• Haberler
  • Gündem
  • 'Devlet adamıyım, devletimin yanındayım' – Kocatepe Gazetesi

'Devlet adamıyım, devletimin yanındayım' – Kocatepe Gazetesi

Tutuklu olarak yargılanan eski İkmal ve Garnizon Komutanı İsmet Gökhan Gülmez'in dünkü duruşmasında tanıklar dinlendi. Tahliye talebi reddedilen Gülmez'in duruşması ileri bir tarihte görülecek. İleriki duruşmada, Afyonkarahisar Valisi Aziz Yıldırım ve Astsubay Fırat Deniz Yürekli tanık olarak dinlenecek. FETÖ/PDY soruşturması kapsamında tutuklu olarak yargılanan Afyonkarahisar İkmal ve Garnizon eski Komutanı İsmet Gökhan Gülmez'in yargılaması dün [&hellip]

Tutuklu olarak yargılanan eski İkmal ve Garnizon Komutanı İsmet Gökhan Gülmez’in dünkü duruşmasında tanıklar dinlendi. Tahliye talebi reddedilen Gülmez’in duruşması ileri bir tarihte görülecek. İleriki duruşmada, Afyonkarahisar Valisi Aziz Yıldırım ve Astsubay Fırat Deniz Yürekli tanık olarak dinlenecek.

FETÖ/PDY soruşturması kapsamında tutuklu olarak yargılanan Afyonkarahisar İkmal ve Garnizon eski Komutanı İsmet Gökhan Gülmez’in yargılaması dün öğleden sonra Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Gülmez’in tahliye talebi reddedilirken duruşması ileri bir tarihe ertelendi.
İKİ TANIK
DAHA DİNLENECEK
Afyonkarahisar İkmal ve Garnizon eski Komutanı  İsmet Gökhan Gülmez’in dün öğleden sonra görülen duruşmasında Yarbay Ali Murat Boyraz, Binbaşı Ali Tümer, Albay Ali İhsan Emre, Emir Astsubayı İbrahim Yıldırım tanık olarak dinlendi. Öte yandan Afyonkarahisar Emniyet eski Müdürü İbrahim Özel’in de tanık olarak yazılı ifadesi okundu. Cumhuriyet Savcısı, ileride görülecek olan duruşmada Vali Aziz Yıldırım ve Astsubay Fırat Deniz Yürekli’nin tanık olarak dinlenmesini talep etti.
İDDİA; DARBEYE KARŞI
DURUŞ SERGİLEMEMEK
Mahkeme Başkanı Sanık İsmet Gökhan Gülmez’e hakkında Silahlı Terör Örgütüne Üye olma iddiasıyla açılan kamu davasındaki iddiaları hatırlattı. 15 Temmuz darbe kalkışması sonrası Kanun Hükmünde Kararname ile ihraç edilen Gülmez’in küçük oğlu Furkan Gülmez’in FETÖ ile iltisaklı olup kapatılan İpek Üniversitesi’nde okuyup, bu okula eğitim masrafları karşılamakla destek olduğu belirtildi. Darbe kalkışmasından iki gün önce Lojistik Komutanı ile makamında Ankara’da görüşme yaptığı, dönemin Lojistik Komutanının da aynı suçlama ile tutuklu olduğu ifade edildi. 15 Temmuz’da Yurtta Sulh Konseyi yapılanmasında Sıkı Yönetim direktifleri doğrultusunda Sanık İsmet Gökhan Gülmez’in Ankara’ya Kara Kuvvetleri Komutanlığına ataması yapılacağı delilin de bulunduğu ifade edildi. İddialar arasında Gülmez’in darbeye karşı net bir duruş sergilemediği de dile getirildi.
“332 GÜNDÜR TUTUKLUYUM”
Mahkemede ilk olarak Sanık İsmet Gökhan Gülmez dinlendi. 332 gündür tutuklu olduğunu, bunun 313 gününü hücrede geçirdiğini, tutukluluğunun 149’ncu gününde ailesi ile telefonla görüştüğünü, bu sürenin 156’ncı gününde ise ailesini cam gerisinden yüzünü görebildiğini dile getirdi. Tutukluluğundan 160 gün sonra eşine ve torununa sarılabildiğini aktaran Gülmez; “Hakkımda basında “darbeci general’ ‘hain’ ifadeleri kullanıldı. Bana 333 gün sonra da olsa savunma hakkı veren Türk adaletine şükranlarımı sunuyorum. 56 yıllık hayatımın tamamını anlatmayacağım. Ama kısa örneklerle durumumu anlatmak istiyorum” dedi.
