'Esnafın ikinci dalgaya dayanacak gücü yok'

TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Covid-19 pandemi sürecinde en ağır bedeli esnaf ve sanatkârın ödediğini söyledi. Palandöken, “Haberlere göre pandemi oranlarında hayli yükselme var. İnşallah işyerleri kapatılmaz. Zaten esnafın pandemide ikinci dalgaya dayanacak gücü yok” dedi

Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, dün sabah Afyonkarahisar Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (ESOB) Başkanı Cengiz Üstün ve yönetim kurulu üyelerini ziyaret etti. Palandöken, ESOB seçimi sonrası göreve seçilen Cengiz Üstün ve ekibine iyi dileklerini ileterek Afyonkarahisar’ın esnaf ve sanatkârı hakkında bilgi almak için Afyonkarahisar’a geldiğini söyledi. Ziyarette, Afyonkarahisar esnaf odalarının başkanları hazır bulundu.
“HER ZAMAN TESK YÖNETİCİLERİMİZİ ÖRNEK ALDIK”
Afyonkarahisar Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Cengiz Üstün, hayırlı olsun ziyareti için Bendevi Palandöken’e teşekkür etti. Üstün, “Bizler Afyonkarahisar Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (ESOB) yönetimine 7 Mayıs 2022 tarihinde seçildik. Sayın TESK GEnel Başkanımız ve Başkan Yardımcılarımızdan güç aldık. Bununla birlikte Afyonkarahisar esnaf ve sanatkârımızla biliyoruz ki TESK olarak her daim sizlerden destek aldık. Bu dönemde de bizlerin yanımızda olduğunuzu biliyoruz. Buralara kadar teşrifinizden dolayı sizlere çok teşekkür ediyorum. Her zaman biz sizleri örnek aldık. Sizlerin yıllardan beri esnaf teşkilatlarımıza yapmış olduklarınızı biliyoruz.” dedi.
“AFYONKARAHİSAR ÇOK OLUMLU YÖNDE GELİŞTİ”
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Afyonkarahisar’ın sanayinin girişinden caddelerinde ki refüjlere kadar değiştiğini ifade etti. “Tabi ki buraya yakışan yapılmış.” diyen Palandöken, “Afyonkarahisar denildiğinde kahramanlıkların başkenti olarak bilinmektedir. Kocatepe’de verilen komutla ülkemize önemli katkılar yapılmıştır. Afyonkarahisar leziz yemekleriyle Türkiye’nin marka şehridir. Bununla da kalmayıp termal turizmde de ülkemizin olmazsa olmazıdır. Sanayide ki gelişme turizmde ki gelişme ile birleşince Afyonkarahisar gerçekten çok olumlu yönde gelişti.” diye konuştu.
“PANDEMİNİN AĞIR FATURASINI EN ÇOK ESNAF VE SANATKÂR ÖDEDİ”
Esnaf ve sanatkârın Covid-19 pandemi sürecinde 2 yıl boyunca sıkıntılı bir dönem geçirdiğini belirten Palandöken, “Pandeminin ağır faturasını en çok esnaf ve sanatkâr ödedi. Bilindiği üzere esnaf ve sanatkâr tabii ki bu ülkenin olmazsa olmazıdır. İki milyonun üzerinde işyeri ve üyesi bulunan Türkiye’nin en büyük sivil toplum kuruluşuyuz. İthalat, ihracaat ve istihdam da ülkenin ortalama yüzde 68’ni karşılayan, genel istihdamda yüzde 96’sı küçük işletmelerden oluşan bir yapıya sahibiz.” şeklinde konuştu.
“ZİNCİR MARKETLERİN AFYON’A HİÇBİR KATKISI YOK”
Türkiye’nin en büyük sorunlarından bir tanesinin yüksek enflasyon olduğunu dile getiren Palandöken, “Aşırı fiyat artışlarının nedeni de bilindiği üzere gizli maliyetlerdir. Esnafın bunu karşılayabilmesi için diğer taraftanda kredi destekler v.s esnafın şu andaki sıkışıklığın başlamasıyla ilgilidir. İki bin 415 mesleği içine alan konfederasyonuz. Afyonkarahisar ESOB’un yeni yönetimi 7 Mayıs 2022 tarihinde göreve başladı. Bizler o günden bugüne o heyecanı birlikte yaşamak içinde zaman kolluyoruz. Ülkemizdeki tüm gelişmelerle ilgili esnaf ve sanatkârın bu çorbada önemli tuzu var. Esnaf olmasa ülkede küçük fidanlıkların olması mümkün değildir. Bunların ormana dönüşebilmesi için esnaf ve sanatkâra destek şarttır. Esnafın en büyük handikabı şehirlerdeki perakende sektörünün önemli ölçekte zincir marketlerin Afyon’a hiçbir katkısı yoktur. Paralarının, vergilerinin İstanbul, İzmir, Ankara gibi büyük şehirlere gitmektedir. Buralardan sadece konteynerlerle atıkları kaldırıldığı bir yaşam modeli vardır.” ifadelerini kullandı.
