'BORÇ yok, KASA dolu, YATIRIMA devam'

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek Kocatepe TV’nin canlı yayın konuğu oldu

Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, gazeteniz Kocatepe’nin 60 yıllık yazılı basın tecrübesi ve geleneklerini dijital yayıncılık alanına aktarmak amacıyla, sosyal medya mecraları üzerinden sürdürdüğü Kocatepe TV yayınına konuk olarak mazbata alıp göreve başlamasının 2’inci yıldönümünde Afyonkarahisar gündemine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, Sezer Küçükkurt’un sorularını cevaplandırdı. Zeybek, Kocatepe Gazetesi’nin geçmişten bu yana örnek ve ilkeli yayıncılıkla “duayen” sıfatını hak etiğini söyledi.
Belediye Başkanlığı görevinin zor ve vebali büyük bir görev olduğunu belirten Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, “Belediye Başkanlığı’nda bizzat icratın başındasınız. Kendi malınız olsa belki çok rahat harcayabilirsiniz. Ama Belediye Başkanlığında kılı kırk yarmak mecburiyetindesiniz. Çünkü harcamasını yaptığınız mal sizin değildir. Koskoca 250 bin nüfuslu Afyon’undur. Garip gurebanın hakkını gözeterek harcamaları ona göre yapmak durumundasınız. Vebalini gözetmek durumundasınız” dedi. Canlı yayın sırasında izleyicilerden gelen bir çok soru da Başkan Zeybek’e aktarıldı. Başkan Zeybek’e yöneltilen sorular ve verdiği cevaplar cevapları şu şekilde gerçekleşti:

“HAMD OLSUN BORCUMUZ YOK, YATIRIMLARIMIZA DEVAM EDİYORUZ. ARTIK YAPTIK, YAPIYORUZ KISMINA GELDİK”
Sezer Küçükkurt: Şeffaflığa, gelir ve giderlerin göz önünde bulundurulmasına önem veriyorsunuz. Tüm Belediye hesapları internet sitelerinden yayınlanıyor. Bilançoları herkesin görmesine özen gösteriyorsunuz. Belediye’nin mali durumu ne âlemde? Kasada para var mı? Belediye borçlu mu, durum kötü mü, iyi mi?
Mehmet Zeybek: Elhamdülillah hiçbir borcumuz yok. Kasamızda paramız var. İhalelere çıkıyoruz. Bizim göreve geldiğimiz dönem talihsiz bir dönemdi. 2019 yılında dünyada olduğu gibi ülkemizde de ciddi bir ekonomik kriz vardı. Bunu o şekilde atlattık. 2020 yılından ümitliydik. 2020 yılında da Cenab-ı Hak dünyayı kasıp kavuran bu korona virüs (Covid-19) hadisesi ülkemizde de ciddi bir salgın oluşturdu. Belediyelerin gelirleri devletin toplamış olduğu vergilerden pay olarak dağıtılıyor. Tabi pandemi sürecinde büyük devlet olmanın gereği halkını, esnafını, vatandaşını düşünmek durumunda. Çoğu şeylerde Belediyelerin vergi gelirlerinde ciddi düşüşler oldu. Vergi gelirinde düşüş olduğundan haliyle Belediyelere aktarılan ödeneklerde de ciddi oranda neredeyse yüzde 50’lere varan düşüşler oldu. Hamd olsun buna rağmen almış olduğumuz tedbirlerle hiçbir borcumuz yok. Yatırımlarımıza devam ediyoruz. 2019 yılında borçlarımızın tamamını kapattık. 2020 yılında planlamalarımızı tamamladık. Projelerimiz hazır. İnşallah projelerimizi teker teker hayata geçirmek için ihalelere çıkacağız.
Sezer Küçükkurt: Artık “yapacağız” kısmından “yaptık, yapıyoruz” kısmına mı gelindi?
Mehmet Zeybek: Aynen, yaptık yapıyoruz kısmına geldik. İnşallah bugünden sonra Belediyemizin bu tür haberleri daha çok duyulacak.