“YEMİNİME İHANET ETMEDİM”
Asker bir babanın evladı olarak Samsun’da dünyaya geldiğini, doğumu itibariyle asker maaşı ile büyüdüğünü, 14 yaşından itibaren çok sevdiğini vurguladığı asker üniformasını giydiğini belirten Sanık Gülmez; “Ben her şeyimi aziz milletime borçluyum. Eğitim sürecimizden itibaren sınırsız imkânlar verildi. Buna karşı doğru ve dürüst bir insan olmayı ve yeri geldiğinde vatanım için canımı vermeye yemin etmiş bir insanım. Albayrak ve namusumuz bildiğimiz silahın üzerine namusum ve şerefim üzerine yemin ettim. Bu sıradan edilmiş bir yemin değil tüm içtenlikle bağlı olduğum bir yemindi. Yeminime hiçbir zaman ihanet etmedim. Hiçbir zaman işten kaçmadım. Ben tatil ve bayram nedir bilmedim. Bu doğrultuda sağlığımı ve ailemi ikinci planda tuttum” diye konuştu.
“BENİ ZATEN ATAYAMAZLARDI”
5 Eylül 2012 tarihinden 16 Temmuz 2016 tarihine kadar Afyonkarahisar İkmal ve Garnizon Komutanlığı görevini yürüttüğünü belirten Sanık İ. Gökhan Gülmez, İkmal Komutanlığı’nın önemli bir görev olduğunu dile getirdi. Bu görevi doğrultusunda 11 ayrı yerde konuşlanmış 14 ikmal birliğinden sorumlu olduğunu belirten Gülmez; “Afyonkarahisar’da 15 Temmuz akşamı kan dökülmediyse bu iğrenç darbe girişiminden yüz akı ile çıkmamızda bizim hiç mi katkımız olmadı? Garnizon Komutanlığı önüne gelip İstiklal Marşımızı söyleyen vatandaşlar ‘Asker sana canım feda’ diye bağırdılar. Afyonkarahisar’da 4 yıl görev yapmış, halkla bütünleşip, protokol ile hiçbir sorunu olmayan bir insandım. Yurtta Sulh Konseyi olarak tanımlanan yapının benim ismimi atama listesine yazması işte bu yüzden. Zaten beni atayamazlardı” şeklinde konuştu.
“KANUNSUZ
 EMRİ VE MESAJI YAYINLAMADIM”
Sanık İ. Gökhan Gülmez, 15 Temmuz akşamı konutta yemekli misafiri olduğunu, misafirlerini uğurlarken Ankara’daki kızının telefonla arayarak, “Baba burada uçaklar alçaktan uçuyor. Ne oluyor?” dediğini aktardı. Kendisinin durumu öğreneceğini söyleyerek telefonu kapattığını belirten Gülmez; “Televizyonu açtım. Eski adıyla Boğaziçi Köprüsü üzerinde tankları gördüm. Hemen kışlaya gittim. Önce araç gelmesini bekledim. Aracın gelmesi uzayınca sivil bir araçla kışlaya gittim. Kışlaya gidince gönderilen mesaj ve emri okudum. Kanunsuz olan hiçbir yazılı emir yerine getirilmez. 14 ayrı birlikten sorumluyum hiçbirine bu kanunsuz emri yayınlamadım” ifadelerine yer verdi.
HEYET, HARP
CERİDESİNİ SORGULADI
Mahkeme Başkanının, 15 Temmuz gecesi astlarıyla istişare edip etmediğini sorduğu Sanık Gülmez, sorumlu olduğu 14 birliği kontrol ederek hemen Harekât Merkezine indiğini ifade etti. Kendi aralarında konuşup konuşmadıkları sorusuna Gülmez; “Böyle bir darbenin olamayacağını söyledim. Tüm subayları birliğe kendim çağırdım. Hiç şüpheniz olmasın” cevabını verdi. Darbe kalkışmasından iki gün önce Ankara’ya devir teslim törenine katılmak için gittiğini söyleyen Gülmez’e harp ve barış ceride kayıtları soruldu. Mahkeme heyeti özellikle kritik zamanlarda açıldığı ifade edilen harp ceridesinin neden açıldığı üzerinde sıkça durdu. Darbe kalkışması gecesinde Afyonkarahisar İkmal ve Garnizon Komutanlığı’nda harp ceridesi açıldığının vurgulayan Mahkeme Başkanına Gülmez, “Ben sadece ceride açın emrini verdim. Harp ceridesi açın demedim” dedi. Mahkeme Başkanı harp ceride kaydının 15 Temmuz gündüzünde henüz darbe esamesi yokken saat 14.24’de harp ceridesi açılma kaydının amacını sordu. Gülmez, “harp ceridesi” ifadesinin yanlış olduğunu, kalkışma gecesinde sadece ceride açılması emrini Yarbay Ali Murat Boyraz’a verdiğini kaydeden Gülmez, harp ceridesi açılmasını “işgüzarlık” olarak yorumladı.
