“Çoban’ın ahlak anlayışı mı değişti?”

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Afyonkarahisar Başkanığı Raşit Demirel dün sabah partide İl Başkan Yardımcısı Mehmet Kocacan ile birlikte basın toplantısı düzenleyerek gündemi değerlendirdi.
“SİYASİ RANT İÇİN SUÇLATMAYIZ”
MHP İl Başkanı Raşit Demirel, siyasi rakipleri gibi hafta içi yapılan fuar gezilerinden, kurum ve hasta ziyaretlerinden, gençlik kollarının yaptığı egzersizlerden, kadın kollarının yaptığı günlerden konuşmayacaklarını kaydetti. Havadan, sudan konuşmak yerine Afyonkarahisar’ın ve ülkenin meselelerinden konuşacaklarını dile getiren Demirel; “Öncelikle 3. ilge yükselen Afjet Afyonspor futbol takımını tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyoruz. Geçtiğimiz Cuma günü Afyonumuz’da Fetö-PDY yapılanması adı altında gözaltılar yaşandı. MHP olarak bizim duruşumuz bellidir. 2002’de ne demişsek bugünde kıvırmadan, yalpa yapmadan aynı şeyi söylüyoruz. Türk devletini yıkmak ve bölmek isteyen, Türkiye Cumhuriyetinin temelini dinamitlemeye çalışan her mihrak karşısında MHP’yi ve ülkücü hareketi bulacaktır. MHP mensubu olarak bizim sevdamız canımızdan da ötedir. Bizim siyaset anlayışımızda somut ve elle tutulur bir belge olmadığı müddetçe siyasi rant için kimsenin suçlanmasına çanak tutmayız, mazlumu asla ezdirmeyiz” dedi.
“GÖZALTILARA İNSANİ
DUYGULARLA YAKLAŞIYORUZ”
Afyonkarahisar’da ki Fetö-PDY gözaltılarının masumane bir durum olduğunu düşünmediklerini söyleyen Raşit Demirel, dikkat dağıtma, düşünen beyinleri başka yöne çevirme kurnazlığı olduğunu ileri sürdü. Herkesin kafasında bir takım kuşkular bulunduğunu aktaran Demirel; “Dün kendi çocuklarını savcı ve hakim karşısına çıkarmamak için köşe bucak kaçıranlar, bozdukları terazi ile başkalarını tartmaya kalkışırken bir değil iki kere düşünmelidirler. Biz bu gözaltı olayına herhangi bir adresi işaret etmeden insani duygularla yaklaşıyoruz. Kafalarda bir takım kuşkular var. Hiçbir şey uzun süre kapalı kalamaz. Eninde sonunda gerçekler ortaya çıkacaktır. Tıpkı Ergenekon ve balyoz davalarında olduğu gibi. Pardon diyerek işin içinden sıyrılamazsınız. Siyasi rant için ya da dikkat dağıtmak için aileler üzerinden siyaset yapmaya kalkarsanız bunun bedeli ağır olur” diye konuştu.
SAVUNMA FIRSATI VERİLMELİ
Yapılan operasyonları nefret operasyonları olarak tanımlayan Raşit Demirel, bu “nefret operasyonlarının” ülkeye de siyasete de katkı sağlamadığını söyledi. Kavganın dahi adapla yapılması gerektiğini savunan Demirel; “Herhangi birisini yargısız infaza tabi tutup itibarını zedelemeye hiç kimsenin hakkı yoktur. MHP olarak bize düşen görev, insanların kişilik haklarını korumak, özel hayatlarına yapılan saldırılara izin vermemek ve bunları yaparken de savunmalarını yapabilme fırsatının verilmesini sağlamaktır” şeklinde konuştu.
“ÇOBAN’IN AHLAK
ANLAYIŞI MI DEĞİŞTİ?”
