’ın eşi Rahime Duman’ın da örgütle bağlantılı şirketlerde çalıştığı iddiası bulunuyor. Yazılı savunmasını tekrarladığını belirten Duman, “Osman Bey Koleji’nde çalışırken 17-25 Aralık sonrası ayrılmak istedik. Gitgellerimiz oldu. Çünkü bu süreç kafa karıştırıyordu. İlk başta çözemedik. Daha sonra Cumhurbaşkanımızın meydanlarda söylediklerini dikkate aldık. Bir anda bırakamadık. Ekmek parasıydı bırakıp nereye gidecektik. İlk işe Samsun’da başladım. Sonra Trabzon’da çalıştım. Askere gidip döndükten sonra Erzurum’da Aziziye Koleji’nde çalıştım. Orada eşimle tanışıp evlendikten sonra Afyon’a geldik. 2011 yılından beri var olan Bank Asya hesabımda birikimlerimizi değerlendirdik. Okulun İngilizce kursu için öğrencilerin başında ABD’ye gittim. Son günlerde Müdür Bey de katıldı” diye konuştu.
DUMAN: BİLSEYDİM ÇALIŞMAZDIM
Mahkeme Başkanı Duman’a “Şerif Ali Tekalan’ı tanır mısınız?” diye sordu. Duman, bu ismi hakkındaki iddianamede okuduğunu söyleyince Mahkeme Başkanı, “Örgütün kurumlarında 14 sene çalışan kişi Şerif Ali Tekalan ismini duyar. Bu isim örgüt piramidinin ikinci, üçüncü sırasında yer alıyor” dedi. Alparslan Duman’a Cumhuriyet Savcısı, çeşitli illerde çalıştığını anlatımına yönelik illere örgütün mü tayin ettiğini, rızası ile mi gittiğini sordu. Duman soruyu, “İsteğe bağlıydı. Kendi tercihimdi” şeklinde cevaplandırdı. Üzerine atılı suçlamayı kabul etmeyen Alparslan Duman, “Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Bilsem çalışmazdım. Basiretsizliğimden dolayı pişmanım” dedi.
ÇAĞLAR’IN CELSESİNDE
GELİNİ VE 5 TANIK DİNLENDİ
Meslekten ihraç edilen eski İnfaz Koruma Memuru Ramazan Çağlar’ın duruşması ileri bir tarihe ertelendi. Çağlar’ın duruşmasında tutuksuz tanıklar N.A, B.T, M.K, E.Ç, M.T, gelini R.Ç tanık olarak dinlenildi. İlk dinlenen tanık N.A, “Zabıt kâtipleri ile infaz koruma memurlarının sohbet grupları ayrılmıştı. Kendisinin sohbetlere katılımı 2010’lu yıllardaydı” dedi. Tanık M.K sanığı adliyeden tanıdığını birkaç kez Kur’an-ı Kerim öğrenmek amacıyla katıldığı toplantılarda karşılaştığını söyledi. Tanık B.T, sohbet adı altındaki toplantılara bir veya iki kez gittiğini sanıkla bu şekilde karşılaştığını dile getirdi. Tanık E.Ç, sohbet toplantılarına katılmadığını, polise ifade verdiğini söyledi. Sanık Çağlar’ı adliyeden tanıdığını belirten E.Ç zaman zaman toplantılara çağrıldığını ama kendisinin gitmediğini belirtti.
SAVCININ KATİBİ DE DİNLENİLDİ
Cumhuriyet Savcısı N.İ’nin kâtipliğini yaptığı sırada Ramazan Çağlar’ın gelini R.Ç’nin şikayeti ile Ramazan Çağlar hakkında soruşturma başlatıldığını belirten tanık M.T, “Savcı bey hanımefendiye sordu. Hanımefendi kayınpederinin FETÖ kitapları okuduğunu, cemaatçi olduğunu, seçimde hile yapılabileceğini anlattı. Savcı bey ‘Kanıtın var mı?’ diye sordu. Savcı bey, hanımefendinin kayınpederinin kitap okuması ve sohbetlere gitmesinin kanıt olamayacağını söyledi” dedi. Mahkeme Başkanı Tanık M.T’ye, “8 yıllık kâtipsiniz. Sanığın gelini ifade verirken sizde Savcının yönlendirdiği gibi bir intibah oluştu mu?” sorusunu yöneltti. Tanık M.T, “Savcı bey soruları baskı yaparak soruyordu. Beş yıl ifade katipliğini yaptım. Hanımefendiye bağırarak sinirli şekilde soru soruyordu. Savcı bey ‘Aynı evde yaşıyorsunuz kayınpederine kızgınsın’ dedi.
