• Haberler
  • Genel
  • Çekirdekler, kozalaklar takı oldu – Kocatepe Gazetesi

Çekirdekler, kozalaklar takı oldu – Kocatepe Gazetesi

AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığının desteklediği Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) İscehisar Meslek Yüksekokulu Kuyumculuk Kulübü üyeleri tarafından yürütülen, “http://m.kocatepegazetesi.com/”Yerden bedene, bedenden kalbe”http://m.kocatepegazetesi.com/” projesi kapsamında, meyve çekirdeklerinden, çam kozalaklarına, çöpe atılan kemiklerden atıl konumdaki süs taşlarına, ağaç kök ve kabuklarına varana kadar pek çok materyalden takı ve süs ve objeleri üretiliyor Kuyumculuk Kulübü ve [&hellip]

Çekirdekler, kozalaklar takı oldu

AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığının desteklediği Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) İscehisar Meslek Yüksekokulu Kuyumculuk Kulübü üyeleri tarafından yürütülen, “http://m.kocatepegazetesi.com/”Yerden bedene, bedenden kalbe”http://m.kocatepegazetesi.com/” projesi kapsamında, meyve çekirdeklerinden, çam kozalaklarına, çöpe atılan kemiklerden atıl konumdaki süs taşlarına, ağaç kök ve kabuklarına varana kadar pek çok materyalden takı ve süs ve objeleri üretiliyor

