• Haberler
  • Gündem
  • FETÖ davalarında 2 ceza, 4 adli kontrol şartıyla tahliye kararı

FETÖ davalarında 2 ceza, 4 adli kontrol şartıyla tahliye kararı

Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden FETÖ/PDY davalarının dün görülen duruşmalarında sanık ve tanık beyanlarında sıkça 'Hatırlayamadım, hatırlamadım, şu anda hatırlayamıyorum' şeklinde beyanda bulunulması dikkat çekti. Garnizon eski Komutanı, eski Tuğgeneral İsmet Gökhan Gülmez'in yargılandığı dava ile, Afyonlu bayanların yargılandığı davalar ileri bir tarihe ertelendi     Fetullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) [&hellip]

Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden FETÖ/PDY davalarının dün görülen duruşmalarında sanık ve tanık beyanlarında sıkça “Hatırlayamadım, hatırlamadım, şu anda hatırlayamıyorum” şeklinde beyanda bulunulması dikkat çekti. Garnizon eski Komutanı, eski Tuğgeneral İsmet Gökhan Gülmez’in yargılandığı dava ile, Afyonlu bayanların yargılandığı davalar ileri bir tarihe ertelendi

Fetullahçı Terör Örgütü, Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, Silahlı Terör Örgütü Kurma veya Yönetme, Dolandırıcılık suç isnatlarıyla haklarında kamu davası açılan toplam 14 sanık yargılandı.
17 SANIK TUTUKLU,
13’Ü TUTUkSUZ YARGILANIYOR
Duruşmalarda, Garnizon eski Komutanı İsmet Gökhan Gülmez ve Rıdvan Taban hariç toplam14 sanıktan 12’si tutuklu olarak yargılandı. Tutuklu yargılananlar; Aysel Kodal, Halil Gültekin, Münir Yılmaz, Mehmet Ali Genelioğlu, Musa Demirtaş, Latif Ertekin, Ahmet Ertekin, Sabrizan Başçı, Mikail Kaya, Halil Aydoğmuş, Ahmet Uslu ve Yasin Dursun’dan oluştu.  
YAKALAMALI SANIKLAR ARANIYOR
2016/60 numaralı dosyada halen FETÖ/PDY kapsamında firarı durumda olan ve aranan sanıklar, Ahmet Uysal, Mehmet Kaya, Behiye Özkan, Ülkü Akkaya ile birlikte toplam 16 sanık bulunuyor. Tutuksuz durumda olan sanıklar; Gamze Naciye Aldemir, Neşe Ayhan, Emine Özsu, Melike Taşdönderen, Safure Uysal, Rukiye İplikçioğlu, Zuhal Özçelik, Canan Çarkgil, Keziban Durdu, Pınar Tuncer, Hatice Kocakavuk.
Bu davada Şebnem Cemile Uğur, İnci Öndüç, Banu Boztoprak, Hülya Oruç, Nebahat Soydan, Şükran İplikçioğlu, Enise Diler, Hülya Selek şikâyetçi konumunda. Bu davanın duruşması Şubat ayına ertelendi.
4 TAHLİYE, 2 CEZA
Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün sabah İscehisar, Sandıklı, Emirdağ dosyaları kapsamında duruşmalar görüldü. Ceza kararı çıkmayan sabah duruşmalarında tutuklu yargılanan sanıklar Münir Yılmaz ile Musa Demirtaş adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Sabahki duruşmalarda tutuklu sanıklar Halil Gültekin, Rıdvan Taban, Aysel Kodal, Yasin Dursun, Mehmet Ali Genelioğlu’nun davaları görüldü. Bu sanıkların tutukluluk halleri devam ederken duruşmaları Aralık ayı içerisinde görülecek. Öğleden sonra; etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan sanıklar Latif Ertekin ile akrabası Ahmet Ertekin 1 yıl 10 ay 15 gün ceza verilerek hükümle birlikte tahliye edildi. Her iki sanık hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etti.
