CHP Kadın Kolları yaşananları Kılıçdaroğlu'na anlattı
Olayların adamı CHP İl Başkanı Yalçın Görgöz'ün partili kadınlarla yaşadığı bir çok sıkıntının ardından son olarak CHP İl Kadın Kolları yönetimini görevden düşürmesi sonrası CHP Kadın Kolları yönetim kurulu üyeleri tüm yaşananları CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na aktardılar Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar Kadın Kolları Başkanı Sibel Çoğay ve yönetim kurulu üyeleri 14 Ekim 2022 [&hellip]
Olayların adamı CHP İl Başkanı Yalçın Görgöz’ün partili kadınlarla yaşadığı bir çok sıkıntının ardından son olarak CHP İl Kadın Kolları yönetimini
görevden düşürmesi sonrası CHP Kadın Kolları yönetim kurulu üyeleri tüm yaşananları CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na aktardılar
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar Kadın Kolları Başkanı Sibel Çoğay ve yönetim kurulu üyeleri 14 Ekim 2022 tarihi itibariyle 7 kişinin istifasıyla görevden düşürüldüklerini bildirdi. Çoğay kendisiyle birlikte; Ayşegül İşbilen, Yıldız Atlamaz, Fahriye Çetinkaya, Hatice Lüle, Ezgi Yüksel, Rahime Helvacıoğlu ve Sevgi Yüksel’in imzasını taşıyan 9 sayfalık dosya ile yaşananları CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlı Aka’ya ilettiklerini bildirdi.
“DOSYA TESLİMİNDE AFYON
MİLLETVEKİLİ DE HAZIR BULUNDU”
Sibel Çoğay, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte uğradıkları mobing ve haksızlıkları anlattıkları dosyayı partisinin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal’la birlikte sunduklarını söyledi. Çoğay, dosyayı teslim ederken 1,5 yılda yaşadıklarını 10 dakika gibi kısıtlı bir sürede Kılıçdaroğlu’na sözlü olarak özetlediklerini dile getirdi. Sibel Çoğay, kadın kolları yönetim kurulu üyeleri olarak yaşadıklarını anlattığı dosyayı gazeteniz Kocatepe’nin okurlarına sundu. Sözlerine “Neden nasıl görevden düşürüldük” ifadesiyle başlayan Sibel Çoğay ve yönetim kurulu üyeleri, “Kısa süreli ilçe kadın kolları başkanlığı görevinde çalışırken daha sonra il kadın kolları başkanlığına atamam uygun görülmüştür. 14 Ekim 2022 tarihine kadar yönetim kurulum ile görevimizi layıkıyla sürdürmüş bulunmaktayız. İl kadın kollarına geldiğimiz tarih itibari ile kadın üye sayımız 800 civarı ile sınırlı idi, şu an kadın üye sayımız 1270 kişidir. Görev süremiz içerisinde ev ziyaretleri kesintisiz yapılmıştır. İkna ve tanıtımın en temel noktasının ev ziyaretleri olduğu bilinci ile bu ziyaretlerde evlerin temel direkleri kadınlarımıza partimizin hedefleri anlatılarak, geleceğe sağlam adımlarla ulaşabilmenin tek çözümünün CHP olduğu anlatılmıştır.” denildi.
