Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Şemseddin YASAN
e-posta: YAZARIN TÜM YAZILARI

DEVLETE YÜK

Devlet, bazı kurumları, fabrikaları özelleştirmeye çalışıyor. Böylece devletin sırtına yük olmuş ve devleti zarara sokan, milletin işini zamanında yapamayan yerleri bir bir elden çıkarmak için epeyce uğraşıyor. İhale ve satışları hepimiz görüp şahit oluyoruz.
Bu durumdan kim nasıl karlı çıkıyor? Ya da kim ne kadar zarardan kurtulmuş olacak? Burası çok önemli! Bir de bu kar ve zarar işini halkımızın ne kadarı anlıyor? Bu tür şeylere ön yargılı olup ta kulaklarını tıkayan, daha doğrusu anlamak istemeyenler de çok fazla! Yine bir kısmı da işsizlik, yokluk bahanesiyle yine kandırılıyor! Bütün bu tepkileri çok iyi irdelemek gerekir!
Eğer, özelleştirmeye karşı çıkanlar, kandırılanlar çoğunlukta ise ve bunların sesi cürümünden fazla çıkıyorsa; Özelleştirme devlet için millet için ne kadar simsariye kazancı çok bile olsa bu işten hemen vazgeçmek en akıllıca iş olur! Aksi takdirde bu iş, belki de iktidarın sonunu getirebilir hem de özelleştirme işi büyük bir hüsranla son bulabilir! Diğer arkasında bekleyen özelleştirmelere de ket vurmuş olur!
Böylesi bir kâbusu yaşamamak için; Özelleştirme işine girmeden, ilk öncelikli hususlar bir bir yapılması gerekir! Buna halkı satış için hazırlama, kamuoyu oluşturma da diyebiliriz. Velhasılı özelleştirilmesi gereken yerlerin;
-Maliyeti artırdığını.
-Üretiminin azlığını.
-Özel sektöre karşısında devlette idare zafiyetini olduğunu.
-Pazarlama ve kalite işinin nerede ise hiç olmadığı bir iş yerinin çalışma şansının olmadığı, bu şekilde devletin elindeki bu müesseselerin yürüyemeyeceği, bu nedenle hem halkımıza hem de devletimize çok büyük zararlar açabileceği iyice anlatılmalı. Bu hususta yoğun bir propaganda, ikna çalışmalarının en başta yapılması gerekir…
Mesela, Hastaneler, Posta haneler ya da Şeker Fabrikaları mı zarar ediyor. Bu konuda hiç acele etmeden halkımız iyice bilgilendirilmeli. Dahası, bir de ikna edilmeli! Çünkü mal sahibi Millet! O tamam demeden bu iş, bu satış olamaz, olmamalıdır!
Bu konuda bir bakanlık yetkilisi bize birkaç sene önce bilgi vermişti. Toz şeker, kağıt ve fındığın uluslar arası pazardaki rekabetini ve bu konudaki Ülkemizin inanılmaz gayretlerini, fedakarlılarını ve üreticiye yapmış olduğu destek ve teşvikleri bir bir anlattı! O gün inanın hepimiz hayretler içinde kaldık!
Bu konuda çok basit bir örnek: Çoğu hükümetin bir türlü özelleştirmesini başaramadığı devletin en son Başbakan Tansu Çiller’in nerede ise bedava vereceği SEKA Fabrikalarının zararından bahsetmek istiyorum. Devlete ait bir Seka Fabrikasında dört yüz civarı işçi çalışıyor. Atıyorum, aylık 80-100 ton civarı kağıt çıkıyor. Yine aynı ilde bir özel sektöre ait bir kağıt fabrikasında 35-40 kişi çalışarak 500-600 ton kağıt üretiyordu!
Devlet kağıdın tonunu 600’e mal edip, en az 650’ye satmış olursa ancak o zaman para kazanabiliyordu!
Oysa, Özel sektör aynı kağıdı diyelim ki 120 TL’ye mal ediyor ve 200 TL’ye aynı piyasada satıp müthiş paralar kazanıyordu!
Bu durumda talep hangisine olur?
Tabi ki, ucuz olana yani Özel sektöre.
Piyasanın şartlarında devlet kağıt satmağa kalksa batacak!!!
Maliyetine satmağa kalksa yine batacak!!!
O zaman bu zarardan kurtulmanın tek çaresi kağıt işini bırakıp, iş yerini satması gerekiyor!
Böylesi zarar eden bir fabrikayı kim alır!
Tabi ki kimse almaz!
O zaman devlet ne yapıyor? Tutturabildiğine, kaç para kaç para satmaya, zarardan bir an evvel kurtulmaya çalışıyor!
Bu durumda da en başta muhalefet partileri ve sendikalar şiddetle karşı çıkıyor! Medya gücünü de ardına alarak iktidara saldırıyorlar!
Böylece her özelleştirme; Bir iktidarın düşmesine ve ardından da siyasi kargaşalar ve kaoslara sebep oluyordu!
Sonuç olarak; Halkımızın, devletimizin bu işten ne karı oluyordu? Çıkarı menfaati var mıydı?
Tabi ki hayır! Bilakis milyarları bulan çok büyük zararlar ediyordu!??
Sürekli zarar eden bir devlette; yatırım olmaz, kalkınma olmaz. Hele hele o ülkede huzur, refah, iç asayiş ve bağımsızlık, özgürlük diye bir şey asla olamaz, asla görülmez!
O zaman devletin yapacağı tek şey;
Özel sektörün işine burnunu sokmayacak! Aslanlar gibi vergisini, harcını toplayacak. İç ve dış güvenliğini koruyup, Uluslar arasındaki hak ve hukukuna sahip çıkacak…

YAZARLAR

TÜMÜ

SON HABERLER