Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Onur Bayram

Bu kadın Frig Vadisi’ni dünyaca ünlü yapabilir

Onur Bayram 25 Mayıs 2010 Salı 03:00:00
  Hafta sonu İhsaniye Kaymakamlığı’nın davetlisi olarak gelen Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencileri Frig Vadisi’ni ziyaret etti. Katılmayı çok istemiş olmama rağmen Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın Afyonkarahisar ziyareti nedeniyle bu programa katılamadım. Bölge olarak en huzurlu ve asayiş olaylarının en az yaşandığı ilçelerimizden olan İhsaniye’ye, uzun süredir gitme fırsatı bulamadığımdan Kaymakamı da tanımıyorum. Ama turizme katkısı ve vizyonu nedeniyle kendisini tebrik ediyorum. Üniversitelerin öğretim üyeleri, ilköğretim ve lise öğretmenleri gibi toplumda geniş kitlelere hitap eden kişiler, bu bölgeye davet edilmeli. Bir öğretmenin en az 30-40 öğrenciye olumlu referans verebileceği düşünüldüğünde bu ziyaretler çok yararlı olabilir. Hatta öğretmenlerin yanı sına ulusal basının önde gelen temsilcileri ve köşe yazarları benzer davetlerle bu bölgeye çekilebilir. Bu ziyaret ve geziler hem Frig Vadisi’ne hem de Afyonkarahisar’a tanıtım açısından yarar sağlayabilir.
Ölümünden bir yıl önce Afyonkarahisar’ı ziyaret eden ekonomi basınının en kıdemli isimlerinden ‘toprağın sesi’ olarak da bilinen Milliyet Gazetesi Yazarı Bülent Yardımcı, eğer hayatını kaybetmeseydi tüm ekonomi yazarlarını Afyonkarahisar’a getirme sözü vermişti. Termal otellerimizden de destek alarak ilimizi termalden kaymağa, mermerden sanayisine kadar Afyonkarahisar’ı tanıtmayı planladığımız bu ziyarette Frig Vadisi ve Sorkun’da kanyon gezisi planlanıyorduk. Hatta Yardımcı’nın İstanbul’a dönmesinin ardından termal otellerle yaptığım görüşmede, otel yöneticileri yazarları ücretsiz ağırlamayı bile kabul etmişlerdi. Ancak Yardımcı’nın ölümü Ekonomi Yazarları Derneği ile olan irtibatın ve ziyaret talebinin de kesilmesine neden oldu. İhsaniye Kaymakamı’nın hareketi bu nedenle bana yeniden umut verdi. Benzer etkinliklerle Türk basınının en önde isimleri Afyonkarahisar’a davet edilebilir. Medyanın zaten içinde bütün gün benzer şeyleri gören bu insanlara, eğer televizyon binalarını ve yeni yatırımları gezdirmekten daha öte etkinlikler bulabilirsek, belki Afyonkarahisar ve Frig Vadisi ile ilgili güzel köşeler, yazılar hazırlatabiliriz. Her köşe yazarının kendi okur kitlesi olduğu düşünüldüğünde planlı ve sırayla yapılan bir çalışmayla hem her gazete ve yazarının kitlesine ulaşabilir hem de Afyonkarahisar’ı sürekli gündemde tutarız.
Geçen hafta elime Türk Basını’nın Amiral Gemisi sayılan Hürriyet’in en uzun süre Genel Yayın Yönetmenliği’ni yapmış ve halen Türkiye’nin en popüler yazarlarından olan Ertuğrul Özkök’ün 1998 yılında yazdığı bir yazı geldi. Yazı Afyonkarahisar ve Oruçoğlu Termal Otel ile ilgiliydi. O yazıda Ertuğrul Özkök Afyonkarahisar için “Afyon Ovası’nın ortasında dev bir turistik tesis. Kapısından girerken, ister istemez, ‘Buraya kim gelir Allah aşkına’ diye sormadan edemiyorsunuz. Oysa bu soru çok aptalca. Bölgede başlayan müthiş gelişmenin farkında olmayan bir insanın sorabileceği bir soru. Oruçoğlu tesisleri, önümüzdeki 5-6 yıl içinde Afyon’u, belki de bir Baden Baden haline getirecek termal turizmin ilk önemli adımı.