“ÇALIŞMALARIMIZ BASINA İL BAŞKANLIĞI YAPIYOR ŞEKLİNDE YANSITILDI”
CHP İl Kadın Kolları olarak yürüttükleri çalışmalar doğrultusunda tespit edilen yaşlı, muhtaç kimsesiz vatandaşlara gittiklerini belirten yönetim kurulu üyeleri; “Buralarda temizlik malzemeleri, yemek gıda yakacak ihtiyaçları ve maddi yardımlar sponsorlarımız vasıtası ile yapılmıştır. Bu çalışmalara İl Başkanı Sayın Yalçın Görgöz ile bazı durumlarda Afyonkarahisar’dan sorumlu MYK üyesi Sayın Hatice Semerci de katılmışlardır. Bu çalışmaların birçoğu il başkanlığı tarafından yapılıyor şeklinde sosyal medya ve basına yansıtılmıştır. Atlas Yardımlaşma Derneği ile yakın ilişkiler kurulmuş, dernekten görevimiz süresince elektronik tam teşekküllü hasta yatağı tedarik edilerek merkezde ihtiyaç sahibi kalp rahatsızlığı bulunan bir vatandaşımıza teslim edilmiştir. Yatağın takribi değeri 40.000 TL civarındadır. İki adet tekerlekli sandalye teslim alınarak iki vatandaşımıza teslim edilmiş ve mağduriyetleri giderilmiştir. Güney Belediyesi başkanlık seçimi esnasında çocuk kıyafetleri ihtiyaç sahibi ailelerimizin evlatlarına ulaştırılmıştır. Şahsi girişimlerimiz ile sağladığımız nakitler ile ihtiyaç sahibi bir ailemizin 1 yıllık ev kirası karşılanmıştır. Aynı aileye gıda giyecek ve çocukların eğitimi için tablet tedarik edilmiştir. İşitme engelli annenin Egemen adlı çocuğuna ihtiyacı olan tablet kıyafet ve gıda yardımı yapılmıştır. Yine aynı aileye kamyon masrafları da şahsımız tarafından karşılanarak çocuk odası ve yatak odası mobilya temini yapılmıştır.” ifadeleri kullanıldı.
“CHP’YE OLAN BAKIŞLAR
OLUMLU YÖNDE DEĞİŞTİRİLDİ”
“Anneleri cezaevinde olan ve babalarının elektriksiz taşıma su ile bir barakada bakmak zorunda kaldığı 5 çocuklu aileye güvenli kalabilecekleri bir ev tedarik edilmiştir.” denilen açıklamada, “Çocukların temel ihtiyaçları giderilmiş, okula yazdırılıp eğitimlerine devam etmesi sağlanılmıştır. Bu çalışmada Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ile temasa geçilerek destek alınmıştır. Marmaris yangınında suda yanmaz bot, züccaciye malzemeleri, çizme, 500 adet iç çamaşırı, 500 kilogram kavurmalık et, kıyafet, hayvan yemleri, çocuk bezleri, çocuk mamaları, çocuk kıyafetlerinden oluşan yardım malzemelerinin büyük çoğunluğu ilk kadın kollarımızın ikna ettiği sponsorlarımız tarafından tedarik edilerek İl Başkanlığı adına gönderilmiştir. Sosyal Yardımlaşma Projesi başlatılarak Cumhuriyet Halk Partisi İl Kadın Kolları yönetimi ile tespit edilen ihtiyaç sahibi öğrencilere kira gıda elektrik su doğalgaz fatura ödemelerine destek olunmuştur. Engelli raporlarını alamayan vatandaşlarımıza verilen sağlam raporları yeniden kontrol ettirilip heyetlerden geçirilmiş ve sağlam raporu verilen birkaç hastanın hakları aranmış ve maaşları bağlatılmıştır. Devlete şikâyet edilerek sosyal hizmetler ve valilik desteği ile vatandaşlarımızın sorunları giderilerek CHP’ye olan bakışları olumlu yönde geliştirilmiştir.” ifadelerine yer verildi.
“SEMERCİ, BİR KADINI İTHAM EDEREK KOCASI TARAFINDAN ŞİDDETE UĞRAMASINA NEDEN OLDU”
