- Haberler
- Gündem
- FETÖ'de 2 ceza, 1 beraat, 4 tahliye, 1 tutuklama daha: Örgüt fişlemesinin detayları ortaya dökülüyor
FETÖ'de 2 ceza, 1 beraat, 4 tahliye, 1 tutuklama daha: Örgüt fişlemesinin detayları ortaya dökülüyor
Fetullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suç isnadıyla haklarında kamu davası açılan sanıkların yargılamaları devam ediyor. Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün 15 celsede 6'sı tutuksuz toplam 16 sanığın davaları görüldü.6'SI TUTUKSUZ 16 SANIK YARGILANDISanıklar Mehmet Yılmaz Kacar, Cahit Çiftçi, Ersen Tanin, Tuğba Özkan Şencan, Ayşegül Balta, Fatih Altın, [&hellip]
Fetullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suç isnadıyla haklarında kamu davası açılan sanıkların yargılamaları devam ediyor. Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün 15 celsede 6’sı tutuksuz toplam 16 sanığın davaları görüldü.
6’SI TUTUKSUZ 16 SANIK YARGILANDI
Sanıklar; Mehmet Yılmaz Kacar, Cahit Çiftçi, Ersen Tanin, Tuğba Özkan Şencan, Ayşegül Balta, Fatih Altın, Fatih Mehmet Başer, Elif Battal, Yusuf Ziya Tanboğa, Mehmet Gültekin tutuklu yargılandı. Diğer sanıklar; İbrahim Emre, Rahime Duman, Selçuk Öğütlü, Nazire Uğur, Ali Battal, Medine Kurtyüzü’nün yargılamaları tutuksuz devam etti.
2 CEZA, 1 BERAAT, 4 TAHLİYE, 1 TUTUKLAMA
Mahkeme; Fatih Altın’a 3 yıl 9 ay hapis cezasına, hükümle birlikte tahliyesine, Selçuk Öğütlü’nün beraatına, Ayşegül Balta’nın hakkında da 7 yıl 15 ay hapis cezasına hükmetti. Tutuklu sanıklardan duruşmaları Mayıs ayına ertelenen Elif Battal, Fatih Mehmet Başer, Ziya Tanboğa adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Aynı celsede yargılamaları yapılan Elif-Ali Battal çiftinin davasında tutuksuz yargılanan Afyon Lisesi’nin eski Müdürü Ali Battal tutuklanırken, örgütün sağlık yapılanmasında Grup Sorumlusu olduğu öğrenilen eşi Ebe Elif Battal tahliye edildi.
SABAH 7 DURUŞMA GÖRÜLDÜ
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün sabahtan öğle arasına kadar devam eden duruşmalarda; Selçuk Öğütlü, İbrahim Emre, Mehmet Yılmaz Kacar, Cahit Çiftçi, Ersen Tanin, Ayşegül Balta, Tuğba Özkan Şencan’ın duruşmaları görüldü. Öğleden sonraki duruşmalarda; Rahime Duman, Fatih Altın, Nazire Ugur, Elif Battal, Ali Battal, Medine Kurtyüzü, Fatih Mehmet Başer Yusuf Ziya Tanboğa, Mehmet Gültekin davaları görüldü.
ÖĞÜTLÜ BERAAT ETTİ
Terör örgütü propagandası yapma suç isnadıyla tutuksuz yargılanan, duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanan Selçuk Öğütlü beraat etti. Mahkemenin duruşmaya katılamayan avukatının mazeret dilekçesini kabul etmesi üzerine tutuksuz yargılanan sanık İbrahim Emre’nin duruşması Mayıs ayında görülecek.
KACAR SUÇLAMALARI REDDETTİ
Tutuklanmadan önce özel bir şirkette Pazarlama Müdürü olduğu öğrenilen sanık Mehmet Yılmaz Kacar’ın hakkında; Örgütle müzahir şirkette çalışma kaydı, şifreli ve gizli haberleşme programı bylock’a 16 Şubat 2015 tarihinde ilk, 10 Temmuz 2015 tarihinde son bağlanma tespitleri var. Kacar’ın örgütle bağlantılı olan Kimse Yok Mu Derneğine üyeliği, bylock kullanımına yönelik HTS ve baz istasyon karşılaştırmasının uyumlu olduğu yönünde rapor bulunuyor. Sanığın cezaevinde de örgütsel eylemlere devam edip iltisakının sürdüğü yönünde tanık beyanları var. Kacar, hakkındaki isnat ve suçlamaların hiçbirini kabul etmedi.
