Çocukluk Çağı Kanserleri Erken Evrede Tedavi Edilebiliyor
İl Sağlık Müdürü Uzman Dr. Serhat Korkmaz, Uluslararası Çocukluk Çağı Kanseri Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, çocukluk çağı kanserlerinin erken evrede teşhisinin yüksek oranda tedavi edilebildiğini belirtti.
Sağlık Müdürü Dr. Serhat Korkmaz, Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) verilerine göre; Dünya çapında çocuklarda ve adölesanlarda 0-19 yaş arasında bir yıl içerisinde 400 binden fazla yeni kanser vakası tespit edildiğini bildirdi.
“ERKEN EVREDE TEŞHİS YÜKSEK ORANDA TEDAVİYİ SAĞLIYOR”
Çocukluk çağında ortaya çıkan kanser türlerinin genellikle yetişkinlikte ortaya çıkan kanser türlerinden önemli ölçüde farklılık gösterdiğine dikkat çeken Dr. Korkmaz, “Çocukluk çağı kanserlerinin yüzde 30’unu lösemiler (kan kanserleri), kalan yüzde 70’ini de lenfoma ve solid tümörler (organ ve çeşitli dokulardan gelişen kanserler) oluşturmaktadır. Sık görülen diğer bir türü ise yüzde 20 oranı ile merkezi sinir sistemi tümörleridir. Yetişkinlerde en sık görülen meme, akciğer, kolorektal kanserler çocuk ve ergenlerde oldukça nadir görülmektedir. Erken evrede teşhis edilen birçok çocukluk çağı kanseri yüksek oranlarda tedavi edilebilmektedir. Ancak kanser, çocuk ölümlerinin önemli bir nedeni olmaya devam etmektedir. Dünyada bir yılda yaklaşık 80 bin kişi çocukluk çağı kanseri nedeni ile hayatını kaybetmektedir. Ülkemizin verilerinin de yer aldığı Küresel Kanser Sağ Kalım Eğilimleri Sürveyansı (CONCORD-3) çalışmasına göre; akut lenfoblastik lösemi ve lenfoma gibi türlerde 5-yıllık sağ kalım oranları %80 ve üzeri bulunmuştur.” ifadelerine yer verdi.
“ÇOCUKLUK ÇAĞI KANSERLERİNİN NEDEN SONUÇ İLİŞKİSİ NET DEĞİL”
“Çocukluk çağı kanserlerinin neden sonuç ilişkisi erişkinlerde görülen kanserler kadar net değildir ve bilinen bir tarama programı yoktur.” diyen Dr. Korkmaz, “Bugüne kadar çocukluk çağı kanserleri için sadece birkaç kesin risk faktörü tanımlanmıştır. Karsinojenitesi bilinen risk faktörlerinden biri iyonlaştırıcı radyasyondur. İyonize radyasyonun lösemi ve tiroid kanser riskini arttırdığı yapılan birçok çalışma ile ortaya konmuştur. Olası diğer risk faktörleri arasında; genetik 2 yatkınlık, genetiğe dayalı bireysel duyarlılık, bazı virüslere maruziyet (Epstein-Barr, Hepatit B, İnsan Herpes ve HIV virusları gibi) yer almaktadır. Erken evrede teşhis edilen birçok çocukluk çağı kanseri yüksek oranlarda tedavi edilebilmektedir. Ancak kanser, çocuk ölümlerinin önemli bir nedeni olmaya devam etmektedir. Dünyada bir yılda yaklaşık 100 bin çocuk, kanser nedeni ile hayatını kaybetmektedir.” dedi.
“ERKEN TESPİT İMKÂNI VAR”
Dr. Korkmaz, sözlerini şöyle tamamladı: “Erken belirtiler genellikle çok daha yaygın hastalıkların veya yaralanmaların neden olduğu belirtilere benzer olduğundan çocuklardaki kanserleri hemen fark etmek zor olabilir. Yine de birçok çocukluk çağı kanseri bir çocuk doktoru ya da ebeveynler tarafından erken tespit edilir. Çocuklarda kanser yaygın olmamakla birlikte, geçmeyen olağandışı belirti veya semptomların varlığında bir sağlık kuruluşuna başvurmak doğru olacaktır. Çocukluk çağı kanserleri için uyarıcı olabilecek belirti ve semptomlar vardır. Bunlar; Deride solukluk kansızlık, anemi varlığına işaret edebilir. Halsizlik, enfeksiyonlara yatkınlık, sıra dışı kanamalar burun kanaması, diş eti kanamaları, cilt altı kanaması gibi ciltte sıkça morluklar, kesik oluştuğunda kanamanın güçlükle durdurulması. İştahsızlık, açıklanamayan ani kilo kaybı, dalakta büyüme, lenf düğümlerinde şişlikler, kemik ve eklemlerde ağrılar özellikle sıklığı ve şiddeti artıyorsa, uykudan uyandırıyorsa, açıklanamayan ateş, ani görme değişiklikleri. Genellikle kusmanın eşlik ettiği, sık baş ağrısı. Çocuk kanserlerinde tedavi başarısı yüksektir. Erken tanı konduğunda bu daha da yüksek olacaktır. Bu belirtilerin ebeveynler tarafından dikkate alınması yararlı olacaktır.”