SANIĞIN GELİNİ TANIKLIK YAPTI
Sanık Ramazan Çağlar’ın gelini R.Ç, tanıklık yapmama hakkını kullanmak yerine yemin ederek kayınpederi hakkında tanıklık yaptı. Çağlar’ın davasında altıncı ve sonuncu tanık sanığın gelini R.Ç’ye Mahkeme Başkanı kayınpederi sanık Ramazan Çağlar hakkında neden suç duyurusunda bulunduğunu sordu. Tanık R.Ç, “Eşimle tartışıyorduk. Bana tokat attı” cevabını verdi. Mahkeme Başkanı R.Ç’ye “Neden eşiniz hakkında suç duyurusunda bulunmadınız? Kayınpederinize neden Fethullahçı dediniz de başka bir şeyci demediniz? İfade verdiğiniz Savcı size baskı yaptı mı?” sorularını sordu. Savcının baskı yapmadığını söyleyen R.Ç, o dönem televizyonlarda Fetullahçılığı sıkça duyması nedeniyle kayınpederinin Fethullahçı olduğunu söylediğini, öyle bir şey olmadığını ifade etti. Sanık Ramazan Çağlar, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini, her zaman devletinin yanında olduğunu kaydetti.
UĞURLAR’IN DURUŞMASI ERTELENDİ
Tutuksuz yargılanan eski adliye çalışanları Abdülkadir Uğur, Beytullah Uğur ve ev hanımı Firdevs Uğur’un duruşmaları ertelendi. Sohbet toplantılarına dini duygularla katıldığını söyleyen Abdülkadir Uğur, hükümete yakınlığıyla bilinen Büro Memur-Sen üyesi olduğunu, darbe girişimine karşı sokağa çıkarak direndiğini dile getirdi. Terör örgütüyle isminin anılmasından üzgün ve pişman olduğunu aktaran sanık Beytullah Uğur, adliye içi yargılamalarında örgütün birçok grubu olduğunu öğrendiklerini söyledi. Beytullah Uğur, “Bir çok grup var. Kiminde örgüt elebaşının cd ve kitapları izlenip okunmuş, kimilerinde para toplanmış. Ben 2008’den beri çizgimi bozmadım. Sadece Kur’an-ı Kerim okudum. Okunması için salavat, Yasin ve cüzler dağıttık” diye konuştu.
“BENDEN KİMSE TALEPTE BULUNMADI”
Mahkeme Başkanı Beytullah Uğur’a etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan bir sanık beyanı doğrultusunda, “32 gblik bir bellekte bulunan programın bilgisayara takılarak içindeki tüm programların kopyalandığı yönünde etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan bir sanık beyanı var. Adliyede çalışan arkadaşlara da bu bellekten verdik hâkim ve savcılarda dahil şeklinde genel bir beyanı var. Böyle bir şey var mı? Size böyle bir talepte bulunuldu mu?” diye sordu. Uğur, “Bunu ilk defa sizden duyuyorum. Benden kimse böyle bir talepte bulunmadı. Çok mantıklı değil” cevabını verdi. Örgütün finansal kuruluşu Bank Asya’ya para yatırdığı iddiasıyla yargılanan ev hanımı Firdevs Uğur, “Talimatla değil kendi isteğimle para yatırdım. Sünnet düğünü yapacaktık. Elimdeki kıyafet parasını harcamamak için yaklaşık bin lira kadar bir rakamı yatırdım ve geri çektim” dedi. Cumhuriyet Savcısı, Abdülkadir Uğur ve Beytullah Uğur’un Silahlı Terör Örgütüne Üye olma iddiasıyla cezalandırılması yönünde görüş bildirirken, Firdevs Uğur’un beraatini talep etti.