“DAVET ETTİLER GÖNÜLLÜ OLDUM”
Çalıştığı şirketin ticari işlerde kullanması için kendisine tahsis ettiği bir telefon olduğunu aktaran Mehmet Yılmaz Kacar, “Kesinlikle FETÖ/PDY üyesi değilim” dedi. 13 yıldır OSB bünyesinde bulunan bir firmada çalıştığını, Bölge Müdürü olarak Kütahya-Eskişehir-Uşak hattını yoğun kullanıp, seyahatlerinde cep telefonunun 30 dakika-1 saat kadar müşteri ziyaretlerinde şarja taktığını anlatan Kacar, “13 yıldır çalıştığım firma OSB’de. Burada HTS kaydı çıkmadı. Aile bireylerimde de bylock yok. Hakkımdaki bylock iddialarını kabul etmiyorum. Bakanlar Kurulu kararıyla yasal olarak kurulan Kimse Yok Mu Derneği için 29 Aralık 2007 tarihinde tanıtım stantlarında gördüğüm broşürler dikkatimi çekti. Bakanlar Kurulu kararıyla yasal ve gerekli izinlerin alındığı söylenildi. Gönüllü arıyorlardı. Davet ettiler üye oldum” ifadelerini kullandı. Mahkeme Başkanı sanığa, “İllegal yapılarda başta yasal süreçleri tamamlıyorlar. Her davet sonucu bir derneğe üye mi olacaksınız?” dedi. O dönem iş yoğunluğunun az olduğunu, yardımsever bir insan olduğundan söz eden Kacar, cezaevinde örgütsel faaliyet yürüttüğü ve örgüt iltisakının devam ettiği yönünde tanıklık yapan Fatih Yaman ile Fikret Kurşun’un beyanlarını da kabul etmedi. Fatih Yaman’ın cezaevine geldiğinde sürekli ağladığını, cezaevine eşyasız gelen Yaman’a kullanmadığı çamaşır ve çorabına kadar verip eliyle çay ikram ettiğini anlatan Kacar, “Fatih Yaman’ın beyanlarının somut bir ispatı yoktur. Cezaevine geldiğinde sürekli ağlıyor Ahmet Demir’le birlikte ‘Bize sahip çıkın’ diyorlardı. Ben A-5 koğuşunda 45 gün kaldım. Koğuş alanı çok dardır. Burada iddia edilen bir sohbet yapılsa bunun saklanma ihtimali yoktur. Zaten böyle bir şey de yoktur. Fatih Yaman psikolojik bir travma yaşıyordu” şeklinde konuştu. Kacar, cezaevindeki duruma yönelik beyanı bulunan tanık Fikret Kurşun’un da ifadelerinin tutarsız olduğunu kaydetti.
KACAR’IN TUTUKLULUK HALİ SÜRÜYOR
Tataristan’da 1,5 yıl boyunca kafelerde çalıştığını, yurt dışına ailevi huzursuzluktan dolayı çıktığını, Ülker firması yetkilisi Gürbüz bey ile temasta bulunup daha sonra Rusya’ya geçtiğini aktaran Mehmet Yılmaz Kacar, gönüllü üyesi olduğu Kimse Yok Mu dernek toplantılarına katılmadığını, aidat ödemediğini, bu nedenle 2015 yılında üyelikten çıkarıldığını dile getirdi. FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütünü ve 15 Temmuz 2016 tarihindeki darbe girişimini sonuna kadar lanetlediğini belirten Kacar, “Ben de darbe girişimi mağduruyum. Bu yapıda hiçbir şekilde olmadım. Yaklaşık 280 gündür tutukluyum. Bu ilde 28 yıldır tutukluyum. Kaçma durumum yok. Bu dava ile karşınızda olmaktan hicap duyuyor, tahliyemi talep ediyorum” dedi. Mahkeme heyetince tahliye talebi reddedilen Kacar’ın duruşması Mayıs ayı içerisinde görülecek.
ÇİFTÇİ SÜRE İSTEDİ
Avukatının mazeret dilekçesi vererek duruşmaya katılmaması ve kendisinin de esasa dair savunma hazırlığı için süre talep etmesi nedeniyle Cahit Çiftçi’nin duruşması Temmuz ayında görülecek. Çiftçinin tutukluluk hali devam ediyor. Tutuksuz yargılanan eski Polis Müdürü Nazike Uğur’un duruşması da beklenen raporun gelmemesi nedeniyle Temmuz ayı başında görülecek.
“ASLA BYLOCK KULLANMADIM”
Örgütle müzahir okullarda öğretmenlik yaptığı, gizli ve şifreli örgütsel haberleşme programı bylocka ilk 29 Haziran 2015, son olarak 17 Şubat 2016 tarihlerinde bağlandığı belirlenen Ersen Tanin hakkında düzenlenen Bylock Analiz Tespit Tutanağında bylock ve HTS kayıtlarının karşılaştırılması sonucu baz sinyallerinin uyumlu olduğu yönünde rapor bulunuyor. Mahkemeye yazılı savunmasını veren Tanin, “2009 yılında üniversiteyi bitirip 2010 yılından itibaren 5 yıl süreyle Uğur Dershanesinde Kimya Öğretmeni olarak çalıştım. Dershanelerin kapatılıp işsiz kalmam sonucu evlilik hazırlığı yaparken kolejlere başvurdum. On ay boyunca Zafer Kolejinde zaruri olarak çalıştım. O dönem Uğur Dershanesi şehrin en iyi dershanesi idi. Kolejde iyi bir kariyere sahip olduğum için tercih edilmiştim. Bank Asya’ya ilk 3 ay Zafer Kolejinde çalışırken maaşlarımız buradaki hesaba yattı. Daha sonra banka değişti. Başka bir hesap hareketliliği olmadı. Bylock asla kullanmadım. 257 gündür tutukluyum. Eğer bylock programını kullanmış olsam söylerdim. Kullanıcı adı, şifre yok. Keşke olsaydı da söyleseydim” dedi. Mahkeme Başkanı Tanin’e binin üzerinde sanık dinlediklerini, en çokta etkin pişmanlıkta bulunanların örgütle müzahir kurumlarda çalışanlara istisnasız bylock programı yüklendiği ifadelerini hatırlattı. Mahkeme Başkanı sanığa, “Kullanıcı adım, şifrem yok diyorsunuz. Ancak bunlara sahip olanları da dinledik. Onlarda iddiayı reddetti” dedi. Tanin’in duruşması Mayıs ayında görülecek.
