'Büyükşehir olmak 2029'dan önce zor'
İGM Başkanı Burhanettin Çoban, Afyonkarahisar'ın büyükşehir olma konusunun 2029 yılında gündeme gelebileceği öngörüsünü açıkladı. Çoban, büyükşehir konusunda partiler arasında da ittifakın sağlanamadığı duyumunu dile getirdi. Çoban, AFJET A.Ş'nin sunduğu jeotermal ısınma hizmetinin bu kış sezonuna kadar bir başarı öyküsü olduğunu hatırlatarak, eski Genel Müdür Yusuf Ulutürk'ten bayrağı devir alan yeni Genel Müdür İsmail Kara'nın bunu [&hellip]
İGM Başkanı Burhanettin Çoban, Afyonkarahisar’ın büyükşehir olma konusunun 2029 yılında gündeme gelebileceği öngörüsünü açıkladı. Çoban, büyükşehir konusunda partiler arasında da ittifakın sağlanamadığı duyumunu dile getirdi. Çoban, AFJET A.Ş’nin sunduğu jeotermal ısınma hizmetinin bu kış sezonuna kadar bir başarı öyküsü olduğunu hatırlatarak, eski Genel Müdür Yusuf Ulutürk’ten bayrağı devir alan yeni Genel Müdür İsmail Kara’nın bunu en güzel şekilde sürdürmesini diledi
İl Genel Meclisi (İGM) Başkanı Burhanettin Çoban, gazeteniz Kocatepe’yi ziyaret ederek İl Özel İdaresi’nin karar organı İl Genel Meclisi çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Çoban’a İGM Merkez Üyeleri Nurettin Birliktir ile Ali Kargıda eşlik etti.
“ÖZEL İDARE’NİN TEMEL
GELİR KAYNAĞI VERGİLERDİR”
İGM Başkanı Burhanettin Çoban, İl Özel İdaresinin il nüfusuna göre gelirlerinin yüzde 95’ni İller Bankası’ndan gelen vergi paylarından aldığını söyledi. Çoban, “Türkiye’de ne kadar çok vergi toplanıyorsa toplanan vergiden nüfusa göre İl Özel İdarelerine ve Belediyelere o kadar pay gelmektedir. Belediyeler su ve emlak vergisi gelirleri gibi avantaja sahiptir. Belediyelerin harç gelirleri denilen iskân ve ruhsattan sağlanan gelirleri vardır. Arsa oluşturup satıp gelir elde etme gibi imkânlar vardır. Özel İdareler de bu yok, sadece vergilerden ne gelirse yüzde 95’lik geliri buradan sağlanır. Birde jeotermal kaynak geliri artı maden gelirleri söz konusudur. Başka geliri yoktur. Özel İdarelerin varsa kiraya verdiği yerlerden gelen geliri vardır. Bende Özel İdare’nin karar organı Meclis Başkanlığına gelinceye kadar bu durumu bilmiyordum. Örneğin kırsal alanda bir sera, çiftlik v.b yapımı sözkonusu olduğunda bunların hiçbiri ücrete tabi değil hepsi bedavadır. İnşaat ruhsatı ve iskân izni bunların hepsi bedavadır. Hatta Özel İdare elemanlarının kontrole gittikleri harcırahlarınıda Özel İdare karşılamaktadır.” dedi.
