Deprem bir gerçek, hazırlıklı olalım

Afyonkarahisar Deprem Stratejisi ve Eylem Planı Hazırlık Toplantısı, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nde gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan uzmanlar, Türkiye ve Afyonkarahisar için depremin bir gerçek olduğu, her kurum ve kuruluşun hazırlığını bu gerçeği dikkate alarak yapması gerektiğini bildirdi. Bu çerçevede kurum, kuruluş ve sivil toplumun katılımıyla Afyonkarahisar Deprem Stratejisi ve Eylem Planı hazırlanacak

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı tarafından geliştirilen Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı’na bağlı olarak Afyonkarahisar Deprem Stratejisi ve Eylem Planı hazırlanacak. Sınırlarının bir kısmı birinci, bir kısmı da ikinci derecede deprem kuşağında olan Afyonkarahisar’ın deprem öncesine, deprem ânına ve deprem sonrasına nasıl hazırlanacağı ile ilgili ilk toplantı, Afyonkarahisar İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’nde gerçekleştirildi. Toplantıda Afyonkarahisar Valisi İrfan Balkanlıoğlu, İl Afet ve Acil Durum Müdürü Mehmet Buldan’ın yanı sıra Başbakanlık AFAD Deprem Dairesi Başkanı Dr. Murat Nurlu, AFAD Deprem Dairesi Başkanlığında görevli Jeoloji Y. Mühendisi Bengi Avcı ve AFAD Deprem Dairesi Başkanlığı Deprem Risk Yönetimi Çalışma Grup Başkanı Jeofizik Yüksek Mühendisi Demir Akın birer sunum gerçekleştirdi. Sunumlarda Türkiye gibi Afyonkarahisar’ın da deprem riski ile karşı karşıya olduğu, bu nedenle hazırlık yapılması gerektiği vurgulandı.
Riskleri Azaltma
Platformu kurulacak
Başbakanlık AFAD Deprem Dairesi Başkanı Dr. Murat Nurlu, Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı’na bağlı olarak çalışma yürüteceklerini, bunu yerelde de yaygınlaştıracaklarını söyledi. Nurlu, Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı çerçevesinde kısa, orta ve uzun vadeli planlar yapıldığını hatırlatarak “Eylemlerin gerçekleşme dönemleri olarak Kısa Vadeli (2012–2013), Orta Vadeli (2012-2017) ve Uzun Vadeli (2012-2023) kavramları esas alınmıştır. Strateji ve eylem planı ayrıca bir özet tablo şeklinde de raporun sonunda sunulmuştur. Bu tablonun belirlenmesinde, 2010 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2010–2023 yılları arası için hazırlanan ve Yüksek Planlama Kurulu tarafından da kabul edilerek Resmi Gazete’de yayımlanan Bütünleşik Kentsel Gelişme Stratejisi ve Eylem Planı’nda kullanılan formattan da yararlanılmasının uygun olacağı düşünülmüştür. UDSEP kapsamında ülkemiz için büyük önem arz eden; Kamu-Özel Sektör işbirliği, AB teknik mevzuatı ile uyum sağlama ve deprem sigortası da dikkate alınmıştır” dedi. Nurlu’nun yapılacağını belirttiği eylemler arasında mesleki sorumluluk sigortasının gündeme getirilmesi, ilk ve ortaöğretimde afetle ilgili bazı bilgilerin verilmesi, Türkiye Afet Risklerinin Azaltılması Platformu’nun kurulması maddeleri dikkat çekti. Nurlu, bu stratejik planlara sahip çıkılması gerektiğini hatırlattı.
Etrafımız faylarla çevrili
AFAD Deprem Dairesi Başkanlığında görevli Jeoloji Y. Mühendisi Bengi Avcı ise Afyonkarahisar’ın depremselliğini masaya yatırdı. Avcı, “Afyon’un etrafı faylarla çevrilmiş durumda. Afyonkarahisar’ın zeminine bağlı olarak can kaybı artıyor. Zemini kötü bir yere yerleşmiş Afyonkarahisar. Su seviyesi çok yüksek, ince taneli malzeme bol. Deprem açısından en riskli yerlerden biri. Çobanlar fay zonu gibi bir yerde deprem olursa Afyon merkez ve Afyon’un kuzeyinde ağır hasar tahmin ediliyor. Dinar tarafında deprem olursa Dinar Merkez, Sandıklı, Sinanpaşa’ya doğru hasar yapıcı etkileri görülebilecek. Bu depremler olduktan sonra ikincil etkileri de var. Afyonkarahisar ikincil etkilerden de etkilenmiş. Kaya düşmesi olayı ve heyelan gerçekleşmiş. Fay hatlarının çalışması halinde ikincil etkiler de tetiklenebileceği için can kaybı artabilir şeklinde senaryolarımızı düzenledik” ifadelerini kullandı.