“ASKERİYE’YE TALEBE
BULMAYA ÇALIŞ DENİLDİ”
Kocaeli Ağır Ceza Mahkemesi’nin yetkisizlik kararı üzerine Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılaması yapılan ve etkin pişmanlıktan yararlandığı öğrenilen Sezgin Pile, ifade vermek üzere TEM Şube’ye gönderildi. Pile duruşmada verdiği ifadede, “2010 yılında Isparta ilinin Gönen ilçesinde ikinci sınıf öğrencisi iken örgüt yapısı ile tanıştım. Ayhan Bey evde kalmamın uygun olacağını söylemişti. Eğitim Sorumlumuz Fatih Bey’di. Bizim namazlarımız ve kitap okumalarımızla ilgileniyordu. Bizimle ciddi şekilde ilgilenirdi. Eşimin Dinar Körfez Dershanesinde çalışması nedeniyle Dinar ilçesine geldik. Gönen’in ilçe imamı Ayhan Gelleci idi. Daha sonra Büyük Bölgeci oldu. Dinar’a Eğitim Sorumlusu olarak gittim. Üzerimizde çok fazla bir minnet duygusu oluşturulmuştu. Bundan dolayı işi kabul etmek zorunda kaldım. Üç yıl kaldım. Örgütün üç ilçe imamını gördüm. Birincisi İrfan Gök, ikincisi Murat Boşçu idi. Şu an hatırlayamadığım biri daha vardı. Resmiyette Yurt Müdürü idim. Ama beni Eğitim Sorumlusu olarak atadılar. Bana Dinar’dan ‘Askeriyeye talebe bulmaya çalış’ denildi. Mahkeme Başkanı, “En önemlisi söz dinleyen zeki çocukların tespit edilip örgütün üst düzeyine tanıştırılması mı söz konusuydu?” diye sordu. Yurt Müdürlüğü görevinin bir kılıf olduğunu söyleyen Pile, sonraki aşamalarda kendisini belletmenliğe kadar düşürdüklerini anlattı.
“ÖRGÜTTE DİNAR,
ISPARTA’YA BAĞLIYDI”
Askeriye ön planda olmak üzere asker ve polis okullarına öğrenci kazandırılması yönünde kendine talepler geldiğini aktaran Sezgin Pile, “Asker ve polis okullarına adam kazandırılmamız isteniyordu. Ama askeriye ön plandaydı. Öğrenci iken bana M.K tarafından askeri okula gitmem teklif edilmişti. Ben kabul etmemiştim. Bu yönde Türkiye genelinde yoğun bir faaliyet vardı. Dinar örgütte Afyon’a değil Isparta’ya bağlıdır. Talha kod adlı kişi Eğitim Danışmanıydı. Yapılanma şekli; Ev abisi, Küçük ve Büyük Bölge İmamları, İl İmamı, İl İmam Yardımcısı ve Eğitim Danışmanı şeklindeydi. Isparta İl İmamı ismini Zeki Bey olarak hatırlıyorum. Afyon’la bağımız yoktu. Bir toplantıda bizlere bylock programını yüklediler. Sorumlu olduğumuz çocukların namaz kılma ve takip listelerini gönderiyorduk. Talha Bey namaz kılma ve itaat edilmesi konusunda ciddi baskı yapıyordu” şeklinde konuştu.
“TALİMATI İL İMAMI VERDİ”
17-25 Aralık 2013 sürecinden sonra toplantıların yurtlar yerine evlerde yapıldığını anlatan Sezgin Pile’yi örgütün Dinar yapılanmasını anlatması için TEM Şube’ye ifade vermeye göndereceklerini söyleyen Mahkeme Başkanına, “250 şehidimiz var. Bildiklerimi anlatmak devletime yardımcı olmak istiyorum” dedi. Dinar ilçesinde örgüt toplantılarının Aydoğan Burç Yurdundan yapıldığından söz eden Pile, “17-25 Aralık’tan sonra toplantılar evlerde yapılmaya başlandı. Mutad örgüt toplantısı ilçe imamı önderliğinde her hafta Pazartesi günleri Eğitim Danışmanı, Bölgeciler, Zaman Gazetesinin Temsilcisi ile yapılırdı. Enes kod adlı Mehmet Aktaş, gayri resmi muhasebeciydi. Esnaftan toplanan paralardan sorumluydu. Gazeteci Yusuf Erat, himmetten sorumlu Ayhan Gelleci, Büyük Bölgeci Rahmi Gülme ile gizli toplantılar yapılırdı. Bana öğrenci durumu sorulurdu. Belirlenen bir bütçe vardı. Parayı ona göre toplarlardı. Talimatı il imamı verirdi. Örgütün üstten asta hiyerarşik bir yapısı var” diye konuştu.
