FETÖ'de 1 tutuklama, 3 tahliye, 2 beraat, 4 ceza daha: Mahrem yapı ve gaybubet evi yargılamaları sürüyor

Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Fetullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suç isnadıyla dün görülen davalarda 7’si tutuklu toplam 18 sanığın davaları görüldü. Sanıklardan bir tanesi Terör Örgütü Propagandası yapma suç isnadıyla yargılandı.
18 SANIKTAN 7’Sİ TUTUKLU
Bilal Işıtan, Eyüp Akbaba, Hasan Çiçek, İsmail Ayçiçek, Ömer Faruk Bacak, Osman Ateşli, Oya Havalak’ın yargılaması tutuklu olarak gerçekleştirildi. Kemal Öküş, Âdem Yeşildağ, Samiye Tufan, Lütfi Kanat, Recep Küçük, Zeycan Öztürk, Sümeyye Danacı, Ömer Soykasap, Ferihan Barut, Ayşegül Er, Büşra Hatice Bacak’ın davaları tutuksuz olarak görüldü.
1 TUTUKLAMA, 3 TAHLİYE,
2 BERAAT, 4 CEZA
Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suç isnadıyla yargılanan Kenan Öküş’e 9 yıl 3 ay, etkin pişmanlıkta bulunan Lütfi Kanat’a 1 yıl 11 ay 3 gün hapis cezasına, Zeycan Öztürk ile Ömer Soykasap’ın beraatına hükmetti. Terör örgütü propagandası yapma suçlamasıyla yargılanan Oya Havalak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etti. 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası verilen Havalak hükümle birlikte tahliye edildi. Yargılaması tutuksuz tamamlanan Kenan Öküş duruşma bitiminde tutuklanarak cezaevine gönderildi. Hakkında FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, Resmi Belgede Sahtecilik ve Dolandırıcılık suç isnatları bulunan Eyüp Akbaba’nın yargılaması Ankara’da yapılmak üzere yetkisizlik kararı verildi. Hükümle birlikte tahliye edilen Hasan Çiçek’e 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Duruşması Ekim ayında görülecek olan İsmail Ayçiçek’de adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Yakalamalı sanıklardan Ferihan Barut, Ayşegül Er’in duruşmaları Ekim ayında görülecek.
ÖKÜŞ’E 9 YIL 3 AY CEZA
Mahkemenin hakkında 9 yıl 3 ay hapis cezasına hükmettiği sanık Kenan Öküş duruşma akabinde tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öküş’ün celsesinde tutuksuz tanık L.K tanık olarak dinlenildi. Tanık L.K sanığı “Kerim” ismiyle tanıdığını, farklı bölümlerde okuduklarını kaydetti. 2013-2014 yıllarında sohbet adı verilen örgütsel toplantılarda sanığı birkaç kez gördüğünü söyleyen tanık L.K, “Sanık ‘ev abisiydi’ ama evde ikimiz kaldık” dedi. Tanık ifadesinin çelişkili olduğunu belirten sanık Kerem Öküş, “Tanık ifadeleri çelişkilidir. Tek bizim kaldığımız eve başka öğrenci gelmiyorsa nasıl ev abisi olabilirim? Kerem adını kesinlikle kullanmadım. Sohbet toplantılarına bir süre katıldım. Otele örgüt toplantısına katılmak için değil termalden yararlanmak için gittim. Bank Asya’ya örgüt elebaşının talimatından 2 yıl sonra para yatırdım. Eğer talimata uyacak olsam neden iki yıl bekleyeyim? İddia edildiği üzere Emniyet incelemesinde her iki telefon hattımda da kriptolu haberleşme programı Falcon bulunmadı. Bu programı kullanmadım” diye konuştu. Mahkeme heyeti üyesi bir hakim Öküş’e, “Okulunuzu bitirmenize rağmen 2017 yılında Afyonkarahisar’da ne işiniz vardı” sorusunu sordu. Öküş soruyu “lisans yapmaya geldim” şeklinde cevaplandırdı. Öküş’ün H.D adlı kişiyi tanık olarak dinletme talebi mahkeme heyeti tarafından delillerin yeterli olduğu gerekçesiyle oybirliği ile reddedildi. İddia makamı mütelasında sanığın örgütün “Gaybubet” adını verdiği evlerde kaldığı, “ev ağabeyliği” gibi örgütsel görev alması nedeniyle cezalandırılması yönünde görüş bildirdi. Karar öncesi son sözü sorulan Öküş, “Söyleyeceğim yok” dedi.
