FETÖ’de 17 ceza, 5 tahliye

Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma iddiasıyla haklarında kamu davası açılan biri tutuksuz olmak üzere toplam 20 sanık yargılandı.SABAH 11 CEZA 4 TAHLİYESabah görülen duruşmalarda Üzeyir Korkmaz’a 8 yıl 3 ay Turhan Cengiz’e 9 yıl Veli Soylu’ya 9 yıl 9 ay Abdurrahman Arslan ‘a 10 yıl 6 ay Tahsin Akça’ya 9 yıl [&hellip]

Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma iddiasıyla haklarında kamu davası açılan biri tutuksuz olmak üzere toplam 20 sanık yargılandı.
SABAH 11 CEZA 4 TAHLİYE
Sabah görülen duruşmalarda; Üzeyir Korkmaz’a 8 yıl 3 ay; Turhan Cengiz’e 9 yıl; Veli Soylu’ya 9 yıl 9 ay; Abdurrahman Arslan ‘a 10 yıl 6 ay; Tahsin Akça’ya 9 yıl 9 ay; adli kontrol şartıyla tahliye edilen Halil Gül’e 5 yıl; Ahmet Güler ‘e 8 yıl 3 ay; adli kontrol şartıyla tahliye edilen İbrahim Poyraz’a 6 yıl 1 ay 7 gün; adli kontrol şartıyla tahliye edilen Esma Çiçekçi’ye 4 yıl 8 ay 15 gün; adli kontrol şartıyla tahliye edilen Özgür Güneş’e 5 yıl 7 ay 15 gün; Arif Özer’e 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verildi. Tutukluluk hali devam eden Saadettin Özbayrak ve Muhammed Aydoğdu’nun duruşmaları ileri bir tarihte görülecek.
ÖĞLEDEN SONRA
 6 CEZA BİR TAHLİYE
Öğleden sonra görülen duruşmalarda tutuklu sanıklar; Mehmet Şeker’e 9 yıl; Nihat Taşay’a 12 yıl; Hamit Çalış’a 9 yıl 9 ay; İsmail Erten’e 9 yıl; adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Yılmaz Küçüktepe’ye 5 yıl, 7 ay hapis cezası verildi. Tutuksuz yargılanan Bilal Sarı ile tutuklu sanık Ekrem Koca’nın duruşması ileri bir tarihe ertelenirken, tutuklu sanık Nazlı Sancak’ın duruşması SEGBİS bağlantısı sağlanamadığı için bugün görülecek.
“PİŞMANIM, KARARA
SAYGILIYIM”
Mazereti nedeniyle avukatı duruşmaya katılmayan Sanık Saadettin Özbayrak’ın duruşması ileri bir tarihte görülecek. 9 yıl hapis cezası verilen Turhan Cengiz son savunmasında daha önceki savunmalarını tekrarladığını, sadece sendika üyesi olduğunu, terörist olmadığını, üyesi olduğu sendikanın devletin ve hükümetin izniyle açıldığını, sendikal etkinlik ve çalışmalara katıldığını belirtip pişman olduğunu dile getirdi.  Cengiz karar öncesi sorulan son sözünde bilerek örgüt üyesi olmadığını, mahkemenin kararına saygılı olduğunu belirtti.
“DEVLETİMİN
YANINDAYIM, PİŞMANIM”
Sanık Veli Soylu, son savunmasında önceki savunmalarına ilave yapacağını kaydetti. 2004 yılında Yüksek Okulu bitirdiğini, açtığı markette işlerin yolunda gitmemesi üzerine bir süre işsiz kalıp bir süre de part time işlerde çalıştığını anlatan Soylu, “Part time bir işte geçirdiğim kaza ile sol elimin orta parmağını kaybettim. Özürlü olarak şirkette işe girdim. Maksadım kesinlikle suç işlemek değil ailemin rızkını kazanmaktı. Bana bu şirketin terörle iltisaklı olduğu uyarısı yapılmadı. Çocuğumu da Sandıklı’daki özel okula personel indiriminden yararlanarak gönderdim. 420 gündür yaklaşık 14 aydır tutukluyum. Ailem perişan, beraatimi ve serbest yargılanmayı istiyorum” dedi. Soylu son sözünde, “Devlet hiyerarşisi dışında hiçbir hiyerarşiyi kabul etmiyorum. Devletimin yanındayım, yaptığımın suç olduğunu bilmiyordum. Mahkeme bunları suç olarak kabul ediyorsa pişmanım. Tüm terör örgütlerini lanetliyorum” dedi. Soylu’ya 9 yıl, 9 ay hapis cezası verildi.
