“Doğum yöntemini lüften doktorunuza bırakın”

Uzman hekimin zorunlu görmesi dışında anne isteğine bağlı sezeryan yapılmasının son derece yanlış ve kimi zaman hayati tehlike arz edeci olduğunun altını çizen İl Sağlık Müdürü Dr. Necip Yemenici, en sağlıklı doğumun normal doğum olduğunu tekrarladı.

Dr. Yemenici, hanımlardan doğum yönteminde kararı doktorlarına bırakmalarını istedi.

İl Sağlık Müdürü Dr. Necip Yemenici, normal doğuma göre sezeryanlı doğum oranının daha fazla olduğunu bu oranda son bir kaç yıllık verilere bakıldığında bu oranın çok az düşüş gösterdiğini açıkladı.
Özel hastanede
oran yüksek
Afyonkarahisar’da göreve başladığı günden itibaren sürekli olarak Sağlık Bakanlığı uygulamaları doğrultusunda normal doğumun yaygınlaşması için çaba sarf ettiklerini vurgulayan İl Sağlık Müdürü Dr. Necip Yemenici, bakanlığın bu konuda çok duyarlı olduğuna dikkat çekti. Son üç yıllık verilere bakıldığında sezeryan yöntemli doğumlarda bir miktar düşüş olduğunu ancak bu oranın hedeflenen oran olmadığını aktaran Dr. Yemenici; “İlimizdeki hastanelerde 2009 yılında doğumevinde, üniversite hastanemizde ve özel hastanelerde dahil olmak üzere 10 bin 341 adet doğum gerçekleşmiş. Bu doğumların yüzde 49,5’u toplamda sezeryanle yapılmış. 2009 yılındaki veri detayına baktığımızda ise, Bakanlığımıza bağlı kamu hastanelerinde 7 bin 768 adet doğum olduğunu görüyoruz. Bunların 3 bin 429’u sezeryan olmuş, bakanlığa bağlı hastanelerde 2009’da sezeryan oranı yüzde 44’dür. Özel hastanelerde bu oran yüzde 71’dir. Üniversitemizde bu rakam yüzde 55 civarındadır. İl geneline bakıldığında yüzde 49,5’dur.” dedi.
Özel hastanelerde
2010’da düşüş var
Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerde sezeryan oranının daha az olduğunu söyleyen İl Sağlık Müdürü Dr. Necip Yemenici, özel hastanelerde sezeryanlı doğumun daha fazlaca yaptırıldığını kaydetti. Bu tespitin ardından özel hastane yetkilileri ile toplantı yaptığını dile getiren Dr. Necip Yemenici; “2010’da 2009 yılının doğum yöntemi verilerini aldıktan sonra özel hastane yetkilileri ile toplantı yaptım. 2010 Yılında ilimiz hastanelerinde 10 bin 370 tane doğum olmuş bunun yüzde 50,7’si sezeryanle yaptırılmış. 2009 Yılına göre 2010’da bir miktar yükseliş olduğunu görüyoruz. On bin 370 adet doğumun 5 bin 255’i sezeryan olmuş. Biz 2010 yılından itibaren sezeryenli doğumları veri toplama safhasında ikiye ayırdık. Öncelikle primer dediğimiz ilk sezeryan sonra birden çok sezeryan. İlimiz toplamında 2009’da 10 bin 370 adet doğumun 2 bin 758’ne ilk sezeryan yapılmış. İki bin 758 sezeryanın bin 579’u bakanlığımıza bağlı, 895’i özel hastanelere bağlı 273 adedi üniversitelere bağlı primer sezeryanlerdir. Oranlara baktığımızda primer sezeryanın oranı bakanlığımıza bağlı hastanelerde yüzde 22,5, özel hastanelerde yüzde 36,6 üniversitede yüzde 32’dir. Genel olarak baktığımızda bakanlık hastanelerinde yüzde 44,70, özel hastanelerde yüzde 65, üniversite hastanelerinde yüzde 59’a varan bir oran var.” diye konuştu.
Bir miktar düşüş var
