'Devlet, elindeki yetkiyi devredemez' – Kocatepe Gazetesi
Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Kemal Demirkırkan, yeni yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname hakkında görüşlerini paylaştı. Demirkırkan, 'Yayınlanan kararnamenin en çarpıcı yanı ise terör olaylarını önleyen sivillere yargı muafiyeti getirilmesi olmuştur. Ülkemizin kamplaştığı, siyasetin en üst kademelerinde dahi bir diğerini terörist diye nitelediği bir dönemde sivil çetelere, mafya bozuntularına gün doğmaktadır. Referandum öncesi Hayır oyu verenlerin [&hellip]
Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Kemal Demirkırkan, yeni yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname hakkında görüşlerini paylaştı. Demirkırkan, “Yayınlanan kararnamenin en çarpıcı yanı ise terör olaylarını önleyen sivillere yargı muafiyeti getirilmesi olmuştur. Ülkemizin kamplaştığı, siyasetin en üst kademelerinde dahi bir diğerini terörist diye nitelediği bir dönemde sivil çetelere, mafya bozuntularına gün doğmaktadır. Referandum öncesi Hayır oyu verenlerin terörist ilan edildiğini henüz kimse unutmadı. Devlet elindeki yetkiyi güvenlik ve asayişi sağlama görevini başkalarına devrettiği anda devletin yeterliliği tartışmaya açılır. Bu vahim hatadan bir an önce dönülmelidir” dedi.
MECLİS GÖRMEZDEN GELİNDİ
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yasama yetkisinin kullanılmadığına dikkat çeken Demirkırkan, “Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 695 ve 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin (KHK) Bakanlar Kurulu’nda 20 Aralık 2017 tarihinde görüşüldüğü anlaşılıyor. Ancak bu KHK’lar meclisin açık olduğu bir dönemde, mecliste halkın vekilleri tarafından görüşülerek kanunlaştırılması yerine, 4 gün bekletilerek Resmi Gazete’de yayınlanmıştır. Milletin iradesinin yansıdığı en değerli yer olan’ TBMM bypass edilmiştir” ifadelerini kullandı.
TAŞERON KONUSUNU HALK PARTİSİ GÜNDEME GETİRDİ
Taşeron işçilerinin kadroya alınması konusunun Cumhuriyet Halk Partisi tarafından gündeme getirildiğini belirten Demirkırkan, “AKP tarafından sahiplenilip hayata geçirilmesine sevinmekle birlikte, toplumun geniş bir kesimini etkileyen bu uygulamanın tüm yönleriyle Mecliste ele alınıp sendikalar ve çalışma örgütlerinin de katkısıyla eksiksiz çıkarılması gerekirken, meclisten kaçırılarak KHK ile hayata geçirilmesini anlamakta güçlük çekiyoruz.2 milyon taşeron işçi varken, Çalışma Bakanının 450 bin kişiye kadro verileceği açıklaması sorunun gerçek anlamda çözülmediğini gösteriyor. Bu düzenleme ile taşeron işçilerin kadroya geçmesini yazılı-sözlü-uygulamalı sınav şartına bağlanması, emeklilik hakkı kazananların kadroya geçirmemesi, kadroya geçenlerin emeklilik tarihine kadar çalışabileceğini, sonrasında çalışamayacağı şartları ciddi eksiklikler olarak göze çarpmaktadır” diye konuştu.