Açıklamada bu ve benzeri çalışmaların tamamının İl Başkanlığı ve İl Kadın Kolları Başkanlığı sosyal medya hesaplarından görülebileceği belirtilerek şunlar kaydedildi: “Yapılan çalışmalarda yönetim kurulu üyelerimizden sadece bu dilekçede imzası bulunan arkadaşlarımız görevi almış ve çalışmalara canla başla destek vermişlerdir. İstifa edip yönetimimizi düşüren üyelerimizden hiçbiri çalışmalara katılmamıştır. Bu anlatılanlar sadece bir kısım çalışmalarımızı kapsamaktadır. Bu tarz çalışmalarda ilk dönemlerde sıkça kullandığımız il başkanlığını bazı durumlarda MYK’yı içine alan fotoğraf ve paylaşımlardan uzaklaşılmaya başlanılmıştır. Çalışmalar esnasında veyahut yapılan planlamalarda yanlışlıklar dile getirilmeye başlanmış ancak bu tür uyarılarımızın yönetimi rahatsız etmesi nedeniyle yönetimimiz üzerindeki oyunlar kurgulanmaya başlanmıştır. Buna sebep olan olaylardan bazı örnekler vermek gerekirse; İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin temin ettiği okul çantaları MYK’mız Sayın Hatice Semerci tarafından eğitim-öğretim yılının başlangıcında dağıtılmamış ‘Ben gelene kadar bekleyin!’ talimatı verilerek durdurulmuştur. Bu okul çantaları da ancak kendilerinin geldiği ikinci dönem başında dağıtılabilmiştir. 9-10-11 Kasım tarihlerinde ihtiyaç sahibi çocuklarımıza farklı kurum kuruluşlardan tedarik edilen ürünler verilmiş, yardımlar amacından uzak bir şekilde dağıtılmak zorunda kalınmıştır. İhtiyaç sahiplerine ihtiyaçları zamanında ulaştırılamamış, tarihi geçen amaçsız bir dağıtıma sebep olunmuştur. Bu konuda MYK’mız ile defalarca konuşulmuş ve hepsinde aynı cevap alınmıştır. ‘Beni bekleyin.’ MYK Üyemiz Sayın Hatice Semerci’nin katılımı ile bu çantaların bir kısmı Sinanpaşa ilçemizde bir kısmı da diğer ilçelerimizde dağıtılmıştır. Ancak bu dağıtım esnasında da çok üzücü bir olay yaşanmıştır. MYK Üyemiz Sayın Hatice Semerci çanta dağıtımında Derya Demir isimli vatandaşımızı maalesef ‘Hırsızlıkla’ suçlamıştır. Sayın Hatice Semerci, partiye üye olunması şartı ile çantaları verebileceğini belirtmiştir. İlgili kişi de parti binasından ayrılıp üyelik için nüfus cüzdanı almaya gitmiştir. Bu esnada AKP’ye kocası tarafından kayıt ettirildiği için üyelikten vazgeçmek zorunda kalmış ve parti binasına geri dönmemiştir. Sayın Hatice Semerci, İlçe Kadın Kolu Başkanı ve İlçe Başkanının eşinden bu kişinin evinin gösterilmesini talep etmiş, ilçe kadın kolu ve ilçe başkanının eşinin refakatinde eve gidilmiştir. Sayın Hatice Semerci kapının açılması ile ‘Çaldığın o çantayı geri getir!’ ifadesini kullanarak ağır bir itham da bulunmuştur. Bu vatandaşımıza parti binamızda çanta verilmedi uyarılarımızı dikkate almadan suçlama yapılmıştır. Evde kocasının da bulunduğu bu anda çocuklarının ve annenin ağlama sesleri kulaklarımızda çınlamıştır. Şiddete maruz kalınmasına sebep olan Sayın Hatice Semerci ile o günden sonra maalesef yönetimimiz arasındaki anlaşmazlıklar başlamıştır. Bir başka husus da; 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Sayın Hatice Semerci ile şahsım arasında yaşanmıştır. 8 Mart’ta ilimiz merkezde yapılan basın açıklamasından sonra İhsaniye ilçemize gidilmiş, burada kadınların çalıştığı tekstil fabrikaları ve ihtiyaç sahibi engelli aileler ziyaret edilmiştir. İlk defa Afyonkarahisar İhsaniye ilçesinde yapılan kadın yürüyüşü gerçekleştirilmiştir. Kadın vatandaşlarımıza imkânlar dâhilinde küçük hediyeler verilmiş, altılı masa dâhilindeki partilerin il kadın kollarına ziyaretler gerçekleştirilmiş, sağlık ocakları poliklinikler ve doğum hastanesine ziyaret yapılmıştır. Bu çalışmalar 8 Mart öncesinden başlanarak planlanıp yönetimimiz ile gerçekleştirilmiştir.”