“SOHBET HOCASI DEĞİLİM”
Eski din görevlisi Abdurrahman Arslan’a 10 yıl, 6 ay hapis cezası verildi. Arslan son savunmasında, sendika üyeliğinin idarenin izni doğrultusunda olduğunu söyledi. Söz konusu sendikanın propagandasının yapıldığını, devletin para yatırdığını belirten Arslan, “Tüm bu nedenlerle sendika üyesi olmakla niye suçlanıyoruz anlamıyorum. Hakkımda üç kişi tanıklık yaptı. Tanık beyanlarını kabul etmiyorum” diye konuştu. Arsan son sözünde, “Meslek icabı sorular sorulup bunları cevaplandırdığımdan ‘sohbet hocası’ deniliyor. Soruların bazılarına ayaküstü cevap verirken bazılarını da uzun şekilde izah ediyorum. Terör faaliyetinde bulunmadım, suçlamayı kabul etmiyorum. Siyasi görüşüm yoktur, hiçbir partiyi tutmam. Öyle şeyleri sevmem. Devlet 4 sene hapishane de sohbet yapmam için görevlendirmişti. Bir terör örgütünün sohbetçisi değilim. Beraatimi talep ediyorum. 35 metrekarelik yerde 24 kişi kalıyoruz” şeklinde konuştu.  
AKÇA’YA 9 YIL 9 AY CEZA
Tahsin Akça karar öncesi yaptığı savunmasında önceki savunmalarını tekrarladığını beyan etti. Hayatı boyunca devletine, kanunlara, yönetmeliklere bağlı yaşadığını söyleyen Akça son sözünde; “Hayatımın hiçbir döneminde cemaat, tarikat üyeliğim olmadı. Devletimin izin verdiği bir okulda rızkımı kazanmak için çalıştım. 14 aydır tutukluyum, beraatimi talep ediyorum” dedi. Akça’ya 9 yıl 9 ay hapis cezası verildi.  
“ÖRGÜT ÜYESİ VE
YÖNETİCİSİ DEĞİLİM”
Hakkında örgütün Emirdağ İlçe İmamı olduğu iddiası bulunan Halil Gül adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Gül’e 5 yıl hapis cezası verildi. Karar celsesinde son savunmasını yapan Gül’e Mahkeme Başkanı ilk celsede hakkındaki iddiaları reddettiğini, devletine, milletine bağlı olarak Anadolu’da bir kasabada eczacılık yaptığını belirterek, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebinde bulunduğunu hatırlattı. Etkin pişmanlık talebinde bulunduğunu, örgüt yapısına yönelik bildiği ne varsa anlattığını söyleyen Halil Gül, “14 aydır tutuklu olarak psikolojik baskı altındaydım” dedi. Mahkeme Başkanı Gül’e psikolojik baskı altındaki insanların gerçekleri daha çabuk söyleyeceğini ifade etti. Örgütün ilçe imamı ve para kasası olduğu iddialarını kabul etmeyen Gül, “Silahlı terör örgütü üyesi ve yöneticisi değilim. Bunları yapanlar başka insanlar. Serkan Erol isimli örgütün AKÜ’nün son imamı olduğunu öğrendiğim kişiyi tanımam. O da beni tanımadığını söyledi. Bu kişi eczanemde bilgim dışında Ölçü MM’den Yalçın Arslan tarafından sigortalanmıştır. Arslan’ın duruşmasında tanıklık yaptım. O da Serkan Erol’u kendisinin sigortaladığını kabul etti. FETÖ hain bir yapıdır. ABD’nin BOP çerçevesinde oluşturduğu bir yapıdır. Bu yapı altı ibadet, ortası ticaret, üstü ihanet şebekesidir. Gerçekten çok pişmanım” ifadelerini kullandı.
