- Haberler
- Gündem
- Çölyak hastası oğlu için ürettiği glütensiz pişmaniyeyle yurt dışı pazarına açılacak
Çölyak hastası oğlu için ürettiği glütensiz pişmaniyeyle yurt dışı pazarına açılacak
Afyonkarahisar’da pişmaniye ve met helva ustası Bülent Kılınçarslan (43), çölyak hastası oğlu için glütensiz pişmaniye üretti   Kendi kurduğu şirkette glütensiz pişmaniye üretmeye başlayan Kılınçarslan’ın ürünü yoğun talep gördü. Yurt dışı pazarına açılmayı hedeflediğini aktaran Kılınçarslan, “Oğlumun isteği üzerine bir serüvenin içerisine girdik. Uzun süren Ar-Ge çalışmaları sonuncunda bu işletmeyi açtık. Çok uzun sürse de [&hellip]
Afyonkarahisar’da pişmaniye ve met helva ustası Bülent Kılınçarslan (43), çölyak hastası oğlu için glütensiz pişmaniye üretti
Kendi kurduğu şirkette glütensiz pişmaniye üretmeye başlayan Kılınçarslan’ın ürünü yoğun talep gördü. Yurt dışı pazarına açılmayı hedeflediğini aktaran Kılınçarslan, “Oğlumun isteği üzerine bir serüvenin içerisine girdik. Uzun süren Ar-Ge çalışmaları sonuncunda bu işletmeyi açtık. Çok uzun sürse de yine de başardık. Oğlum gibi çölyaklı, glütensiz beslenmesi gereken hastalarımıza vesile olmaya çalıştık. Çok şükür güzel ürünler elde ettik.” dedi.
Afyonkarahisar’da yaşayan pişmaniye ve met helvası ustası, evli ve 2’si erkek 3 çocuk babası Bülent Kılınçarslan (43), 4 yıl önce küçük oğlu Oğuzhan’ın (17) çölyak hastası olduğunu öğrendi. Glütensiz beslenmek zorunda olan oğlunun talebi üzerine 2017 yılında bir işletmede çalışırken glütensiz pişmaniye üretme çalışmalarına başlayan Kılınçarslan, bir süre sonra kendi işletmesini açtı. İşletmesinde yaptığı deneme ve çalışmalar sonucunda 2019 yılında glütensiz pişmaniye üretmeyi başaran Bülent Kılınçarslan, glütensiz pişmaniyeye talep olduğunu görünce bu ürünün satışına da başladı. Tarım ve Orman Müdürlüğü ile özel firmalarda analizler yaptıran Kılınçarslan, ürününün glütensiz olduğunu da belgeledi. Büyük oğluyla birlikte işletmede çalıştığı, zaman zaman diğer oğlu Oğuzhan Kılınçars-lan’ın da kendisine işlerinde yardım ettiği Bülent Kılınçarslan, tamamen glütensiz pişmaniye ve pişmaniye çeşitleri üretiyor. Kılınçarslan, “Oğlumun isteği üzerine bir serüvenin içerisine girdik. Oğlum gibi çölyaklı, glütensiz beslenmesi gereken hastalarımıza vesile olmaya çalıştık. Çok şükür güzel ürünler elde ettik” dedi.
“ANALİZLERLE BELGELİ PİŞMANİYE YAPTIK”
Bülent Kılınçarslan, 25 yıldır pişmaniye ve met helvası sektöründe olduğunu anlatırken, “4 yıl önce oğlumun çölyak hastası olduğunu öğrendik. Çölyak olmasının sebebi glütene karşı alerjisi olduğundan dolayı. Glüten buğday, çavdar, arpa gibi tahılların içerisinde bulunmaktadır. Buğday hariç dış ülkelerden gelenlerin genleri oynandığı için glüten gerekenden daha fazla olduğu için bağışıklık sistemine ağır bir tahribat veriyor. Bundan dolayı oğlum çölyaklı bir yaşam biçimine girdi. Bu süreçte istediğimiz ürünleri istediğimiz yerden bulamamanın sıkıntısı hala daha devam etmektedir. Oğlum bana, ‘Baba benim için pişmaniye ve met helvası yapar mısın’, ‘Başarırsın baba’ ifadeleriyle telkinde bulundu. Oğlumun isteği üzerine bir serüvenin içine girdik. Uzun süren Ar-Ge çalışmaları sonuncunda bu işletmeyi açtık. Çok uzun sürse de yine de başardık. Oğlum gibi çölyaklı, glütensiz beslenmesi gereken hastalarımıza vesile olmaya çalıştık. Çok şükür güzel ürünler elde ettik” dedi.