“SEMERCİ KUTLU DOĞUM
HAFTASINI KÜÇÜMSEYİP İNANCIMIZA SAYGISIZLIK ETTİ”
“Zoom üzerinden Sayın Hatice Semerci’nin yaptığı bölge toplantısında, Uşak Kütahya Eskişehir ile ilgili çalışmalar başkanlarca anlatılmıştır.” denilerek, “Kahvaltı ve basın açıklaması ile günün kutlandığı diğer başkanlar tarafından anlatılmış ve Hatice Semerci tarafından takdir edilmiştir. Söz hakkı Afyonkarahisar yani bana gelince yukarıda belirttiğimiz çalışmaları anlatarak bilgiler aktarılmıştır. Sayın Hatice Semerci’nin bu faaliyetler karşısındaki takındığı alaycı tavır maalesef hem faaliyetlerimize hem de şahsım nezdinde yönetimime ağır bir hakaret içermiştir. Sayın Hatice Semerci yaptığımız faaliyetlere ‘Kutlu Doğum Haftası’ gibi, ‘Bu ne bari üzgün 8 gece yapsaydın.’ tarzında mevki ve yaşına hiçbir şekilde yakışmayan bir üslup ve kahkaha eşliğinde tepki vermiştir. Uşak, Kütahya, Eskişehir İl Kadın Kolları Başkanları bu konuşmaya şahit olacaklardır. Şayet Sayın Semerci bu konuda üzerlerinde mobing uygulaması ve sizi görevden alırım tehdidinde bulunmaz ise. Ayrıca Sayın Semerci’nin kullandığı ifadede ‘Kutlu Doğum Haftası’nı küçümseyen tavrı ile dini inançlarımıza yapılan saygısızlık anlaşılmaz tavır ve tarzı ile şiddetle tarafımdan kınanmıştır. ‘Bu şekilde çalışmalarımızı küçümseyemezsiniz!’ cevabıma karşılık olarak, ‘Sen bırak bunları da ilçelerde ne yaptın onu anlat!’ şeklinde ifadeler kullanmıştır. O dönem de kendileri direkt ilçe Kadın Kolları Başkanları ile teması geçip İl Kadın Kolları Başkanının itibarsızlaştırılması için elinden geleni yapmaya başlamıştır. İlçe Kadın Kolları tarafından hazırlanması gereken raporları ‘Siz yazmayın, uğraşmayın, il kadın kolları başkanı yapsın.” şeklinde ifadeler kullanıp çalışma prensiplerimize aykırı telkinlerde bulunmuştur. Aynı şekilde bana da ilçe kadın kolları başkanlarını çalıştıramıyorsun, raporları hazırlat şeklinde baskı kurmaya çalışmıştır. Tavşana kaç tazıyı tut misali yönetimim ile ilçe başkanlarını karşı karşıya getirmiştir. Zaten il yönetimimizi düşürme çalışmasını da ilçe başkanlarını istifa ettirmek isteyerek başarmaya uğraşmış ancak olumlu sonuç alamamıştır. Bu aşamadan sonra MYK İl Başkanlığı birlikteliği hız kazanmış ve yönetimimizin düşürülmeye çalışılmasına hız verilmiştir.” denildi.
“İL BAŞKANI BİZİ YARI YOLDAN DÖNDÜRDÜ”
CHP Afyonkarahisar Kadın Kolları Yönetim Kurulu Üyeleri şu ifadelere yer verdi: “Yaklaşık 6-7 ay önce il kadın kolları olarak yaptığımız toplantıda Afyonkarahisar Çayırbağ beldesine Ads çalışması ve ziyarete gideceğimiz yerlerde yönetimimden Hatice Lüle arkadaşımızın da desteği ile 15 kadın üye kaydedeceğimiz bir program düzenlemiştik. Hafta sonu olması nedeni ile programa yönetimimizden Hatice Lüle ve Gülbeyaz Demir isimli arkadaşımız da katılım sağlayacaktı. Sonra gerekli randevular alındı ve il başkanımız Sayın Yalçın Görgöz’e çalışma hakkında gerekli bilgilendirme yapıldı. Kendisinden araç talebinde bulunduk ve başkanımızı da çalışmaya davet ettik. Ertesi gün il başkanı acil bir işi çıktığını, programı sonraki günlere almamı istedi ve ben de bunun üzerine üyelerimizin