“BİLDİĞİM HERŞEYİ ANLATTIM”
Sanık Âdem Yeşildağ, haklarında örgüt soruşturma ve kovuşturması bulunan kişilerle yurt dışına çıktığı iddiasına 7 arkadaşı ile Umre yolculuğu yaptığını, başkaca bir yurt dışı çıkışı bulunmadığını kaydetti. Emirdağ ilçesinde Köylere Hizmet Götürme Derneğine üyeliğinin işyerine yakın olan bir arkadaşının “Dine hizmet amaçlı bir dernek kuruyoruz. Bir kişi eksiğimiz var” sözü üzerine gerçekleştiğini aktaran Yeşildağ’a Mahkeme Başkanı, “Örgüt bu dernekle köyleri ele geçirmeye çalışmış” vurgusunda bulundu. Devlete yardımcı olmak için bildiği her şeyi anlattığını, geçmişte “cemaat” olarak bilinen dönemden sonra 17-25 Aralık 2013’den itibaren örgütün hiçbir faaliyetinde bulunmadığını söyleyen Yeşildağ, “Devletime yardımcı olmak için bildiğim her şeyi anlattım. 17-25 Aralık 2013 tarihinden sonra örgütün hiçbir faaliyetine ve sohbet toplantılarına katılmadım. Orada bulunanlara sorulabilir. Gerçekte ne olduklarının farkına vardıktan sonra ‘mütevelli’ grubuna da katılmadım” dedi. Avukatı ve kendisinin tanık dinletme talebi mahkemece kabul edilen Yeşildağ’ın duruşması Ekim ayına ertelendi. Samiye Tufan, örgütle müzahir dernek üyeliği bulunmadığını belirtti. Mahkeme heyetinden bir hâkim “V.B’yi tanır mısınız?” diye sordu. Tufan soruyu, V.B ile ifadelerinin karıştığı için şahsı bildiği şeklinde cevaplandırdı. Duruşmada sanık Samiye Tufan hakkında bir kısım tanık beyanları okundu. Hakkındaki suçlamaları reddeden Tufan, iki kızının tanık olarak dinlenilmesini talep etti. Tufan’ın avukatı müvekkilesinin okur-yazar olmasına rağmen cahil bir kişi olduğunu, bu nedenle duruşma salonu dışında bulunan iki kızının tanık olarak dinlenilmesini talep etti. İddia makamı tanık dinletme talebini, “mahkemenin kişilik analizi yapılmadığını, sanığın üzerine atılı suça yönelik eylemler hakkında tanık dinlenildiği” gerekçesiyle reddedilmesi yönünde görüş bildirdi. Mahkeme heyeti oybirliği ile tanık dinletme talebini reddetti. Kızlarından birinin çocuğuna baktığını, otelde örgütsel toplantıya katılmadığını, termalden yararlanmak için havuza gittiğini söyleyen Samiye Tufan’ın duruşması da Ekim ayında görülecek.
İKİ AYRI KOD ADI KULLANIMI
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebinde bulunan ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul eden sanık Lütfi Kanat’a 1 yıl 11 ay 3 gün hapis cezası verildi. Sanık Latif Kanat’ın biri Kazakistan vatandaşı bir şahıs diğeri eski kız arkadaşının annesinin üzerine kayıtlı olmak üzere iki ayrı hatta kriptolu örgütsel haberleşme programı bylock kullanım tespiti var. Bylock Tespit Değerlendirme Tutanağına göre kullandığı programda; Ş.D, H.A.T, Y.K, M.Ç, T.Ç isimli şahıslar ekli. Sanığın “Mahir” ve “Onur” kod adlarını kullandığı, örgütsel hiyerarşi de “ev ağabeyliği” BTM (Bölge Talebe Mesulü) olarak ortaokul öğrencilerinden ve toplam 4 evden sorumlu olduğu yönünde beyanları bulunuyor. Kanat, 2014-2015 yıllarında “Naci” kod adını kullanan Y.K’nın “Takip Grup Asistanı” olduğu, kullandığı iki kod adından biri olan “Mahir”i Y.K’nın verdiğini açıkladı. Kanat, Y.K’nın örgüt hiyerarşisinde “doktor” diye tabir edilen askeri okullardaki öğrencilerle ilgilenen örgüt mensuplarından biri olduğunu söyledi. Y.K tarafından verilen kod adı “Mahir”i kullanarak İstanbul’a her gittiğinde esnaf kesiminden kişilerle görüştüğünü anlatan Kanat, “Buluşmalar genellikle metro istasyonu önünde olurdu. Gelecek buluşma son buluşma da planlanırdı”
“15 TEMMUZ’DAN SONRA
BU NASIL BAĞLILIK?”
