• Haberler
  • Genel
  • Din adamı anlattıklarını uygulayarak örnek olmalı

Din adamı anlattıklarını uygulayarak örnek olmalı

Vali İrfan Balkanlıoğlu, aylık personel toplantısına katılarak din görevlilerini ziyaret etti. Din görevlilerine hitap eden Vali Balkanlıoğlu, 'Dinimizi layıkıyla yaşayabilsek kurt ile kuzu bir arada gezer. Bu konuda din adamlarına önemli görevler düşüyor' dedi. Toplam 1100 cami varİl Müftülüğü’nün Haziran ayı personel toplantısına katılan Vali İrfan Balkanlıoğlu, din adamlarına hitap etti. Vali Balkanlıoğlu konuşma yapmadan [&hellip]

Din adamı anlattıklarını uygulayarak örnek olmalı

Vali İrfan Balkanlıoğlu, aylık personel toplantısına katılarak din görevlilerini ziyaret etti. Din görevlilerine hitap eden Vali Balkanlıoğlu, “Dinimizi layıkıyla yaşayabilsek kurt ile kuzu bir arada gezer. Bu konuda din adamlarına önemli görevler düşüyor” dedi.

Toplam 1100 cami var
İl Müftülüğü’nün Haziran ayı personel toplantısına katılan Vali İrfan Balkanlıoğlu, din adamlarına hitap etti. Vali Balkanlıoğlu konuşma yapmadan önce İl Müftü Vekili Ali Abay’dan müftülük hizmet ve çalışmaları hakkında bilgiler aldı. Ali Abay, son yıllarda teşkilatların genelinde il ve ilçe müftülükleri olarak en iyi günleri yaşadıklarının abartılı bir ifade olmayacağını söyledi. Özellikle din görevlilerinin daha rahat şekilde çalıştıklarını kaydeden Abay, Afyonkarahisar Müftülüğü görevine atanan Mustafa Kaya’nın kısa süre sonra görevine başlayacağını belirtti. İki şube müdürü, dört din hizmetleri uzmanı, bir eğitim uzmanı ve ayniyat saymanı eksikliği bulunduğunu aktaran Müftü Vekili Ali Abay; “Müftülüğümüzün çok ciddi anlamda bir personel sıkıntısı mevcut değildir. Merkez ilçeye bağlı köy ve kasabalarımızda toplamda 1395 personelimiz halen mevcut. 97 Eksiğimiz var. Hepsinin görevi başında olması halinde yaklaşık 1500 kişilik bir aileyiz. Merkez ilçeye bağlı kasaba ve köylerimizde kadrolu ve kadrosuz olmak üzere toplam 117 camimiz vardır. Merkez ilçeye bağlı kasaba ve köylerimizde toplam 216 cami mevcuttur. Şu an için 12’si sözleşmeli veya kadrolu şeklinde büyük bir kısmı doludur. İlçelerimizde; Kadrolu kadrosuz olmak üzere 235 camimiz, köyleri-mizde 649 camimiz toplamda 884 camimiz mevcuttur. İl genelinde olmak üzere; kadrolu ve kadrosuz olmak üzere toplam 1100 camimiz vardır. Bunların yaklaşık 65’i boştur. Son hafta başından itibaren müracaatlarını aldığımız 34 tane daha yeni genç arkadaş camiamıza katılacak. Bu katılmılar 27 Haziran Pazartesi tarihinden sonra olacak.” dedi.
Ersoy’un ruhaniyetine ithaf edildi
Merkez ilçeye bağlı köy ve kasabalarda faaliyet gösteren 50 adet Kur’an Kursu, ilçelerde 135 adet olmak üzere toplamda 185 kursun bulunduğunu aktaran Müftü Vekili Ali Abay, il merkez kasaba ve köylerinde 1303, ilçelerde 2879 adet olmak üzere 4082 öğrencinin 8 ay boyunca Kur’an Kurslarında eğitim gördüklerini belirtti. Bu sayının her geçen yıl arttığına işaret eden Abay; “Personelimizin eğitim durumuna baktığımzda göreve ilk başladığım yıllarda üniversite mezunu yok denecek kadar azken, bugün ön lisasan ve daha üstü lisans ve yüksek lisans olmak üzere personelimizin yüzde 67’si ön lisansa ve daha yüksek seviye de okul mezunudurlar. Bu da camiamız açısından sevindirici bir seviyedir. Ama şüphesiz iyinin her zaman daha iyisi, güzelin daha güzeli olacaktır. Hizmetlerimiz; Bu yıl malum olduğu üzere 2011 Mehmet Akif Yılı idi. Din görevlilerimiz arasında ilçeleri de kattığımız bir yarışma düzenlemiştik. Yarışmanın çerçevesi Safahat idi. Safahat’tan olmak üzere din görevlileri arasında güzel şiir okuma yarışması düzenlemiştik. Altı arkadaşımız bay ve bayan olmak üzere finale kalmışlardı. Altı arkadaşımız 5 ilçemizde şiir dinletisi şeklinde İl Müftülüğü Salonu’nda final olmak üzere yarıştılar. Belki Ersoy’un ruhaniyetine bir nebze görev ifa etmiş olmayı düşündük. Aile İrşad Büromuz faaliyete geçmişti. Ama Vaize hanım arkadaşımızın tayini çıkması sonucu personel sıkıntısı yaşanmaktadır.” diye konuştu.
