• Haberler
  • Genel
  • Fas'tan geldi, Dadaş oldu, Başhekimlik yapıyor

Fas'tan geldi, Dadaş oldu, Başhekimlik yapıyor

Afyonkarahisar'ın Sinanpaşa ilçesindeki Devlet Hastanesi'nde Fas asıllı Abdüllatif Faslı, Başhekimlik görevini yürütüyor. 1997'den bu yana Türkiye'de yaşayan Faslı, Erzurumlu bir Türk kızı ile evlendiği için kendisini 'Dadaş' olarak tanımlıyor Afyonkarahisar'ın Sinanpaşa ilçesindeki 25 yataklı Devlet Hastanesi'nde başhekimlik görevini, Fas asıllı bir Türk vatandaşı yürütüyor. 36 yaşındaki Abdüllatif Faslı, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ni bitirdikten sonra Hacettepe Üniversitesi [&hellip]

Fas’tan geldi, Dadaş oldu, Başhekimlik yapıyor

Afyonkarahisar’ın Sinanpaşa ilçesindeki Devlet Hastanesi’nde Fas asıllı Abdüllatif Faslı, Başhekimlik görevini yürütüyor. 1997’den bu yana Türkiye’de yaşayan Faslı, Erzurumlu bir Türk kızı ile evlendiği için kendisini “Dadaş” olarak tanımlıyor

Afyonkarahisar’ın Sinanpaşa ilçesindeki 25 yataklı Devlet Hastanesi’nde başhekimlik görevini, Fas asıllı bir Türk vatandaşı yürütüyor. 36 yaşındaki Abdüllatif Faslı, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ni bitirdikten sonra Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’nde İç Hastalıkları Uzmanı olarak çalıştı. 2008’de Türk vatandaşlığına geçen Faslı, Türkiye’deki tecrübelerini anavatanı Fas’a da aktarmak istiyor. Çift vatandaşlığı bulunan Abdüllatif Faslı’nın Fas’taki soyadı ise “Çalışkan” anlamına gelen “Monadil”.
2008’DE TÜRK VATANDAŞLIĞINA GEÇTİ
Sinanpaşa Devlet Hastanesi’nde 2012’nin başında geldiğini, Haziran ayında da Başhekim olarak atandığını belirten Abdüllatif Faslı, “1997’de Türkiye’ye geldim. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde okudum. Devlet burslu olarak gelmiştim. 2005’te Cerrahpaşa’yı bitirdikten sonra 2007 sonuna doğru Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’nde İç Hastalıkları uzmanlığına başladım. 2012’de uzmanlığı bitirdim. Mecburi hizmet olarak buraya atandım. 2008’de Türk vatandaşlığına geçtim. Mecburi hizmete atandıktan sonra Sinanpaşa’ya geldim. Bu mesleği severek yapıyorum. Burası 25 yataklı bir hastaneydi. Bina olarak iyiydi ama hizmet anlayışı yoktu. 5 ay yaklaşık olarak çalıştım. Ben gelmeden günde yaklaşık 60 hasta bakılıyordu, ben geldikten sonra Afyon’a gideceklerine buraya gelmeye başladılar. Günde yaklaşık 200 hasta bakılıyor” dedi.
TÜRKİYE’Yİ SEÇTİM, PİŞMAN OLMADIM
Tıp eğitimi almak için neden Türkiye’yi tercih ettiğini açıklayan Faslı, önceleri başka ülkeleri düşünmesine rağmen, buradaki ortam dolayısıyla mutlu olduğunu kaydetti. Faslı, “1996’da Lise’yi bitirdiğimde hep Tıp Fakültesi okumak isterdim. Fas’ta birinci aşamada kazanamadım. İkinci aşama yok, ya kazanırsınız; ya da başka bir bölümü seçersiniz. Abimle konuştum, ‘Seni Belçika’ya gönderelim’ dedi. Kaydımı yaptırdım, o sırada bir de ‘Burs veren yerlere de bakalım’ dedi. Gittik, baktık, Japonya var, Tunus var, başka ülkeler var ama Tıp olan tek Türkiye idi. ‘Bize çıkması zor ama yine de deneyelim’ demiştik. Başvurudan bir ay sonra beni aradılar. ‘Türkiye’de burs kazandık, gitmek istiyorsan şu tarihte Türkiye Büyükelçiliği’ne gideceksin, vize alacaksın’ dediler. Hoşuma gitti. Avrupa’yı yakından tanıyorum, sülailem Avrupa’da yaşıyor. Avrupalıların nasıl davrandığını biliyorum, ama ben sıcak bir ortam istiyordum. Bilerek Türkiye’yi seçtim, pişman olmadım. Türkiye’ye Fas’tan gelen öğrenciler arasında üçüncü sıradayım. Şu anda Türkiye’de 500’den fazla Faslı öğrenci bulunuyor. Şu anda beni ‘Muhtar’ olarak adlandırdılar, beni tanımayan Faslı öğrenci yok. Hep bana danışırlar” ifadelerini kullandı.
“HANIMIM ERZURUMLU, BEN DE DADAŞIM”
Türkiye’ye geldikten bir süre sonra bazı sıkıntılar yaşadığını, ancak bu sıkıntıların üstesinden geldiğini belirten Faslı, ilk sene hazırlık sınıfında okuyarak Türkçe öğrendiğini; 6’ncı ayda ise dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e bir uluslararası toplantıda tercümanlık yaptığını kaydetti. Faslı, bir Erzurumlu Türk kızı ile evlendiğini hatırlatarak “Hanımım Türk. Dadaş, Erzurumlu. Bana ‘Nerelisin’ diyenlere ben ‘Dadaşım’ diyorum. 1 çocuk babasıyım. Geldiğimde biraz sıkıntı yaşadık. Rengimden dolayı. Bu yabancı, Arap diyen de vardı. Fas deyince Fas neresi diye soruyorlardı. Türkiye artık dünyaya açılıyor. Türkiye’deki insanlar da kendilerini geliştirmişler” şeklinde konuştu.

Bakmadan Geçme