Ererdi, 2011 için AK Parti’yi işaret etti
AXA OYAK Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su H. Cemal Ererdi, Afyon Kocatepe Üniversitesi’nde Ekonominin Gelişmesinde Sigortacılığın Rolü ve Önemi başlıklı konferans verdi. Ererdi, mevcut hükümetin 2011 seçimlerinden tekrar iktidara gelmesi durumunda yabancı yatırımcının gözünde Türkiye’nin “yatırım yapılabilir” bir ülke hâline geleceğini söyledi. Afyonkarahisar Sanayici ve İşadamları Derneği, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası ile Afyonkarahisar [&hellip]
AXA OYAK Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su H. Cemal Ererdi, Afyon Kocatepe Üniversitesi’nde Ekonominin Gelişmesinde Sigortacılığın Rolü ve Önemi başlıklı konferans verdi.
Ererdi, mevcut hükümetin 2011 seçimlerinden tekrar iktidara gelmesi durumunda yabancı yatırımcının gözünde Türkiye’nin “yatırım yapılabilir” bir ülke hâline geleceğini söyledi. Afyonkarahisar Sanayici ve İşadamları Derneği, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası ile Afyonkarahisar Ticaret Borsası tarafından ortaklaşa düzenlenen Ekonominin Gelişmesinde Sigortacılığın Rolü ve Önemi başlıklı konferansta konuşan AXA OYAK Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su H. Cemal Ererdi, yurtdışındaki kredi kuruluşlarının krizi derinden yaşayan ülkelerin kredi notunu yüksek verirken, Türkiye’nin kredi notunun düşük tutulduğuna dikkat çekti.
“Mevcut hükümet devam ederse…”
Bu bağlamda 2011’de yapılacak genel seçimlerin önemini vurgulayan Ererdi, “Benim şahsi kanaatim ve İstanbul’daki iş çevrelerinin de paylaşımı şu: Seçimde mevcut hükümetin devamı durumunda Türkiye’de ilk defa tarihinde yatırım yapılabilir bir ülke konumuna gelebilmesi ve bundan sonra da artık sıcak paranın kalıcı ve uzun vadeli yatırımlara doğru yön çevireceği, bu yön çevirme sonrasında Türkiye işletmelerinin mutlaka yabancılarla ciddi anlamda bir alışveriş içerisine gireceği gibi ciddi bir beklenti var” dedi.
İlk yirmide 4
sigorta şirketi
Türkiye’ye çok büyük ve global şirketlerin gelmesinin beklendiğini aktaran Ererdi, şöyle konuştu:
“Çok büyük şirketlerin Türkiye’ye gelmesi bekleniyor. Global şirketlerin sıralaması nasıl diye baktığımız zaman dünyanın en büyük 20 şirketi içerisinde 8 tane petrol şirketi var. 4 tane sigorta şirketi var. Dünyadaki global yaklaşım sonrasında Türkiye’ye döndüğümüz zaman görüyoruz ki aslında biz biraz kendimize haksızlık ediyoruz. Çünkü Türkiye aslında dünyanın en büyük 16’ncı ekonomisi durumunda. bizim önemli bir nüfus avantajımız var. Çünkü bizim nüfusumuz oldukça genç.”
İrlanda’nın borcu 731 milyar dolar
Ererdi, dünyadaki krizin etkilerinin yeni yeni görüleceği bir döneme girildiğini hatırlatarak şöyle konuştu:
“Geçtiğimiz son kriz, finansal kriz olarak geçti ama Türkiye’de daha ziyade banka krizi olarak ifade edildi. Bir doğru tespit yapmamız lazım. Avrupa’ya baktığımız zaman bu krizden bir ara kurtulur gibi olmasına rağmen şu anda krizin etkilerini giderek daha fazla hissedeceğimiz bir döneme doğru yaşvaş yavaş gittiğimizi görüyoruz. İrlanda’nın, İspanya’nın, Yunanistan’ın, Portekiz’in krizin etkisi altında olduğunu görüyoruz. En önemli problemin yaşandığı ülke İrlanda. Milli gelirlere baktığımız zaman İspanya’da bir kriz olması durumunda bunun bütün Avrupa’ya yayılması, diğer ülkelerin de problem yaşaması söz konusu gibi gözüküyor. İrlanda’nın 731 milyar dolarlık bir borcu var. İrlanda’nın borcunu ödeyememesi sorunu, kendi sorunu olmaktan öte, İngiltere’nin, Almanya’nın, hatta Amerika’nın bile sorunu haline geliyor. Dolayısıyla artık olay, bir ülkenin batması, bir ülkenin borçlarını ödeyememesi sorunundan daha fazla çevre ülkelerin de sorunu haline geliyor.”