Kur’an kursu hazırlıkları yapılıyor
Tüm kurumların ister özel ister resmi olsun kendisini sürekli yenileme ihtiya-cı duyduğunu kaydeden Müftü Vekili Ali Abay, müftülük olarak bu kapsamda din görevlilerinin kendilerini yenilemesine, daha iyi gelişmeleri-ne katkı amaçlı Hizmet İçi Eğitim Kursları’nın yaygın halde sürdürüldüğünü bildirdi. Söz konusu kursların 2007 yılından itibaren başlayıp; 319’u imam hatip, 26’sı müezzin kayyum, 42’si Kur’an Kursu öğreticisi olmak üzere toplamda 487 görevlinin kurslardan geçirildiğini dile getiren Abay; “Kurs gören kişi sayısı personelimizin üçte birine tekabül etmektedir ki kurslarımız aynı periyotta devam edecektir. Yaz Kur’an Kurslarına şu anda hazırlık yapıyoruz. Görevlilerimizle bir haftalık seminer yaptık. 187 Cami ve Kur’an Kursu’nda il merkezinde 5200 öğrenci ilköğretimin birinci kademesini bitiren ve daha üstü öğrencilerimiz vardır. İl genelinde 11 bin 374 öğrenci aktif olarak bizim 9 haftalık yaz kurslarımızı takip etmişlerdir. Son yıllarda vatandaşlarımzıın Hac ve Umre konusunda ki talepleri her geçen yıl ve gün artmaktadır. Bu sene Müftülüğümüze müracaat ile 18 bin 24 hacı adayımız kayıt yenileme veya ilk kayıt şeklinde başvuru yaptılar. Önce ki gün çekilen kuralar sonrasında yaklaşık 1600 kişinin kurası çıkmıştır. Bu şu demektir; 18 bin müracaat eden insanımız arasından yüzde 10’u bile hacca gidemeyecekler. Ama yapacak bir şey yok. Bu ayrıca vatandaşımızın Hac ve Umre konusunda ki gayreti için iyi bir rakam. Geçen sene 1300 civarında Suudi Arabistan’a Umreci göndermiştik. Kutsal iklime. Bu sene 1600 oldu. Ama sistem doldu. Şayet daha çok yer ayarlanıp sistem izin verse daha çok insanımız özellikle Ramazan ayında Umre yapmak üzere hazır beklemektedir.” şeklinde konuştu.
Bilgisiz yürütülen fikir yararsızdır
Vali İrfan Balkanlıoğlu, İl Müftü Vekili Ali Abay’ın verdiği bilgilerin ardından din görevlilerine hitap etti. Afyonkarahisar Valiliği görevine yaklaşık 6 ay önce atandığını kaydeden Balkanlıoğlu, bu süre zarfında ili her yönüyle tanımaya çalıştığını kaydetti. İlim sahibi olmadan fikir sahibi olmanın son derece önem taşıdığına dikkat çeken Vali Balkanlıoğlu; “Herkes her konuda fikir yürütür. Ama arkasında bir bilgi yoksa çoğu zaman yararsız olur. Bunun en kötüsü de din adamları ile ilgili olandır. Eğer din adamları yeterli bilgi ve donanıma sahip olmadan fikir yürütürlerse, toplum açısından hem büyük bir vebal altında olurlar hem de insanları yanlış yönlendirirler. Müftü Vekiline söylemiştim. Böyle bir toplantınız olduğunda ben de katılayım diye. En azından arkadaşlarımızın bir bölümünü tanıma imkanını bulayım istedim. Bir toplumu meydana getiren unsurların başında din birliği gelir. Dinimiz İslam dini barış ve kardeşlik dinidir. Adı üstünde, Atatürk Kurtuluş Savaşını buralarda kazanmış, Çanakkale Savaşı’nda Nutuk’a kadar girmiştir. Atatürk şöyle bir anısından bahsediyor: ‘Çanakkale’nin düşman siperleri ile aralarında ki mesafenin 8 metreye kadar düşmüştü. Parmağınızı kaldırsanız 50 tane kurşun geliyor. Kurşunlar havada çarpışıp havada kenetleniyordu. Öncü kuvveti oluşturan askerler oracıkta şehit düştü. Geride kalanlara bakıyorum, hepsinin elinde Kur’an-ı Kerim. Okumayı bilenler Kur’an okuyorlar bilmeyenlerde bildikleri duaları okuyarak bir an önce cennete gitmeye hevesleniyorlar. Zerre kadar korku geriye çekil-me, endişeye kapılma durumu yok hiç kimsede. Bir an önce cennete gitmeye hazırlanıyorlar. Bu iman ve ruh bize bu savaşı kazandırmıştır.’diyor.” dedi.
