"Çavuşbaş Meydanı"

Gazetenizde 5. haftasına giren ‘Unutulmuş Futbol Sahaları’ yazı dizisi, ‘Çavuşbaş Meydanı’ İle devam ediyor. O zamanın Afyonu’nun sosyal hayatından kesitler de veren yazı dizisinde bu haftaki konumuz; Çavuşbaş Meydanı…

Hızlı kentleşmeden henüz nasibini almamış Çavuşbaş Mahallesi’nin Meydanı, daha çok kasap, manifaturacı, demirci ve bakırcı esnafının oturduğu orta halli ailelerin bacalarının tüttüğü zamanlarda çocukların oyun alanı olmuştu. Burada sadece futbol değil Birdirbir, Kurtu Kurtarmaç, Metçik gibi oyunlar, çocukların vazgeçilmedikleri ve masraf istemeyen oyunlarıydı.
‘Kirada oturmak’ kavramının henüz yaygınlaşmadığı dönemlerde bu mahalleden sabah namazından sonra dükkânlarını açmak üzere evlerinden çıkan esnaf usta-çırak, yürüyerek dükkanlarına giderlerdi. Demiryolları Afyonluların en önemli istihdam kuruluşuydu. Fabrika olarak sadece Askeri Fabrika vardı. 1950’li yılların ikinci yarısında da Çimento Fabrikası açıldı. Bu fabrikalar şehrin çok uzağında kalırlardı o zamanlar.
Çavuşbaş Meydanı, Çavuşbaş Mahallesi’nin, Taşpınar’ın, Olucak’ın Yukarı Pazar’ın Ulu Küllük’ün hatta Türbe taraflarından gelen çocukların top oynadıkları bir alan olmuştu o yıllarda. Namık Kemal ve Cumhuriyet İlkokulu’ndan ders sonu çıkan çocuklar hemen buralarda dörder kişilik beşer kişilik takımlar kurar maça başlarlardı. Kıran kırana geçen müsabakalarda bazen gol tartışmasına tutuşur küsüşmeler de olurdu. Çavuşbaş Meydanı’nda futbol oynayan çocuklar biraz büyüdüklerinde Çavuşbaş Mahallesi Muhtarı Mehmet Yıldızdağ’ın önderliğinde 1967’de Çavuşbaş İdman Yurdu olarak amatörce futbol oynamaya başladılar. Çavuşbaş Antrenörlüğü’nü de Afyon Amatör Futbol camiasının yakından tanıdığı Rahmetli İhsan Mutluer yaptı yıllarca. (İhsan Mutluer, Antrenör Attila Mutuer’in babasıdır) Bu saha yazı dizisinin hazırlanmasında tecrübeleriyle yardım eden o mahallede yıllarca oturmuş ve Afyonspor Genç Takımı’nda futbola başlayıp ileriki yıllarda çeşitli amatör takımlarında top oynayıp bugün antrenörlük yapan Levent Göktaş bu meydanla ilgili anılarını anlattı. Göktaş; “Kaleci Seyfi Özbey, Afyonspor, Polatlıspor, Karagümrük, Amatör Milli Takım Kaptanı olarak görev yaptı. Futbola bu meydanda top oynayarak başladı. Süleyman ve Lütfü Özbay Kardeşler, Afyonspor, Altınordu ve Denizlispor’da top oynadı. Bu sahada top koşturan isimlerden Abdullah Aydoğan, Hayati Bozok, Mustafa Yıldızdağ, Afyonun en iyi amatör takımlarında şampiyonluklar yaşadılar. Bu iki isimde bu meydanın müdavimlerindendi. O zaman maçların çoğunu gazozuna yapardık. Yenen takım arkadaşlara nispet olsun diye gazoz kapaklarını patlatırlardı. Genelde maçlarımız çok güzel bir ahenk içerisinde geçerdi. Çavuşbaş Meydanı’nda top koşturan isimler daha sonraki yıllarda kendilerini geliştirip gerek Afyonda gerekse başka illerdeki amatör takımlarda kaptanlık yaptılar. Çavuşbaş İdman Yurdu’na (ÇİY) en büyük destek takım kalecimiz Süleyman Küçükkurt’tan geldi. Daha sonraki yıllarda kulüp başkanı olan Süleyman Küçükkurt, Çavuşbaş İdman Yurdu’na büyük hizmetler yapmıştır. Şu an bile Afyon’da Çavuşbaş idman Yurdu’nu tanımayan yoktur. Şu an 30-60 yaş arasında ki başarılı futbolcuların neredeyse tamamı Çavuşbaş İdman Yurdu forması giymiştir. Zaten Çavuşbaş İdman yurdu deyince herkes bu takımı bilir oynayan futbolcuların isimlerini saymaya sayfalar yetmez. Buradaki çocukların futbol sevdası Çavuşbaş İdman Yurdu Takımını ortaya çıkardı.”
Yazı dizimizde büyük emeği geçen değerli futbol adamı Agah Hoca “Bu meydanda ben birkaç kez futbol oynadım. Ancak o yörenin çocukları mücadeleci, agresif ve çok hevesliydiler. Çavuşbaş Meydanı’nda ki çeşmeden su içmeye gider top oynayanları seyrederdim. İleriki yıllarda bu çocukların birçoğu benim antrenörlüğümü yaptığım Afyonspor Genç Takımı’nda yer aldılar. Çavuşbaş Mahallesi Afyonun en eski mahallelerinden birisi olduğu için buralara komşu mahallelerde tarihi çeşmeler, camiler ve yatırlar vardı. Taşpınar Çeşmesi, Olucak Çeşmesi, Ali Ağa Çeşmesi, Hodalı Çeşmesi, Kara Katip Camii, Ulu Camii, Kabe Mescidi, Kırklar Makamı, Çavuşbaş Camii edebiyat tarihimizde de geçen Divan Sahibi Askeri Baba Merkadi, derici Hoca Merkadi ve adları bilinmeyen bir çok tarihi değer evler arasında kaybolup gitti. Hızlı kentleşmeyle beraber kalenin etekleri de evlerle, dükkânlarla doldu. Yollar açıldı. Ve bu meydan artık ancak Pazar günleri Pazar yerine ev sahipliği yapıyor.”