Bugün emeğin ve emekçinin bayramı

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle siyasiler ile sivil toplum kuruluşlarını temsilcileri önemli açıklamalarda bulundular. İşçi ve emekçi kesiminin aleyhine olan uygulamaların eleştirildiği açıklamalarda şiddet olaylarının önlenmesi de istendi

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle siyasi parti temsilcileri ile çalışan kesim temsilcileri birer mesaj yayınladılar.
Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü mesaj yayınlayarak kutladı. Eroğlu, “1 Mayıs, bilindiği üzere ülkemizde ve dünyada uzun yıllardır çalışanların hak arama sembolü haline gelmiştir. İşçi kardeşlerimizin, ülkemizin daha bayındır, daha kalkınmış, daha üretken hale gelmesinde göstermiş oldukları fayda hepimizce malumdur. Yüce milletimizden aldığımız güç ve destek ile daha huzurlu, daha müreffeh, insan hak ve özgürlüklerin alabildiğince yaşandığı bir Türkiye için çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. İşçi ve emekçilerin dayanışmasını, halkların kardeşliğinin ve ekilen demokrasi tohumlarının daha da pekişmesine vesile olması dileğiyle bu güzel günün, başta ülkemiz olmak üzere bütün insanlık için hayırlara vesile olmasını huzur içinde, bir bayram havasında kutlanmasını temenni ediyorum.” dedi.
CHP Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş yaptığı açıklamada; “Dünya işçilerinin emeklerinin karşılığını almak, sosyal güvenceye kavuşmak ve sömürüye karşı direnmek için verdikleri mücadelenin kanla bastırılmasına rağmen mücadelelerinde başarıya ulaştıkları gün olan 1 Mayıs işçi bayramını kutuluyorum.” dedi. Toptaş şöyle konuştu: “Dünya işçilerinin dayanışma ve bayram günü olan 1 Mayıs işçi bayramını ne yazık ki Ülkemizde adına yakışır bir şekilde kutlanmadığını düşünüyorum. Anayasamıza göre Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir. 1 Mayıs kutlamaları için Taksim meydanını yasaklayan zihniyet demokratik haklar konusunda ne kadar geride olduğunu göstermektedir.1 Mayıs işçi bayramında işçilerin katledilmiş olmasına rağmen hala faillerinin bulunmamış olması acıları daha da derinleştirmektedir. Ülkemizde emekçilerin, en küçük hak aramalarında kurşunlarla, biber gazlarıyla, polis copuyla susturulmaya çalışıldığı bir dönemden geçmekteyiz. İşçilerimizin, naylon çadırlarda yandığı, tersanelerde, maden ocaklarında, iş yerlerinde ölenlerin hesabının sorulmadığı ve taşeronlaştırma oyunlarıyla örgütlenme ve sendika haklarının ellerinden alındığı günümüzde 1 Mayıs’ın nasıl bir bayram olduğu üzerine düşünmek gerekiyor. Son günlerde İlimizde İthal işçi çalıştırma konusunda açıklamaları üzülerek izlemekteyim. Düşük maliyetli işçi çalıştırmak isteyenler emek ve insan yaşamına ne kadar değer verdiğini göstermektedir. Her gün Afyonkarahisar’da onlarca kişi iş ararken bu tür yaklaşımlarda bulunanları anlamak mümkün değildir. Ağır iş kolunda çalışan işçilerimizin örgütlenmelerinin önü açılmalıdır. Bu düşüncelerle Herkesin; emeğinin karşılığını aldığı, örgütlenme özgürlüğünün sosyal güvencesinin olduğu işçi bayramının gerçek olarak kutlandığı günlere en kısa sürede ulaşılmak umuduyla 1 Mayıs İşçi Bayramını kutluyor, İşçi ve Emekçilerin hak mücadelesinde yaşamını yitiren işçi ve önderlerini saygıyla anıyorum.”
Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Emeğiyle hayatını kazanan ve alın terini ortaya koyarak üreten, ürettikleriyle ülkemizin iktisadi kalkınmasına büyük katkılar sağlayan işçi ve emekçilerin sosyal ve ekonomik hayatımıza kattığı değere dikkat çeken Başkan Burhanettin Çoban, belediyede çalışan tüm personeli Afyonkarahisar’a hizmet veren geniş bir ailenin üyeleri olarak gördüklerini ifade etti.
