'Erken değil, baskın seçim tarihi'
Saadet Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı Adnan Şenel düzenlediği haftalık basın toplantısında ülke gündemini değerlendirdi.'PANİKLEDİKLERİNİN İŞARETİ'24 Haziran 2018 tarihinde gerçekleştirilecek erken seçimin AK Parti ve Cumhur ittifakının ne kadar paniklediğinin işareti olduğunu kaydeden Şenel, 'İktidar hiçbir işi normal yapmıyor. Uyum yasaları bile çıkmadan açıklanan bu tarih paniğin ve tükenmişliğin göstergesidir. Lisanı hal ile diyorlar ki bizim [&hellip]
Saadet Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı Adnan Şenel düzenlediği haftalık basın toplantısında ülke gündemini değerlendirdi.
“PANİKLEDİKLERİNİN İŞARETİ”
24 Haziran 2018 tarihinde gerçekleştirilecek erken seçimin AK Parti ve Cumhur ittifakının ne kadar paniklediğinin işareti olduğunu kaydeden Şenel, “İktidar hiçbir işi normal yapmıyor. Uyum yasaları bile çıkmadan açıklanan bu tarih paniğin ve tükenmişliğin göstergesidir. Lisanı hal ile diyorlar ki bizim ülkeyi artık 2 ay bile yönetebilecek gücümüz yok. Aceleyle, panikle, tükenmişlik psikolojisi içinde aldıkları bu karar inşallah ülkemiz için, milletimiz için hayırlı sonuçlara vesile olacaktır. En hayırlı sonuçlarından biri de milletimizin bu iktidardan en erken bir şekilde kurtulmasının vesilesi olacaktır. ABD, İngiltere ve Fransa’nın Suriye’yi Miraç kandili gecesi bombalamıştır. Irak’ı kimyasal silah bahanesiyle işgal edenler şimdi de aynı uydurma tiyatroyu Suriye içinde uygulamaktadırlar. Suriye’de 600 bin insanı katledenle Guta’da olayları meydana getirenler aynı güçlerdir. Hiroşima’da insanların üzerine ilk kez atom bombası atanların, Irak’ı kimyasal silah yalanıyla işgal edip 1.5 milyon insanın ölümüne neden olanların, Irak’ın işgali sırasında ilk kez uranyum bombası kullananların, daha birkaç ay önce Afganistan’da bugüne kadar kullanılmamış olan dünyanın en tahripkar bombalarından birini kullanarak, Müslümanları katledenlerden biz doğruya, hakikate, faydalıya hizmet etmelerini bekleyemeyiz. Suriye’de 600 bin insan katledildi. Bunu gerçekleştiren güçler, şimdi Guta’daki olayları meydana getiriyorlar. Ve güya Guta’da kimyasal silah kullandığına dair timsah gözyaşı döküyorlar” dedi.
