“Eber Gölü’ndeki ‘TORF MADENİ’ yandaş şirkete altın tepsiyle sunuldu”
CHP Afyonkarahisar Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Burcu Köksal, “Eber Gölü”nün de “Dipsiz Göl” gibi kurutulup yok edilmesine izin vermeyeceklerini kaydetti. Köksal, göldeki “torf madeni” çıkarılma işinin kanun şartları yerine getirilmeden yandaş şirkete altın tepsiyle sunulduğunu söyledi   Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlık Divanı [&hellip]
CHP Afyonkarahisar Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Burcu Köksal, “Eber Gölü”nün de “Dipsiz Göl” gibi kurutulup yok edilmesine izin vermeyeceklerini kaydetti. Köksal, göldeki “torf madeni” çıkarılma işinin kanun şartları yerine getirilmeden yandaş şirkete altın tepsiyle sunulduğunu söyledi
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar Milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Burcu Köksal, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Eber Gölü’nde geçtiğimiz haftalarda yaşanan yangının faillerinin halen daha bulunamadığını, gölde “torf madeni” çıkarma işinin altın tepsiyle yandaş şirkete sunulduğunu söyledi.
“YANGININ FAİLLERİ HALA BULUNAMADI..!”
Eber Gölü’nün, Afyonkarahisar’ın Çay, Sultandağı ve Bolvadin ilçelerine sınırları bulunan, Türkiye’nin 12’nci büyük gölü olduğunu kaydeden Milletvekili Burcu Köksal, “Balıkçıl kuşlara, karabataklara, pelikanlara, sazan ve turna gibi balıklara ve birçok canlıya mesken olan sazlıklarıyla, çiçekleriyle, yüzen adacıklarıyla âdeta bir doğa harikası olan Eber Gölü’müz, bugünlerde ‘dip çamuru çıkarma ihalesi’ adı altında verilen bedava torf çıkarma hakkıyla ve 22 Aralık 2019 Pazar günü gölün 6 noktasında birden aynı anda başlayan ve sabotaj ihtimalinin yüksek olduğu, hâlen de faillerinin bulunamadığı bir yangınla gündemde.” dedi.
“EBER GÖLÜ’NDEKİ ‘TORF MADENİ’ ALTIN TEPSİYLE YANDAŞ ŞİRKETE SUNULDU”
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından, Eber Gölü’nde 3.600 hektar alan için “dip çamuru” çıkarma ihalesinin bir şirkete verildiğini hatırlatan Köksal, “Sözde amaç, gölün sazlıklarını temizlemek ve gölü çamurdan arındırmak ama işin aslı farklı; ihaleyi alan şirketin seracılıkta ve çiçekçilikte yoğun olarak kullanılan bir tür gübre olan ‘torf’ madenini gölden çıkarıp satması amaçlanıyor. Peki, ‘torf’ madenini çıkarmak için ne gerekiyor? ‘Torf’ madenini çıkarmak için dördüncü sınıf maden ruhsatına sahip olmanız gerekiyor, bilimsel Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu gerekiyor, her altı ayda bir çıkarılan bölgede bilimsel analiz yapılması gerekiyor; bunun yanı sıra, devlete vergi ödeniyor, Köylere Hizmet Götürme Birliğine para ödeniyor, çalıştırılan işçi için hayat sigortası yatırılıyor yani ‘torf’ çıkarma, biraz masraflı ve bürokrasisi yoğun olan bir iş. Tabii, baktınız, yine her zamanki yaptığınız gibi, kapıdan değil pencereden girmeyi tercih ettiniz. Derdiniz doğayı korumak ya da devlete para kazandırmak filan değil, yandaşı zengin etmek. Onun için de kanunu dolandınız, ‘torf’ maden ruhsatı aramaksızın bir A4 kâğıdıyla yapmış olduğunuz ihaleyle ‘dip çamuru çıkarma’ adı altında hiçbir analiz yapılmadan, bilimsel ÇED raporu olmadan, devlete de 1 kuruş vergi ödemeden, bedavadan, altın tepsiyle oradaki ‘torfu’ yandaş bir şirkete sundunuz.” ifadelerini kullandı.
