Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Mehmet Şenkaya

EVET – HAYIR SENDROMU – Kocatepe Gazetesi

Mehmet Şenkaya 8 Eylül 2010 Çarşamba 03:00:00
  TC tarihinde 3. Darbe 1980 yılında yapıldı. TBMM kapatıldı. 1961 Anayasası rafa kaldırıldı. Partiler lağvedildikten sonra, Bu hareketi yönetenler, Seçtikleri Danışma Meclisi Kurulu’na Yasa yapma görevi verdi. Hazırlanan Anayasa metnini yürürlüğe koymadan, halkın olurunu almak için; Referanduma başvuruldu. O zaman büyüklerimiz “Hayır “diyelim de hayır olsun demişti.
Mevcut bu anayasa, toplumun ihtiyaçlarını tam olarak karşılamadı. Devlet idaresinde, Adaleti, Orduyu sarsan, yeni darbe teşebbüsleri, “Ay ışığı, Ergenekon, Balyoz vb.” Hukukta yetki sınırını aşan, politikaya kaçan kararlar verilmesi, Millet iradesi dışı yapılan, yasaların ne denli mahzurlu olduğu gerçeğini ortaya koydu.
Anayasada başörtüsünü yasaklayan bir madde olmadığı halde; Anayasa mahkemesinin 1989’da yaptığı yorum gerekçe gösterilerek, onca kızımız, kadınımız Üniversiteye alınmamanın acısını çekti. “Davacın kadı olursa, yardımcın Allah olsun.”
Kızım işletme Fakültesine devam ederken;. Başı örtülü olduğu için okuldan döndü. Tahsili yarım kaldı.
Mahkemenin yorumu yasaların üstüne çıkamaz. Ama maalesef, Anayasa mahkemesinin yorumu TBMM ‘nin yasa yapma hükmü yerine geçmiştir.
Toplumda ihtiyaç duyulan Yeni Anayasa yapılması için; Mecliste gurubu bulunan muhalefet partilerinin çekimser kalması, buna karşı; çoğunluğu sağlayan iktidar partisinin İnsan Hakları ile ilgili beklenen yasa tasarısı hazırlaması, halk çoğunluğunun onayını almak üzere referanduma gidilmesi öngörüldü.
Ama şimdi, köprünün altından çok sular geçti. Eski çamlar bardak oldu. Millet uyandı. Herkes dersini aldı. Demokraside yasaların, milletin seçtiği vekilleri tarafından yapılacağını daha iyi öğrendi.
Kendini beğenmek, gururlanmak, başkalarını hor görmek, hakkı kabul etmemek, insanlardaki en büyük hastalıktır. Bazı kişileri gücü -kuvveti, serveti, makamı aldatır. Halbuki; Bu değerler her an elden gidebilir.
Son zamanlarda, bazı Yüksek Mahkeme üyelerinin saltanatını sürdürmek için akıl almaz yasa dışı yollara baş vurması, hatta; kaos yaratmak terörist başından medet ummaya çalışarak, acınacak bir duruma düşmesine halkımız şahit oldu.
İşte, Yeni Anayasa ile Adalet dağıtan, böyle ciddi kurumlardan, görev bilinci olmayan bu tip insanları sökülüp atarak kurtarılmalı, yargı, işin ehli olanlara bırakılmalı. Kul hakkı yiyenler, ağlama sırası kendilerine gelenler anlasın.
Bizler, gözümüzün önünde cereyan eden bu çirkin olayları maalesef, çaresiz, seyrediyoruz. Adalet mekanizmasıyla, vesayetle, partiyle, medyasıyla çıkar çarklarının çarklarına takılmış, senelerdir süren bir sistem, hala varlığını sürdürüyor.
Bir yerlerden başlayıp bu sistemi düzeltmeye mecburuz. Bu ülke hepimizin. Geminin batması demek; Ülkenin çökmesi, hayatiyetini kaybetmesi demektir.
Yetişen nesilleri, bu sistemin parçası olmaktan kurtarmalıyız. Bir oyumuz var. İşte fırsat, şapka düştü, kel göründü.
Evet ! Çaresiz değilsiniz. Çare sizsiniz.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti