'Eğitimsiz bir toplum ülke ekonomisinin yara almasına neden olur'

İYİ Parti Afyonkarahisar Milletvekili Aday Adayı Kemal Dere, son yıllarda Liselere Geçiş Sınavı’na (LGS) katılım oranının düşük olduğunu kaydederek, “Bu sadece akademik yönden değil toplumsal yönden ele alınması gereken bir konudur. Eğitimlerini tamamlayamayan çocuklarımızın ilerleyen yıllarda başarılı olması beklenemez” dedi.

Dere, yaklaşan 28. Dönem Milletvekilliği Seçimleri öncesi çalışmalarına hız verdi. Dere çalışmaları kapsamında birçok ilçe ve beldede partilileri ile vatandaşlarla bir araya gelmeye devam ederken, aynı zamanda sivil toplum kuruluşları temsilcilerini de ziyaret ederek, fikir alışverişinde bulunuyor.
Dere, son ziyaretlerin ardından kentin eğitim durumuna değinerek önemli noktalara dikkat çekti. TÜİK verilerine de yansıyan rakamlar üzerinden LGS’de son yıllarda yaşanan katılım oranının az olmasına dikkat çeken Dere, “LGS’ye katılımın az olması lise okur oranlarının düşmesi diyerek sadece akademik alanda değerlendirilecek bir konu değildir. Bu aynı zamanda ilerleyen dönemlerde kentin toplumsal ve ekonomik yapısını da olumsuz etkileyecek bir olgudur. Bunun yanında bu durum öğrenciler ile birlikte ailelerin aslında eğitim ve iş bulma sarmalındaki umutsuzluğunu da gözler önüne sermektedir.
Geçtiğimiz günlerde dile getirdiğimiz ‘bilinçli çiftçiler yetiştirilmesi sektörün geleceğini garanti altına alacak’ söylemi aslında tam da bu konuyla ilgili. Eğitimsiz bir toplum sadece tarım alanında değil, ülke ekonomisinin tarifi imkansız yaralar almasına neden olur.” dedi.
“İYİ PARTİ KADROLARI OLARAK BUNUN BİLİNCİNDE VE GERÇEKLEŞTİRİLMESİ GAYRETİ İÇERİSİNDEYİZ”
Olayın çözümünün ise çocukları, gençleri okumaya teşvik etmekte olduğunu vurgulayan Dere, “Eğitim sistemimizdeki aksaklıklar ve yanlışlar acilen düzeltilmeli. Başta LGS olmak üzere diğer sınavlara katılım oranlarının arttırılması aynı zamanda eğitim kalitemizin yüksek olması ile mümkün olacağı unutulmamalı. Ailelerimiz deki ‘okusalar ne olacak’ ön yargısı ve yanlış düşüncelerinin ortadan kaldırılması için onlara daha doğrusu topluma umut aşılanmalı ve gelecek kaygıları ortadan kaldırılmalı. Bu da ancak ve ancak gelir adaletsizliğinin olmadığı, topum refah seviyesini yükseltecek ekonomik politikalar ile mümkündür. Gençlerimizin akademik hayatlarını tamamladıktan sora onlara iş ve aş imkanı sağlamak hepimizin görevidir. Öte yandan kent merkezindeki en büyük semtlerden birisi olan Uydukent’te okul eksikliği var. Koca bölgede sadece bir ortaokul var ve orada da sınıflar kalabalık. Sadece Uydukent bölgesinde değil, kent genelinde eğitim alanında, fiziki problemler başta olmak üzere öğretmenlerimizin büyük sıkıntıları var.” şeklinde konuştu.