“GELİR KAYBINA RAĞMEN YATIRIM VE HİZMETLERİMİZ AZALMADI”
2019 yılı itibariyle İl Genel Meclisi Başkanlığı görevine başlamalarıyla birlikte iki ayrı şansızlık yaşadıklarını belirten Çoban, “Birincisi bizden önceki 5 yıllık dönemde bilindiği üzere 48 Belediye kapatılmıştı. Kapatılma kanununa eklenen madde de demişler ki, ‘Kapatılan belde belediyelerinin İller Bankası’ndan aldığı vergi payı ne ise 5 yıl boyunca 2014-2019 tarihleri arasında İl Özel İdaresine gönderilir. İl Özel İdaresi de bunu harcar.’ Böyle bir madde konulmuş. Bu da şu demek; Beş yıl boyunca yaklaşık 50 milyon TL İl Özel İdaresine bu şekilde para gelmiş. Biz tam göreve geldik bu kesildi. Şimdiki rakamla bu yaklaşık 150 milyon TL’ye tekabül ediyor. İkinci bir sıkıntıda Covid-19 pandemisi nedeniyle bilindiği üzere devletimiz birçok vergiyi almaktan vazgeçti. Bundan dolayı da bizim paylarımız azaldı. Gelirlerimiz azalmasına rağmen Allah’a şükür geçmiş yıllara göre asla geride kalmadık. Her türlü yatırım ve hizmetlerimiz aksamadı. Yatırımlarımızda arttı. Örneğin araç gerçe ekipmanımızı zirveye çıkardık. İki dozerimiz vardı iki tane daha dozer aldık. Kırıcılarımızın sayısı 10 olurken greyder sayımızıda ona çıkardık. Vidanjörlerimizin sayısıda yine üç katına çıktı.” diye konuştu.
“DAĞ VE YAYLA YOLLARINI AÇINCA EKİLEMEYEN ARAZİLER EKİLDİ”
Sayıca arttırdıkları ekipmanlarla sadece köy yolları ile ana yolları değil köylerin yayla ve dağ yollarınıda yapmaya ve açmaya başladıklarını söyleyen Çoban, “Tüm bu çalışma ve çabalarımız taşrada karşımıza memnuniyet olarak çıktı. Örneğin Dinar ilçemizde Bülüçalan yaylası diye bir yer var. Bu yayla yolu yıllardır açılmamış. Traktör çıkamadığı için buradaki 20 bin dekar arazi ekilemiyordu. Bizde köy çocuğuyuz. Vatandaşın traktörü varsa tarla ekiliyor. Traktör yoksa tarla ekilmiyor. Biçerdöver gitmiyorsa oralar ekilmiyor. Bülüçalan yayla yolunu açtık 20 bin dekarlık arazi tekrar ekilmeye başlandı. Tabi bu muazzam bir gelir anlamına geliyor. Bunlar güzel bizim çalışma azmimizi arttıran olaylardır.” şeklinde konuştu.
“AKDAĞ’A GENİŞ VE
KONFORLU BİR YOL YAPTIK”
Hocalar ilçesinin merkeze 120 kilometre uzaklıkta olduğunu belirten Çoban, “Hocalar bizim ilçemiz ama bize yani il merkezine 120 kilometre mesafededir. Ücra diyebileceğimiz bir noktada gözüküyor. Hâlbuki Sinanpaşa ilçemizden bir yol yapılsaydı yol 30 kilometre kısalıyor. Gidiş gelişte bu kısalma 60 kilometre oluyor. Bu önemli bir rakamdır. Müthiş doğal güzelliği olan Yörükmezarı Ormanlarından bu yol açılıyor. Elhamdülillah o da yıllardır konuşulan bir konuydu. Araç gereçleri arttırmak bize hizmet olarak geri döndü. O yol açıldı inşallah bu sene asfaltlanmasıda yapılacak. Yine Akdağ bana göre hem ilimizin hemde ülkemizin doğal güzelliklerinden bir yerdir. Sağ olsun Aziz Yıldırım valimiz zamanında onunda gayretleriyle Veysel Eroğlu bakanımıza oraya bir gölet yaptırılmıştı. O gölet yapılınca bu güzellik daha da zirveye çıktı. Birde Sayın Bakanımızın yaptırdığı otel vardı. Bazı sorunlardan kaynaklı otel açılışı biraz gecikti. O otel Sandıklı Belediyesine devredildi. Belediyemiz oranın tadilatını hızla yapıyor. Bir iki ay içerisinde otelimiz hizmete girecek. Sayın Bakanımızın zamanında buraya 5 metre genişliğinde yol yapıldı. Başka bir güzergâhtan açtığımız yol ile en dar alanı 7 metre genişliğe çıkardık. Yol eğimi yüzde 8’e düştü. 27 olan viraj sayısıda 8’e düştü. İnşallah bundan sonra oradaki turizm çok ciddi anlamda canlanacak. Bunlar hep Özel İdaremizin imkânlarıyla yapılan hizmetlerdir.” ifadelerini kullandı.