6 ADET BİR DOLAR DÜĞÜNDEN KALMA
Emekli olduğunu belirten İscehisar ilçesinde örgütle bağlantılı Nida Özel Eğitim Öğretim A.Ş’nin ortağı olduğu öğrenilen sanık Münir Yılmaz’ın hakkında tanık beyanlarına göre örgütün sohbet adı verilen toplantılarına katıldığı, arama ve el koymada bir adet dolar tespiti ve örgütle bağlantılı işadamları derneğine üyelik iddiaları var. FETÖ/PDY’nin bir terör örgütü olduğunu ve hiçbir zaman kendisinin örgütü desteklemediğini, tasvip etmediğini ifade eden Yılmaz’a Mahkeme Başkanı, örgütle müzahir Nida A.Ş’ye kim tarafından ortak edildiğini sordu. Bu ortaklıkta para alıp vermediğini dile getiren Yılmaz, “Para alıp vermedim. Şirkete ortak olduğumu da sonradan öğrendim” dedi. Mahkeme Başkanı tarafından İşadamları Derneğine kim tarafından üye edildiği sorusunu cevaplandıran Yılmaz, “İşadamı değilim. Bu derneğe kim üye yaptı bilmiyorum. Bir tane değil 6 adet bir dolar vardı. Bu dolarlar oğlumun düğününden kaldı. Kasaya koymuştum” ifadelerini kullandı.
“GERİYE DÖNÜK HATIRLAYAMIYORUM!”
Mahkeme Başkanı Münir Yılmaz’a bilmediği bir şirket ortaklığında devri nasıl yaptığını, bir kişinin ortak edildiği bir anonim şirketi nasıl bilemeyeceğini vurgulayarak sanığı kimin şirket ortağı yaptığı sorusunu tekrarladı. Mahkeme Başkanına “Geriye dönük hatırlayamıyorum” karşılığını veren Yılmaz’a Mahkeme Başkanınca, “Ama 6 adet bir doları hatırlıyorsunuz” vurgusu yapıldı. İlkokulu 7 yılda bitirdiğini, yaş itibariyle de heyecanlı ve unutkan olduğunu ileri süren Münir Yılmaz, terör örgütü ile bağlantısı olmadığını, Gezi Parkı ve 15 Temmuz darbe girişimi gibi ard arda yaşanan olaylar sonucu örgüte karşı içindeki kinin arttığını dile getirdi.
“SOKAKTAN GEÇEN
 ŞİRKETE ORTAK YAPILMAZ !”
Münir Yılmaz’ın celsesinde tutuksuz tanık F.M dinlenildi. Yılmaz’ı yurtta hiç görmediğini belirten F.M kendisinin yurtta mutfak ve temizlik işleri ile görevli olduğunu anlattı. F.M duruşmada verdiği ifadede önceden yaz döneminde diğer yurtlardan gelen öğrencilere kamp düzenlendiğini, toplantı sırasında dışarıda duran kanepeye telefonların bırakıldığını, kendisinin çay-kahve servisini mutfaktan çay ocağına bıraktığını toplantı odasına girerek servis yapmadığını anlattı. Sokaktan geçen herkesin bir şirkete ortak yapılamayacağını söyleyen Mahkeme Başkanı, sanık Yılmaz’a neden şirket ortağı yapıldığı sorusunu tekrar etti. Münir Yılmaz, hatırlayamadığında ısrar etti. Adli kontrol şartıyla tahliye edilen sanığın duruşması Aralık ayı içerisinde görülecek.
“15 TEMMUZ’A KADAR SIKINTI YOKTU”
Tutuklu yargılanan ve celse sonunda tutukluluk halinin devamına karar verilen öğretmen Halil Gültekin, devlete atanamadığı için evlendikten sonra rızkını kazanmak üzere özel şirketlerde sözleşmeli olarak çalıştığını söyledi. Çalıştığı şirketlerin devletin ilgili birimlerince denetlendiğini söyleyen Gültekin’e Mahkeme Başkanı, “Sürekli denetleniyordu şeklinde ki beyanlardan hareketle denetimi yapanların da örgüt üyesi olduğunu biliyoruz” dedi. Doğrusunu devlet büyüklerinin bileceğini 15 Temmuz darbe girişimine kadar bir sıkıntı olmadığını söyleyen Gültekin, 1998 yılından 2015 yılına kadar çalıştığı kurumların maaşını hangi bankaya yatırdıysa onu tercih ettiğini Bank Asya ile de böyle bir ilişkisinin olduğunu aktardı. Örgüt elebaşının talimatı ile Bank Asya’ya para yatırmadığını belirten Gültekin, “2010 yılında otelde düzenlenen seminere katılmıştım. Sponsoru Sürat A.Ş idi. Bylock programını kullanmadım” diye konuştu. Sanığın okunan bylock analiz raporunda yaklaşık 7 aylık sürede bylock surverlerine Emirdağ ilçesinden bağlandığı tespiti bildirildi.
