FETÖ sanığı hak kaybı nedeniyle avukatını dava etti

Afyonkarahisar 1. Ağır Ceza Mahkemesinde FETÖ/PDY yargılamasında örgüt üyeliği suçu sabit görülerek 8 yıl 9 ay hapis cezası alan sanık F.K.’nın mahkumiyet kararını yasal süresince istinaf etmediği için mağduriyetine neden olduğu gerekçesiyle avukatı hakkında “Görevi Kötüye Kullanma” isnadıyla açtığı dava görülmeye başlanıldı

Duruşmaya tutuklu olduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanan sanık F.K.’nın mağdur, duruşmaya katılan eşi S.K.’nın ise şikâyetçi olarak davaya katılım talepleri kabul edildi. Sanık Av. İ.Ç.’yi başta Baro Başkanı Av. Turgay Şahin olmak üzere toplam 6 meslektaşı savunuyor.
“29 YILLIK MESLEK HAYATIMDA İLK DEFA BİR KAZA GELDİ”
İlk duruşmada sözlü savunmasını yapan Sanık Av. İ.Ç, müvekkili F.K.’nın örgüt üyeliği yargılamasında savunmasını üstlendiğini rahatsızlığı nedeniyle 4 Temmuz 2017 tarihinde görülen karar duruşmasından çıktıktan sonra bürodaki meslektaşlarına müvekkili için istinaf dilekçesini vermelerini istediğini anlattı. Ciddi rahatsızlıkları olduğunu, bunların unutkanlığa yol açtığını belirten İ.Ç., “Yaklaşık 4 yıldır sağlıklı avukatlık yapamıyorum. Sadece illa benim duruşmalarına girmemi isteyen müvekkillerimin dosyalarına bakıyorum. Doğrudur ne yazık ki beyefendinin istinaf dilekçesi yasal süresinde verilmemiştir. Sanığı cezaevinde ziyaret ederek durumu izah ettim. Bana ‘Ben sizi bilirim’ dedi. 29 yıllık meslek hayatımda başıma ilk defa gelen bir kazadır. Yavaş yavaş avukatlığı bırakmaya karar verdim. Beyefendiye görüşmemiz sırasında zararlarını karşılamayı teklif ettim. 300 bin TL istenildi. Bana rakam afaki geldi. Makul bir rakam olsa ofisimi satıp ödeyecektim.” dedi.
“BENİM DURUMUMDAKİLERİN YÜZDE 80’İ DIŞARIDA”
Mağdur F.K. eski avukatından şikayetçi olduğunu, 4 Temmuz 2017 tarihinde yargılaması bitip hakkında kurulan hükmün onaylanmasından bir yıl sonra avukat beyin cezaevine şikayeti üzerine “lütfettiğini” söyledi. Çok sayıda avukatla savunma yapılmasının şikayeti ve isnat edilen suçun vahametini ortaya koyduğunu belirten F.K., “Aynı davada benimle birlikte yargılanan sanıkların yüzde 80’i tahliye edildiler, şu anda dışarıdalar. Çok sayıda avukatla birlikte savunma yapmaları benim mağduriyetimi gidermiyor.” dedi.
F.K.’nin eşi S.K. eşinin örgüt üyeliğinden tutuklanması akabinde tavsiye üzerine Av. İ.Ç. ile görüştüklerini belirterek, “Özellikle duruşmaları bizzat takip edeceğini, elemanlarına iş vermeyeceğini ilk görüşmemizde söylemişti. Hastalıklarını ve unutkanlığını o zaman bize söylemedi. Hatta bize, ‘Eşinizin bylocku yok. Tereyağından kıl çeker gibi çocuklarınıza da sirayet etmeden kurtaracağız.’ demişti. Eşimin bu durumu nedeniyle çocuğum A sınıfı memuriyetini kaybetti. Eşime 8 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Duruşmaya girmeden önce vekalet ücretinin yarısını ödedik. Mağduriyetimiz olduktan sonra bize küçümsercesine “50-100 bin neyse verelim.” dedi. Bende bu tavır üzerine ‘300 bin TL olsun.’ dedim. Telefonlarımıza cevap vermedi iletişim kuramadık. Yardımcı olmadı, eşimden özür dahi dilemedi. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum. Madem hastaydı vekâletimizi almasaydı. Biz pazarlığı büro elamanlarıyla değil kendisiyle yaptık.” diye konuştu.
İddia makamı mütalasında sanık İ.Ç.’nin üzerine atılı Görevi Kötüye Kullanma suçunun tüm unsurlarıyla oluştuğu gerekçesiyle cezalandırılmasını talep etti. Mağdur F.K. ile şikayetçi eşi S.K. iddia makamının mütalasına katıldıklarını dile getirdiler. İ.Ç.’nin avukatları esa-sa dair savunma süresi talep etti. Duruşma ileri bir tarihte görülecek. >> Burcu AYDIN’ın Özel Haberi