'Eğitimdeki başarı durumu çalıştayda değerlendirilmeli'

Afyon Kocatepe Ünvirsitesi (AKÜ) Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş Afyonkarahisar Basın Yayın Derneği’ni ziyaret etti. Ziyarette; AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş’ın yanı sıra Rektör Danışmanı Sena Coşkun, Basın Yayın Halkla İlişkiler Müdürü Taner Tükelay da yer aldı. Türkeli Gazetesi Sahibi Afyonkarahisar Basın Yayın Derneği Kurucu Başkanı Hacı Hakkı Özsoy ile Dernek yönetim kurulu üyesi Mahmut Emin Birliktir de ziyarette hazır bulundu.
“BASIN ÜNİVERSİTEYE
KATKI VERİYOR”
Afyonkarahisar Basın Yayın Derneği Başkanı Sezer Küçükkurt ziyareti nedeniyle AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş’a teşekkür etti. AKÜ’nün basın camiasının göz bebeği olduğunu belirten Küçükkurt, “AKÜ’nün kuruluşuna Afyonkarahisar basının da gerçek manada emeği sinmiştir. Örneğin Hacı Hakkı Özsoy ile birlikte rahmetli amcam İbrahim Küçükkurt üniversitemizin kuruluşuna emeği olan isimlerdir. Sayın Mahmut Emin Birliktir ve diğer basın kuruluşlarının hepsi de AKÜ’ye katkı sağlamış isimlerdir. Önceki dönemlerde olduğu gibi AKÜ ile Afyonkarahisar basını arasındaki işbirliğinin, dayanışmanın yeni dönemde de şehrin menfaatine devam edeceğine inanıyoruz. Sayın AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş ve ekibine çalışmalarında başarılar diliyoruz.” dedi.
“HEDEF MOTİVASYONU GÜÇLÜ İLİŞKİ”
AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş, üniversite ve yerel basının AKÜ’nün kuruluş yılı olan 1974’ten itibaren ilişkilerinin hep süre geldiğini ifade etti.
Rektör Karakaş şunları söyledi:
“AKÜ’nün 1974 yılında ilk temelleri atılırken Kocatepe Gazetesi kurucusu merhum İbrahim Küçükkurt’un katkıları büyüktür. Basın camiasından gelen katkılar ve daha sonra 1992 yılında üniversitenin kuruluş sürecinde aynı katkının verildiğini biliyoruz. Zaman içerisinde üniversitenin bu ilişkisi, işbirliği hep devam etti. Belki zaman zaman biraz mesafeli olundu ama bu ilişki hep sürdü. Bu ilişki sürmekte zorunda çünkü üniversite yerel basının önemli haber kaynaklarından birisidir. Üniversitenin faaliyetlerini aktarıp tanıtacağı en önemli araçlardan birisi basındır. Dolayısıyla bu ilişki aslında zorunlu bir ilişkidir. Biz bu zorunluluk ötesinde bizzat motivasyonu olan bir ilişki olmasını istiyoruz. Bu ilişki ve işbirliklerini daha da güçlendirerek devam ettirmek istiyoruz. Bu anlamda göreve başladıktan sonra hayırlı olsun iadei ziyaretleri biraz tamamlanınca sonra ki ziyaretlerimizi basınımıza yapmak istedik. Her iki taraf açısından da motivasyonu güçlü bir ilişki kurulmasını istiyoruz” diye konuştu.
“AKÜ BÖLGESEL VİZYONU ÖNEMSİYOR”
Üniversitenin yeni odak noktalarının belirli ölçüde tanıtıma ihtiyacı olduğuna işaret eden Karakaş, “Bizim 4 yıl içerisinde uygulayacağımız politikaların halka mal edilmesi de gerekiyor. Çünkü bizim üniversite olarak kurumsal anlamda Belediye ve diğer kurumlardan akademik örgütlenme itibariyle biraz daha farklı bir yapımız var. Doğrudan Cumhurbaşkanlığına bağlıyız. AKÜ Afyon’un üniversitesidir. Bu şehri kurulmuş bir üniversitedir. Üniversitelerin sadece evrensel misyonları yoktur. Aynı zamanda ulusal ve bölgesel vizyonları da vardır. Biz bu bölgesel vizyonu önemsiyoruz. Üniversitenin, şehrin ve bölgenin dinamikleri ve kaynakları kaynaşsın istiyoruz. Üniversite sahip olduğu güçle, birikimle, bilgiyle, teçhizatlarıyla, insan kaynağıyla birlikte gelir kaynaklarını ortaya çıkarsın. Bölge insanıyla ilde ki insanlarımızla, kuruluşlarla sıkı ilişki içerisinde olsun istiyoruz. Önce bölgesel sonra ulusal sonrasında uluslar arası işbirlikleri çerçevesinde üniversitenin hayat bulması taraftarız. Üniversite varlığının üç kademe de hayat bulmasını bekliyoruz.” şeklinde konuştu.