Başkan Çoban mesajında ayrıca şu ifadelere yer verdi: “Millet olarak emeği ve alın terini kutsal kabul eden bir medeniyetin mirasçıları olduğumuzdan, işçinin ve çalışanın hakkını alın teri kurumadan verme kültürüne sahibiz. Sosyal adalet ve huzurun sağlanabilmesi, sağlıklı bir toplum oluşturulabilmesi açısından bu güzel geleneğimizi devam ettirerek, gelecek nesillere aktarmada hepimize sorumluluklar düşmektedir. Afyonkarahisar Belediyesi’nde gerek işçi-işveren ilişkilerinde, gerekse işçinin hakkının zamanında ve tam olarak ödenmesi konusunda çok iyi bir noktadayız. Belediyemizde çalışan işçilerimizi büyük bir ailenin üyeleri gibi görüyoruz. Afyonkarahisar Belediyesi işçi haklarına karşı gösterilen hassasiyet ve işyeri barışı konusunda örnek belediyeler arasındadır. Emeğe saygının yollarını açmak ve özveriyle çalışan emekçilerimizin daha iyi hayat koşullarına kavuşmalarını sağlamak için tüm imkânlarımızı seferber ederek elimizden gelen gayreti göstermekteyiz.”
MHP İl Başkanı Aziz Aslan ülkemizin gelişme ve kalkınma mücadelesinde hayati rol ve önemi olan işçilerin ‘1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutlanan bu günde, emeğiyle hayatını kazanan, alın teriyle geçimini temin eden ve milletçe elde ettiğimiz toplam milli gelire büyük katkılar sağlayan milyonlarca çalışanın anlaşılması ve haklarının teslim edilmesi gereken bir gün olarak gördüklerini belirterek bu günde, helal kazancını elde etmenin arayışında olan ve emeğinden başka herhangi bir gücü olmayanların millet ve devlet hayatında yeri doldurulamaz önem ve kıymeti bulunduğunu söyledi. Aslan, “Vatanımızın her köşesinde sahip oldukları en önemli değer olan emekleriyle, milletimizin ihtiyaçlarını karşılayan, beklentilerini gideren; dayanışmanın ve birlikte çalışmanın güzelliklerini sergileyen emekçilerimizin, sosyal ve ekonomik hayatta büyük payları vardır. İşçilerimizin çoğalan problemleri, meslek hastalıklarının artışı, iş sağlığı ve iş güvenliğinden kaynaklanan sorunlar acilen çözüm beklemektedir. Her çalışanımızın insan onuruna yakışır bir ücrete ve sosyal güvenliğe sahip olması, muhatap kaldıkları risklerin azaltılması en büyük dileğimdir. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma günü ’nün barış ve her türlü çatışma ortamından uzak bir şekilde kutlanması dileğimle” dedi.
CHP Afyonkarahisar Merkez İlçe Başkanı Kemal Demirkırkan ise 2 Mayıs nedeniyle yayınladığı mesajında şunları söyledi:
“1 Mayıs günü, işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak, işçi sınıfının, kapitalizme karşı mücadelesinin, birlik ve dayanışmasının bir simgesi olmuştur. Yaşadığımız dönemde emeğe ve emekçiye karşı saldırılar her alanda devam etmektedir. İşçilerin sendikal hakları yok edilmekte, taşeronlaşma ciddi bir toplumsal yara haline gelmektedir. Emek ve emekçi yok sayılmakta, işçi aileleri adeta açlığa mahkum edilmiş bulunmaktadır. İşçilerin insani gereksinimleri ve yaşam ihtiyaçlarının karşılanması önünde ciddi engeller vardır. Sorunlar sadece 8 saatlik iş gününden veya sendikal haklardan ibaret değildir. İnsanın en önemli hakkı olan yaşam hakkına müdahale edilmesine karşı durulamamaktadır. Tüm vatandaşlarımızın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma gününüzü kutluyoruz. Gerçekten bayram havasında kutlanacak nice 1 Mayıs’lar diliyoruz.”