“AFYON’A İSTANBUL’DAN BİR KAMYONUN GELİŞİ 20 BİN TL”
Zincir market yapılanmalarına karşı esnaf ve sanatkârın gelişebilmesi için mutlaka ve mutlaka bir düzenleme yapılması gerektiğini belirten Palandöken şöyle konuştu: “Aynı şekilde bilindiği üzere maliyetlerin artması şoför esnafı başta olmak üzere nakliyeden doğan masrafları üzerine koyduğunuzda fiyatlar yükseliyor. Tek fiyat sisteminin oluşabilmesi, bunu sağlamak içinde petrolde ucuz akaryakıt alınabilmesi için şoför esnafının taksicinin, minibüsçünün, halk otobüsçüsünün, kamyoncunun, tırcının bu petrolü ucuza alması lazımdır ki bu ürünlerin fiyatlarına yansımasın. Bugün İstanbul’dan Afyon’a gelecek bir kamyon 20 bin TL’den aşağı gelemiyor. Yani ürün bedava bile olsa maliyete böldüğünüzde 20 bin TL’lik mazot yakması lazımdır. Bu durum aynı şekilde parça ve yedek parça, araç tamirinde de geçerlidir. Bir tane lastik patlasa maliyetlerinin ne olduğunu düşünün. Maliyetlerin düşmesi için öncelikle esnafın kullandığı girdilerde bir indirim sağlanmalıdır. Elektrikte, doğalgaz da dolayısıyla da petrolde bu indirim sağlanmadığı sürece enflasyonun düşmesinde çok zorlanılıyor.”
“DEVLET DESTEĞİYLE ESNAFIN AYAKTA KALMASI SAĞLANMALI”
Bendevi Palandöken, Rusya-Ukrayna savaşı, ülkeler arası huzursuzluklar, çiftçinin tarımda kullandığı mazot v.d girdilerde ki maliyet yüksekliğinin piyasa dengesini bozduğunu aktardı. Palandöken şunları söyledi: “İnsanlar artık 1 kilogram yeşil mercimeği 40 TL’ye alıyor. Yağ, süt ve peynir ürünleri içinde durum geçerlidir. Bu durumda vatadaştada sıkıntı haliyle oluyor. Bunların düzelebilmesi için başta birincisi esnafın girdi maliyetleri düşmelidir. Bugün olduğu gibi devlet desteği küçük işletmelere krediler yükseltilerek esnafın ayakta kalması sağlanmalıdır. Özellikle üzerindeki yüklerin sosyal güvenliğin belirli bölümleri alınacak. Borçla işini yürütenler için Esnaf Kredi Kefalet Kooperatifi dışında kredi bulabilmek esnaf için neredeyse yok. Bankalarda 40 bin bahane uyduruyor. Allah’tan ki Esnaf Kefelat Kooperatifleri aracığılıyla esnaf krediye ulaşmaktadır. Burada da daha önceden çek, senet, kredi kartının ödenme şartı v.s insanların krediye ulaşmasına engel oluyor. Bunların halledilebilmesi için özel bankalar taşın altına elini koymalıdır. Esnafa ucuz kredi temin edilmeli ki bir tarafta girdi maliyetleri diğer tarafta faizle mücadele edebilsin.”
“AFYON’DAKİ ÜRETİM ÇEŞİTLİLİĞİ ÜLKEYE KATMA DEĞER SAĞLIYOR”
Turizmde sıcak yaz günlerinin termal turizm için çok doğru bir mevsim olmadığını dile getiren Palandöken şunları kaydetti: “Bilindiği üzere termal turizmde iş potansiyeli Ekim ayından sonra daha fazla artış gösteriyor. Ama Afyon’un çeşitli dallardaki üretimide ülkeye katma değer sağlıyor. Covid-19 pandemisinden kaynaklı sıkıntılı dönemi atlattık derken yeni bir versiyon çıktı. İnşallah artık iş yerlerimiz kapanmaz. Herkesin çok dikkatli bir şekilde bu pandemiyle mümkün olduğu kadar hijyen kurallarına uyması lazımdır. Haberlere göre pandemi oranlarında hayli yükselme var. İnşallah işyerleri kapatılmaz. Zaten esnafın pandemi de ikinci dalgaya dayanacak gücü yok. O yüzden çok dikkat edilmesi gereken bir zamandayız.” >> Burcu AYDIN’ın Haberi