“ARTIK AYAZİNİ’Yİ TÜM
DÜNYA TANIMAYA BAŞLADI”
Burhanettin Çoban, İhsaniye ilçesine bağlı Ayazini köyünde bir önceki Afyonkarahisar Valisi Gökmen Çiçek’in üstün gayretleriyle ciddi çalışmalar yürütüldüğünü söyledi. Çoban şöyle konuştu: “Ayazini bölgemizde; Üçlerkayası, Kıyır, Demirli köyleri, Döğer beldesinin turizm güzergâhında öne çıkan yerlerdir. 2019 yılında bu güzergâhın asfaltını sıcak asfalt olarak döktük. Eskişehir-Seyitgazi yolundan o bölgeye ulaşım sıcak asfaltla Döğer beldesine kadar bağlanmış oldu. Bu da gerçekten büyük bir imkândır. Yaklaşık 20 kilometreden fazla olan bu yola bugünkü rakamlarla sadece 18 milyon TL harcanmıştır. Bir hakikati de söylemem lazım; Frig Vadisi, Ayazini köyünde yürütülen çalışmalar Mustafa Tutulmaz Valimizin zamanında başlamıştı. Sayın Tutulmaz Seydiler’de bir karşılama merkezi yaptırmıştı. Tabi bunlar valimizin girişimleriyle bakanlık bütçeleriyle yapılan yatırımlardır. Gökmen Çiçek Valimizin zamanında Ayazini köyü ve çevresindeki hizmetler şaha kalkmış oldu. Sadece Afyon ve Türkiye değil artık Ayazini’yi tüm dünya tanımaya başladı. Tüm bu çalışmalar çeşitli bakanlıklardan elde edilen hibe gelirle yapıldı.”
“AFYON ÖZEL İDARESİ PROTOKOLLE BELEDİYELERE ASFALT SERİYOR”
“Sağ olsunlar bizden önceki İGM üyesi arkadaşlarımız ve Meclis Başkanımız Salih Sel döneminde Çay bölgemizde Özel İdare Asfalt Şantiyesini kurdular.” diyen Çoban şunları söyledi: “2019 yılı itibariyle daha önce olmayan Özel İdare Sıcak Asfalt Şantiyemiz devreye girdi. Şantiyemizin saatte 240 ton üretim kapasitesi vardır. Hemen asfalt serimiyle ilgili finişerler, silindirler alınmış. Bu sayede Afyonkarahisar Özel İdaresi kendi asfaltını üretip serebilen bir hale geldi. Böylece herhangi bir ihaleye ve müteahhite gerek duymadan nerede ihtiyaç varsa Özel İdaremiz bunu yapabilir hale gelmiştir. Biz 2019 yılından sonra buna şunu ilave ettik; Belediyeci kökenli olmamız nedeniyle Afyon’da asfalt şantiyesi olan Belediye sadece Afyon Belediyesi ve Bolvadin Belediyesi’dir. Sandıklı Belediyemizin de bir asfalt şantiyesi var ama saatte 30 ton kapasite üretimle onu çalıştırmak ekonomik rantabıl olmuyor. İşin garibi özel sektöründe asfalt şantiyesi yok. Biz ilk kez Afyonkarahisar Özel İdaresinde Belediyelere protokolle masrafı karşılığında asfalt serimi yapıyoruz. Bu; Bolvadin, Çay, Dinar, Emirdağ ve İscehisar Belediyelerimize yapıldı. İnşallah yapılmaya da devam edecek. Belde belediyelerimize bile bu hizmetler verildi. Bu sayede ilçelerimizde sıcak asfalt derdinden kurtuldu. Belediye yönetimi hangi partiden olursa olsun parti ayrımı yapmadan protokolle asfalt seriyoruz.”