“BİR TEK KONYALI VE
AYŞEGÜL BEN MİYİM?”
Ankara Etimesut’ta bir dershanede Biyoloji Öğretmenliği yaptığını söyleyen sanık Ayşegül Balta hakkında mahkeme 7 yıl 15 ay hapis cezasına hükmetti. Balta hakkında; Ankara 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nin suça yönelik eylemlerin ağırlıklı olarak Afyonkarahisar’da gerçekleştiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı bulunuyor. Dün görülen karar duruşmasında son savunmasını yapan Balta’nın 353749 ID numaralı, ayşegül 42 kullanıcı adı ile 13 kez giriş yaptığı tespiti var. Bylock kullandığı iddiasını kabul etmeyen Ayşegül Balta’ya Mahkeme Başkanı memleketini sordu? Konyalı olduğunu söyleyen Balta’ya Mahkeme Başkanı, kullanıcı adının ayşegül 42 olduğunu hatırlatması üzerine sanık, “Bir tek Konyalı ve Ayşegül ben miyim?” cevabını verdi. Örgüt elebaşının Bank Asya’ya talimatından haberi olmadığını ileri süren Balta, 2014’de maaşından artan 300 TL’yi Bank Asya’ya yatırdığını söyledi. Balta karar öncesi sorulan son sözünde tahliyesini talep etti.
Öğretmenlik görevinden ihraç edilen Tuğba Özkan Şencan polislikten ihraç edilen Fatih Altın haklarındaki tüm suçlamaları reddetti. Her iki sanığın duruşması Mayıs ayı içerisinde görülecek. Altın duruşmada verdiği ifadede örgütle İstanbul ve Malatya illerinde bağlantılı olduğunu, Malatya’da İstihbarat Şube Müdürlüğü’ndeki görevi sırasında hattına bylock programını Muhammet Çelik’in yüklediğini anlattı. Bu birimdeki görevi sırasında dinleme yapmaları nedeniyle haklarında açılan bir dava olduğunu dile getiren Altın, “Emniyet Müdürü telefon dinlemelerimize takılmıştı. Müdür bey fiziki takipte araç plakasını sorgulattı. O süreçte biz Müdür beyi dinlememiştik” dedi.
ÖRGÜT GERİ KAZANILANLAR
ARASINA FİŞLEMİŞ
Sanık Altın “Malatya’dan Afyon’un Çay ilçesine tayinim çıktı. Afyon’a gittiğimde Muhammet Çelik ‘Seni karşılatalım mı?’ dedi. Ben de ‘Aman böyle bir şey olmasın’ dedim. Afyon’da kesinlikle kimseyle görüşmedim. İstanbul’da polislerden Mehmet Akif Gül sorumluydu. Şişli’de örgüt evlerinden sorumluydu. İstanbul’dan Malatya’ya tayin oldum. Orada da kendisini Milli Eğitim Mütfettişi olarak tanıtan ‘Salih’ isimli şahıs sohbet hocamızdı” diye konuştu. Mahkeme heyetinden bir hakim sanığa, “Emniyet’in mahrem imam yapılanmasındaki dijital verilerde örgüt fişlemesinde sizin isminiz geçiyor. 2015 yılına ait fişlemede siz ‘SAY’ olarak kodlanmışsınız. SAY’ın örgütsel anlamı; Herşeyi ile FETÖ’ye teslim olan, yönetici vasfı olmayan polis memuru demek. Sizle ilgili kodlamalarda SC ve SCC kodları var. Bunun anlamı da 17-25 Aralık 2013 sürecinden etkilenen FETÖ mensuplarının geri kazanılması. Üçüncü derecede yakın kişiler. Sizden sorumlu Zümre Başkanının Fuat, sizden sorumlu öğretmenin Kürşat olduğu kayıtları var” dedi. Mahkeme heyeti üyesi bir diğer hâkim de sanık Fatih Altın’a 40’ın üzerinde taltif almasının normal bir durum olup olmadığını ve evliliğinin örgütsel katalog evlilik olup olmadığı sorularını yöneltti.
Operasyonlar yapan bir polis olarak az sayıda taltif aldığını belirten Altın, evliliğinin katalog evlilik olmadığını sözlerine ekledi. Mahkeme Altın’ın hakkında 3 yıl 9 ay hapis cezasına hükmederken sanık hükümle birlikte tahliye edildi.