ASIL HEDEF ASKERİYE VE POLİS
Mahkeme Başkanı, sanık Sezgin Pile’nin ifadesi doğrultusunda, “Örgütün asıl hedefi askeriye ve polisle silahlı kolluk gücü. Anlatımlarınızdan çıkardığım kanaat bu. Bunu doğrulamak için soruyorum” sorusuna “Evet. Vatanına ihanet etmeyen güzel insanları her yerde istiyoruz diyerek bizleri kandırdılar” cevabı verdi. Bu ifadenin üzerine Mahkeme Başkanı, “Vatana en büyük ihaneti bunlar yaptı” dedi. Eşi ile birlikte Dinar’dan Gebze’ye kaçtığını anlatan Pile, “Kaçmaktan başka çaremiz kalmamıştı. Yatak odalarına kadar girdiklerini basından öğrenmiştik. 15 Haziran tarihinde eşimle Gebze’ye kaçtık” dedi. Dinar’da örgüt toplantılarında Ardo Dondurmanın mekan olarak kullanıldığı hatırlatan Mahkeme Başkanına Pile, “Ardo Dondurmanın sahibi mütevelli heyetindeydi. Ciddi para yardımı yapıyordu. Toplantılar orada yapılırdı. Çok ciddi manada kandırıldık” dedi.
DEMİR’İN DURUŞMASI ERTELENDİ
Tutukluluk halinin devamına karar verilen ve duruşması ertelenen Cumali Demir’in dünkü duruşmasında Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) bağlantısı ile öğrenci M.T tanık olarak dinlendi. Tanık M.T, örgüt yurdunda kaldığı sırada Sanık Cumali Demir’in Yurt Müdürü olarak kendilerine örgüt elebaşının cdlerini ayda bir izlettiğini söyledi. Sanık Demir, “Doğudan terörden kaçıp okumak için Dinar’a geldim. Ekmek parası kazanmak için yurtta çalıştım” ifadelerine yer verdi.
“YARDIMCI OLDUĞUMU DÜŞÜNÜYORUM”
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden eski polis İsmail Atay’a 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası verildi. Atay hükümle birlikte tahliye edildi. Atay’ın duruşmasında etkin pişmanlıktan yararlanarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden eski polis S.G tanık olarak dinlenildi. Emniyet yapılanmasından sorumlu Orhan kod adlı Eyüp Akbaba’yı tanıdığını belirten Atay, “Yemin edebilirim. S.G’nin ifade ettiği gibi bizim grupta Dr. Ahmet Bal bulunmadı. S.G’nin zikretmekten kaçındığı isim Cafer Şahbaz bana hoş geldine gelmişti. Değişik zamanlarda, sırayla, düzenli olmayan aralıklarla evlerimizde toplantı yapılırdı. Bylock programı bir sohbet ortamında yüklendi. İlk polis sorgusundan bu ana kadar, yargılama aşamalarında da samimi ifade vererek yardımcı olduğumu düşünüyorum” diye konuştu.
ADALETE YARDIM EDENE
ADALETTE YARDIM ETTİ
Mahkeme Başkanı, “Biz heyet olarak 500’den fazla dosyayı inceledik. Ciddi anlamda etkin pişmanlıktan yararlananlar adalete yardımcı oldular. Adalete yardımcı olanlara adalet, devlet yardım etti” vurgusunda bulundu. Sanık İsmail Atay şöyle konuştu: “Çok açık olarak ifade ediyorum. Ben hiçbir baskıyı kabul etmem. İfade vermekteki gecikme nedenim şu; Evet yapının örgüt olduğunu kabul ettik. Ama isim zikretmede bir dönem birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızı söyleyemedik. Ben 14 aydır tutukluyum. Cezaevinde örgüt kaynaklı bir baskıya rastlamadım. Kim bu işe ne kadar bulaştıysa mahkeme huzurunda her şeyi anlatsın” Mahkeme Başkanı, “Kişiler bildiklerini anlatmıyorlar. Kişi gösterdiğimiz kendi resmini bile kabul etmiyor. Etkin pişmanlık çok önemlidir. Devlete başkaldıran bir eşkıya güruhu var. Bu güruh nasıl ayıklanacak? Sır üzerine kurulu bu yapı nasıl çözülecek? Etkin pişmanlık çok önemli” dedi.
VAROL İDDİALARI KABUL ETMEDİ
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan eski Polis Sinan Çiçek’e 3 yıl 9 ay ceza verildi. Çiçek hükümle birlikte tahliye edildi. Eski Polis Ali Varol’a 9 yıl ceza verildi. Varol son sözünde, “Meslek hayatımda amirlerim dışında kimseden talimat almadım. Hakkımdaki iddiaları kabul etmiyorum” dedi. Eski Polis Esat Koçyiğit’in tutukluluk hali devam ederken sanığın duruşması ertelendi. Sanık Ahmet Kaytan’ın duruşması da ileri bir tarihte görülecek. >> Burcu AYDIN’ın Haberi