Türk Eğitim-Sen Afyonkarahisar Şube Başkanı Nizamettin Şenol ise 1 Mayıs nedeniyle yaptığı açıklamada şu görüşleri belirtti:
1 Mayıs “Emek ve Dayanışma Günü” adına uygun ve çalışma hayatının sorunlarının gündeme getirildiği bir gün olarak kutlanmalıdır. İnsanlar 1 Mayıs’ta çalışma hayatına ilişkin konular bekliyor. Yıllardır 1 Mayıs alan kavgaları, tartışmalar içinde gümbürtüye gidiyor, ne yazık ki çalışma hayatı asla gündeme gelmiyor getirilmiyor.
2011 yılında Taksim’de bir kutlama yapıldı. Ancak sonrasında tüm sendikalar bir araya gelerek başka bir kutlama yapamadı. Bu 1 Mayıs’ta bizim gönlümüz çalışma hayatı ile ilgili problemlerin gündeme getirilmesidir. Şayet kavgaya değecek bir şey varsa kavga edelim. Taşeronlaşma için, gelir dağılımı adaletsizliği için, hak ettiğini alamayan kamu çalışanları için, demokrasi için kısaca insan için kavga edelim ama kavgaya değecek şeyler olsun. Elbette diyalogdan yanayız ama ideolojik şeyler için kavga etmeyelim.
Bazıları ne yazık ki yıllardır ideolojik saplantılar içerisinde farklı sapmalarla aynı noktada durmaya devam ediyorlar. Tabii Hükümette gerginlik politikalarından nemalanmaya çalışır bir görüntü içinde. Birkaç yıl önce Taksim’e izin verirken bugün ne oldu?
Olaysız ve kavgasız 1 Mayıs arzu ediyoruz. Kendisini sendika olarak tanımlayan herkesi bu 1 Mayıs’ta çalışma hayatına yönelik tehditleri gündeme getirmeye davet ediyorum. 1 Mayıs Taksim’deki kavgalarla değil, adına uygun bir şekilde kutlanmasını istiyoruz.
1 Mayıs “Emek ve Dayanışma Günü” nü Türkiye Kamu-Sen olarak Türk-İş’in daveti üzerine Türk Harb-İş Sendikası önünde saat 13:00-15:00 arasında kitlesel basın açıklaması yaparak kutlayacağız. Herkesi Emek ve Dayanışma Günü’müzü birlikte kutlamaya davet ediyorum. Bu vesile ile üç ayların başlangıcı olan Regaip kandilinizi kutlar hayırlara vesile olmasını dilerim.”
Bolvadin Belediye Başkanı Fatih Kayacan, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla işçilerin bayramını tebrik etti.
İhsaniye Belediye Başkanı Şaban Çabuk, kazancın en hayırlısının emekle kazanılan kazanç olduğunu ifade ederek, “Zengin, güçlü ve müreffeh bir toplum hedefine ancak işçi işveren arasındaki uyumu sağlayarak ve emeği istismar etmeden, üretimi artırarak ulaşabiliriz.” dedi.
Eğitim İş Sendikası Afyonkarahisar Temsilciliği’nden yapılan açıklamada 2 Mayıs’ta sendika mensuplarının alanlarda olacakları belirtildi. Eğitim-İş’in açıklamasında şu görüşlere yer verildi:
“Kamu emekçilerinin iş güvencesinin elinden alınması istenmesi, taşeronlaştırmanın, esnek ve güvencesiz çalışmanın yaygınlaşması, işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşullarının giderek ağırlaşmasına yönelik yasal düzenlemeler ve atılan fiili adımlar sürmektedir. 12 milyon işçiden 6 milyonu taşeronların elinde açlık sınırının çok çok altında asgari ücrete mahkûm edilmiştir. Bir yanda kıdem tazminatının kademeli olarak kaldırılması, diğer yandan grev yasaklarında ısrar eden, işçi sınıfının örgütlenmesinde önüne konulan barajlar, yasakçı bir sendikalar yasası, emekçiler için yıkıcı sonuçlar doğurmuştur.
