FETÖ'de 1 beraat, 1 ceza ve hükümle birlikte tahliye daha: FETÖ sanıklarının savunmaları alınıyor

Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün Fetullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, terör örgütleri FETÖ ve PKK propagandası suç isnadıyla haklarında kamu davası açılan 3’ü tutuksuz toplam 18 sanığın davaları 15 ayrı celsede görüldü.
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde örgütün mahrem yapılanmasında bulunma, sözde ilçe imamı, il imam yardımcısı, bölge imamı olma, örgütün güvenli ev olarak kabul ettiği “Gaybubet Evlerinde” yakalanma ile suçlanan sanıkların davalarının görüldüğü dünkü mahkemeden bir beraat, bir ceza ve hükümle birlikte tahliye kararı çıktı.
18 SANIKTAN 7’Sİ TUTUKSUZ
Mehmet Avcı, Naim Sun, Emir Çivrilli, Nafiz Karaca, Bayram Karakuzu, Songül Akkurt, Gülbin Keziban Gül’ün yargılamaları tutuksuz gerçekleştirildi. Alper Aslan, Seyithan Biçer, Sümeyye Nazlı Biçer, Muhammed Veysi Taşçı,  Halil Dukan, Hilal Keser, Erdoğan Çakmak, Mustafa Meydan, Hüseyin Torlak, Murat Akkurt, Vedat Elhakan tutuklu olarak yargılandı.
ÇOBAN SANIK BERAAT ETTİ
Yargılaması tutuksuz gerçekleşen Çoban Sanık Mehmet Avcı, üzerine atılı FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütüne Üye olma suçlamasından beraat etti. Karar duruşmasında ki Avcı şunları söyledi: “Bank Asya’da paramı çekip başka bir bankaya yatırdım. İmam olan ağabeyim görevinden atıldıktan sonra yurt dışına çıktı. Örgütle bağı var mı bilmiyorum. Ama benim terör örgütüyle bir bağım yoktur. Ben dağda çobanlıktan başka bir şey yapmıyorum. Vallahi ve billahi böyle bir suçtan yargılanmaktan kendimden utanıyorum.”
Mehmet Avcı karar öncesi sorulan son sözünde, “Takdir sizlerin” dedi. Mahkeme Mehmet Avcı’nın beraatına hükmetti. Avukatlarının mazereti kabul edilen sanıklar; Naim Sun, Muhammed Veysi Taşçı, Murat-Songül Akkurt çiftinin duruşması ertelendi. Mahkeme Akkurt çiftinin avukatının daha önce de mazeret bildirdiği belirtilerek son kez mazeretinin kabul edildiği, ceza mahkemelerinde avukatın Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlanmasına yönelik bir usul olmadığı gerekçesiyle avukatın bu şekilde bağlantı talebinin reddedilmesine karar verdi.
 “AĞLAMADIM, ÖRGÜT MENSUBU DEĞİLİM”
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebi doğrultusunda TEM Şube Müdürlüğü’ne sevk edilen emekli esnaf Emir Çivrilli savunmasında örgütle bağlantısı olmadığını belirtti. Çivrilli; dini duygularla mübarek gün ve gecelerle esnaf arkadaşlarıyla “dini sohbetlere” katıldığını sohbet adı verilen bu toplantılara örgütle hiçbir bağlantısı olmadan katıldığını iddia etti. Çivrilli, “Bu toplantılarda Kur’an-ı Kerim, kitap okuma anlamında ara sıra Fetullah Gülen’in kitapları ve Risale-i Nur okunması, bazen kaset izlemeler olurdu” dedi. İzledikleri kasetlerde örgüt elebaşı ve örgüt mensuplarının ağladıklarını hatırlatarak ağlayıp ağlamadıkların soran Mahkeme Başkanına, “Hayır ağlamadım, ben terör örgütü mensubu değilim” cevabını veren Çivrilli, “Bank Asya’dan birkaç kez geldiler. Başımdan gitsinler diye hesap açtırıp 2 bin TL gibi bir rakamla kredi kartı harcaması yaptım. Otel toplantılarına hiçbir zaman gitmedim. Emirdağ’da H.G. ve birkaç arkadaş toplanarak sanayinin gelişmesi için bir kooperatif kuralım denildi. Denetim Kurulu Üyesi olduğum iddia edilen Aktif Sanayiciler Derneği hiçbir faaliyet göstermedi ve fesh edildi.” diye konuştu.
TANIK BEYANI: CİMRİYDİ
PARA YARDIMINDA BULUNMADI
Örgütün Emirdağ İlçe İmamı olduğu iddiasıyla yargılanarak mahkemece hakkında hüküm verilen U.M’nin talimatla alınan ifadesinde sanık Emir Çivrilli’yi Emir ismiyle tanıdığını belirtti. U.M, “Sanığı Emir ismi ile tanırım. Emirdağ Esnaf Mütevelli heyetine 2014 yılında düzenlenen sohbet toplantılarına katılırdı. Cimri olduğu için kurban, zekât gibi para yardımında bulunmadı. Kendisi ile yakın ve samimi değildik” ifadelerini kullandı. Sanığın duruşması Aralık ayında görülecek.
