• Haberler
  • Genel
  • 'Bugün seçim olsa sandıktan aynı sonuç çıkar'

'Bugün seçim olsa sandıktan aynı sonuç çıkar'

MHP Milletvekili Mehmet Taytak yurt genelindeki orman yangınlarıyla ilgili 'Adını kullanmak istemiyorum Bilmem neyin çocukları bir site üzerinden ellerinde çakmaklarla bulunduğunuz her yeri yakın diye talimatlar gönderiyor.' sözleriyle tepki verdi. Taytak, 15 Temmuz hain darbe kalkışması sonrası Cumhur İttifakı'nın MHP kanadına yapılan eleştirilere de açıklık getirerek, 'Bugün seçime girmiş olsak sandıktan yine aynı sonuç çıkacaktır' [&hellip]

MHP Milletvekili Mehmet Taytak yurt genelindeki orman yangınlarıyla ilgili “Adını kullanmak istemiyorum; Bilmem neyin çocukları bir site üzerinden ellerinde çakmaklarla bulunduğunuz her yeri yakın diye talimatlar gönderiyor.” sözleriyle tepki verdi. Taytak, 15 Temmuz hain darbe kalkışması sonrası Cumhur İttifakı’nın MHP kanadına yapılan eleştirilere de açıklık getirerek, “Bugün seçime girmiş olsak sandıktan yine aynı sonuç çıkacaktır” dedi