17-25 Aralık tarihlerinde yolsuzlukla ilgili bir sürü kaset ve iddialar ortaya atıldığını ifade eden Raşit Demirel, bakanların, bakan çocuklarının, Bilal Erdoğan ve Reza Zarrab isimlerinin konuşulduklarını hatırlattı. Çoğunun üzerinin hiçbir yasal işlem yapılmadan örtüldüğünü ifade eden Demirel şöyle konuştu: “Ordu içerisinde suikast teşebbüsünde bulunanlar var bahanesiyle ordunun kozmik odalarına girildi. Sonuç kapatıldı. En son Aksaray ilimizde yasal olmayan evlerde çocuk istismarıyla ilgili haberlerle Türkiye çalkalandı, kapatılmaya çalışıldı. Aile Sosyal Politikalar Bakanı kalktı, ‘Bir kereden birşey olmaz.’ anlamına gelen bir laf etti. Adı geçen vakfı koruma altına almaya çalıştı. Daha neler neler oldu üzeri örtüldü. MHP üst düzey yönetici ve milletvekili adaylarının 2011 seçimleri öncesi istifasına, partinin yeniden dizayn edilmesine yol açan kaset komplosu yapıldı. MHP’li yöneticiler yaygara yapmadan görevlerinden çekildiler. Montaj zırhına bile saklanmayı düşünmediler. O günlerde Afyonkarahisar Belediye Başkanı Sayın Burhanettin Çoban, devreye girip Uzunçarşı girişine Bağdat Müftüsü edasıyla belediye imkanlarını kullanarak ahlak dersi verir gibi afiş astırmıştı. AKP tarafından bugüne kadar olanları Sayın Belediye Başkanımızın görmemesi mümkün değil. Acaba belediyemizin ahlak üzerine yazdıracak bez parası mı kalmadı yoksa olayların çok sık gelişmesinden dolayı ahlak anlayışı mı değişti? Bunu gerçekten merak ediyorum. Eğer Belediye’nin afiş yazdıracak parası kalmadıysa 2011’de astırdığı afişi tekrar astırsın. Biz afişte yazılanların kimi anlattığını anlarız.”
ÇOCUKLARDAN İNCE MESAJ
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının terör olayları nedeniyle pek çok yerde kutlanamadığını belirten Demirel şunları söyledi: “Çok şükür ki Afyonumuz da 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkuyla kutlanmıştır. Afyon Kapalı Spor Salonu’nda yapılan 23 Nisan bayram törenine katılım oldukça yüksekti. Okullarımız ve görevli öğretmenlerimiz bayrama çok güzel hazırlanmışlar. Hepsini tebrik ediyorum. Yapılan gösteriler çok güzeldi. Çocukların yaptıkları bazı gösterileri eğitici ve düşündürücü buldum. Hele hele okullarımızdan birinin yetkililere seslenişi vardı. Tam bir ders niteliğindeydi. Çocuklar oynadıkları çeşitli oyunlarla yönetimde söz sahibi olanlara mesaj vermeye çalışıyorlardı. ‘Biz çocuklara oyun alanı bırakın.’ O sırada ŞKİO geldi aklıma. Orada eğitimine devam eden çocukların hesapsız, kitapsız yapılaşmadan dolayı teneffüslerde oynayabileceği oyun alanı hemen hemen hiç kalmamış vaziyette. Umarım bayram günü salonda bulunan yetkililer çocukların bu taleplerini iyi anlamışlardır. Kamil Miras Anadolu Lisesine İl Milli Eğitim Müdürlüğü idari binasını yapma fikirlerini bir kere daha düşünmelerinde fayda vardır.”
“ACİLDE SIRA OLUR MU?”
İktidarın sürekli olarak sağlık hizmetlerindeki iyileştirmelerle ilgili propaganda yaptığını belirten Demirel sözlerine şöyle devam etti: “Afyonumuz çok güzel bir hastaneye kavuşmuştur. Sebep olan ve emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Yeni faaliyete geçen devlet hastanesinde doktor sayısı yeterli olmadığından acile gelen her vatandaş acil girişinde sıra almak zorunda kalmaktadır. Acilde hiç sıra olur mu? Zaten acil diye geliyor hasta. Gece geç vakitlerde bile durum aynı. Doktorlarımız sanki fabrika işçisi gibi hastaların birini muayene odasına alırken bir diğerine de ilaç yazmaya çalışıyorlar. Hastanelerimize gerekli olan sağlık elemanlarının bir an önce arttırılmasında fayda vardır.” >> Burcu AYDIN’ın Haberi