“ARTIK STABİLİZE KÖY YOLU YOK”
İl Özel İdaresi’nin esas görev alanının köyler olduğunu söyleyen Çoban şunları kaydetti: “Bizim esas işimiz köylerimizin alt yapısı yani su, kanalizasyon ve yoldur. Daha sonra diğer ihtiyaçları geliyor. Afyonumuzun 422 köyü vardı. Çalışlar ve Güney tekrar belde olunca ilimizin 420 köyü oldu. Özel İdaremizin kuruluşundan itibaren iyi bir kadro ve ekip var. Genelde kaynaklarımız hep yerinde ve verimli kullanılmış. Bundan dolayı çok büyük ölçüde sorunumuz yoktur. Günümüzde 420 köyümüzün ana yolları yani köylerimizi ilçelere bağlayan yollarımızın hiçbiri stabilize değildir. Allah’a şükür suyu ve kanalizasyonu olmayan yer kalmadı. Bunlar zamanında gelen kaynakların yerine kullanıldığını gösteriyor.”
“SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ
KÖYDES ÖDENEĞİNİ ÖN GÖRMÜŞ”
“Elhamdülillah 20 yıldır ülkemizde AK Parti iktidarı vardır. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminde 2005 yılından itibaren KÖYDES ödeneğini öngörmüş.” diyen Çoban sözlerini şöyle sürdürdü: “Malumdur KÖYDES köylerin desteklenmesi projesidir. Eski Başbakanımız şimdiki Cumhurbaşkanımız diyor ki, ‘Özel İdarelere vergi bütçesinden ayrıca bir para göndereceğim. Bunun adına KÖYDES diyorum. Ama İl Özel İdareleri bu parayı sadece ve sadece su, kanalizasyon ve yol hizmetlerinde harcayabilir. Yol yapacaksa ya beton parke ya da sıcak asfalt yapacak. Ya da beton esaslı asfalt yapacak. Sathi asfaltta bile bunu kullandırmıyor ki yollara kalite gelsin diye. Veya bu paranın su ya da kanalizasyon işinde kullanılması şartını getiriyor. Bize gelen paralar ihtiyaç doğrultusunda verimli kullanıldığından Ankara’da kâğıda bakıldığında bu alanlarda ihtiyaç yok gözüküyor. Afyon’un nüfusu 750 bine yakın bize bu sene 36 milyon TL ödenek geldi. Bizim yarımız ölçeğindeki illere bir bakıyorum 50-60 milyon TL para geliyor. Çünkü Ankara’dan bakıldığında kağıt üzerinde yol, su, kanalizasyon problemi gözüken iller vardır. Biz de ise kağıt üzerinde böyle bir durum yok. Demek ki oraların yetkilileri bu paraları yerinde ve dengeli kullanmamışlar.”
“BU YIL İÇİN BİR EK ÖDENEK
BEKLENTİMİZ VAR”
Bu yıl gelen KÖYDES Projesi adı altında gelen ek ödeneğin 36 milyon TL olduğunu belirten Çoban, “Bu yıl seçim olacağından inşallah yine bir ilave ödenek beklentimiz var. En az bir 15-20 milyon TL ek ödenek gelir diye tahmin yürütüyorum. Bunlar artı gelirler olacağından 2005 yılından beri bu paralar geliyor. Bunlarda hep kanalizasyon ve yolda kullanılıyor.” ifadelerine yer verdi.