“SAYIN VALİ’YE SORUN,
GELİN DEMEDİ”
Hayatı boyunca öğrenci iken de terör örgütü ile hiçbir bağının bulunmadığını ifade eden Afyonkarahisar Valisi Aziz Yıldırım’ın kendisine gel demediğini belirten Gülmez, “Sayın Valiye bir daha sorulsun. Kendisi bana yanına gelmemi söylemedi” dedi. Mevcut durumda birliği başında kalması gerektiğini olağanüstü bu durumda birliğin terk edilemeyeceğini belirten Gülmez, 15 Temmuz akşamı bizzat birliğinin başında kaldığını dile getirdi.
“VALİMLE BAŞINDAN
BERİ GÖRÜŞTÜM”
Küçük oğlu Furkan Gülmez’in örgütle iltisaklı olup sonra kapatılan İpek Üniversitesi’ndeki öğrenimi sorulan Gülmez, çocuklarının vatansız yaşanmayacağını en iyi bilenlerden olduğunu devlet tarafından kapatılmayan bu okuldan çocuğunu alma gereği duymadığını dile getirdi. “Niye beyanat vermediniz?” sorusuna “Devletime, milletime olan bağlılığım anlaşılmadı da bir beyanat vermemle mi anlaşılacaktı” cevabını verdi. Hâkimin, “16 Temmuz sabahına kadar Vali Beyi aramamanız ilginç?” sorusuna karşılık Gülmez; “Afyonkarahisar’da kan dökülmesine meydan vermeden, demokrasiye sahip çıktım. Valimle darbe kalkışmasının en başından beri görüştüm. Birliğimin başındaydım. Sayın Valimin yanına gitmediğim için art niyetli olduğumu düşündüğünü sanmıyorum” diye konuştu.
“TÜRK ADALETİNE GÜVENİYORUM”
Mahkeme Başkanı Vali Aziz Yıldırım ile Sanık İsmet Gökhan Gülmez’in ifadelerinin çeliştiğini söyledi. Sanık Gülmez, Vali Yıldırım’a Afyonkarahisar’a Sıkı Yönetim Komutanı olarak atanan Albay Sabahattin Gümüş’ü ismen tanıdığını, şahsen tanımadığını belirterek; “Vali Beye, Sabahattin Gümüş’ü tanımadığımı söyledim. Meslek hayatım boyunca o kişi ile hiç çalışmadım. Hayatım boyunca hiçbir terör örgütü içinde olmadım. Hiçbir terör faaliyetinde bulunmadım. Herkese saygı duydum ve herkesten saygı gördüm. Annem, babam ameliyat olduklarında, eşim 41 derece ateşle hastaneye kaldırıldığında bile görevimin başındaydım. Bayramlarda bile ailemle kahvaltı etmek yerine, ilk bayramlaşmamı kınalı kuzularım Mehmetçiklerimle yaptım. Şimdi ise bana terör örgütü üyesisin diyorlar. Bu ayıptır, vicdansızlık, utanıyorum. Türk halkının vicdanına ve Türk adaletine güveniyorum. Adımın terör örgütü ile anılması mümkün olamaz. 332 gündür hukuken bir delil olmamasına karşı tutukluyum. Mahkeme heyetinin adil yargılama yapacağına inancım tamdır. Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum” ifadelerine yer verdi.