“BAYRAMDAN SONRA SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZDAN AFYON PROGRAMI SÖZÜ ALDIM”
Sezer Küçükkurt: Ankara’da en son Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’la görüşüp, kendilerini Afyonkarahisar’a davet ettiniz. Bildiğim kadarıyla Paşa Camii’nden bahsettiniz. Aranızda geçen diyaloglardan biraz bahseder misiniz?
Mehmet Zeybek: AK Parti’nin son İl Başkanları Toplantısı internet üzerinden değil, yüz yüze yapıldı. Tabii sosyal mesafeye dikkat edilerek yapıldı. Eskiden İl Başkanları, Kadın Kolları Başkanları, Gençlik Kolları Başkanları, Belediye Başkanları, İl Genel Meclisi Başkanları aynı salonda olurdu. Salgın tedbirleri kapsamında Kadın ve Gençlik Kolları Başkanları, Meclis Başkanları farklı salonda toplandı. İl Başkanları ile Belediye Başkanları beraberce bir salonda toplanıldı. Bir önceki toplantıya ben katılamamıştım. Şaka ile karışık Sayın Cumhurbaşkanımız Afyon’un lezzetlerinden bahsetmiş. Bende Afyon’un lezzetlerinden oluşan bir paket hazırlattım. Toplantıya gittik, çıkışta bende kendilerine Afyon’un yöresel ürünlerinden getirdiğimi söylediğimde ‘Hani nerede?’ diye sordu. Kendilerine, 1933 yılında yıkılmış bir camiinin röleveleri vardı. Selçuklu mimari tarzında çok nefis bir camii yaptık. Ayasofya’nın ibadete açıldığı aynı gün bizde orada Cuma namazını eda ettik. Açılışına sizi davet ediyorum dedim. ‘Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan’la irtibat kurun Afyon’a bir program yapalım.’ dedi. Kendilerinden o sözü aldım. İnşallah Ramazan Bayramından sonra Hasan Doğan beyle görüşerek kendisini Afyon’a davet edeceğiz. Afyon’da yapılan yatırımların toplu açılışlarını gerçekleştirip bu arada Paşa Camii’ni hem gezdirip hem de açılışını gerçekleştirmiş olacağız.

“AFYON BÜYÜKŞEHİR OLMAYA DOĞRU İLERLİYOR”

Sezer Küçükkurt: Uzun zamandır gündemde ama bir türlü sonuca ulaştırılamadı. Afyonkarahisar büyükşehir olacak mı?
Mehmet Zeybek: Bilindiği üzere 750 bin nüfusa erişen her şehir Bakanlar Kurulu kararıyla büyükşehir ilan ediliyor. Afyon’un nüfusu en son yapılan nüfus sayımında 737 bin olduğu açıklandı. 13 binlik bir eksiğimiz var. Önümüzde de Milletvekili Genel Seçimlerine kadar 3 yıl var. Bu 3 yıllık süreçte tahminimce bu açığı kapatır, 750 bin nüfusu tamamlarız diye düşünüyoruz. Tamamlandığında zaten kendiliğinden Bakanlar Kurulu kararıyla büyükşehir olma şansımız yüksektir. Şu anda Türkiye genelindeki nüfus oranlarına baktığımızda birinci sırada Afyon var. Bilindiği üzere Ordu’nun nüfusu bizden daha azdı. Onlar adres taşıyarak 750 bin nüfusu tamamladılar. Biz böyle bir şey yapmadık. Biz bunu yapmış olsak zaten bir ay içerisinde herhalde 750 bin nüfusu tamamlarız. Ama hiç böyle bir adres taşımaya gitmedik. Şu anda nüfus oranından başka bir engelimiz yoktur. Onu da inşallah Allah’ın izniyle aşacağız. İlimiz büyükşehir olduğunda tabii devletten alacağımız payda bir hayli yüksek olacak. Ama coğrafya olarak baktığımızda Afyonkarahisar gerçekten geniş bir coğrafyaya oturuyor. Orada çok akıllı davranmak gerekir. Bölgesel hizmet alanları oluşturmak lazımdır.

“EDS İHALESİNE ÇIKILACAK”
Sezer Küçükkurt: Geçmişten bugüne gelen en büyük sorun ilimizde trafik. En son Elektronik Denetim Sistemi (EDS) ihalesine çıkıldı. Şehrin dört ayrı noktasına EDS kurulacak. EDS’ler nerelerde olacak ve nasıl işleyecek?
Mehmet Zeybek: EDS’ler trafik akışının genellikle yoğun olduğu çevre yolu üzerinde yer alacak. Ama yeni EDS’lerde park ihlalleri, kırmızı ışık ihlalleri, şehir içi sürat tahditleri olmak üzere onları da kontrol edebilecek şekilde şehrimizin dört ana noktasında Elektronik Denetim Sistemi faaliyet gösterecek. Bu dört nokta şehir merkezi içerisinde değil ama oraları da kontrol edecek şekilde yapılıyor. Şartnameleri hazır. İnşallah ihalesine çıkacağız.

