- Haberler
- Hayatın İçinden
- Dünyada İlk Selfie Tanımının Bir Türk Mucit Tarafından Gerçekleştirildiğini Biliyor Muydunuz?
Dünyada İlk Selfie Tanımının Bir Türk Mucit Tarafından Gerçekleştirildiğini Biliyor Muydunuz?
Zamanın unuttuğu bir mucit, 1940'ların Beyoğlu'sunda alışılmışın dışında bir fotoğraf deneyimi sunan bir stüdyo açtı. 'Selfie' teriminin kökeninde yatan bu gizemli yolculuk, belki de o stüdyoda başladı.
Dünyadaki ilk “selfie” tanımlamasının bir Türk tarafından üretildiğini biliyor muydunuz? İçimizdeki selfie aşkı aslında çok eski yıllara dayanıyor ve ilk Türkçeleştirilmiş karşılığı da “özçekim” değil; “görçek”. Bu kelime, tıpkı bizim gibi duyar duymaz ısındığınızı tahmin edebiliyoruz. “Gör” ve “çek” kelimelerinin birleşimi olan bu terim, Türkiye’de selfie’nin tarihine ışık tutan mucit Emrullah Ali Yıldız ve onun stüdyosunun ilginç hikayesini içermektedir.
İSMİNDEN HABERSİZ BİR MUCİT
Emrullah Ali Yıldız, pek çoğumuzun ismini bilmediği ama aslında çok önemli icatlara imza atmış bir mucittir. 1935 yılında yerden kendi kuvveti ile havalanan bir planör yapmış ve bir yıl sonra tek kişilik bu planörle tam 18 saat 35 dakika havada kalarak Türkiye rekoru kırmıştır. Yıldız, 1938 yılında dünya rekoru kırarak adını tarihe yazdırmıştır. Ayrıca, otomatik paraşüt açma sisteminin de mucididir. Bu başarıları, onu Türk havacılığının önemli figürlerinden biri haline getirmiştir. Ancak onun en önemli katkılarından biri, dünyadaki ilk selfie tanımlamasını üretmiş olmasıdır.
BEYOĞLU’NDAKİ "GÖRÇEK" STÜDYOSU
Emrullah Ali Yıldız’ın o yıllarda Beyoğlu’nda bir fotoğraf stüdyosu vardı. Bu stüdyo, 1940’larda açılmış ve diğer stüdyolardan biraz farklı bir anlayışla hizmet vermekteydi. Müşteriler, fotoğraf çektirmek istediklerinde kabine giriyor, karşısındaki aynaya bakarak istedikleri pozu veriyor ve kordonun ucundaki düğmeye basarak kendi fotoğraflarını çekebiliyordu. Bu ilginç düzeneği ile Yıldız, fotoğrafçılığa yeni bir boyut kazandırdı. Stüdyo, fotoğraf çekme deneyimini sıradan bir işlem olmaktan çıkararak, kullanıcıların kendilerini ifade edebilecekleri bir platform haline geldi.
"GÖRÇEK" İLE FOTOĞRAFÇILIKTA DEVRİM
Patenti Fikret Kaftan’a ait olan bu fikri geliştiren Yıldız, aslında şimdilerde dünya genelinde kullanılan bu sistemi ilk geliştiren kişiydi. Yıldız, bugünkü “özçekim” tanımlamasını o yıllarda “görçek” olarak Türkçeye kazandırdı. Beyoğlu’ndaki “Görçek” isimli stüdyosu, 1994 yılına kadar müşterilerine kendi fotoğraflarını çekme imkanı sundu ve bu hizmetiyle önemli bir yenilik getirdi. Yıldız’ın geliştirdiği sistem, yalnızca bireysel fotoğrafçılığı değil, aynı zamanda sosyal etkileşimi de güçlendiren bir araç haline geldi.
TARİHİN UNUTULMAZ İSİMLERİNDEN BİRİ
Günümüzde sıkça duyduğumuz “selfie” teriminin arkasındaki hikaye, Emrullah Ali Yıldız ve onun “görçek” sistemi ile başlıyor. Kendi imzasını tarihe yazdıran Yıldız, hem Türk mucitler arasında önemli bir yere sahip hem de selfie kültürünün ilk temsilcilerinden biri olarak hatırlanmayı hak ediyor. Yıldız’ın çalışmaları, sadece teknoloji alanında değil, aynı zamanda sosyal yaşamda da köklü değişimlere yol açmıştır.
BİREYLERİN KENDİLERİNİ İFADE ETME BİÇİMLERİ
Emrullah Ali Yıldız’ın geliştirdiği sistem, bireylerin kendilerini ifade etme biçimlerini dönüştürmüştür. Bu bağlamda, Yıldız, hem bir mucit hem de fotoğrafçılığın evrimine katkıda bulunan önemli bir isim olarak tarihteki yerini almıştır. “Görçek” stüdyosu, fotoğrafçılık alanında bir devrim yaratırken, aynı zamanda insanların anılarını ölümsüzleştirme arayışını da desteklemiştir.