“KANUN DIŞI İŞLEM YAPTIRMAYACAĞIZ, GEREKİRSE GÖLÜN BAŞINDA NÖBET TUTACAĞIZ…”
“Eber Gölü’nde kanun dışı bir işlem yaptırmamak için gerekirse gölün başında nöbet tutturacağız ama oradaki torfu yandaşlarınıza peşkeş çektirmenize izin vermeyeceğiz.” diyen Köksal, “Bilimsel ÇED raporuna ihtiyaç var, analiz yapılmasına ihtiyaç var. Bir dip çamuru çıkarma ihalesiyle bir şirkete torfu zahmetsizce, bedavaya çıkarma hakkını vermenin adı bizim literatürümüzde “peşkeş çekmek”tir. Orada yaşayan endemik türleri düşünmeden, ekolojik dengeye bakmadan, bu işin göle ne gibi yararı var, ne gibi zararı var, bunlara bakılmaksızın gölün torfunu altın tepsiyle bir şirkete devlete hiçbir bedel ödemeden sundunuz ve ne büyük bir tesadüftür ki bu dip çamuru çıkarma ihalesi verildikten sonra, bu alanlarda çalışılmaya başlandığı sırada, bir pazar günü, rüzgârın şiddetli olduğu bir gün gölün 6 noktasında birden aynı anda bir yangın çıkıyor ve failleri bulunamıyor.” şeklinde konuştu.
“KARA DÜZENLE TORF ÇIKARILMAYA ÇALIŞILIYOR”
Eber Gölü’nde yanan yerlerde bizzat incelemelerde bulunduğunun önemle altını çizen Köksal, “Yangınla ilgili, kimin yaptığına ilişkin, hâlâ doğru dürüst bir soruşturma dahi yapma gereği duymadınız. Kim yaktı, kim yaptı, bu kadar canlıyı kim öldürdü? Zaten yapılan barajlar yüzünden ciddi anlamda suları azalan, aşırı kirlenmeye maruz kalmış Eber’imize bir darbeyi de işte bu yangın vurdu. Bir de bilimsel ÇED raporu olmadan, analiz yapmadan, kara düzenle ‘Torf alacağız.’ diye canım gölün katledilmesine razı oluyorsunuz.” diye konuştu.
“EBER SARISI, SADECEEBER VE AKŞEHİR GÖLÜ’NÜN KENARINDA YETİŞİYOR”
“Eber Sarısı” bitkisinin sadece Eber ve Akşehir Gölü’nün kenarında yetiştiğini dile getiren Köksal, “Eber sarısı diye anılan endemik bir bitki var, sadece Eber ve Akşehir Gölü’nün kenarında yetişiyor, dünya literatüründe koruma altına alınmış, koparana, taşıyana 60 bin lira para cezası var ama sizin sayenizde, verdiğiniz ihale yüzünden, o bilimsel analizler yapılmadığı için bu türü de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bıraktınız. Şimdi birilerinin fazla para kazanma hırsı yüzünden bu tür de yok olacak. Derdiniz eğer Dipsiz Göl gibi Eber’i de tamamen kurutup yok etmekse o zaman biz de şunu söylüyoruz. Eber, o bölgenin tarım ve hayvancılığının geleceğidir, bölge insanının ekmek kapısıdır, bölgede yetişen kirazın geleceğidir, meşhur Afyon kaymağının üretildiği sütün sahibi olan mandaların yaşam alanıdır; Eber, oksijen deposudur. Gelin, çok geç olmadan Eber’i kurtaralım diyorum. Orada yaşayan insanlar diyor ki: ‘Bu hayvanların çığlıklarını duyduk yangında. Eğer bu failleri ortaya çıkarmazsanız bunun vebali hepinizin üzerinde.” dedi.