“AFRAY PROJESİ RAFA KALKMADI, DÖNÜŞ YOK”

Sezer Küçükkurt: Trafik denildiğinde sizin en önemli projelerinizden biri de AFRAY Projesi. Son dönemde siz elektrikli otobüsleri denediniz, alternatifleri araştırıyoruz dediniz. Hem trafik, hem AFRAY’la ilgili neler söylersiniz? AFRAY’ın rafa kalkma gibi bir durum var mı?
Mehmet Zeybek: Bilindiği üzere geçmişten bu tarafa Afyon’un en büyük sorunu trafiktir. Afyon çok eski bir geçmişi olan yerleşim alanına sahiptir. Bu yerleşim alanlarında caddelerimiz geniş değildir. Biz Kayseri’yi gördük, şehir içi imarı bir Alman mimar yapmış. Caddeleri oldukça geniştir. Mesela caddelerinin birisi bölünmüş yol gibi. Bir tarafı bizim Yeşilyol’un iki arteri gibi. Belediye Başkanları da bu caddeler geniş olmuş daraltayım diye düşünmemiş. Şu anda ben öyle tahmin ediyorum ki Kayseri’de hiçbir trafik problemi yaşanılmıyor. Afyon’a baktığımızda bizim yerleşim alanımız Kale’nin etekleri. Oralarda dar sokaklar. O dönemin şartlarına göre belki öyleymiş. Ulaşım vasıtaları neyse ona göre dizayn edilmiş. Bu aşağı kesimlerde imara açılırken de geniş caddeler düşünülmemiş. Erenler bölgesi yapılmadan önce öğrencilerin tamamına yakını merkezde oturuyorlardı. Merkezde bir hareketlilik vardı. Erenler bölgesinde ticaret alanda oluşunca öğrencilerin büyük bir bölümü oraya gitti. Bizim Afyon’daki ticari hayatı nasıl canlandırabiliriz diye düşüncemiz vardı. Öğrenci yoğunluğunun bir kısmını tekrar merkeze kazandıralım istedik. DDY7. Bölge Müdürlüğü ile konuyu görüştük. Şahitler Kayası diye bildiğimiz bölgede DDY’nun nakliye hattı olan yere lojistik üst kurulacağını öğrendik. İkinci bir hat çekileceğini düşündük. O hattı üniversiteye kadar uzatabilir miyiz? Yani banliyö hattı. Bunu DDY 7. Bölge Müdürü Âdem Sivri Fethibey’e kadar uzatalım dedi. Bende oraya kadar gitmesin ‘Bak bak kendi köyüne yaptırıyor diye dedikodu olur.’ düşüncesiyle üniversiteye kadar yaptırıp üniversiteden geri dönüş olsun diye düşündük. Proje ihalesi yapıldı. İhaleyi alan firma projeyi gününde bitirip bir sunum gerçekleştirdi. Tüm yetkililer ve bizler vardık. Projeye baktık gayet güzel ama banliyö hattı rektörlük binasının arka kısmında. Yani Gazlıgöl’e-Kütahya’ya giden o demiryolu hattına paralel gittiğinden orada inecek olan bir öğrenci nereden bakılsa rektörlüğe kadar 1,5 kilometre bir mesafeyi yürümesi gerekir. Kullanılmaz atıl kalır, şahsen ben bile kullanmam. Bunun üniversitenin önüne çıkması gerektiğini ifade ettim. Orada konuyu tartıştık diğer arkadaşlarda konuyu makul buldu. Yurtlar bölgesinden bir makasla üniversitenin ön kısmına çıkardık ve minibüslerin durak olarak kullandıkları rektörlük girişindeki alana bir istasyon yapalım orada öğrenciyi indirip oradan alsın istasyona getirsin diye karar verdik. Bunu Rektör ve Rektör Yardımcılarına izah ettik. Onlarda çok olumlu buldular. Ama hızlı tren ihalesi yapılınca mecburen hızlı tren istasyonu yapılacak. Bu da bizim Sadıkbey Mahallemizin yani Korel Otel’in karşı tarafında 270 bin metrekarelik bir alana tren istasyonu yapılacak. Bu banliyö hattı yapılmışken burayı da entegre edelim diye DDY 7. Bölge Müdürü Adem Sivri ile bir istişaremiz oldu. Projesi çalışması yaptılar. Hızlı trenle il dışından gelen hemşehrilerimiz veya misafirler istasyonda indiklerinde bizim AFRAY diye adlandırdığımız banliyö hattıyla istasyona rahatlıkla gelebilecekler. Öğrenciler üniversite önünde rahatlıkla inebilecekler. Oradan binip hızlı tren istasyonuna rahatlıkla ulaşım sağlayabilecekler. İstanbul’daki tünelle Taksim arasında çalışan nostaljik bir vagon var. Bizde onun bir benzerini istasyonla Zafer Meydanı arasında çalıştıralım diye düşündük. İzmir’li bir firma nostaljik vagonun tıpkısını lastik tekerlisini, şarjlısını yapmışlar. İnşallah AFRAY hayata geçtiğinde bizde ondan iki tane alıp ücretsiz istasyona inen kardeşlerimizi, öğrencilerimizi merkeze ücretsiz taşımayı düşünüyoruz. AFRAY Projesi devam ediyor. En son Ulaştırma Bakanımızla yaptığımız görüşmede DDY 7. Bölge Müdürümüz ödenek talebinde bulunalım dedi. Bunu Sayın Bakanımıza söylediğimde ‘Başkanım bu iş bizim işimiz. Artık bunu hızlı trenle entegre ettik. Bunda dönüş yok.’ dedi.