Sanık Lütfi Kanat’a mahkeme heyetinden bir hâkim, “16 Eylül 2015 tarihli bylock yazışmanızda ‘Yeter artık her şeye evet diyerek bu hale geldik. Ayrılırken 10 bin TL verecekler. İnanmıyorum’ ifadelerinden bir bıkkınlık algısı ortaya çıkıyor. Samimi olarak cevaplandırın, zorlamalar olur muydu?” sözleri üzerine Kanat, “Samimice söylüyorum, zorlama yoktu. Üniversitede iken evlerde ücretsiz kalmıştık. Bir minnet duyduk” ifadelerini kullandı. İddia Makamı sanığa, “O dönem örgüte duyduğunuz minnet anne-babanıza duyduğunuz minnetten daha mı fazlaydı?” sorusunu sordu. Kanat, “O dönem bir minnet hissettik” dedi. Mahkeme Başkanı Lütfi Kanat’a “2017 yılında Gaybubet Evi’nde niye kaldınız” diye sordu. Kanat şöyle konuştu: “Benim hakkımda arama v.s hiçbir karar yoktu. Instagram hesabından fake (sahte) bir hesapla örgüt sorumlusu 15 Temmuz’dan sonra ‘Gel çay içelim’ diye mesaj attı. Bana, ‘Temizsin araman yok. Evlerden birine gel KPSS’ye çalışırsın. Kira sözleşmesini senin üzerine yapalım’ dedi” Mahkeme Başkanı 15 Temmuz darbe girişimi ile ülkenin uçurumdan döndüğünün altını çizerek, “Örgütte yeni bir yapılanmaya gidilirken bu nasıl bir bağlılık. Kendi evinizde ailenizin yanında sınava hazırlanamıyor musunuz?” dedi. Kanat, örgütsel bir şey yapmak için sözü edilen evde kalmadığını ailesinin yanında canının sıkıldığını kaydetti.
ÖZTÜRK VE SOYKASAP BERAAT ETTİ
Zeycan Öztürk’ün eşi karar duruşmasında tanıklıktan feragat etmeyerek ve yeminli şekilde tanık olarak dinlenildi. Tanık L.Ö, eşinin üzerine Bank Asya’ya yatırdığı paranın kendisine ait olduğunu ve eşinin bilgisi bulunmadığını söyledi. Bayan Öztürk, üzerine atılı suçtan türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunamadığı öngörülerek beraat etti. Dijital materyallerine yönelik yapılan bilirkişi raporu temiz olduğu açıklanan Ömer Soykasap’ın üzerine atılı Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçlaması her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunamadığı için mahkeme heyetince oybirliği ile beraatına karar verildi. Karar öncesi son sözü sorulan Soykasap, “Türk adaletine güveniyorum” dedi.
HAVALAK’A 1 YIL 6 AY 22 GÜN CEZA
Terör Örgütü Propagandası yapma suçlamasıyla yargılanan Oya Havalak, karar duruşmasında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etti. Hükümle birlikte tahliye edilen Havalak’a 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası verildi. Oya Havalak, bir dönem beraberlik yaşadığını söylediği M.A adlı şahsın Almanya’da PKK üyesi ağabeyi M.A’dan maddi imkansızlık nedeniyle para temini amacıyla onun paylaşımlarını sosyal medya hesabı üzerinden ne olduğunu tam anlamadan paylaştığı şeklinde savunma yaptı. Hain olmadığını, ciddi sağlık sorunları bulunduğunu ve pişmanlık duyduğunu belirten Havalak, “Bir dönem birlikte yaşadığım M.A cinayetten hükümlü. Babamdan kalan 680 TL emekli maaşı var. Üç çocuk annesi bir torun büyükannesiyim. M.A’nın da resmi vasisi benim. M.A’ya cezaevinde bakacak maddi imkânım olmadığımdan ağabeyi PKK üyesi olan M.A’nın beni sosyal medya hesabından takip ettiği düşüncesiyle üzerime atılı suçlamaya yönelik paylaşımları o neyi paylaştıysa ben de paylaştım. Paylaşımlar şahsıma ait değildir” şeklinde konuştu. Havalak karar öncesi sorulan son sözünde “Hain değilim, pişmanım” dedi.
DURUŞMALAR
EYLÜL VE EKİM AYINDA GÖRÜLECEK
Diğer sanıklar; Recep Küçük, Sümeyye Danacı, Bilal Işıtan, İsmail Ayçiçek, Ömer Faruk Bacak, Büşra Hatice Bacak’ın duruşmaları esasa dair savunma hazırlığı talebi nedeniyle Ekim ayında görülecek. Osman Ateşli’nin Mahkeme Başkanı tarafından soruşturma beyanında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanması yönünde değerlendirilebilecek ifadeleri olduğu hatırlatılan sanık Osman Ateşli, etkin pişmanlıkta bulunmayacağını belirtti. Ateşli’nin duruşması Eylül ayına ertelendi. >> Burcu AYDIN’ın Haberi