yapacağımız kadınların çalışan kadınlar olduğunu, sadece Pazar günü müsait olduklarını bildirmeme rağmen programı iptal edip ilerleyen günlerde gerekirse akşam saati gideriz diye ısrarcı bir konuşma yaptı. Ben de il başkanımıza randevu verildiğini bunu iptal edemeyeceğimizi belirttim. Yönetimimizden Hatice Lüle arkadaşımız partimizin aracını kullanan Sezai Yılmaz bey eşliğinde yola çıktık. Çalışmaya yönetimimizden evi yol üzerinde olan Gülbeyaz Demir isimli arkadaşımızı da alacaktık. O esnada Erenler yolunda il başkanımız Sayın Yalçın Görgöz arayarak kendisi programı tekrar iptal etmemi istedi ve ‘Kim kim gidiyorsun, etrafında kadın yok.’ tarzında açıklaması üzerine ‘Biz dört kişiyiz başkanım, bu kadar yeterli zaten.’ dedim. Kendisine pandemi nedeni ile insanların evine kalabalık gitmenin zaten uygun olmayacağını söylememize rağmen kendisinin dediği olmayınca şahsıma ‘Etrafında kadın yok, kadın bırakmadın.’ gibi üzücü bir açıklama da bulunmuştur. Ben de il başkanımız Sayın Yalçın Görgöz’e ‘Ben henüz çok yeni göreve getirildim kimseyi tanımıyorum, sizlerin yok ettiği o kadınları, o kalabalıkları ses getiren çalışmalar yaparak yönetimimde ki arkadaşlarım ve şahsım maddi manevi fedakârlıkta bulunarak tekrar oluşturabilmek adına her türlü hastalık v.s gibi şartlara rağmen canla başla çalışıyoruz. Bu kalabalıkların yok olmasında sizin de bir özeleştiri de bulunmanızı istiyorum. Sürekli söylediğiniz gibi; vekilimiz kötü, belediye başkanlarımız kötü, geçmiş dönem il başkanları kötü, ilçe başkanları kötü, kadın kolları kötü, basın kötü, bizler de kötüyüz, tek iyi siz misiniz Sayın başkanım?’ demem üzerine kendisi telefonu kapatarak bizi taşıyan Sezai Yılmaz’ı arayıp programın iptal olduğunu ve bizleri Uydukentte Veysel Eroğlu Parkına götürmesi talimatını vermistir. Yarı yoldan hızla dönen Sezai beye ‘Çalışmaya gitmeyecek miyiz abi, napıyorsunuz, neden döndünüz?’ demem karşılığında bana, ‘Başkan seninle konuşacak, çalışma falan yok iptal.’ cevabında bulunmuştur. Ben de kimse ile konuşmak istemediğimi, ısrarla eve bırakmalarını söylememe rağmen Hatice Lüle ablamız ile birlikte Veysel Eroğlu Parkına götürüldük.”
“İL BAŞKANI, SEN NE UTANMAZ, ŞEREFSİZ BİR KADINSIN DEDİ, PARTİ ZARAR GÖRMESİN DİYE HAK ARAYIŞINA GİTMEDİK”
Veysel Eroğlu Parkı’nda yaşanan olay aktaran yönetim kurulu üyeleri, “Olaydan daha sonra il başkanı geldi. Sezai bey ve Hatice hanıma selam verdikten sonra masaya oturdu. Masada bana kendisine arabada öz eleştiri yapmanız gerekir başkanım sözlerime karşı, ‘Sen ne utanmaz, ne adi, ne şerefsiz, ne alçak bir kadınsın.’ dedi ve duyduklarım karşısında şaşkınlık üzüntü ve korku yasayarak kendisine; ‘Söz sahibine aittir, size aynen iade ederim başkan.’ diyerek masayı terk ettim. Arkamdan yönetimimden Hatice hanıma ‘Git şunu getirin, düzeltelim.’ demiş ve Hatice ablamız masaya geri dönmem konusunda ısrar etmiştir. İl Başkanımız Sayın Yalçın Görgöz defalarca şahsımdan özür dilemiştir. Bizler bu ağır hakaretlere rağmen partimiz zarar görmesin diye hiç bir şekilde ne hukuki ne de farklı mercilerde hak arayışına gitmedik.”