“DARBE İMASI OLSA
TEPKİMİ VERİRDİM”
Mahkeme Başkanı duruşmada Halil Gül’e örgütün 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünde 1 dolar argümanını kullandığını belirterek aramada bulunan 11 adet bir doları sordu. Halil Gül, dolarlardan bir tanesi bereket amacıyla cüzdanına koyduğunu diğerlerinin de katıldığı düğünlerden kaldığını ifade etti. ABD’ye gittiğinde örgüt elebaşını ziyaret edip etmediğini soran Mahkeme Başkanına Gül, “ABD’de örgüt elebaşını ziyaret etmedim. Orada örgütün okullarını ziyaret ettim” cevabını verdi. 15 Temmuz darbe girişimi olmadan önce girişimin belli kademedeki örgüt üyelerince bilindiğini ya da ima edildiğini söyleyen Mahkeme Başkanı, Halil Gül’e böyle bir bilgi ya da imanın ulaşıp ulaşmadığını sordu. Gül, “Vallahi ve billahi darbe girişimi olacağı bilgisi ya da iması olmadı. Eğer öyle bir şey olsaydı tepkimi verirdim. Örgütün Emirdağ İlçe İmamı Uğur Mart gidince rahat bir nefes aldım” dedi.
“PİŞMANLIK BEYANLARIM
DOĞRUDUR”
20 bin nüfuslu Emirdağ ilçesi için başarılı olması hesaplanan bir darbe girişimi sonrası ilçe yöneticilerinin belirlenmiş olacağını söyleyen Mahkeme Başkanı, Halil Gül’e, darbe girişiminden birkaç gün önce ilçede olağan dışı, daha önce görmediği kişiler görüp görmediği sorusunu yöneltti. Gül, darbe teşebbüsü öncesi ilçede olağanın dışında kimseyi görmediğini, örgütün Emirdağ İlçe İmamı Uğur Mart’tan sonra başka bir kişinin yerine gelmediğini, geldiyse bile kendisinin bilmediğini açıkladı. Gül, “Uğur Mart’tan sonra yerine biri geldiyse de ben bilmiyorum. Onunla yedi aydır irtibatım yoktu. Zaten Temmuz ayı iş olarak yoğun geçer. Çünkü gurbetçiler ilçeye gelir. Akşamları da düğünlere katılıyordum. Etkin pişmanlık kapsamındaki beyanlarım doğrudur” diye konuştu.
“KANDIRILDIM, KULLANILDIM, ÇOK PİŞMANIM”
Mahkeme heyeti olarak otel toplantılarını örgütün  “stratejik toplantıları” olarak değerlendiklerini, özellikle 2014 yılındaki otel toplantılarının HSYK ve yerel seçimlere rast geldiğini söyleyen Mahkeme Başkanı Halil Gül’e, otel toplantılarının örgütün düzenlediği toplantılar olup olmadığını sordu. Gül, “Otel toplantılarının örgütün il gücü yapıyordu. Örneğin Emirdağ’a 7 oda ayırdık diyorlardı. Mütevelli heyeti hedef belirliyordu. Para toplanmıyordu. Hain yapının dağılmasını engelleyip, moral motivasyon vermeyi amaçlıyorlardı. Erkek, kadın olmak üzere 250 kişilik bir katılım olmuştu. Dar görüşmeler yapılıp yapılmadığını bilmiyorum. Yapıldıysa bile ben katılmadım” ifadelerine yer verdi. Gül karar öncesi son sözünde, “Vatanımı ve milletimi seviyorum, her şeyimi feda ederim. Hep devletimin yanında oldum. FETÖ’nün hain yüzünü görmedim. Kandırıldım, aldatıldım, kullanıldım çok pişmanım” dedi.
KORKMAZ VE GÜLER’E
8 YIL 3 AY CEZA
Dazkırı ilçesinde örgütün yayın organlarından Zaman Gazetesini dağıtımı yapan ve 11 aydır Dinar Cezaevi’nde tutuklu bulunan Üzeyir Korkmaz’a 8 yıl 3 ay ceza verildi. Üzeyir Korkmaz duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Korkmaz karar öncesi son sözünde, “Memleketime küsmedim, yargılayanlara kızmadım. Mahkemenin vicdanına sığınıyorum” diye konuştu. Sandıklı ilçesinde 32 yıl ayakkabı tüccarlığı yaptığını, 30 yıl boyunca terör örgütlerinin karşısında bir partinin üyesi olduğunu vatanını ve bayrağını canından çok sevdiğini söyleyen Ahmet Güler’e 8 yıl 3 ay hapis cezası verildi.
