“El üstünde tutumak için illaki ölmeye gerek yok”
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Girişimcilik ve Kariyer Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi (GİKAM) tarafından 'El Üstünde Tutulmak İçin İllaki Ölmeye Gerek Yok' adlı seminer düzenlendi   Moderatörlüğünü GİKAM Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Koray Gürpınar'ın yaptığı seminerde Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erhan Eroğlu, bilgi ve tecrübelerini paylaştı. Çevrim içi platformda düzenlenen programa öğretim [&hellip]
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Girişimcilik ve Kariyer Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi (GİKAM) tarafından “El Üstünde Tutulmak İçin İllaki Ölmeye Gerek Yok” adlı seminer düzenlendi
Moderatörlüğünü GİKAM Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Koray Gürpınar’ın yaptığı seminerde Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erhan Eroğlu, bilgi ve tecrübelerini paylaştı. Çevrim içi platformda düzenlenen programa öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.
Çevrim içi olarak düzenlenen programda tecrübelerini paylaşan Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erhan Eroğlu insanların hem özel hem de iş yaşamında yaptıkları iletişim hataları üzerine değerlendirmelerde bulundu. Aile içi ilişkilerin önemine vurgu yapan Prof. Dr. Erhan Eroğlu, “Annelik doğal, babalık öğrenebilen bir şeydir” dedi. Eroğlu, iyi bir baba olmanın öncelikle iyi bir öğrenci olmaktan, iyi bir öğrenen olmaktan geçtiğini ifade ederek, insanların hayatları boyunca öğrendiklerini davranışlarına yansıtmaları gerektiğini dile getirdi. Eroğlu, insanın öğrenmeyi bıraktığı gün yaşlanacağını ve mutlu olamayacağını, kasvetli bir hayat içerisinde yaşamlarını devam ettirmek zorunda olacaklarını söyledi. İnsan ömrünün bir tuvalet kağıdı misali rulo azaldıkça hızlı bir şekilde tükeneceğini kaydeden Eroğlu, bu hızlı zaman içerisinde yaşantımızdaki ilişkileri ve iletişimi doğru ve kaliteli bir şekilde yürütmemiz gerektiğini belirterek, “Doğru ve kaliteli bir iletişim konuşarak değil davranışlarla olur” ifadelerini kullandı.
Eroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Yaşadığımız her ortamda, ister evde ister iş hayatımızda, yaşarken el üstünde tutulmayı başarabilmemiz gerekiyor. Bunu başarabilmemiz için de bizlerin sahip olduğu bir düşünce, bir tarz ve bir üslup var. Şairin dediği gibi ‘Tomurcuk derdinde olmayan ağan odundur.’ Yani bizler, evde, işte, her nerede olursak olalım bir derdimiz olmalıdır. Bu sorgulama herkes için geçerli bir sorgulamadır. İşte doğru derdi bulabilmek için de insanın bir üslubu ve bir tarzı olmalıdır. Hayatın içerisinde iletişim becerilerimizi sürekli zedeliyoruz. Hayatta artık yabancılaşmış ve yalnızlaşmış insanlar çok fazla. Evlerin çatılarını kaldırsak üç kişilik bir ailede baba spor programı izlerken, anne yatak odasında dizi izliyor, çocuk ise odasında telefon başında. İnsanın ilk öncelikle kendisini terbiye etmesi gerekir. Nerede olursa olsun, eğer insanın iletişim ve ilişkilerinde bir sıkıntı varsa ilk önce kendisini düzeltmesi gerekir. Mazeretlerde ve başkalarında suçu aramamak gerekir. Çünkü kimse kimseyi düzeltemez. İnsanların sana davrandıklarından daha iyi onlara davranarak iletişim ve ilişkilerini geliştirebilirsiniz. Yani yaşadığınız ilişkilerde sorunu düzeltebilmeniz için ya kendinizi düzeltmelisiniz ya da iletişim biçimini düzeltmelisiniz. Hayatta ancak el üstünde bu şekilde tutulursunuz.”
Program, katılımcıların sorularının cevaplanmasının ardından son buldu. >> Esra KÜÇÜKKURT’un Haberi