Kural koyucular, hataları göremedi
Finansal krizin neden çıktığına ilişkin görüşlerini de paylaşan Ererdi, “Finans sisteminin kural koyucuları finansal yaratıcılığın ardındaki risk yoğunlaşmasını ve hatalı teşvikleri göremediler. Bu anlamda piyasa disiplini de kurallar da yüksek oranlı kaldıraçların ve finansal yaratıcılığın ortaya çıkardığı risklerin sınırlanmasını sağlayamadı.Politika yapıcılar, finansal sistemde ve emlak piyasasındaki sistemik risklerin oluşumuna katkı yapacak biçimde büyüyen makroekonomik dengesizlikleri görüp değerlendirmekte yetersiz kaldılar. Merkez Bankaları enflasyon üzerine yoğunlaşırken yüksek kaldıraçların ve yüksek varlık fiyatlarının yarattığı riskleri göz ardı ettiler. Finansal denetçiler bankacılık sektörüyle öylesine meşguldüler ki ortaya çıkan gölge finans sistemini gözden kaçırdılar” ifadelerini kullandı.
Tek başına hareket mümkün değil
Küreselleşen dünyada tek başına hareket etmenin mümkün olmağını belirten Ererdi, “Dünyanın herhangi bir yerinde meydana gelen bir olaydan ülke olarak etkilenmememiz mümkün değil. İspanya, İrlanda, Portekiz ve Yunanistan gibi kriz sonrası zorda olan ülkeler ile Türkiye’nin büyüme oranlarına baktığımızda, Türkiye’nin büyüme oranı, Gayri Safi Yurtiçi Hasılası (GSYH), cari açığı, kamu borcu ve işsizlik oranı bakımından bu ülkelere göre daha iyi durumda olduğunu görüyoruz. Dünyanın en çok gelir yaratan 51 şirketi ve 49 ülkesi var. Örneğin, Shell’in yıllık gelirinin Pakistan ve Bangladeş’ten büyük olması ve Wal Mart’ın yıllık gelirinin Norveç’ten büyük olması, önümüzdeki dönemlerde şirketlerin neler yapacağını takip etmemiz gerektiğinin ipuçlarını veriyor” dedi.
Sigortacılığın ekonomideki önemi büyük
Ererdi, konuşmasının sonunda ekonomik gelişmede sigortacalığın rolü ile ilgili olarak da şunları söyledi:
“Sigortacılık sektörü; kişilerin ve kurumların yatırımlarını güvence altına alarak rahatça yatırım yapmalarına yardımcı olur. Sektörlerin gelişimine katkı sağlar. Bir büyük felaket sonrası ülke kaynakları dışındaki kaynakları milli ekonomiye zarar vermeden kullanır ve ekonominin devamını sağlar. Bankacılık sisteminin kredi vermesinde önemli katkı sağlar. Kurumların risklerini ölçerek bu risklerin olmaması veya olması halinde zararın en aza indirgenmesi için katkı sağlar. Üretimin ve servisin kalitesini yükseltecek baskı gücü ile birlikte toplumda ‘sorumluluk’ bilincinin gelişmesine katkı sağlar. Sigorta sektörünün elindeki fonlar, ülkenin ‘kaynak arayışı’ çabalarına katkı sağlar. Hisse senedi piyasasının derinleşmesine katkı sağlar, borsada en önemli eksik olan kurumsal yatırımcı boşluğunu giderir. Ülkedeki yatırımların uzun vadeye yayılmasını sağlar.”
Protokolün katılımı yoğun
Konferansa, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, AKÜ Rektörü Prof. Dr. Ali Altuntaş, Afyonkarahisar Defterdarı Mustafa Ceylan, İl Milli Eğitim Müdürü Hidayet Yıldırım, ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Serteser, AFSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Demirayak’ın yanı sıra çok sayıda sektör temsilcisi katıldı.Konferans, AFSİAD, ATSO ve Ticaret Borsası adına Belediye Başkanı Burhanettin Çoban’ın H. Cemal Ererdi’ye teşekkür ederek, günün anısına bir hediye takdim etmesinin ardından sona erdi. (Kocatepe)