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) MYK Üyesi Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Taytak dün sabah MCG Çakmak Otel’de basın toplantısı düzenledi. Taytak, basın mensuplarının 24 Temmuz Basın Bayramı’nı kutlamak ve bu vesileyle bir araya gelmek istediğini belirterek gündemdeki sıcak konularla ilgili görüşlerini açıkladı. Toplantıda basın mensuplarının yanı sıra; MHP İl Başkanı Mehmet Kocacan, İl Yönetim Kurulu Üyeleri de hazır bulundu.
“24 TEMMUZ BASIN BAYRAMI HAYIRLARA VESİLE OLSUN”
Toplantının açılış konuşmasını yapan MHP İl Başkanı Mehmet Kocacan, Temmuz ayı içerisinde idrak edilen 24 Temmuz Basın Bayramı’nın Afyonkarahisar medya çalışanlarına hayırlı olmasını diledi. Kocacan, “TBMM’de yoğun bir çalışmayla birlikte Türkiye’nin üzerinde bir sürü problemlerle Sayın Milletvekilimiz Mehmet Taytak’ın Ankara’da olması nedeniyle kendileri bize basın mensuplarıyla düzenleyeceğimiz bir toplantıda biraraya gelmenin uygun olacağı düşüncesini iletti. Bu vesile ile basın mensuplarıyla biraraya gelmekten dolayı son derece memnunuz.” dedi.
“DÜNYA DA BAŞ GÖSTEREN OLAĞANÜSTÜ ŞARTLAR MESLEĞİN KUTSİYETİNİ GÖSTERİYOR”
MHP Milletvekili Mehmet Taytak, dünya ile birlikte Türkiye’nin de içerisinden geçtiği olağanüstü şartlarda düzgün ve etik anlayışla görev yapan basın çalışanlarının icra ettiği mesleğin kutsallığının daha net anlaşıldığını vurguladı. Taytak, “Günümüzde bazı basın mensupları algı operasyonlarının sahte sosyal medya hesaplarıyla dünyanın karıştırıldığı, petrol savaşlarının olduğu sel, yangın ve deprem felaketlerinin yaşandığı iki yıldır devam eden Kovid-19 küresel salgınının olduğu bir dönemde gerçekten hepimizin işi zordur. Bu anlamda basın özgür ve kendi milli, kültürel değerleri içerisinde hem muhatap olduğu bölgesini, milletini, ülkesini doğru bilgilendirmek hem de doğru yönlendirmek gibi bir sorumluluk içerisinde olması gerekmektedir. Eline bir kalem bir fotoğraf makinesi alan, sarı bir basın kartı temin eden bir insan ben gazeteciyim diyebilir. Ancak nasıl bir ormancı, nasıl bir mühendis, nasıl bir doktor kendi mesleğini en doğru şekilde yapma anlayışındaysa basında aynı şekilde yaptığı bu kültürel faaliyetle kendi ülkesinin varlığını, birliğini, beraberliğini, kardeşliğini tesis edecek anlayışlar içerisinde hareket etmesi gerekmektedir.” diye konuştu.
“ALGI OPERASYONLARIYLA TOPLUM İSTENİLEN NOKTAYA ÇEKİLİYOR”
Günümüz dünyasının medya, sosyal medya ve canlı yayınlar üzerinden yönetildiğini söyleyen Taytak, “Artık dünya algı operasyonlarıyla yönetiliyor. Bu anlamda bunlar kimin elindeyse toplumu onlar yönetiyorlar. Olumlu ya da olumsuz doğru ya da eğriyi onlar üzerinden öğreniyoruz. Bunların pek çoğunu da zaman içerisinde görüyoruz ki kendi fikir ve anlayışları içerisinde algı operasyonlarıyla tüm toplumu istedikleri noktaya çekebiliyorlar.” şeklinde konuştu.
“BİLMEM NEYİN ÇOCUKLARI
YAKIN TALİMATI GÖNDERİYOR”
Geçtiğimiz Kurban Bayramı’nın hemen herkes tarafından istedikleri ölçüde geçirildiğini belirten Taytak şunları kaydetti: “Moralimiz gayet iyidir. Şükürler olsun küresel salgından normal hayata geçiş yaptık diye bakarken dünya ile ülkemizde bir yangın furyası başladı. O günden bugüne ağaçlar yanıyor. Bizimde yüreğimiz yanıyor. Dünyanın her yerinde yangın vardır. Bunu ne yapalım bize de oluyor anlamında ifade etme düşüncesinde değilim. Bu yangınlar tesadüfende olabilir, yüksek hava sıcaklığından da kaynaklanabilir. Ama 153 ayrı yerde aynı hafta içerisinde yangının çıkması da manidardır ve çokta normal görmemek lazımdır. Dün Cumhurbaşkanımızın açıkladığı şekliyle şüpheli olarak alınan kişilerin pek çoğunun ailesinin terör örgütü PKK ile bağlantılı olduklarını öğrendik. Bu ayrıca düşünülmesi gereken bir noktadır. Adını kullanmak istemiyorum; Bilmem neyin çocukları bir site üzerinden ellerinde çakmaklarla bulunduğunuz her yeri yakın diye talimat gönderiyor. Toplum orada o anlamda oraya çekilmek isteniliyor. Elbette PKK ile birlikte tüm terör örgütlerinin ortak anlamda ortaya koydukları bu çalışmalarda moralimizi bozup yüreğimizi dağladı.”
“BUGÜN SEÇİM OLSA YİNE SANDIKTAN AYNI SONUÇ ÇIKAR”
