Halil KOCAŞABAN
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın bir İngiliz gazetesine yaptığı açıklamalar ve skandal tutumunun zamanlamasına dikkat edelim. Birine bir sıfat kazandırır ve onu zamanı gelince konuştururlar.
TC’nin Libya ile kıta sahanlığı anlaşması ve Doğu Akdeniz atakları ve Bu konularda KKTC’nin önemi. Bütün bunlar birlikte değerlendirlmelidir. Anavatan-yavru vatan ayrımına karşı çıkan, Rumların stratejik hesaplarına hizmet eden Türkiye’ye ekonomik bağımlılığı azaltmak için Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin desteğine ihtiyaç duyduğunu küstahça seslendiren ve gizli niyetlerini itiraf eden Akıncı ENOSİS’in yörüngesine çoktan girmiştir.
Kıbrıs Türklüğü’nü Rum planlarına zincirleyip tutsak etmek maksadıyla elinden geleni ardına koymayan Mustafa Akıncı Türkiye’ye ve Türk milletine şükran duyması gerekirken sırtını dönmüş, yüzünü de zalimlere çevirmiştir.
Bu ayıp ve ahlaksızlığın hiçbir vicdanda, hiçbir siyasi anlayışta yeri olamayacaktır.
Mustafa Akıncı’nın işgal ettiği koltuğa layık olmadığı açıktır.
Bu nedenle Cumhurbaşkanlığından derhal istifa ederek emaneti Kıbrıs Türklüğü’nün iradesine teslim etmesi kaçınılmaz bir gerçektir. Gerektiği zaman, hadsize haddini bildirmek,
Kırk yetime kaftan giydirmekten üstündür. Demiş atalarımız adına, soyadına ve makamına layık olmayan, ihanetin cisimleşmiş hali Akıncı’ya da sözlerini aynen iade ediyor ve kınıyorum!
Akıncı ve yandaşları unutmamalıdır ki, Kıbrıs Türk’tür, Türk kalacaktır.
Allah’ın izniyle Beşparmak Dağları’na dökülen şehit kanları hiçbir şart altında silinmeyecek, kutlu ceddimizin emanetleri çiğnetilmeyecektir.
SAYGILARIMLA