“SOYER’İN PROGRAMINA KATILMAYIN TALİMATI VERİLDİ, GENEL BAŞKANIN PROGRAMINA KATILIMIMIZ
ENGELLENMEYE ÇALIŞILDI”
Kadın Kolları Yönetim Kurulu Üyeleri şu ifadeleri kullandılar: “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımızın Büyük Taaruzun 100’ncü Yıl etkinlikleri dâhilinde ilimizi ziyaret edeceği daha önceden partimize bildirilmişti. Etkinliklerin Dereçine kasabasında yapılacağı bildirilmiştir. Bu aşamada İl Başkanı Sayın Yalçın Görgöz, hiçbir şekilde il örgütünün bu programlara katılmayacağını belirtmiş, bizlere de bu şekilde talimat vermiştir. Aynı dönemde Sayın CHP Genel Başkanının teşrif ettiği ziyaretten bir gün önce Sayın Yalçın Görgöz tarafında defalarca ‘Örgütün Tunç Soyer’in programına katılmayacağı’nı söylenmesine rağmen kendisinin ve yönetiminin aynı dönemde şehrimizde olan Sayın Hatice Semerci ile programa katılacağı geç saatlerde öğrenilmiştir. Bu bilgiye istinaden sabah saatlerinde İl Kadın Kollarımızı programa davet eden ilçe başkanımız aranarak daha önce örgüt kararı nedeniyle katılamayacağımızı belirttiğim programa kendilerinden özür dileyerek tüm kadromuz ile katılacağımız belirtilmiştir. İl Başkanı Sayın Yalçın Görgöz’ den araç talep edilmiş ancak kendisi; Genel Başkanımızın bir gün sonra Ankara’da yapacağı güvenlik toplantısına katılmak için gideceğini beyan ederek araç tahsis edemeyeceğini belirtmiş ve kendisinin de muhtemelen katılamayacağını bildirmiştir. Toplantının yapılacağı akşama yönetimimiz şahsi imkânlarımız ile katılı sağlayacağını kendisine belirtmiş ve ondan dolayı partinin aracıyla gitmemize İl Başkanımız Sayın Yalçın Görgöz müsaade etmiştir. Ne ilginçtir ki o gece de olmayacağını beyan eden ve aylarca ‘Örgüt kararıdır bu programa .’ diyen Sayın Yalçın Görgöz protokolde yönetimi ile birlikte tam kadro görülmüş, aynı zamanda akşam arayıp da ‘Örgüt kararına saygı duy gitme.’ diyen Sayın Hatice Semerci de katılanlar arasında yer almıştır. Ertesi gün Sayın CHP Genel Başkanının teşrifleri konusunda defalarca il başkanlığından program istenmesine rağmen kesinlikle bilgi verilmemiştir. Anlık bilgilendirmeler yapılarak programlara katılımlarımız il başkanlığı tarafından engellenmiştir. Ancak yönetimimiz olarak Sayın CHP Genel Başkanı ile kısa bir süre de olsa görüşme olanağı yakalamış olmamız bizleri sonsuz mutlu etmiştir. Ancak programda karşılaşılan düzensizlikler maalesef il teşkilatımıza yakışmamıştır. Yürüyüşe gidiş esnasında ve dönüşte yine ciddi sıkıntılar yaşanmış, il kadın kollarından yaklaşık 10-12 kişilik bir grup Kocatepe’de araçsız kalmış ve otostopla merkeze dönmek zorunda kalmışlardır. Bu sıkıntıları takip eden günlerde il başkanına; yanlış program yapıldığı, genel başkanımızın şehrimize ziyaretinin ve bu ziyaretinin yapıldığı günün anlamının yeterince halkımıza anlatılmadığı, bu sebeple muhtemel Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy vermeyi planlayan büyük bir kesimde hayal kırıklığı yaratıldığı belirtilerek il başkanı ile konuşulmuştur.”