“Adını Millet İttifakı diye koyan ama gerçekte milletle hiçbir ilişkisi olmayan bir yapıyla Türkiye karşı karşıyadır.” diyen Taytak şöyle konuştu: “Demokrasilerde bir iktidar bir muhalefet vardır. Olması çok doğaldır. Ancak muhalefet olmak demek yabancı güçlerin elinde ülkede kaos yaratmak değildir. Muhalefet olmak demek ‘Ben bu yarayı daha iyi çözerim. Ben bu problemi çok daha iyi çözerim.’ demektir. Ama görüyoruz ki muhalefet yaşadığımız her sıkıntıdan ‘Acaba bu yönetimi nasıl yıkarız?’ anlayışına girmektedir. Bunu Gezi Parkı olaylarında yaptılar. Bu 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşadığımız hain darbe kalkışmasında farklı şekilde yaptılar. Pandemi başlangıcında da acaba bundan ne olur buradan bir yere varabilir miyiz diye bakıldı. Şu yapılmadı, bu yapılmadı diyerek toplumu bir yerlere provoke bir şekilde çekmeye çalışıldı. Ama Allah’a şükürler olsun milletimizin feraseti, şükretmesini bilen milletimizin anlayışıyla bunlara müsaade edilmedi. Şimdi ise bir an önce seçime gidilmesi gibi bir mantıkla ki çözüm değildir. Niye seçimden sandıktan kaçılsın? Ama görülmektedir ki bugün farklı bir hal olsa seçime girmiş olsak yine aynı sonuç çıkacaktır. O zaman şu anda buna niye ihtiyaç var? Diyorlar ki bir an önce bunlar gitsin bir an önce biz gelelim. Peki, nasıl geleceksiniz diye sorduğumuzda nasıl geleceklerini de bildikleri yok. Cumhurbaşkanı adayı belli değildir. Bir gün bir Genel Başkan Yardımcısı diyor ki bizim adayımız Kemal Bey, diğer partinin Genel Başkan Yardımcısı bizimki de aday diyor. Öbürü de bizde 3. farklı bir yoldan devam etmek niyetindeyiz diyor. Kendi aralarında da Cumhurbaşkanı A şahsı olsun B siyasi partinin Başkan Yardımcısı aday olsun. O zaman şu anki kurulan sistemin ne anlamı oldu? Bir hafta bir şahsı diğer hafta başka bir şahsı Cumhurbaşkanı adayımız diye gösteriyorlar. Bence toplumun aklıyla alay ediyorlar. Bizi boş ve lüzumsuz şeylerle uğraştırıyorlar.”
“GERÇEK GAZETECİLİK YAPMAK İSTEYEN AFYON BASININI TAKİP ETSİN”
Mehmet Taytak, Afyonkarahisar medyasının ciddiyetle ve bakış açısı itibariyle yaptığı yayınlar ve programları ulusal düzeyde yayın yapan yayın organlarında göremediğini kaydetti. Taytak şunları söyledi: “Çünkü Afyonkarahisar medyasında gerek televizyon kanalında gerekse gazetelerde gerçeklere paylaşılmaktadır. Demirören Grubu, Cimer Grubu gerçekten gazetecilik yapmak istiyorlarsa Afyonkarahisar’a gelsinler. Afyonkarahisar basınını takip etsinler habercilik nasıl yapılır, televizyonculuk nasıl yapılır, vatan nasıl sevilir, adamlık nasıl yapılır görsünler diye heryerde bunu söylüyorum. Sağ olsun Sayın Valimiz Gökmen Çiçek’in atılımlarıyla birlik beraberlik ruhuyla çalışmalar farklı bir boyut kazandı. Tarihimiz, doğamız, ticaretimiz, kültürümüzü ortaya çıkarma gayretindedir. Bana göre Afyonkarahisar hakikaten altın yıllarını yaşıyor. Çok ciddi manada bir saldırı içerisindeyiz. Bunun nereden geldiğine bakıyoruz. Şimdi ki ABD Başkanı Joe Biden diyor ki, ‘Muhalefet birleşmeli bu adamı devirmeliyiz.’ Sonra bir bakıyoruz HDP’liler ABD’de. Bir gün bir bakıyoruz Kemal Bey diyor ki, ‘AB bana söz verdi.’ Kim nerede neyin sözünü verdi?”
“MİLLİ MESELELERDE HÜKÜMETİN YANINDAYIZ KÜÇÜK YA DA
BÜYÜK ORTAK DEĞİLİZ”
Muhalefetin Cumhur İttifakına yönelik, “Daha önce MHP AK Partiye şöyle dememiş miydi, söylememiş miydi?” şeklinde eleştirilerde bulunduğuna değinen Taytak, “Evet MHP olarak önceki dönemlerde dedik. O gün öyle olması gerekiyordu. O günkü düşüncelerimizin hiçbirisinden vazgeçmiş değiliz. O gün eksik gördüğümüz herşeyi meydanlarda, partimizin grup toplantılarında, kapalı salon toplantılarında her yerde dile getirdik. 15 Temmuz 2016 tarihinde hain bir darbe kalkışması yaşanıldı. 15 Temmuz sonrası dedik ki arkadaşlar bir yeri tercih etmek zorundayız. O gün elbette demokrasiyi tercih ettik. O gün ilk açıklamayı yapan, duruşunu ortaya koyan Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli oldu. Ondan sonra da birşeyi tercih etmek gerekiyordu. Selahattin Demirtaş’ın elini mi tutmak gerekiyordu, Recep Tayyip Erdoğan’ın elini mi tutmak gerekiyordu? Elbette yerli ve milli baktığımız Recep Tayyip Erdoğan’ın elini tuttuk. Daha sonra ki süreçlerde kendisinin de ‘Ben hata yaptım, ben aldatıldım.’ diyen bir şahsiyetin, bir Cumhurbaşkanının elbette yanında durmak durumundaydık. Biz milli meselelerde, uluslar arası ilişkilerde, FETÖ ile olan mücadelede, PKK ile olan mücadelelerde Cumhurbaşkanımızın ve Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemimizin yanındayız. Ne büyük ne de küçük ortağı değiliz. Bakanlığımız yok genel müdürlüğümüz yok. Böyle bir istek ve arzumuzda yoktur. Biz sadece bu ülkenin bekası adına bu ülkenin varlığı birliği dirliği adına buradayız ve bunu da sürdüreceğiz. İnşallah 2023’den sonrada bunu sürdürmeye devam edeceğiz.” >> Burcu AYDIN’ın Haberi

Bakmadan Geçme