'Darbecilerin düzeni bu düzeni yaşamsal görenlerin gayretiyle hayatta'

Demokrat Partisi (DP) Genel Başkanı ve 27. Dönem Afyonkarahisar Milletvekili Gültekin Uysal, 12 Eylül askeri darbesinin yıldönümünde seçilmiş hükümetin Başbakanı olarak darbecilerin ilk hedefi olan AP Genel Başkanı Süleyman Demirel’i ve ahirete intikal etmiş tüm demokrasi taraftarlarını rahmetle andığını belirtti.
“EYLÜL AYI DEMOKRATLAR İÇİN HEP KIŞ OLDU”
DP Lideri Gültekin Uysal, Türkiye’nin bulunduğu yarım küreye sonbaharı yaşatan Eylül ayının, demokratlara hep kış olduğunu vurguladı. Uysal, “16-17 Eylül’de gerçekleşen cinayetler ve bu cinayetlerin hesabının sorulmaması, faillerin vakar ile uzun yıllar salınarak dolaşması, darbeci eşkıyaların haddinin bildirilmemesinden cesaret alan yine bir avuç hainin ihanetinin, organize bir suçun, 12Eylül Darbesinin yıl dönümüdür. 27 Mayıs’a ‘darbelerin anası’ derken kastımız bu darbenin yalnız tarihimizde bir ilk olması, ihanetin büyüklüğü ve işlenen suçların haddi değil, bu darbenin kendisinden sonraki her darbeye örnek teşkil eden bir mahiyete sahip olması, milletin irade ve rızasını kabul etmeyen her zihne demokrasi dışı bir ‘çıkış yolu’ göstermesinden ötürüdür. Tolstoy güzel bir sözle vaziyeti izah ediyor; ‘Kötüler, kendilerine tahammül edildikçe daha çok azarlar.’ Demokrasiyi kabul etmeyen, kendi hevalarını milletin rızasından üstün görenlerin bir ‘alternatif’ addettiği darbeler tam da böyledir. 12 Eylül, sadece darbeyi gerçekleştiren şebekenin kötülüğüne değil, ihdas edilen düzene, ‘anayasa’ diye ortaya konan ve hürriyetleri tahdit eden ‘belge’ye karşı gösterilen tahammülle gün geçtikçe daha da artan bir kötülüğü ortaya çıkarmıştır. Zira 12 Eylül ile Milletin rızası hedef alınmış, darbecilerin kurduğu düzenle ise başta ‘temsilde adalet’ ilkesini yaralayacak ‘yüzde 10 barajı’ kuralı ve demokratik anlayıştan yoksun ‘siyasi partiler kanunu’ ile milletin iradesi baltalanmıştır.” dedi.
“DARBELERİN PANZEHİRİ
DAHA ÇOK DEMOKRASİ, DAHA ÇOK ADALET VE HÜRRİYETTİR”
“Daha da acısı, 12 Eylül’de darbeciler kamunun, silahlı kuvvetlerin gücünün arkasına sığınarak bir iktidar kurmuşken, ‘milli irade’yi yok sayan zihniyetlerini miras alanlar bu düzeni bir kazanım addedip iktidarlarını sağlamlaştırmıştır.” diyen Uysal, şunları kaydetti: “Darbecilerden, Milli Güvenlik Konseyini kuranlardan hiç biri yaşamıyor. Ama maalesef kurdukları düzen, bu düzeni ‘yaşamsal’ görenlerin gayretiyle hayattadır. Vesilesiyle birçok defa hatırlattığımız gibi darbelerin panzehri daha çok demokrasi, daha çok adalet, daha çok hürriyettir. Türkiye’de darbelerin izlerini silecek olan yegâne şey budur. 12 Eylül’ün bu ‘süregelen’ halini değiştirmek için evvela bu darbenin kurguladığı ekonomik, sosyal ve siyasi hayatı demokrasiyi içselleştirecek biçimde değiştirmek gerekmektedir. Bu düşüncelerle bir kez daha darbecileri, milletimize hizmet etmek için kendisine verilen yetkileri kötüye kullanan, kendisi ya da ait olduğu zümrenin faydasına kullananları lanetliyorum. Tüm askeri darbeleri ve demokrasi dışı her türlü yöntemi bir seçenek olarak gören zihniyetleri telin ediyorum. ‘Daha fazla hürriyet, daha güçlü demokrasi’ dediği için darbelere muhatap olmuş, darbelerin mağduriyetini gerçekten yaşamış demokrat geleneğin temsilcilerini,12 Eylül’de seçilmiş hükümetin Başbakanı olarak darbecilerin ilk hedefi olmuş Adalet Partisi Genel Başkanı Süleyman Demirel’i ve ahirete intikal etmiş tüm demokrasi taraftarlarını rahmetle anıyorum.”