“GEÇERKEN BAKILAN
BİR GÖRÜNTÜ YOK”
Firarı durumda olan Zaman Gazetesi yöneticileri Ekrem Dumanlı ve Hayrettin Karaca’nın gözaltına alındığında Adliye önündeki protestoyu oradan geçerken gördüğünü ileri süren Halil Gültekin, “Orada işim vardı. Bir asayiş olayı var mı diye baktım. Talimat doğrultusunda eyleme katılmadım” sözlerine üzerine Mahkeme Başkanı, “Oradan geçerken bakılan bir şey gibi durmuyor. Fotoğraflarda önde pankartların arasında görülüyorsunuz” dedi. Mahkeme Başkanı, Gültekin’e 13 Mart 2014 tarihli sosyal medya paylaşımından örnek verdi. Sanığın sosyal medya hesabı aracılığıyla “Hoca Efendi Sahipsiz Değil” videosunu paylaştığı öğrenildi. Arama ve el koymada bulunan bir doların çocuklarının para koleksiyonu parçası olduğunu iddia eden Gültekin, bu durumun suç olacağını bilemediğini söyledi.
“KURBAN VE BURS
YILA GÖRE DEĞİŞİRDİ”
Örgütün İlçe İmamı Uğur Mart’ı Emirdağ’da şirket yöneticisi olarak tanıdığını, Coğrafya Öğretmeni olduğundan Balkanlar gezisine yeni yerleri görmek için şartlarını zorlayarak gittiğini aktaran Gültekin’in duruşmasına Uğur Mart’ın eşi Leyla Mart Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) bağlantısı ile katılarak tanıklık yaptı. Halil Gültekin’in Emirdağ’da çalıştığı Körfez Dershanesi’nin Müdürü olduğunu belirten Leyla Mart, “Halil Gültekin’i tanırım. 2011-2015 döneminde dershanede birlikte çalıştık. Haftada bir öğretmenler toplantısı düzenlenirdi. Bu toplantıda teknik konuların yanı sıra örgütün gündemi de konuşulurdu. Bu toplantıları Müdür Bey yapardı. Öğrencilere dershanenin sevdirilmesi, tatilde öğrencilerin yurda götürülüp ders çalıştırılmaları konuları görüşülürdü. Müdür ve öğretmen atamaları örgüt içi yapılırdı. Burs ve kurban hedefleri her yıl değişiklik gösterirdi. Benden 1+1 şeklinde kurban bağışı istenmişti. Yani kendimin vereceği kurban bedeli yanında bir başkasından da kurban bulmam istenildi. Burs için isteğe bağlı şekilde borcu olmayanların maaşlarından kesinti yapılırdı” şeklinde konuştu.
İKİ ÖĞRETMEN TANIKLIK YAPTI
Bu celsede tutuksuz tanıklar M.A ile U.S de tanıklık yaptı. M.A Matematik Öğretmeni olduğunu, Dershane Müdürü Sanık Halil Gültekin’in kendisinden herhangi bir talebi olmadığını, ancak birlikte kurban kesebileceklerini söylediğini ifade etti. Aynı dershanede Fizik Öğretmeni olan tanık U.S dershanede kısa süre kaldığını, etüt ve sınavlarla ilgili toplantılarda bulunduğunu kaydetti. Mahkeme Heyeti üyesi bir hakimin U.S’nin soruşturma aşamasındaki ifadesinde Dursun Yiğit adlı çalışanın nasıl işten çıkarıldığını anlattığını hatırlatması üzerine U.S, “Üniversiteyi kazanan oğlunun kendi yurtlarında kalmadığı gerekçesiyle işten çıkarıldığı öğretmenler odasında konuşulmuştu” dedi. Sanık Gültekin, tanık Leyla Mart’ın hakkında öğrenci şikâyeti üzerine yetersiz bir öğretmen olduğunu söylediğini aralarında husumet bulunmasından kendisine iftira attığını kaydetti. Gültekin hakkındaki iddiaları kabul etmezken duruşması Aralık ayı içinde görülecek.
“İSCEHİSAR TARAFINDA
UNUTKANLIK MI VAR?”
İscehisar ilçesinde muhasebecilik yapan ve adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanan sanık Rıdvan Taban, Nida A.Ş’nin kurucu üyesi olmadığını sonradan ortak olduğunu söyledi. Sanık Münir Yılmaz ile 2014’de 20 bin lira bedel karşılığı şirket devrinin gündeme geldiğini belirten Taban, “20 bin lira rakamda anlaştık. Ama ödeme olmadı. Daha sonra aramızda halledeceğiz dedik. Ödeme yapmadım. 2015 yılı sonunda şirketin örgüt yandaşı olduğunu gördüm. Önce anlayamamıştım çok pişmanım. Hisse devredecek adam bulamadık. Fesh etmek istedik ama devlet komiserinden randevu alamadık” sözleri üzerine Mahkeme Başkanı, “Bırakın devlet komiserini bize gerçekleri anlatın. Örgütün şirket ve okulları el değiştirmek istediğini biliyoruz. Aksi halde yani para almadan devir işlemine bizden inanmamızı beklemeyin” dedi. Mahkeme Başkanı sanık Taban’a örgütün ilçe imamları Ümit Elmas, Halil Danacı ve il imamı Mehmet Kaya’yı tanıyıp tanımadığını sordu. Otel toplantısına katıldığı iddiası doğrultusunda otelde kaldığını hatırlamayan Taban, ilçe ve il imamını tanımadığını iddia etti. Taban’ın hatırlayamadığı ifadesi üzerine Mahkeme Başkanı, “İscehisar tarafında bir unutkanlık mı var?” sözü ardından Taban, “Aradan 4 yıl geçti. 357 gündür tutukluyum. Çok pişmanım” diye konuştu.