“ÇOK ALÇAKSIN İYİ SİYASETÇİ OLMUŞSUN”
Yönetim kurulu üyeleri şunları kaydettiler: “Bu konuşmaları takip eden günlerde Sayın Yalçın Görgöz’ün agresif davranışları ve anlaşılmaz konuşmaları ile karşılaşılmış ve maalesef olayların en vahimi olan güne gelinmiştir. Sayın Yalçın Görgöz il toplantısı yaptığını belirtip beni dâhil etmesi gerektiği halde toplantıya dahil etmeyerek, yönetim toplantısında yönetimimde bulunan kişilere ‘Bu kadın çok şımardı. Ben ağzının üzerine patlatamıyorum. Sizden birisi ya da Mesude abla sen bari patlat.’ ifadesini kullandığını yönetiminden Bilal Bey’in bizlere aktarması ile öğrenmiş oldum. Bu toplantının hemen akabinde il başkanlık odasında ben, yönetim mensubu arkadaşlarım Ayşegül hanım, Hatice hanım, Fahriye hanım, Yıldız hanım, Sevgi hanım, Ezgi hanım ve kendi yönetiminden Fevzi bey ve Nuri Bey’in de katıldığı sözde toplantı yapıldı. Bu toplantıda İl başkanı Sayın Yalçın Görgöz masayı defalarca yumruklayarak ‘Hepinizin Allah bin türlü belasını versin.’ ifadelerini kullanıp bana, ‘Senden utanıyorum, çok alçaksın, iyi siyasetçi olmuşsun!’ ifadelerini kullanarak makamına yakışmayan tarzda tavırlar sergilemiştir. Daha önce de Çayırbağı ziyaretinde de sen şerefsiz sen alçaksın şeklinde hareketlerde bulunmuştur. Bunların hepsine yönetimindeki arkadaşlarım şahittir. Kendisini 1’inci sıra milletvekili adayı gördüğü için, adaylık için istifa ettiğinde kendi sözünden çıkmayacak bir yapı oluşturmak ve bizleri sadece kendi çalışmalarına destek olmak amacı ile partide tutmak için çaba sarf ettiğini görmekteyiz. Bu hareketlerinden sonra İl Başkanı Sayın Yalçın Görgöz yeni kurgusunu devreye sokarak yönetimimizi düşürmek için daha önceden yönetimime bunlar olmazsa olmaz diyerek aldırdığı üyeler tarafından düşürüldük. İlginç olana gelince istifa eden ve yönetimimizi düşüren ilk kadın kolları üyelerini tanımamız gerekiyor. Bu kişiler daha önceki Sayın Yalçın Görgöz döneminde il kadın kolları başkanlığı yapan başka başkanların da gönderilmesinde aktif rol alan ve maşa olarak kullanılan üyelerdir. Dilan Şatur hanım başkanımızın yönetimindeki ahbabı dostum dediği Sezai Yılmaz’ın oğlunun kız arkadaşıdır. Şenay Şahancan hanım yine başkanımızın kendi yönetiminden yediği içtiği ayrı gitmeyen Fevzi Şahancan’ın eşidir. Ayhan Zeybel yine kendi yönetiminde görev alan ve ısrarla Kadın Kolları yönetime yazdırılan il başkanımız Yalçın Görgöz’ün çok samimi aile dostudur. Süheyla Demir’in kendisini hiç görmedim fakat ısrarla yönetim listeme yazılması gerektiği savunulmuş, Kuşadası’nda yaşayan Ayhan Zeybel’in çok samimi arkadaşıdır. Yine ısrarla yönetimimize yazılması istenilen sayılı çalışmaya katılmış ve sadece tek derdi fotoğraf karelerinde yer almak olan kendisini birkaç kez gördüğümüz Gülbahar Hurma isimli arkadaşımız da il başkanımız Yalçın Görgöz’ün yönetiminde bulunan Ali Çalı isimli şahsın yengesidir. Yine Bedia hanım kendisini hiç tanımadığımız sadece bir kez basın açıklamasına katılmış ve talimatla istifa ettirildiğini söyleyen arkadaşımızdır. Sultan Erdem isimli şahıs da il başkanımız ve benim karşımda defalarca il kadın kolları başkanının kendisinin olmak istediğini, MYK mız Hatice Semerci’nin kendisine “Sen başkanımız olacaksın.” dediğini defalarca dile getirmiştir. Sadece vekillerimizin ziyaretinde, önemli ziyaretlerde ve MYK mız Sayın Hatice Semerci Başkanımız geldiğinde partiye katılan, sayın il başkanımızın eşinin akrabası olan ve listeye il yönetimindeki Mesude İntepe’nin ısrarcı talebi üzerine il başkanımız Sayın Yalçın Görgöz tarafından yazdırılan bir arkadaşımızdır. Görüleceği gibi parti organlarının denetiminde söz sahibi olamadığı durumlarda yönetime zorla koydurduğu kişiler ile istemediği yönetimlerin pasifize edilip dışlanmasını sağlamakta profesyonelleşen Sayın Yalçın Görgöz’ün hedefinin “ sen- ben- bizim oğlan” mantığı ile partiye kendi adına ipotek koymaya çalıştığı gayet net ve açıktır.”