Dünyada bir ilki başardıklarını aktaran Bülent Kılınçarslan, ilkinin glütensiz pişmaniye; ikincisinin ise lifli ve demir, magnezyum, potasyum gibi değerlere sahip, analizlerle belgeli pişmaniye olduğunu kaydetti.
“OĞLU PİŞMANİYE İLE GELİŞME GÖSTERDİ”
Oğlunun pişmaniye ile iyileşme gösterdiğini kaydeden Kılınçarslan, “Oğlum bu yıl çok şükür, vitaminli, mineralli tahıllar kullanarak, imalatımızda da bunu göz önüne alarak, çok sağlıklı bir yaşama kavuştuk. Çünkü oğlumun kemik yaşı 4 yaş geriden geliyordu. Bu yıl elhamdülillah bu arayı kapattık, mutluyuz, sevinçliyiz. Sağlıklı yaşam için genleri oynanmış tahıllardan uzak durmaya çalışalım. Bizler de buna katkıda bulunmak için hem vitaminli, hem lifli, hem mineralli ürünümüzü insanlarımıza ulaştırmaya çalışıyoruz. Güzel dualar alıyoruz. Çikolatalı pişmaniyeyi hiç yiyemeyen arkadaşlarımız, çölyak hastalarımız var. Ürünlerimizi tadan vatandaşlarımızın sevinçlerine ortak olmak bizi yeterince mutlu ediyor. Çünkü onların güzel duaları ve gülümsemeleri bize hayata bağlıyor” ifadelerini kullandı.
Geliştirdiği hem glütensiz pişmaniye hem de diyet lifli ürünlerin tamamen belgeli ve sağlıklı olduğunu vurgulayan Bülent Kılınçarslan, şöyle devam etti:
“Taleplerimizi gün geçtikçe artmaktadır. Bilindiği üzere yaşadığımız süreç çok zorlu. Pandemi gibi süreçten geçiyoruz. Kronik rahatsızlıklarda istenilen sağlıklı ürünleri hiçbir yerde temin edemiyoruz. Başımızda olduğu için biliyoruz. Glütensiz ürünlerin de tabii kalitesiz olanları var. Ama en değerlileri lifli ve mineralli olan ürünleri seçerek yaşamımıza çok büyük katkı sunduğunu yaşayarak gördük. Oğlum sağlına neredeyse kavuştu. Mutluyuz, huzurluyuz. Artık bu şifa içeren ürünleri çölyaklılar başta olmak üzere natürel severlere hizmet veremeye devam edeceğiz.”
“SATIŞLARIMIZ 5- 6 BİN KOLİ
GİBİ BİR RAKAMA ULAŞTI”
Talepler üzerine satışlarında artış olduğunun altını çizen Bülent Kılınçarslan, “İlk günlerde üretimlerimiz çok düşüktü. Çoğu insan çölyak nedir bilmiyor. Glüten nedir bilmiyor. Genleri oynanmış tahılları ben de bilmiyordum. 25 yıldır bu sektörde çalışıyordum. Oğlumun hastalığı ile çölyakı öğrendim. Uzun süren araştırmalarımızda bu ürüne taleplerimiz gün geçtikçe artıyor. Çünkü lezzetli, sindirim sistemine zararı yok, ağza damağa yapışmaz, kullandığımız tahıllar değerli tahıllardır. Taleplerimiz attığı gibi satış oranlarımız da yavaş yavaş yükseliyor. Bilinmeyen bir rahatsızlık, kronik rahatsızlık gibi yaşam biçimi olduğunu çoğu insan gibi ben de bilmiyordum. Biz bu yüzden sıkıntı yaşıyoruz ve sesimizi duyuramıyoruz. Bu nedenle sesimizi duyan vatandaşlarımız talebe karşılık veriyor. Biz de üretime devam ediyoruz. Rakamsal olarak ilk başladığımız süreçte 500-600 koli yapıyorduk. Şimdilerde ise talep arttıkça satış noktalarımızda 5- 6 bin koli gibi bir rakama ulaştı. Bazı günlerde çok yoğunluk oluyor. Yardım kolilerinde dahil ürünlerimiz katılıyor.” şeklinde konuştu.
“YURT DIŞI ÇALIŞMALARI BAŞLADI”
Yurt dışına ihracat için çalışmalara başladıklarını da anlatan Kılınçarslan, “Özel Ar-Ge çalışmalarımız var. Kısmet olursa yurt dışı için çalışmalarımıza başladık. Denemelerimize de başladık. İnşallah önümüzdeki süreçte netice alarak yurt dışındaki vatandaşlarımıza da şifalı olan ürünlerimizi sunmak için elimizden geleni yapacağız.” diye konuştu. >> Ali Fuat Güçlüer’in haberi