Dr. Yardımcı şeker hastalığını anlattı
Afyonkarahisar Özel Fuar Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Figen Özmen Yardımcı ana hatlarıyla diyabet (şeker) hastalığını anlattı. Dr. Yardımcı, diyabetin başlangıçta alınacak önlemlerle yüzde 48 oranda önlenebileceğini belirtti   Özel Fuar Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Figen Özmen Yardımcı, Diyabet hakkında bilgiler verdi. 'KANDAKİ GLİKOZ MİKTARI GÖSTERGEDİR' Dahiliye Uzmanı Dr. Figen Özmen Yardımcı, diyabeti, pankreasın kan şekerini [&hellip]
Afyonkarahisar Özel Fuar Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Figen Özmen Yardımcı ana hatlarıyla diyabet (şeker)
hastalığını anlattı. Dr. Yardımcı, diyabetin başlangıçta alınacak önlemlerle yüzde 48 oranda önlenebileceğini belirtti
Özel Fuar Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Figen Özmen Yardımcı, Diyabet hakkında bilgiler verdi.
“KANDAKİ GLİKOZ
MİKTARI GÖSTERGEDİR”
Dahiliye Uzmanı Dr. Figen Özmen Yardımcı, diyabeti, pankreasın kan şekerini düzenleyen bir hormon olan insülini yeterince üretememesi ya da üretilen insülini kullanamaması ile kandaki şeker düzeyinin yükselmesi şeklinde tanımladı. Dr. Yardımcı, “Dışarıdan aldığımız besinleri bağırsaklarda parçalarız. Böylece besinler, hücrelerin ihtiyaç duyduğu glikoza dönüşürler. Glikoz, kana geçerek hücrelere iletilir. Kan şekerini düzenleyen insülin hormonu yardımıyla da hücrelerin içine geçer. İnsülin hormonu yetersizse ya da görevini yapamıyorsa hücrelere ihtiyaç duyduğu glikoz iletilemez. Bu durumda kanda glikoz miktarı artar. Kandaki glikoz miktarı, kişinin diyabetli olup olmadığına dair bilgi verir. Söz konusu miktarı öğrenmek için kan şekeri ölçümü yapılır. Diyabet tanısı için açlık kan şekeri ölçümü, tokluk kan şekeri ölçümü, HbA1c ölçümü, oral glikoz tolerans testi yapılabilir.” dedi.
“PRE DİYABET BAŞLANGICIDIR”
Diyabet öncesi dönemin; Tip1 diyabet, Tip2 diyabet, gebelik diyabeti, çocukluk çağı diyabeti şeklinde farklı sınıflandırıldığını aktaran Dr. Yardımcı, “Pre diyabet başlangıcı ya da diyabet öncesi dönem olarak da adlandırılır. Prediyabet, ileride diyabet gelişme riskinin yüksek olduğunun göstergesidir ve bu dönemde yaşam tarzındaki değişikliklerle gelişmesi yüzde 45-48 oranında önlenebilir. Pre diyabet tanısı için açlık kan şekeri 100-125 miligram arasında olması, oral glikoz tolerans testi 140-199 miligram arasında olması, insülin direnci olması gerekir. Tip 1 Diyabet’te ise; Juvenil diyabet olarak bilinen durumdur. İnsülin hormonlarının eksikliği söz konusudur. Bu nedenle dışarıdan insülin alımı ile tedavi yapılabilir. Tip 2 Diyabet pankreasın yeterli miktarda insülin salgılayamaması veya salgılanan insülinin yeterli derecede kullanılmaması nedeniyle kan şekerinin yükselmesi durumudur. Bu tür diyabetliler için oral antibiyotik ilaç kullanımı veya insülin tedavisi söz konusudur. Doğru beslenme ve egzersiz kan şekeri regülasyonu için önemlidir.” ifadelerini kullandı.
“DİYABET SAĞLIK SORUNLARINA NEDEN OLABİLİR”
Gebelik diyabetinin, gestasyonel diyabet olarak da bilindiğini dile getiren Dr. Yardımcı sözlerine şöyle devam etti: “Hamilelikte ortaya çıkar. Tip 2 diyabet için risk grubudur. Gebelikte diyet ve gerekirse insülin tedavisi ile kan şekeri regülasyon sağlanır. Diyabet, kontrol altına alınmazsa farklı sağlık sorunlarına neden olabilir. Kalp, kan damarları, sinir sistemi, böbrekler, gözler hasar görebilir. Kalp rahatsızlıkları ve inme riski artar. Ayaklarda sinir hasarı, görme bozukluğu görülebilir. Diyabet yani şeker hastalığının tedavisi olarak bilinen süreçte, kan şekeri seviyesini normale yaklaştırmak amaçlanır. Bu amaçla diyet, egzersiz ve sürekli takip istenir. Ayrıca hap kullanımı, insülin iğnesi kullanımı gibi tedavi yöntemleri de söz konusudur. Burada kişinin egzersiz, beslenme ve şeker ölçümü gibi konularda da bilinçli olması önemlidir.”
“EGZERSİZ VE DİSİPLİNLİ YAŞAM ÖNEMLİ”
Diyabet tedavisinde hastaya düşenleri sıralayan Dr. Yardımcısı şunları kaydetti: “Diyabetli, ideal vücut ağırlığına ulaşmak üzere beslenme ve egzersiz konusunda disiplinli bir yaşam tarzı benimsemelidir. Düzenli olarak şeker ölçümü yapmalıdır. Kan şekeri ölçümleri için diyabet günlüğü tutmalıdır. Kan şekeri düzeyi, kan basıncı düzeyi, kolesterol düzeyi sürekli takip edilmelidir. Diyabetli kişiler, böbrek taraması, göz kontrolü gibi rutin kontrolleri aksatmamalıdır.”
>> Burak AYDIN’ın Haberi