Kuyumculuk Kulübü ve projenin danışman hocalarından AKÜ İscehisar Meslek Yüksekokulu öğretim görevlisi Pınar Daşçı, okulda yarı değerli süs taşları ile yaptıkları çalışmalar sırasında ortaya çıkan artıkların biriktirildiğini, ancak zaman içinde bu artıkların depolanmasında sorunlar yaşayacaklarını düşünmeye başladıklarını kaydetti.
Daşçı, “http://m.kocatepegazetesi.com/”Kesim yapılırken soğutucu kullanıldığından dolayı biriken malzemeyi doğaya dökmek, çok sağlıklı olmayacaktı. Çünkü kendimize yer açarken başka canlıların yaşam alanlarına zarar vermiş, aynı zamanda görüntü kirliliğine neden olacaktık. Artıklarımızı nasıl değerlendirebiliriz diye araştırma yaparken sedefkar Zafer Karazeybek’in organik malzemelerle yüzey çalışmalarını gördük, kendisiyle irtibata geçtik ve düşünce-mizi anlattık. Organik malzemelerle inorganik olan süs taşlarını beraber kullanarak nasıl yeni ürünler üretebiliriz derken projemiz ortaya çıktı”http://m.kocatepegazetesi.com/” dedi.
Projeyi hayata geçirmek için destek aradıkları sırada Daşçı, AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığının gençlik projeleri hakkında bilgi sahibi olduklarını kaydetti. AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezine yaptıkları başvurunun kabul gördüğü ve bu kapsamda sağlanan hibe ile projenin finanse edildiğini belirten Daşçı, “http://m.kocatepegazetesi.com/”Bu projeyi ileride ulus ötesi haline geti-rerek devam ettirebilmek istiyoruz. Ayrıca 5 yıllık bir geçmişi olan kuyumculuk ve takı tasarım programı olarak hem üniversiteler içinde hem de sektör içinde sesimizi duyurabilmek, biz de varız demek için proje-mizin kabul edilmesi bizce son derece önemliydi”http://m.kocatepegazetesi.com/” diye konuştu.
Neden, ‘yerden bedene, bedenden kalbe?’
Projenin içeriğini oluşturan organik ve inorganik malzemelerin hepsinin atık ya da artık konumunda olduğunu belirten Daşçı, şunları söyledi:
“http://m.kocatepegazetesi.com/”Proje kapsamında, meyve çekirdekleri, içinde canlısı olmayan ya da kırık deniz kabukluları, ormanda piknik alanlarında bulduğumuz zedelenmiş ya da tahrip olmuş çam kozalakları, çöpe atılan kemikler, kesim-hanelerden temin ettiğimiz boynuzlar ve çatlaklı, kırık, atıl konumdaki süs taşları, deri parçaları, ağaç kökleri, kabukları gibi materyallerden takılar ve objeler üretilecek. Normalde çöpe atılan bu atıklar hayat bulup bedenleri, evleri süsleyecek objeler haline dönüşecek ve satın alınan bu ürünler, insan sevdiğine hediye alır mantığıyla, kalplerde yer edinecek’ diye düşünerek projenin adını da ‘Yerden bedene, bedenden kalbe’ koyduk. Projemiz, geleneksel el sanatlarından yola çıkarak çevre bilincini geliştirmeyi amaçlayan, doğaya zarara vermeyi önleyen ve geri dönüşümle yeniden üreten bir kalkınma stratejisi aynı zamanda. Sadece çevre açısından düşünürsek, evsel atıklarımızın bir kısmı bu sayede değerlendiriliyor. Ayrıca biz geri dönüşümle ilgili araştırmalar yaparken projenin kapsamı dışında yeni şeyler bulduk ve öğrendik. Şimdi şişe içeceklerin kapaklarını, kutu içeceklerin açma halkalarını ve tabii ki mavi kapak topluyo-ruz. Geri dönüştürülebilir cam, plastik ve kağıt atıklarını ayrı ayrı biriktiriyor ve okul genelinde bilgilendirmeler yaparak yaşam alanımızdaki insanları uyarıyoruz.”http://m.kocatepegazetesi.com/”
Projenin, üniversiteler içinde bir ilk olma özelliği bulunan Kuyumculuk Kulübünün 8 üyesi tarafından yürütüldüğünü belirten Daşçı, proje çerçevesinde bu güne kadar 3 seminer düzenlediklerini, çeşitli etkinliklerle mücevher ustası-sadekar Viktor Öcal, sadekar-sedefkar Zafer Karazeybek ve sedefkar Mümin Orhan gibi isimleri öğrencilerle buluşturduklarını, proje sonuna kadar başka etkinliklerinin de olacağını kaydetti.
Sektöre öğrenci değil,
sektör yaratacak öğrenci
Projenin öğrencilerin hem sosyal hem de kişisel gelişimlerine katkısı olduğunu düşündüğünü belirten Daşçı, “http://m.kocatepegazetesi.com/”Kişisel olarak öğrenciler bu projede neler yapabileceğini görmüş oldu bu da öğrencilere öz güven sağladı. Doğayı yeniden mesleki açıdan tanıdılar. Hangi malzemeyi nasıl kullanabileceklerini ya da hangi malzemeyi neden kullanamayacaklarını gördüler. Bu da bize kuyumculuk açısından geniş bir perspektif sağlıyor. Proje içinde öğrenilenler, öğrencileri sadece değerli metal kullanımıyla sınırlanmaktan ya da değerli taşlardan yapılan takılardan kurtarıyor. Yerine göre bir şeftali çekirdeği de yarı değerli süs taşının gördüğü görevi görebiliyor. Boynuzdan yapılan bir çerçeve gümüşün yerine geçebiliyor. Bu proje ile sektöre öğrenci değil, sektör yaratacak öğrenci profili oluşuyor”http://m.kocatepegazetesi.com/” diye konuştu.
Temel kuyumculuk el aletleri, freze, evde kullanılan fırınla proje kapsamındaki takıların atölye ortamı dışında da üretilebileceğine dikkati çeken Daşçı, şunları söyledi:
“http://m.kocatepegazetesi.com/”Artık materyallerden takı yapımını, takı sektörü için bir alternatif olarak görüyoruz. İnsanlar geleneksele dönüş yaparken, farklı olana ve aynı zamanda doğal olana yöneliyorlar. Altın fiyatları ve gümüşteki artışlara bağlı olarak bijuteri tarzı takılar son zamanlarda oldukça revaçta ki, bunu halk eğitimlere bağlı takı kurslarına olan yoğun talepten de görmek mümkün. Bizim yaptıklarımızı bu bağlamda bijuterinin üst segmenti olarak değerlendirmek gerek diye düşünüyorum. Doğayı, doğal objelerle yeniden yorumluyoruz ve yapılan her takının her formun bir hikayesi var.”http://m.kocatepegazetesi.com/” (AA)

Bakmadan Geçme