“EMRİ NÖBET
YERLERİNE TAKVİYE İDİ”
Atamalı Disiplin Subayı olduğunu, protokol subaylığı yaptığını ve üç şubeden sorumlu olduğunu belirten Tanık Yarbay Ali Murat Boyraz, darbe kalkışması akşamında saat 20.00 sularında ailesiyle birlikte Akarçay’da olduğunu, Nöbetçi Amirin kendisini cep telefonundan arayarak acil durum nedeniyle mesaiye gelmesini istediğini kaydetti. Garnizona sivil olarak gittiğini daha sonra da üniformasını giydiğini ifade eden Boyraz; “Komutanımın yanına çıktım. Elbiseni giy gel dedi. Daha sonra da izinde olan personeli de çağırmamı istedi. Komutanımıza ‘Böyle darbe mi olur? Bunu kim yapıyor?’ diye sordum. Kendisi, ‘Ben, sen, o. Biz, siz, onlar’ dedi. Yüzüne anlamaz şekilde baktım. ‘Kapıdan biri girer silah doğrultur darbe olur’ dedi. Komutanımız bize Valiyi, Jandarma Komutanını vd. tutuklama gibi bir emir vermedi. Verdiği emir, nöbet yerlerinin takviye edilmesidir. Kocatepe Lojmanında bir askerin doldur kapa yapması sonucu vatandaşla temas edildiği haberini aldık. Bunun üzerine askerlerimizi sakin olunması yönünde uyarıp küfür eden dahi olsa tepki vermemelerini tembihledik. Gece yarısı bir kalabalık kışla kapısına geldi. İstiklal Marşını söylediler. Biz de selam durduk. Ben kendi zihnimde Sıkı Yönetim Komutanı olarak ismi geçen Albay Sabahattin Gümüş gelse ne yaparız acaba diye düşündüm. Ani Müdahale Mangasının hazırlatılması emrini verdim. Komutanımızın Vali Beyle görüştüğünden haberdarım. Bize ceride açmamızı emretti. Tüm olayları cerideye işledik. Denizli Valisi’nin özel bir birliğin ilden hareket ettiğini kendilerinin hava yolunu kapattığını öğrendik. Afyon Valisine karayolu ile ilerlemeleri halinde Dinar’da yollarını kesip ilerlemelerini engel olmalarını istediğini biliyoruz” şeklinde konuştu.
“HARP CERİDESİ
KRİZ ANLARINDA AÇILIR”
Mahkeme Başkanının harp ceridesinin 15 Temmuz günü öğleden sonra saat 14.00 sularında açıldığını belirtmesi üzerine kendisinin bizzat ayrı bir ceride açtığını söyleyen Yarbay Ali Murat Boyraz, imzalara bakılması gerektiğini kendisinin ceride kaydı için aynı gün gece saat 23.00’ten kalemi eline aldığını kaydetti. Yarbay, harp ceridesinin kriz anlarında ve tatbikatlar esnasında kullanıldığını ifade etti. Bu ifade üzerine Mahkeme Başkanı 15 Temmuz gecesi barış ceridesinin de tutulduğunu söylemesi üzerine kendisinin harp ceridesi açılması emri aldığını ifade etti. Boyraz, askerler olarak günlük hayatta kendileri için düşman, harp ceridesi vb kelimelerin peynir ekmek kadar tabi ve sık kullanılan ifadeler olduğunu dile getirdi. Barış ve harp ceridesinin ne anlama gelip ne şekilde tutulacağı ileriki duruşmaya kadar araştırılacak.
“DARBE YAPMAK
 İÇİN EMİR ALMADIK”
Ankara’dan gelen mesajların MEDAS ismi verilen özel bir sistemden gönderildiğini bu mesajları Ankara dışında kimsenin silemeyeceğini belirten Tanık Yarbay Ali Murat Boyraz, Sanık Gülmez’in darbeye karşı net bir duruş sergileyip sergilemediği sorusuna; “Somut bir darbe desteği girişimi yoktur. Niyet okumak mümkün değildir. Ben kendisi ile 2014 Temmuz ayından itibaren çalışmaya başladım. Bir terör örgütüne üye olabileceğini kesinlikle düşünmüyorum. Kendisinden darbe yapmaya yönelik hiçbir bir emir almadık. Tuğgeneral Metin Toker, Afyonkarahisar’a gelerek idari soruşturma yaptı.” dedi.