“GEÇMİŞE VEFA İLE
YENİ ŞEYLER EKLEYECEĞİZ”
Yönetim olarak kurumsal hafızaya önem verdiklerinin altını çizen Karakaş şöyle konuştu: “Bu anlamda vefayı da önemsiyoruz. Geçmişte yapılan herşeyi önemli sayıyor ve önemsiyoruz. Bundan sonra biz buna ne kata bileceğimizin esas olarak peşindeyiz. Geçmişte ki olup bitenlere takılmadan geçmişte elde edilen olumlu birikimler üzerinde hareket ederek yeni şeyler eklemek istiyoruz. Üniversite-şehir, üniversite-sanayi ilişkisini, üniversite-medya ilişkisine de bu bağlamda bakıyoruz. Geçmişte ki olumsuzlukların arkada kaldığını düşünerek takılmıyoruz. Yeniden geçmişte ki zemin üzerinden yeni nasıl ilişkiler kurabiliriz? Bunun arayışındayız. Bu anlamda samimiyet gösterip irade ortaya koymak istiyoruz. Ne kadar başarılı oluruz onu daha sonra göreceğiz. Ama başarılı olacağımıza inanıyoruz.”
“AKÜ’NÜN KONTENJANI DENGELİ”
YKS sonuçları doğrultusunda AKÜ’nün kontenjan durumunda bir azalma sözkonusu olmadığını kaydeden Karakaş şunları söyledi:
“AKÜ olarak kontenjan anlamında bir kaybımız yoktur. Aslında bu yıl YÖK yüzde 20 civarında kontenjanları düşürdü. Ama buna rağmen biz kayıp yaşamadık. Önce ki süreçte Eğitimden Sorumlu Rektör Yardımcısı olarak bu işleri takip ettim. Kayıp yaşayacağımız alanları telafi edecek çalışmalar içerisine girdik. Yeni 13 bölümümüze öğrenci veriliyor. Psikoloji Bölümüne ilk kez öğrenci alacağız. Endüstriyel tasarım bölümüne ilk kez öğrenci alacağız. Sigortacılık ve Aktüerya Bölümüne öğrenci alacağız. Daha önce kapanmış Malzeme Birimleri Mühendisliğine de öğrenci alacağız. Dokuz adet farklı MYO’da lisans bölümleri açtık. Yeni bölümlerle kontenjanı düşürülen bölümler arasında bir denge sağlandı. Çok küçük bir kaybımız var. Denk durumda diyebiliriz. Önemli olan öğrencilerin bu kontenjanları doldurmasıdır.”
“BAŞARI DURUMU
ÇALIŞTAYDA MASAYA YATIRILMALI”
Afyonkarahisar’ın LGS sonuçlarında il olarak 60’ıncı başarı sıralamasında yer alışını akademisyen olarak yorumlayan Karakaş sözlerine şöyle devam etti:
“Bu konu kurumsal olarak dışımızdadır. Ama bir akademisyen olarak ilin konumu ve şartları itibariyle daha iyi yerlerde olması gerektiğine inanıyoruz. Biz hep merkezi değerlendiriyoruz. Merkezi baz alarak yüksek beklentilerimiz var. Ancak en fazla beldeye sahip bir iliz. Köy sayımız çok fazladır. İlçelerimiz de sayıca fazladır. Burada ki istatistiği sınırlandırmak gerekir diye düşünüyorum. Bir yorum yapmak için merkezde ve taşrada ki istatistiği net görmek gereklidir. Ancak o zaman daha tutarlı bir değerlendirme yapılabilir. Afyon’un son 15 yılda geçirmiş olduğu gelişim sürecini dikkate aldığımızda başarı sıralamasında ki 60’ncılık sevindirici bir rakam değil. İstatistiği masaya yatırıp hangi alanlarda ciddi anlamda geriyiz bunun analiz edilmesi lazımdır. Afyon bir geçiş alanıdır. Buraya gelen eğitimcinin motive şekilde çalışması şarttır. Birkaç yıl sonra bir yere gitme planlamasıyla buraya verim sağlanmıyor. Nedenlerden biri bu olabilir. Başarısızlık ağırlıklı kırsalda mı merkezde mi? Bunu tam görmek lazımdır. Değerlendirme ve öneriyi bundan sonra yapmak durumundayız. Ama Afyon’un geçiş bölgesi olması başarısızlıkta bir etken diye düşünüyorum. Tüm parametleri ve veriler görmemiz lazım. Bununla ilgili bir çalıştay yapılabilir. AKÜ olarak Eğitim Fakültesi uzmanlarınca katkı da bulunuruz.”