Dinimiz tam yaşanamıyor
Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu, bir idam mahkumuna infaz edileceği söylendiğinde siyah saçlarının sabaha kadar ağardığı örneğini vererek iman sahibi insanların ölüme giderken metanetlerini koruduklarını dile getirdi. İman ve Kur’an sahibi kimselerin ölmenin her şeyin sonu olmadığını bildiğini, Allah’a inanıp güvenen müminlerin onları yalnız bırakmayacağına dikkat çeken Vali Balkanlıoğlu şöyle konuştu: “Allah’ın kendisini asla zor durumda bırakmayacağına inanarak davaya sarılmak kişileri her türlü korku ve endişeden uzaklaştırır. Şimdi kısaca bizi biz yapan değerlerin başında dinimiz gelir. Eğer İslam dini kelimenin tam anlamıyla uygulanabilse kurtla kuzu yan yana yaşar. Ne terör olur ne anarşi olur ne de bölgemizde ki illere göre fazla cinayet işlenen Afyon’da cinayet işlenir. Ben istatistiklere bakmıştım. Komşu illerimizde yıllık cinayet sayısı 6-7’yi geçmiyor. Bizde ise 45-50. Kafası bozulan hemen bıçağı sallayıveriyor. Dolayısıyla din görevlilerimize çok iş düşü-yor. İnsanlarımızın dini konularda ki eksiklikleri görüntüleri fazla yokmuş gibi olsa da takliti mahiyette kalıyor. Yani insanlarımız işin içine tam olarak nüfuz edemeyebiliyor. Yerine göre sadece namaz kılmak değildir dindar olmak. Kul hakkı yememek. En büyük kul hakkı da bir kişinin canına kıymaktır. Bir insanı öldürmek malumunuz bütün insanlığı öldürmek gibidir. Eğer şurada bin kişi varsa 999’u suçlu bir tanesi masumsa o masuma sebep hiç kimseye 999 suçlunun kaçacağını bilseniz de zarar veremezsiniz. Bir insan bir alemdir. Bu bilinç ve şuuru insanlara verebilsek ne hırsızlık olur ne kimse aç kalır. Her türlü hayır hasenat işleri alır yürür. Kimse halinden şikayetçi olmaz. Kapılarımız açık yatarız. Genç kızlarımız dağ başlarında tek başına dolaşabilir.”
Din hizmeti özel görev
Günümüzde dini inanca yönelik bir çok eksiklikler olduğundan yakınan Vali İrfan Balkanlıoğlu sözlerine şöyle devam etti: “İnanmadığı şeyleri söyleyen insanlar hangi davayı anlatırsa anlatsın tesirli olmaz samimi olmaz. Adam komünistse kendisi komünizme inanmıyorsa, komünizmin faziletlerini anlatsa o da tesir etmez. Bir şeyi anlatıyorsan, insanlara tavsiye ediyorsa öncelikle onu kendin yaşayıp inanman gerekiyor. Bu işi arkadaşlarımızın sadece maaş aldıkları bir iş olarak görmediklerini biliyorum. Yaptığınız iş herhangi bir memuriyet işi gibi değil. Allah size güzel bir meslek kısmet etmiş. Mesleğiniz gereği din hizmetlerinde bulunuyorsunuz. Buna öncelikle çok şükretmek lazım. Çocuğunuza bırakabileceğiniz en güzel miras. Mesleğin getirdiği sorumluluklar var. Çevresel noksanlıklarda kendinizi öncelikle kendinizi eğitip ilmahal bilgilerinden tutunda bütün İslami ilimler konusunda bilgi sahip olup yaşantınızla insanlara örnek olmalısınız. Yapmazsanız vebali olduğunu düşünmeniz lazım. Çünkü 20-25 yıldır bu mesleği içindeyim. Kaymakamlık da yaptım Türkiye’nin her yerinde. Dört yıla yakında valilik görevindeyim. Bazen görürdüm din görevlileri arasında öncelikle ilmiyle sonra yaşantısıyla insanlara örnek olan sırf Allah rızası için bu görevi yapan din görevlilerinin dinden diyanetten uzak gibi gözüken bölgelerde bile fevkalede saygın bir yere ulaştığını o köyünün veya o yörenin sevgilisi haline geldiklerini gördüm. Maalesef özellikle köylerde birbirlerini çekemeyen insanlar çok fazladır.” (Kocatepe)

Bakmadan Geçme