“BİZ İLÇELERİN BİLE KAPATILMASINI İSTERKEN İL SAYISININ YÜZE
ÇIKARILMASI BİLEMEM”
İl sayısının 100’e çıkarılması ile ilgili tartışmaları değerlendirirken İlçe ve il olma durumunda gerçekçi olunması gerektiğini savunan Çoban, “Hep verimlilikten kaynakların yerinde kullanılmasından söz ediyoruz. Geçen yıl İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu’nun Afyon ziyaretinde Belediye Meclis Salonu’ndaki toplantıda söz aldım. Tasarrufun çok önem arz ettiğini, devletimizin buna örnek olması gerektiğini belirttim. Nüfusu 2 binin altında olan belde belediyelerini kapattık. Ama nüfusu 2 binin altında olan ilçelerin olduğunu ifade ettim. Buralar halen daha ilçe statüsünde görev yapıyor. Kızılören ilçemizi örnek verdim. Şu anda Kızılören’in dört tane köyü var. Dört köyü ve kendi merkez nüfusunun toplam nüfusu 4 bin 250’dir. Burada ilçe olması nedeniyle bir kaymakam ve onun birimleri vardır. Tüm bunlar bizide mali olarak etkiliyor. Her ilçede bir birlik kurulması gerekiyor. Mesela Sandıklı ilçemizin 60 bin nüfusu var. 60 bin nüfuslu Sandıklı’daki birlik giderleriyle 300 bin nüfuslu Afyon il merkezinin birlik gideriyle 2 bin 200 nüfuslu yerin birlik gideri aynıdır. Hiç fark etmiyor aynı personele aynı maaş ödeniyor. Bu konuda tasarrufa gidilmesini önerdim. Eskişehir’in bin civarında nüfusu olan Han köyü var. Artık köy demeyelimde orada bir mahalle var. Biz ilçelerin bile kapatılmasını isterken il sayısının yüze çıkarılması ne olur bilemem. Örneğin Mersin’in büyük bir Tarsus Belediyesi var. Üç yüz bin dört yüz bin nüfuslu yerler il yapılabilir. Mesela Alanya gibi mesafesi de gerçekten Antalya’ya uzaktır. Orası olabilir. Ama Iğdır, Bayburt, Ardahan AK Parti’den önce il yapıldı. Rahmetli Turgut Özal’ı çok severim. Hakikaten seviyorum çünkü ülkeye çok şey kattığına inanıyorum. Bize ufuk verip, ekonomi ürettiğine, ihracaatı, teknolojiyi öğrettiğine inanan bir insanım. Ama bizde de Başmakçı, Kızılören, Bayat gibi yerlerin il yapılması bir hataydı. Iğdır ve Bayburt 80 bin nüfuslu yerler. Ardahan yine yüz bin civarında. Böyle olacaksa olmasın. Nüfusu 300 bini geçen yerlerin il olmasını arzu ederiz.” dedi.
“2029’DAN ÖNCE BÜYÜKŞEHİR KONUSU GERÇEKLEŞMEZ GİBİ DURUYOR”
Afyonkarahisar’ın büyükşehir olma konusu hakkında konuşan Çoban sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz ilimizin büyükşehir olma durumunu geçen ay Mehmet Özhaseki Başkanımızın Başkanlığında yapılan İl Genel Meclisi Başkanlar toplantısında gazetecilerin bize sorduğu gibi sorduk. 2024 yılında böyle birşeyin olup olmayacağı sorusunu kendisine sorduk. Bizim gördüğümüz 2024 yılında bu sistem yani mevcut halimiz devam ediyor. 2029 yılı için bu artık gündeme gelebilir. Öyle bir çalışma olduğunu hissediyoruz. Ama 2024 yılına yetişmeyecek. Yapılsa bile bu işin 30 Mart 2023 tarihinden önce Meclisten geçip yasalaşması lazımdır. Çünkü bir sene öncesinden olması halinde seçim yasaları uygulanabilmektedir. Bu konjektürde bu hiç mümkün gözükmüyor ki partiler arasında da bu konuda ittifak olmadığı söyleniyor. Bana göre 2024’te bu sistemle seçimlere gideceğiz gibi duruyor.”