Siyasi iktidarın dayatmalarıyla örgütsüz, güvencesiz, korumasız ve güvenliksiz bırakılan işyerlerinde yaşa-nan iş cinayetlerinde büyük artış yaşanmakta, milyonlarca işçi ölümün kucağında çalışma koşullarına terk edilmektedir.
Her türlü hak alma çabasının ve mücadelesinin baskı ve şiddet ile durdurulmak istendiği, işsizlik ve yoksul-luğun kalıcılaştığı, sağlık ve eğitim alanının ticarileştiği, gazetecilerin, sendikacıların, aydınların tutuklandığı, sendikal hak ihlallerinin sürdüğü, baskının hakim olduğu bir dönemden geçmekteyiz.
Gırtlağına kadar yolsuzluk batağına batmış AKP, bu talan ekonomisini sürdürebilmek için ancak faşist rejimlerde rastlanan muhaberat sistemini yasalaştırarak toplumsal muhalefet üzerinde korku ve baskı kurmaya amaçlamaktadır.
Bu amaçla; AKP’nin yağma ve talan düzenine karşı; düşük ücret, ağır çalışma koşulları, işçi kıyımları, taşeronlaştırma ve esnek çalışmaya karşı; İşten çıkarılmalara ve iş cinayetlerine karşı; sendikasızlaştırma ve kamu emekçilerini güvencesiz bırakma girişimlerine karşı; 4+4+4 yasası ile getirilen ırkçı, bölücü gerici eğitim siste-mine karşı; haklarımıza ve geleceğimize sahip çıkmak, çocuklarımızın eğitimli ve sağlıklı, güven içinde yaşaya-bileceği bir ülke için Eğitim-İş olarak; 1 Mayıs’ta alanlardayız.”
Şuhut Belediye Başkanı Recep Bozkurt, bir mesaj yayınlayarak 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı kutladı. Bozkurt mesajında, “Artık şiddet olaylarına son verilmesi, hafızalarda yeni bir sayfa açılması gerekir. 1 Mayıs İşçi Bayramı, Emek ve Dayanışma Günü, insanlarımızı tedirgin eden anlayıştan uzak, bahara girerken tüm insanların ailesi, arkadaşları hep birlikte bayram havasında kutlayacağı bir gün olarak anılmalıdır. Çünkü 1 Mayıs, şiddetin, kavganın, çatışma ve gerginliğin günü değil, birliğin, beraberliğin, dayanışmanın, mücadelenin, barışın, kardeşliğin, demokrasinin ve baharın günü olmalıdır” dedi.
Atatürkçü Düşünce Derneği Afyonkarahisar Şube Başkanlığı’ndan 1 Mayıs nedeniyle yapılan açıklamada ADD üyelerinin bugün emekçilerle omuz omuza olacakları bildirildi.
ADD’den yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi:
“Uyguladığı ekonomik ve sosyal politikalarla emekçinin değil, küresel sermayenin çıkarını savunan siyasi iktidarlar, üreten Türkiye ekonomisini yok etme noktasına getirmiş, emekçilerimizi de kapitalist sistemin ağır şartlarına mahkûm etmiştir. Kıdem tazminatından, asgari ücrete, kuralsız çalışma biçimlerinden, iş kazalarına ve taşeron işçiliğe kadar, birçok konuda emekçimizin hakları gasp edilmekte ve hatta yaşamları hiçe sayılmaktadır. Sağlık, eğitim ve sosyal güvenlik gibi temel insan hakları kapsamına giren alanlarda dahi, sermayenin çıkarlarını göz önünde bulunduran sömürücü zihniyet, aynı zamanda, Vatan ve Cumhuriyetimize de göz dikmiştir.
Bu nedenle 1 Mayıs, emek ve mücadele yönü öne çıkarılarak, vatana ve cumhuriyete yönelik tehditlere karşı ortak zeminde buluşma seçeneğidir.
Atatürkçü Düşünce Derneği olarak 1 Mayıs’ı İstanbul’da Kadıköy, İzmir’de Gündoğdu, Muğla’da ise Yatağan işçileriyle birlikte kutlayacağız.” (Kocatepe Haber Merkezi)