“PAŞAYA AYRI VATANDAŞA
AYRI HUKUK OLMAZ”
“Paşaya ayrı vatandaşa ayrı hukuk olmaz” diyen Şenel, “Biz hakim ya da savcı değiliz. Ama bildiğimiz bir şey var: Paşaya ayrı vatandaşa ayrı hukuk olmaz. Kanunların arkasından dolaşılarak adalet tesis edilemez. Bugün 28 Şubat mağduru olup hala hapiste olan 400’den fazla insan var. Bunların içinde kanser hastası olanlar, yaşı 80’ni geçenler var. Eğer siz bir kesime adaleti işletip bir kesime işletmezseniz orada adalet terazisi çökmüş demektir. Adalet çökerse herkes bilsin ki devlet çöker. Biz kinci değiliz, biz intikamcı da değiliz. Paşalara müebbet verildi diye sevinecek, ya da serbest bırakıldılar diye üzülecek değiliz. Ama 28 Şubat’la hesaplaşmak, ince hesaplar yapıp, hukukun arkasından dolaşmakla değil 28 Şubat’ın sonuçlarını ortadan kaldırmakla olur. O yüzden darbecilerle hesaplaşıyoruz diyerek kimse kimseyi kandırmamalıdır. Bugünkü hükümet hakikaten 28 Şubat’la hesaplaşmak istiyorsa 28 Şubat’ın temel gerekçelerini ortadan kaldıracak adımları atmalıdır. 28 Şubat’ın bugüne kadar bildiğimiz kadarıyla iki gerekçesi vardı. Birisi D-8’lerin kurulmasıyla İslam alemi olarak bütün dünyaya sanki bir baş kaldırılmıştı.2’incisi denk bütçe yapılmış ve Türkiye borçlanma politikalarını terk ederek hortumcuların hortumları kesilmiş milletin hakkı millete verilmişti. Kimsenin aklının almadığı müthiş zamanlar bunun işaretiydi sadece. Eğer Erbakan Hocam bu adımları atmamış olsaydı, eğer Amerika’nın Irak’a yapacağı müdahaleye destek vermiş olsaydı, çekiç gücü statüsünü değiştirerek oraların bombalanmasına engel olmamış olsaydı emin olun ne 28 Şubat’ı yaşadık ne de Erbakan Hoca siyasetten uzaklaştırılırdı. Kimse kusura bakmasın bugünkü iktidar Ak Parti 28 Şubat’ın bir mahsulüdür. Ve bu sebeple de 28 Şubat’la bir mücadeleye giremez” diye konuştu.
“YARIN SEÇİM VARMIŞ
GİBİ ÇALIŞIYORUZ”
Şenel konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Bahçeli’nin seçim çıkışı nedir? Ortaklık bozuldu mu yoksa yeni bir hüviyet mi kazanacak? Onu bugünlerde göreceğiz. Sayın Bahçeli’nin tarih vererek erken seçim veya baskın seçim de denebilir herkesi şaşırttı. Türkiye’nin gündemine bomba gibi düştü. Tabi oradaki gerekçeleri okuyunca dinleyince akıl tutulması var. Bugün sanki Türkiye işgal altındaymış gibi bunu İstiklal Harbi’ne benzetiyor. Ya mübarekler 15 yıldır Türkiye’yi siz yönetiyorsunuz. Eğer bugün İstiklal Harbi diye bir mefhum gündeme getirilirse bu sizden kurtulmanın mücadelesinin adı olur. 15 yıldır Türkiye’yi bu hale getireceksiniz şimdi Kurtuluş Savaşı’nı, Çanakkale’yi İstiklal Harbi’ni, Malazgirt’i gündeme getireceksiniz. Allah akıl fikir versin. Hazırlıksız yakalamak istiyenler yanılacaklar. Çünkü Saadet Partisi olarak seçimi her an gündemimizde tuttuk. Bu yüzden Genel Başkanımız Temel Karamollaoğlu ilk andan itibaren yarın seçim varmış gibi çalışıyor. Erzurum’dan Edirne’ye, Diyarbakır’dan Sivas’a adım adım Anadolu’yu tarıyor. Ama şu zaman ama bu zaman herkes bilsin ki biz seçime hazırız. Türkiye’nin bir değişikliğe ihtiyacı olduğunu görüyoruz. Bu değişiklikten çıkmanın tek yolunun da seçim olduğunu idrak ediyoruz. Bir an önce seçim olsun ki elde kalan 3-5 fabrikayı belki kurtarırız ümidimiz de bu. Seçimi, baskına dönüştürerek muhalefeti hazırlıksız yakalamayı umanlar fena halde yanılacaklardır seçimden sonra. Hiç kimsenin şüphesi olmasın ki; bu seçimin anahtarı Saadet Partisi olacaktır. Çünkü Saadet Partisi bu toprakların özüdür, ruhudur, mayasıdır. Kardeşliğin, birlik ve beraberliğin teminatıdır. Hatta bugüne kadar bize hasmane duygular besleyenleri de kucaklayacak tek parti Saadet Partisi’dir.”