ÇİÇEKÇİ HÜKÜMLE
BİRLİKTE TAHLİYE EDİLDİ
Adli kontrol şartıyla tahliye edilen Esma Çiçekçi’ye 4 yıl 8 ay 7 gün ceza verildi. Çiçekçi karar celsesinde verdiği ifadede Mahkeme Başkanının sorularını cevaplandırdı. Örgütün bir yıl yurdunda, 2 yıl da evinde kaldığını anlatan Çiçekçi, “Örgütün bir yıl yurdunda iki yıl da evinde kaldım. İlk ‘ev ablamız’ Betül isimli kişiydi. Soy ismini hatırlamıyorum. Daha sonra yine soy ismini hatırlayamadığım Zeynep isimli kişi yerine geldi. Zaman zaman kitap okuma yarışmaları düzenlenip ödüller verilirdi. Bizlere ‘Çağırın arkadaşlarınızı misafir edelim’ derlerdi. Üstten ders alamadım. Son bir yıl sınavlara kendi evimden gidip geldim. 2013 yılında ayrıldım. Sınava gidip gelirken 2014 yılındaki otel programından haberim oldu. Fiyat uygundu. Yüz liraya iki gün otelde kaldım. Eğlence havuz kısmıyla daha çok ilgilendim. Bir de toplu namaz kılmaya katıldım. Sanırım esnaf ve öğrencileri de bu programa çağırarak kendilerini kamufle etmişler” dedi.
“PİŞMANLIK SAMİMİYET
 VE DÖNÜŞTÜR”
Sandıklı ilçesinden esnaf İbrahim Poyraz adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Poyraz’a 6 yıl bir ay, 7 gün hapis cezası verildi. Her zaman devletinin ve milletinin yanında olduğunu vurgulayan Poyraz, bu yapıyı ülkenin ve Sandıklı ilçesinin başına bela edenlerin şu anda yurt dışında olduklarını kaydetti. Örgüt yapısında 25-30 yıldır içinde bulunan isimlerin serbest bırakıldığını söyleyen Poyraz’a Mahkeme Başkanı, “Kimler serbest?” diye sordu. Kendileriyle birlikte tutuklanan Hasan Coşkun ve Ahmet Coşkun’un serbest bırakıldığını ifade etti. Mahkeme Başkanı, “Etkin pişmanlık demek bir samimiyettir, bir dönüştür. Başında etkin kelimesi var” hatırlatması yaptı. Uyku apnesi hastalığı olduğunu belirten Poyraz, son sözünde her zaman devletinin ve milletinin yanında olduğunu dile getirdi.
SARI’NIN DURUŞMASI
ERTELENDİ
9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verilen Arif Özer, silahlı terör örgütüne üye olduğu suçlamasını kesinlikle reddettiğini söyledi. Özer son sözünde suç işleme kastı bulunmadığını dile getirdi. Bilerek ve isteyerek bir şey yapmadığını dile getiren Özgür Güneş’e adli kontrol şartıyla tahliye edilirken, 5 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verildi. Öğleden sonra görülen duruşmalarda tutuksuz yargılanan sanık Bilal Sarı’nın adli kontrol şartının kaldırılması talebi mahkeme heyetince oybirliğiyle reddedildi. Sarı’nın duruşması ileri bir tarihte görülecek. 9 yıl hapis cezası verilen Mehmet Şeker son sözünde üzgün ve pişman olduğunu kaydetti. Meslekten ihraç edilen eski polis Nihat Taşay’a 12 yıl hapis cezası verildi.
ÇALIŞ SUÇLAMALARI
REDDETTİ
Zaman Gazetesi Sorumlusu olduğunu ve hakkındaki tüm suçlamaları ısrarla reddeden Hamit Çalış’a 9 yıl 9 ay ceza verildi. Çalış son sözünde, beraatini talep etti. Adli kontrol şartıyla tahliye edilen Yılmaz Küçüktepe’ye 5 yıl 7 ay ceza verildi. Küçüktepe son sözünde pişman olduğunu belirtti. Burdur Cezaevi’nden SEGBİS ile duruşmaya bağlanan İsmail Erten’e 9 yıl ceza verildi. Erten, FETÖ/PDY üyesi olmadığını kaydetti. Avukatı mazeret dilekçesi veren Ekrem Koca’nın duruşması ileri bir tarihte görülecek. Denizli Cezaevi’nden SEGBİS bağlantısı sağlanamayan sanık Nazlı Sancak bugün hakim karşısına çıkacak. >> Burcu AYDIN’ın Haberi

Bakmadan Geçme