“MİLLET ÖRGÜTÜN
GERÇEK YÜZÜNÜ GÖRSÜN”
Mahkeme Başkanı Rıdvan Taban’a neden pişmanlık duyduğunu sordu. Bu soruyu terör örgütüne yandaşlık etmek olarak cevaplandıran Taban’a Mahkeme Başkanı örgütün neresine yandaşlık yaptığını sorarak cezaevinde bulunan bir kişinin hafızasını daha iyi tazeleyeceği vurgusunu yaptı. Taban’a konunun yanından dolaşıp esasını anlatmadığını söyleyen Mahkeme Başkanı, sanığın tahliye edildiğinin altını çizerek halen daha gerekli anlatımları yapmadığını söyledi. Mahkeme Başkanı, “Bu sorgulamaları gerçeğe ulaşmak için yapıyoruz. Millet bu örgütün gerçek yüzünü görsün diye. Ama hala saklıyorsunuz. Avukatınız bile gerçeği söylemenizi söylüyor. Gerçeği kendi aranızda konuşmuşsunuz” sözleriyle sanığı uyardı.
“ÇOCUKLARINIZI HATIRLIYORSUNUZ”
İscehisar’ın örgüt imamı Ali Tüter aracılığıyla şirket hissesi almayı kabul ettiğini aktaran Rıdvan Taban, sanık Musa Demirtaş’ı yurt işleri ile ilgilenen kişi olarak tanıdığını, yurtta düzenlenen örgüt toplantılarına birkaç kez gittiğini kaydetti. Bu celsede Münir Yılmaz ve tutuksuz tanık F.M tanık olarak dinlendi. Tanıklığı öncesi Mahkeme Başkanı Münir Yılmaz’a “Hafızanız yerinde mi?” diye sordu. “Şimdilik yerinde” cevabını veren Yılmaz’a Mahkeme Başkanı, “Hafızanızın yerindeliği sorulacak sorulara mı bağlı” dedi. Şirket devrini yaptığı Rıdvan Taban’ı hatırlamadığında ısrar eden Yılmaz’a Mahkeme Başkanı kaç çocuk sahibi olduğunu sordu. Üç çocuğu olduğunu söyleyen Yılmaz’a Mahkeme Başkanı, “Onları hatırlıyorsunuz” ifadesi üzerine “Onlar çocuğumuz” dedi. Tutuksuz F.M ile H.O da tanıklık yaptı. H.O’nun soruşturma aşamasında verdiği ifadeden kesitler okundu. H.O da bunları hatırlamadığını iddia etti.
“TAYİN ÖRGÜT İÇİ DEĞİL”
İki ayrı telefon hattında örgütün gizli haberleşme programı tespit edilen Aysel Kodal’ın tutukluluk hali devam ediyor. Emekli olduğu öğrenilen Kodal’ın örgütün finansal kurum Bank Asya’ya 50 bin TL, 80 bin TL, 198 bin TL şeklinde ciddi rakamlarda katılım hesapları tespiti var. Aralık ayı içerisinde duruşması görülecek olan Aysel Kodal’ın damadı tanık olarak dinlenecek. 14 aydır tutuklu olduğunu belirterek tahliye talep eden Kodal’ın talebi reddedildi. Örgütün dershanesinde öğretmenlik yapan Yasin Dursun da hakkındaki iddiaları kabul etmedi. Emirdağ ilçesindeki görevine örgüt içi tayin olmadığını belirten Dursun çalışmak için ilçeyi kendisinin seçtiğini ileri sürdü. Yasin Dursun’un duruşması ileri bir tarihte görülecek.