CERİDENİN TÜRÜ BELİRTİLMEDİ
Cumhuriyet Savcısının Sanık İ. Gökhan Gülmez’in Tuğgeneral olma sürecinde Balyoz ve Ergenekon süreçlerinin bir ilişkisi olup olmadığı yönündeki sorusuna Yarbay Boyraz; “TSK’da genel gelenekler gereği yüzde 5 oranında sınıf subayları Tuğgenerallik için seçilir. Bunlar doktor, savcı, hakim, ikmal, ordonat gibi uzmanlık gerektiren alanlardan seçilir” dedi. Savcı’nın “Albay Sabahattin Gümüş gelirse içeri almayın demesi gerekmez miydi?” sorusuna ise “Kendisi birliğin başında kaldı” şeklinde cevapladı. İkinci Tanık Binbaşı Ali Tümer, 15 Temmuz akşamında nöbetçi amir olarak görev yaptığını Astsubay Şeref Subaşı tarafından mesajın getirildiğini dile getirdi. Tümer; “Subaylar arasında hiçbir istişare toplantısı yapılmadı. Herhangi bir toplantı da olmadı. Tüm askerleri uyandırdık. Kışla önünde tedbirler alındı. Nöbet yerlerine takviyeler yaptık. Komutanımız hiçbir kanunsuz emir vermedi. Kışla önüne gelen vatandaşlar ‘Asker sana canım feda’ diye bağırınca hepimiz gururlandık. Bize ceride açılması emri verildi. Türü belirtilmedi. Harp ceridesi tutulmasına yönelik olumsuz bir kanaatim yoktur” diye konuştu.
EMRE: EN GÜVENİLİR İSİMDİR
Tanık Albay Ali İhsan Emre, 15 Temmuz tarihinde annesinin ameliyatını yaptırmak amacıyla izinli olduğunu, Afyonkarahisar’a 16 Temmuz akşamı 21.00 sularında dönebildiğini dile getirdi. Sanık Gülmez ile 7 yıl boyunca çalıştığını belirten Emre; “Kendisi ile İzmir’de, Akşehir’de ve Afyonkarahisar’da toplam 7 yıl çalıştım. Türkiye’de en güvenilir isim kimdir deseler ilk önce İ. Gökhan Gülmez’i sonra kendimi yazarım” dedi. Emir Astsubayı İbrahim Yıldırım, darbeden iki gün önce Ankara’ya 11. İkmal Komutanlığı’nın devir teslim törenine gittiklerini ifade etti. Yıldırım, Lojistik Komutanlığı Genel Sekterinin Komutanı Gülmez’i araması üzerine Gülmez ile Lojistik Komutanının makamda yaklaşık 20 dakika görüştüğünü belirtti.
“TEK ŞÜPHE TAVRI”
Afyonkarahisar Emniyet eski Müdürü İbrahim Özel’in yazılı ifadesi dünkü duruşmada okundu. Özel, Vali Aziz Yıldırım’ın kendisini telefonla araması ile durumdan haberdar olduğunu bunun üzerine istihbarat müdürünü arayarak bilgi istediğini beyan etti. Özel ifadesinde; “Milletvekili Ali Özkaya telefonla arayarak ‘FETÖ’ler darbe yapıyor dikkatli olun’ uyarısında bulundu. Uzun namlulu silahlarla Valilik ve Emniyet’i koruma altına aldırdım. Vali Bey’e konuttan çıkmamasını söyledim. Jandarma Komutanını da konuta çağırdık. Kendisinden emin olmak için zibidilerden mi yoksa devletten mi yana olduğunu sordum. Silahsız şekilde gelmesi ve devletten yana olduğunu ifade etmesi üzerine kendisinden emin olduk. İkmal ve Garnizon Komutanı İ. Gökhan Gülmez’i telefonla arayıp sıkıntı olup olmadığını sordum. Sıkıntı olmadığını söyledim. Sonra telefonu kapatmadan Vali Bey’e verdim. Vali bey kendisine doğrudan konuta gel demedi. Ama ikinci görüşmede gelmesi gerektiğini belirttik. Kendisini iki yıldır tanırım. İyi bir insandır. Bir örgüt bağı olduğuna da şahit değilim. Ama darbe kalkışması gecesi ikircikli tavırları bizi şüphelendirdi. Durumun sonucunu bekleyip ona göre pozisyon belirleyeceği kanaati uyandı. Tek şüphe darbe gecesindeki tavrıdır” dedi.
“HER ZAMAN
DEVLETİMİN YANINDAYIM”
Sanık İ. Gökhan Gülmez, tanık beyanlarına karşı bir şey söylemeyeceğini, ceride açılması emrini verdiğini ancak harp ya da barış gibi bir tür belirtmediğini söyledi. İbrahim Özel’in hakkında verdiği ifadeye teşekkür eden Gülmez, “Güçlü olan devlettir. Ben devlet adamıyım. Her zaman devletimin yanındayım” dedi. Sanık Gülmez’in tahliye talebi mahkemece ret edildi. Gülmez’in duruşması ileri bir tarihte görülecek. >> Burcu AYDIN’ın Haberi

Bakmadan Geçme