Çatlak kadar sıvılaşma da
büyük tehlike
AFAD Deprem Dairesi Başkanlığı Deprem Risk Yönetimi Çalışma Grup Başkanı Jeofizik Yüksek Mühendisi Demir Akın ise herkesin depreme hazırlıkta gö-revinin olduğunu, bu konuyla ilgili bir liderlik gurubunun oluşturulması gerektiğini bildirdi. Akın, Afyonkarahisar ile ilgili şu ifadelere yer verdi:
“Büyük bir olasılıkla, Afyonkarahisar’da meydana gelecek depremde depremin yarattığı hasarlar, çatlaklar kadar yapıların sıvılaşması nedeniyle devrilmesinden kaynaklanan olaylarla karşı karşıya kalacaksınız. Yüzlerce binanız, herhangi bir çatlak olmadan sağa-sola devrilecektir, yatacaktır. Buna karşı bile hazırlıklı olmalıyız. Bütün bu süreci yönetecek bir liderlik grubu da gerekiyor. Bugün Afyonkarahisar’da da önemli bir deprem potansiyeli var. Ege bölgesinin önümüzdeki yıllarda önemli bir deprem yaşayacağı ortada, ama buna karşı hamlemiz olmuyor. “
Eylem planı hazırlanacak
Toplantıda konuşan İl Afet Acil Durumu Müdürü Mehmet Buldan, Afyonkara-hisar’ın jeolojik yapısı, topog-rafyası ve iklim özellikleri nedeniyle, başta depremler olmak üzere, insanlar için afet sonucu doğuran tehlike ve tehditlerle zaman zaman karşılaştığını, afetlerin etkileriyle baş edebilme konusunda da önemli gelişme ve deneyimleri yaşamış bir il olduğunu söyledi. Buldan, şöyle konuştu:
“Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı esas alınmak suretiyle yapılacak çalışmalar sonucunda, Afyonkarahisar Deprem Stratejisi ve Eylem Planı hazırlanacaktır. Bu planın ana amacı, Afyonkarahisar ilinde meydana gelebilecek depremlerin neden olabilecekleri fiziksel, ekonomik, sosyal, çevresel ve politik zarar ve kayıpları önlemek veya etkilerini azaltmak ve depreme dirençli, güvenli, hazırlıklı ve sürdürülebilir yeni yaşam çevreleri oluşturmaktır.”
Deprem öldürmez, bina öldürür
İl Afet Acil Durumu Müdürü Mehmet Buldan’ın hazırlık toplantısı ile ilgili bilgi vermesinden sonra kürsüye gelen Vali İrfan Balkanlıoğlu; “Deprem öldürmez, bina öldürür, diyerek bina ve yapıların sağlamlaştırılması ve yeni yapılacak olan tüm yapıların kontrolünde özen gösterilmelidir. Depremden önce yapılan hazırlıklardan bir tanesi olan deprem tatbikatlarının sürekli güncel tutularak, en küçük yaşlarda çocuklarımız olmak üzere toplumda her kesimin bu konuda bilinçlendirilmesi gerekmektedir” şeklinde konuştu. Kürsüye geldiğinde mikrofonla ilgili kısa süreli bir sıkıntının yaşanması üzerine Balkanlıoğlu, “Elimizde imkanlar mevcut ve gün geçtikçe gelişen ve değişen çağa ayak uydurarak tüm ekip ve ekipmanlarımızı değiştiriyor ve yeniyoruz. Fakat elimizde bulunan bu imkanları kullanmasını bilmezsek, gerekli eğitimleri almaz ve tatbikatlar yapmazsak olası bir deprem ve ya afet durumda çaresiz kalırız. Bunun için elimizdeki imkanları daima iyi kullanmak adına ekip ve ekipmanların sağlamlık ve çalışırlıklarının kontrolünü yapmalı, eğer eksik olan veya varsa arızalı olan parçaların değiştirilerek çalışır hale getirilmelidir. Tabii bununla bitmiyor, kullanılacak olan teknik ve teknolojik aletlerin ne işe yaradığını en iyi ve en verimli nasıl kullanılabilir noktasında gerekli eğitim ve uygulamalar yapılmalı, bununla birlikte tam donanımlı, bilgili ve bilinçli çalışanlar olunmalıdır”dedi. (Kocatepe)