“İNŞALLAH AFJET’TE KISMEN
OLAN ISINMA SORUNU BU KIŞ GİDERİLİR”
Gündemde yer alan AFJET ataması ile ilgili tartışmaya yönelik düşüncesi sorulan Çoban şunları kaydetti: “Bilindiği üzere AFJET A.Ş yüzde 99,9’u kamuya ait bir şirkettir. Yüzde 60 hissesi İl Özel İdaresi’nin, yüzde 35’i Afyon Belediyesi’ne ait, yüzde 5’i ATSO v.d kuruluşlara aittir. Sağ olsun değerli Bakanımız İsmet Atila döneminde Afyon Belediyesi ve İl Özel İdaresine gönderilen bağışlarla AFJET A.Ş’miz kurulmuştur. Kuruluşundan itibaren yaklaşık 3 yıl içerisinde 4-5 bin konutluk bir ısınma sağlayan bir başarıya ulaşmışlar. 2009 yılında biz Afyon Belediyesi’nde göreve geldiğimizde o zamanki İl Genel Meclisi Başkanımız Salih Sel’le birlikte AFJET’in daha büyümesi, daha çok konut ısıtması gerektiğinde hemfikir olduk. Sağ olsun bu hususta onunda büyük destekleri oldu. Bize verilen raporlarda ilk kurulan o yaklaşık 5 bin konutluk ısınma sisteminin ömrünü tamamladığı, sistemin en fazla 2 yıl ömrünün kaldığı bildirildi. 1990’lı yıllarda Türkiye’de jeotermal ısınma bilinmiyordu. Afyon bunun ilk örneklerinden bir tanesidir. AFJET sisteminde 17 kilometreden gelen sıcak su şehir şebekesinde dolaştıktan sonra tekrar dönüyordu. Sıcak su boruları çok çabuk deforme ederek boru içinin korozyonlanmasına neden oluyor. Bu sistemin doğru olmayıp sistemde normal şebeke suyunun dolaşması gerektiği burayada bir ısı merkezi yapılması gerektiği bize rapor edildi. Bizde sistemi tamamen yenileyip bunu arttıralım diye düşündük. Sağ olsun Salih Sel Başkanımız mevcut yönetimi yenileme noktasında araştırmalar yaptı ve göreve getirilen Dr. Yusuf Ulutürk’ü kendisi buldu. Bizlere önerdi araştırdık bizlerde uygun gördük ve dönemin valisi ile birlikte genel müdür değişikliğini yaptık. Sayın Ulutürk’le yolumuza devam ettik. İlk sistem yenilendi. Gerçekten bugün AFJET 28 bin konut eşdeğeri bina ısıtan sistem haline geldi. Yetmedi otellerimize tek elden su dağıtım projesi uygulandı. AKÜ ve AFSÜde ısınma sistemine dâhil edildi. AKÜ’de AFJET ısınma sistemine geçilmesiyle bırakın maddi tasarrufu ısınmadaki kaliteyi 45 kaloriferci başka görevlere kaydırıldı. Böyle güzel gelişmeler oldu. 2014 yılından itibaren AFJET futbol adına büyük desteklerde bulundu. 2021 yılına kadar güzel gelişmeler devam etti. 2021-2022 kışında ısınmaya yönelik şikâyetler oldu. Bunda vatandaş haklıydı. Yeterli ısınma sağlandı mı? Sağlanan yerler kadar sağlanamayan yerlerde oldu. Yüzde 80 oranda yeterli ısınma sağlandı. Aslında AFJET bir başarı öyküsüydü. Ta ki bu son yıla kadar. Bu yıl şikâyetler olunca diğer ortalarımız tarafından önceki Valimiz Gökmen Çiçek’e genel müdür değişikliği gerekiyor diye söylenmiş. Gökmen bey bize toplantılarda hep bunu ifade etti. Mahkeme kadıya mülk değildir. Ama bir görevden bir kişi sıkıntıdan dolayı alınıyorsa en az onun kadar hatta ondan daha iyi bu işi yapabilecek bir adam bulmamız gerekir diye yönetim kurulu üyelerince söylendi. Böyle bir isimi kimse ortaya atmadı. En son milletvekillerimize bu şikâyetler gidince sağ olsun onlarda MTA ile irtibata geçmişler. Mevcut Genel Müdür İsmail Kara’nın AFJET’in ilk kuruluşundan itibaren bu havzada çalışmasının olduğu, beş kuyumuzda sondajlarda bulunduğu, hatta Gazlıgöl’deki sondajlarda bile teknik eleman olarak bulunduğuna dair raporlar gidince ona bu teklifi yapmışlar. Sağ olsun İsmail Kara teklifi kabul etmiş. Yusuf Ulutürk zaten görevi bırakacağını söylüyordu. Valimiz Gökmen Çiçek’e ne zaman isterlerse istifasını sunabileceğini, emekliliğininde geldiğini söylemişti. Valimizde böyle bir isim bulunduğunu öğrenmeden önce onun istifasını almış. Sonra yönetim kurulumuzun oybirliğiyle yeni valimizin döneminde İsmail Kara göreve başladı. İnşallah İsmail Bey Yusuf beyden devraldığı bayrağı en güzel şekilde temsil eder. Bu sene kısmen şikâyetçi olunan ısınma sorununu inşallah giderilir.”
>> Burcu AYDIN’ın Özel Haberi