DEMİRTAŞ TAHLİYE EDİLDİ
İscehisar ilçesinde örgütün yurt müdürü olduğu bildirilen Musa Demirtaş duruşmada verdiği ifade de “Kesinlikle örgütten değilim” dedi. Hakkındaki iddiaları reddeden Demirtaş’ın duruşmasında F.M tanıklık yaptı. 7 ay 5 gündür tutuklu olduğunu belirten Demirtaş’ın tahliye talebi kabul edilerek adli kontrol şartıyla tahliye edildi. İscehisar ilçesinde Nida A.Ş adlı örgüt bağlantılı şirketin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olduğu iddia edilen Mehmet Ali Genelioğlu hakkındaki iddiaları reddetti. Faaliyetinin olmadığını 2013 yılında işlerinin de kötüye gitmesiyle Nida A.Ş’yi devrettiğini söyleyen Genelioğlu şirketi kaç TL’ye devrettiğini hatırlamadığını kaydetti. Bu celsede tanıklar Münir Yılmaz ve F.M’nin bilgisine başvuruldu.
ERTEKİNLER’E CEZA VERİLDİ
Öğleden sonra görülen ilk duruşma eski Tuğgeneral İsmet Gökhan Gülmez’in duruşması oldu. Tanık beyanları için talimat yazılması için duruşma Şubat ayına ertelendi. Bayat ilçesinden tutuklu sanıklar Latif Ertekin ile akrabası bakkal Ahmet Ertekin etkin pişmanlıkta bulunarak 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası verilerek hükümle birlikte tahliye edildi. Gaziantep’ten yeni sevk edildiğini ve dosyasını inceleyemediğini belirten Mikail Kaya’ya esasa dair savunma yapması için süre verildi. Duruşma Aralık ayı içerisinde görülecek.
AVUKAT OĞUL DİKKAT TOPLUYOR
Emekli Zabıt Kâtibi sanık Halil Aydoğmuş’un tutukluluk hali sürüyor. Aydoğmuş’un üç ayrı telefon hattından örgütün gizli haberleşme programı bylock tespiti var. İki çocuğunu arka arkaya kaybettiğini hasta olduğunu söyleyen Aydoğmuş’un bylock analiz raporlarında bir tanesinde stajyer avukat olan oğlu B.A’nın bu hattı kullandığı yönünde ciddi şüphe bulunuyor. B.A’nın hukuk eğitimi gördüğü Eskişehir’de bylock sinyali tespit edildiği öğrenilirken sanığın yaş itibariyle kullanmayacağı bir jargonun bylock mesajlarına hakim olduğu, konuşmalarda “kanka” gibi gençlerin kullandığı kelimelerin ağır bastığına dikkat çekildi. Aydoğmuş’un duruşması Ocak ayı içerisinde görülecek.
ARAMADA PKK DOKÜMANI VE KALAŞNİKOF MERMİLERİ BULUNDU
Aslen Mardinli olan tutuklu olduğu Şanlıurfa Cezaevinden SEGBİS ile duruşmaya bağlanan Sabrizan Başçı’nın duruşması ileri bir tarihe ertelenirken sanığın tahliye talebi reddedildi. Çay MYO’da öğrenci iken örgütle yolunun kesiştiğini aktaran Başçı, örgütün gizli haberleşme programını kendisine Ramazan Gümüşsoy’un yüklediğini anlattı. Emirdağ da Yurt Müdür Yardımcısı olan Başçı, örgütün İlçe İmamı Uğur Mart ile eşi Leyla Mart’ın itirafçı olduğunu bilmediğini söyledi. Heyet üyesi bir hâkim Başçı’ya, “Arama sırasında FETÖ’nün yanı sıra PKK ve IŞİD’e ait dokümanla kalaşnikof mermi bulunmuş. Bunları nasıl açıklıyorsunuz?” sorusu üzerine Başçı, “FETÖ kitapları bana ait. PKK ile ilgili dökumanı annem küçük kardeşimin eve getirmiş olabileceğini söyledi. IŞİD ile ilgili kitabın nasıl evde olduğunu bilmiyorum. Çözülmemiş kan davalarımız var. Ailem güvenlik amacıyla mermi temin etmiş olabilir” dedi.
USLU BYLOCK KULLANIMINI REDDETTİ
Bylock kullanıcısı olduğunu reddeden sanık Ahmet Uslu’nun İstanbul’da Milli Eğitim Şube Müdürlüğü görevinden bylock tespiti nedeniyle ihraç edilen kardeşi G.U tanık olarak dinlendi. Mesleğinden ihraç edildiğini ve hakkında FETÖ soruşturması bulunduğunu belirten tanık G.U da bylock kullanıcısı olmadığını söyledi. Ahmet Uslu’nun duruşması ileri bir tarihte görülecek.
>> Burcu AYDIN’ın Haberi

Bakmadan Geçme