Sürekli olarak sezeryanın üzerinde durduklarını, sağlık açısından zorunlu olmadıkça normal doğum yapmaktan kaçınılmamasına vurgu yapıldığını yineleyen Dr. Necip Yemenici, 2011 yılı verilerine bakıldığında bir miktar düşüş görüldüğünü bildirdi. Geçen yıl toplam sezeryanli doğum oranının yüzde 49 olduğunu ifade eden Yemenici şöyle konuştu: “Sezeryandeki düşüş oranı 1,8 olmuş. Geçen yılın toplam sezeryan oranı yüzde 48,9. 2011 Yılının primer sezeryan oranı ise yüzde 25’dir. Bakanlığımıza bağlı hastanelerde ilk sezeryan oranı yüzde 20,2, özel hastanelerde yüzde 32, üniversite hastanelerinde yüzde 25’dir. İlk kez yapılan sezeryan oranında düşüş olduğunu görüyoruz. Bakanlığımızın hedefi ilk sezaryenleri yüzde 20’nin altına düşürmek. İnşallah hastanelerde bunu gerçekleştireceğiz. Biz kamu hastanelerinde yüzde 20’yi yakalamışız. Üniversite ve özel hastanelerinde bu oranda gitmesini sağlamak istiyoruz. Normal sezaryanda yüzde 49’luk bir oran var. Devlet hastanelerimizde yüzde 38,5, yüzde 64 özel hastaneler, yüzde 51’de üniversite hastanemizin toplamda 2011 oranları mevcuttur. Üniversitemizde geçen yıla göre düşüş var. Özel hastanelerde geçen yıla göre düşüş yok. Bakanlığımıza bağlı hastanelerde yüzde 6’lık bir düşüş var.”
Entellektüel kadının
tercihi sezeryan
Genel anlamda yapılacak bir değerlendirme sonucu Afyonkarahisar’da çok minimal düzeyde de olsa sezeryan oranlarında bir düşüş olduğunu ifade eden İl Sağlık Müdürü Dr. Necip Yemenici, primer sezeryan oranlarında düşüşün başladığını kaydetti. Primer yani ilk kez yapılan sezeryan oranlarının yüzde 20 altına düşmesi gerektiğini tekrarlayan Yemenici; “Biz bunu defalarca söyledik. Sadece hekimler sezaryan yapan taraf olarak görülmesin. Hekim arkadaşlarla konu üzerine yaptığım görüşmelerde vatandaşında sezeryan istediğini söylüyorlar. Şuna üzülüyorum entellektüel kesim daha çok sezeryanı tercih ediyor. Sağlık personelimle yaptığım toplantılarda sorduğumda salonun yüzde 50’den fazlasının doğumu sezeryanla yaptığını öğreniyoruz. Sağlık personelimizde bile böyle bir durum var. Üniversite mezunu olan kesimlerde bu oran maalesef daha yüksek. Kırsal kesimdeki bayanlarda oran daha düşük. Çünkü kırsal kesimdeki bayana doktoru normal doğum yapabilirsin dediğinde o bayan durumu doktoruna bırakıyor. Ama diğer bayan sezeryanda ısrar ediyor. Doktorun burada yapacağı bir şey yok. Hastanın hekim ve müdahale yöntemini seçme hakkı var. Dolayısıyla hekimde zor durumda kalıyor.” şeklinde konuştu.
Kadının bilinçlenmesi şart
Normal doğum oranı artışında hekimlere düşen oranın yüzde 50 ise vatandaşa düşen bilinçlilik oranında yüzde 50 olacağına temas eden İl Sağlık Müdürü Dr. Necip Yemenici sözlerine şöyle devam etti: “Vatandaş doğum yöntemini doktoruna bırakmalı. İnanıyorumki doktora bırakılan sezeryan daha başarılı olur. Çoğul gebelikler, zorunluluklar, kıymetli bebek doğumunda sezeryan tercih edilir. Öyle durumlar vardır ki jinekoloj masasına hasta yattığında bebek hiçbir müdahele gerektirmeden gelir. Zaten bilindiği üzere doğum fizyolojik bir olaydır. Doğum zor bir eylem. Ama gerekenin yapılmasında hanımefendilerin makul davranıp ikna olmaları şart. Ben isterdimki son 3 yılda sezeryan oranının yüzde 35’in altına düşmüş olduğu açıklamasını yapmak isterdim. ” (Kocatepe)