Afyon Ovası’nın ortasında bir TERMAL MERKEZ doğuyor.” demiş. Afyonkarahisar’ı hiç tanımayan birine bu yazıyı okursa, eminim bu şehri gelip görmek ister. Turizm yatırımı yapmayı planlayan bir iş adamı okursa bence ilimize yatırım yapmayı bile düşünebilir. Hatta bu yazılardan daha iyilerinin yazması bile sağlanabilir. Ertuğrul Özkök’ün okurlarını fethettikten sonra Sabah, Haber Türk ve Zaman gazetelerinin yazarlarını da sırayla ağırlayabilir diye düşünüyorum. Gelen yazarlara ve televizyonculara iyi izlenimlerle bu bölgeyi tanıtırsak, Frig Vadisi’ni ve ilimizin potansiyellerini göstererek planlı bir tanıtım faaliyeti yapabiliriz.
Konuyu iyice dağıtmışken, en başa İhsaniye’ye dönelim. Ünlü yazar ve televizyoncuları ilimize davet etmeliyiz hedefinden yola çıkalım. Belki gözünüze çarpmamıştır ama dünyanın en ünlü televizyoncularından biri kendi ayağıyla bölgemize gelecek. Hatta belki Frig Vadisi’ne de gelecek ama kimsenin haberi olmayacak. Bu televizyoncunun adı Martha Stewart. Amerikalı bir yapımcı ve sunucu. Haftalık 33 milyonun üzerinde izleyicisi var. Bu kadın 17 Haziran-1 Temmuz tarihleri arasında önce İstanbul’da sonra da Kapadokya’da çekim yapacakmış. Özellikle peri bacaları çok ilgisini çekiyormuş. Benzeri başka yapı ve eserlerle ilgili de araştırma yapıyormuş. İlimizin önde gelen iş adamları ve bürokratları bu kadını Afyonkarahisar’a çekebilirse inanılmaz bir tanıtım yaparız. Hatta Frig Vadisi’ni bir anda dünyaca ünlü bir yer yapabiliriz.
Tanıtımın yanı sıra fiziki şartlarla ilgili de artık Frig Vadisi’nde bir şeyler yapmalıyız. SİT Kanunu bazı yeni yapılara izin vermiyorsa o bölgeye gelecek insanların ihtiyaçlarını karşılayacak başka çözümler bulunmalı. Bir buçuk yıl önce Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, Frig Vadisi’nde bir beldeyi ziyaret ederken, beldenin başkanına kaya mezarların çevresinde temizlik yapmadığı için kızmıştı. Bakan Günay, “SİT engelliyorsa otları ve pislikleri temizleyip, iki sandalye de atamadın mı? İki sandalye bir masa ile bir kafeterya yapamıyor musun?” diye sormuştu. Ben de prefabrik tuvaletler, kafeteryalar ve büfelerle hem köylüye geçim kapısı hem de Frig Vadisi’nin eksikleri giderilebilir diye düşünüyorum. Çanakkale’de de SİT kanunu işliyor. Ancak köylüler iki tabure, bir branda ile kafeteryalar yapmışlar. Bunları yaz mevsiminde Frig Vadisi’nde de görebiliriz diye düşünüyorum.
Eksiklikler ve ihtiyaçlar çok. Ama biraz hayal gücü, biraz da girişimcilik ve destek ile Frig Vadisi’ni hem tanıtır hem de gelenleri o bölgede tutmayı başarabiliriz. Tabii başarmak için önce istemek gerekiyor. İnsanları ağırlayan kişilerin gerçek ve bilimsel bilgilerle bölgeyi ziyaretçilere tanıtabilmeleri gerekiyor. Hafta sonunda gerçekleşen Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi’nin gezisinde duyduklarıma göre konukları ağırlayan belediye başkanlardan birinin kılığı kıyafeti bir başkana hiç yakışmıyormuş. Üstelik saçı sakalı da birbirine karışmış. Hatta konukların aralarında, “bu başkan mı?” ve “başkan buymuş” diye konuştuklarını bile duydum. Bölgedeki başkanlara bu ve bir çok konuda Döğer Belediye Başkanı Ömer Güngör’ü her yönüyle iyi bir örnek olarak gösterebilirim. Bence temsil noktasındaki insanların Afyonkarahisar ve Frig Vadisi için önce biraz kendilerine bakmaları, diksiyonlarını geliştirmeleri sonra da tanıtacakları eserlerle ilgili gerçek ve bilimsel bilgileri öğrenmeleri gerekiyor. Koordinasyonu ve eğitimi kim yapar bilmem. Ama bir şeyler yapmak için tam zamanıdır. Çünkü henüz işin başındayız. Yarın çok geç olmadan birileri harekete geçmeli.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Afyon Haber Son Dakika Afyon Namaz Vakti