KARACA: PAYLAŞIMLAR BANA AİT DEĞİL
Fetullahçı Silahlı Terör Örgütü propagandası yaptıkları gerekçesiyle yargılanan Bakkal Bayram Karakuzu ve Çiftçi Nafiz Karaca’nın savunmaları alındı. Sanık Karaca’nın facebook hesabı üzerinden 15 Temmuz hain darbe girişimi akabinde FETÖ’yü destekleyen paylaşımlarda bulunduğu iddiası var. Bu iddiayı reddeden Karaca savunmasında şu ifadelere yer verdi: “Resmi internet hesabım yoktur. Sözü edilen paylaşımlar bana ait değil. Yaklaşık 6 bin nüfuslu bir kasaba da yaşıyorum. Ben siyasi tercih olarak MHP’liyim. Muhaliflerim var, sosyal medya hesabı kullanmadığımı Cumhuriyet Savcılığına çağrıldığımda da söylemiştim. Bir ay boyunca tutuklu kaldım adli kontrol kapsamında hala imza atıyorum.” Mahkeme Başkanı sanığa, “Düşmanımın düşmanı benim dostumdur mantığı mı söz konusu?” diye sordu. Nafiz Karaca, “Binlerce Nafiz Karaca adlı kişi olabilir. Yargılama sonucu beraatımı talep ediyorum” cevabını verdi.
“ARTIK KANDIRILDIK MASALI İŞLEMEZ”
Aynı iddia ile yargılanan Bakkal Sanık Bayram Karakuzu, amcasının şehit olduğu vurgusuyla başladığı savunmasında, “Benim amcam şehittir. Bizim terörle ne işimiz olur?” diye konuştu. Mahkeme Başkanı sanık Karakuzu’ya, “Bu paylaşımları kim yaptı? Yeşilhaber adlı haber sitesinin yöneticisi olarak gözüküyorsunuz” diye sordu. O dönemde birçok sayfa ve internet haber sitesinin bulunduğunu ve şu andaki gibi bir denetlemenin yapılmadığını söyleyen Karakuzu, “Cezaevinde iken oğlum ismime açılmış on tane hesabın olduğunu söylemişti. Şu anda olduğu gibi bir denetleme o zaman yoktu. Çok sayıda haber sayfası vardı ve herkes denetleme olmadığından istediğini paylaşıyordu” şeklinde konuştu. Duruşmada iddia olunan paylaşımlardan kesitler okundu. Bir televizyon kanalının kapatılmasına tepki ve iddia edilen paylaşımlardan birinde şu ifadelerin yer aldığı bildirildi; “Çakma dünya liderine inat. Dünyaya terör örgütü propagandası yapılmak üzere bir tiyatro kurgulanıyor. Artık kandırıldık masalı işlemez. O günkü komutanların alınmaları normal”
“İMAM SELA OKUMASIN
 DİYE DARP EDİLMİŞ”
 Uşak Ağır Ceza Mahkemesi kanalıyla talimatla ifadesi alınan tanık A.A, “Benim FETÖ/PDY kapsamında davam yok. Sanık Bayram Karakuzu eşimin köyünden olduğu için bilirim. Samimiyetim de husumetim de yoktur. Eşimden ve köylülerden duyduğuma göre 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece köy imamını sela okumasın diye darp etmişler. Köy meydanında davul çalmışlar. Eski Belediye Başkanı H.K sanık Bayram Karakuzu’nun babasını arayarak imamı serbest bıraktırdı. Bu durum köyde rahatsızlık yarattı. Ben de BİMER’e şikâyette bulundum.”
“DAVUL ASKER EĞLENCESİNDE ÇALINDI”
Mahkeme huzurunda dinlenilen tanık M.Y ise aynı dosyada yargılanan iki sanığın köylüsü olduğunu, her ikisinin terör propagandası suçlaması ile alakası olmayacağını söyledi. İddia edilenlerin yapılmadığını söyleyen M.Y şöyle konuştu: “Kesinlikle söylenilenleri yapmadılar. Caminin hocasını da darp etmediler. Bu durum art niyetli insanların farklı algılamasından ibarettir. Sadece ne selası diye sorulmuştu. Çünkü köyde o an asker eğlencesi vardı. Eğlence nedeniyle davulu R.K çaldı. Eğlence akşam 20:00-23:00 sıralarında gerçekleşti. Her ikisi de darbe girişimini kutlarcasına propaganda yapmadı” dedi.
“EĞLENCE BİTİNCE EVE GİDİP UYUDUM”
15 Temmuz darbe girişimini gecesi köydeki asker eğlencesinde davul çaldığını söyleyen R.K adlı tutuksuz tanık camii imamının sela vereceğini söylediğini, eğlence katılımcılarına çerez ve içecek almak için Bakkal sanık Bayram Karakuzu’nun dükkânını açtırdıklarını anlatan R.K, “Önce durumu bilmediğimiz için gece yarısı neden sela verildiğini sorduk. Eğlence bittikten sonra eve gidip uyudum. Sanık camii hocasını tehdit etmedi, camiye kapatmadı” şeklinde konuştu. Sanık Nafiz Karaca, hakkındaki iddiaya şiddetle karşı çıktığını, karşı görüşteki fanatik partililerce kendisine iftira atıldığını, Ülkü Ocakları Başkanı olduğunu, Ocak Genel Başkanının kendisine sahip çıktığını sözlerine ekledi. Sanık Bayram Karakuzu da MHP eski Milletvekili Mehmet Parsak’ın kendisini tanıdığını bu noktada tanık olarak dinlenilmesini talep etti. >> Burcu AYDIN’ın Özel Haberinin Devamı Yarın Kocatepe’de