“AFYON’DA PARTİMİZ
CİDDİ ZARARA UĞRATILIYOR”
“Kendini parti yönetiminin üzerinde görmek zaten zor bir seçim bölgesi olan Afyonkarahisar’ımızda partimizi ciddi şekilde zarara uğratmaktadır.” denilen açıklamada, “Gerçek gönüllü vekilimiz Sayın Burcu Köksal’ın sahalarda gösterdiği insan üstü çabalarının, meclisteki konuşma ve olaylara müdahalelerinin, Afyon’umuzda partimize kattığı artı puanların ‘Sen ben bizim oğlan’ mantığındaki kişiler ile yok edilmesi büyük bir talihsizliktir. CHP Genel Merkez Sekreteryasının 15 gün önce şahsıma ulaşarak; ‘Genel Başkanımızın ricasıdır, ilgili kişi çocuklarına şekerli su ile besliyor. Bu aile ile ilgilenilsin.’ talimatı ile şahsım ve yönetimim bir saat içerisinde organize olarak gerekli gıda ilaç bebek maması tedarik ederek ilgili kişinin evine gidebilmek için partinin aracı ve görevli personeli Suat Bey’in eşlik etmesini istemiştir. Çünkü gidilen kişi yeni cezaevinden çıkmış ve işverenini bıçaklamasından dolayı ceza almış bir kişi olması nedeniyle bu talepte bulunulmuştur. Ama maalesef il başkanlığından alınan cevap, ‘Burası hayır kurumu değil, araç veremem!’ şeklinde olmuştur. Aileye yardımımız şehir içi minibüslerimiz ile sağlanmıştır. Bu çalışma hakkında genel merkezimizden Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcımız Sayın Mehtap Yücel başkanımız bilgilendirilmiştir. Çalışma sırasında partinin aracını kullanamadığımız, kendi imkânlarımız ile çalıştığımız ve her şekilde engellen meye çalıştığımız Sayın Mehtap Yücel başkanımıza aktarılmış, bu konuda kadın kolları olarak Genel Başkanımızdan randevu talebinde bulunup, sorunlarımızın konuşulması ve bize yardımcı olmaları için kendilerinden ricada bulunduk. Sayın Mehtap Yücel başkanımız bu konuda bize yardımcı olamayacağını, kendisinin çalışmada olduğu ve yoğun olduğu beyanında bulunarak telefonu sonlandırmıştır. Bunun üzerine Kadın Kolları Genel Başkanı Sayın Aylin Nazlıaka’yı arayarak durum bilgilendirmesi yapmak istedik. Kadın Kolları Genel Başkanımız Sayın Aylin Nazlıaka çalışmada olduğu için telefonu açamadığını, Mehtap başkanımızın bize yardımcı olacağını söylemiştir. Bunun üzerine Sayın Mehtap Yücel başkanımız bizi arayıp direkt ‘Iban numaranızı atar mısınız.’ şeklinde konuşması ile bizleri ziyadesiyle üzmüştür. Kendisi ile İl Kadın Kolları yönetimi mensuba arkadaşlarımla birlikte Sayın Mehtap Başkanım emekten yüce hiçbir değer yoktur ve bizim emeğimizin karşılığı para değildir, lütfen başkanım müsait olduğunuz bir zamanda bize ses vermenizi istiyoruz.” şeklinde bir konuşma gerçekleşmiştir.”
“CHP’NİN GÖNÜLLÜ ASKERLERİYİZ”
Yönetim kurulu üyeleri sözlerini şöyle tamamladı: “Son olarak Bizler Cumhuriyet Halk Partisi’nin gönüllü askerleri olarak sahalarda yaptığımız mücadeleye verdiğimiz emeklere karşılık evlerinde hiçbir toplantıya hiçbir programımıza katılmayan ve son 3 dönem liyakatsiz bir şekilde yönetimlere sokulan, gerektiğinde düğmeye basılarak kukla olarak kullanılan üyelerin istifası ile yönetimden düşürüldüğümüz anlaşılmaktadır. Bizler özümüzle sözümüzle bir olan sadece ama sadece partimizin iktidar yolundaki yürüyüşüne de bir yapı taşı koyabilmeyi hedefleyen asla ama asla doğrudan ayrılmayan, ayrılmayacak olan Cumhuriyet Halk partisi için mücadelesini sürdürecek gönüllü askerleriz.” denildi. >> Burcu AYDIN’ın Özel Haberi