“BURAYA EN UYGUN SİSTEM TRAMBÜS DENİLDİ”
Sezer Küçükkurt: Elektrikli otobüsleri denemiştiniz. Onlar verimli oldu mu?
Mehmet Zeybek: Bir ara bu hafif raylı sistemi düşünelim diye söylemiştik. İstanbul Ticaret Üniversitesi Ulaşım Daire Hizmetleri Bölüm Başkanı Profesör Mustafa Ilıcalı var. O geldi Güney Kore’nin ürettiği bir ulaşım modelini getirdi. Birlikte inceledik, baktık. Hatta seni Güney Kore’ye götüreyim orada birlikte inceleyelim dedi. Sanırım bunun benzerini Sakarya’ya yapacaklar. Geniş bir caddede tercihli olması lazımmış. Bize de ilk etapta Mecidiye’nin oradan gelelim denildi. Termal bölge, Özdilek, Mavi Hastane’nin önü, Mecidiye’den girip, Kurtuluş Caddesi, Konya-Şuhut yol ayrımına kadar götürelim istemiştik. Burada tercihli yol olması lazım. Başka araçların trafikte o yolu kullanması lazım. Çünkü yer altına döşeyecekleri bir hattan enerji alacağını ifade etti. Havai hat değil yer altından enerji verilecekti. Bunun mümkün olmayacağını düşünerek DDY Genel Müdürünü, Müdür Yardımcılarını davet ettim. Hızlı tren hattını kontrol edip AFRAY hattını beraberce görüştük. Üniversitede bir toplantı yaptık. Oradan Fethibey üzerinden termal bölgeye geçtik. Oruçoğlu Termalin oradan bu hafif raylı sistemi yapacağımız alanı beraber gezdik. Burada çok fazla verimli olamayacağı ifade edildi. Buraya trambüs yapalım denildi. Buraya en uygun sistem trambüstür. Kaldı ki şehirler buna dönmeye başladılar diye söylenildi.

“ARAŞTIRMALAR SONUCU TRAMBÜSTE KARAR KILDIK”
Sezer Küçükkurt: Trambüs nasıl bir sistemdir?
Mehmet Zeybek: Trambüskatarel sistem dediğimiz üst taraftan elektrik enerjisini alıp lastik tekerlekli tren vagonlarına benzer bir üretim modelidir. Yaklaşık bir vagonda 150-200 kişi oturarak ve ayakta olma şartıyla aynı anda seyahat edebiliyor. Bunu Ankara-Sincan OSB’de Almanlar’la ortak bir firma var. Onlar yapıyorlar. Oraya gittik, gördük, inceledik, arkadaşlarla görüştük. Örnek olarak Malatya’yı yaptıklarını ve Kayseri’de kullanıldığını söylediler. Malatya’ya gittik. Malatya Belediyesi’nin Genel Sekreteri ve oradaki arkadaşlarla birlikte sistemi inceledik. Çok memnun olduklarını, raylı sistemden daha verimli olduğunu öğrendik. Maliyetin çok düşük olduğunu ifade ettiler. Bizde trambüste karar kılalım derken bu firma aynı anda elektrikli otobüste yaptılar. Trambay şeklinde de var. Yani bu 8 metre, 12 metre, 18 metre ve 25 metrelik olmak üzere her ebatta elektrikli, şarj olabilen otobüsler yaptıklarını ifade ettiler. Pilot bölge olarak Antalya’yı belirlemişler. Biz kendimiz de kullandık. Gerçekten harika bir otobüs, konforlu, hiç motor sesi yok. Çevre dostu üzerinde lityum pilleri var. Bunu araştırdık ve Elazığ Belediyesi’nin kullandığını öğrenip oradan da bilgi aldık. Çok fazla verimli olmadığını ifade ettikleri için biz yine trambüste karar kıldık. Hatta Malatya’daki arkadaşlarımız kendilerinin ilave yapabileceklerini, Afyon Belediyesi olarak sizinle birlikte firmaya karşı en azından birlikte hareket edersek pazarlık payımız biraz daha farklı olur dediler. İnşallah bizde arkadaşlarımızla bir çalışma gerçekleştireceğiz. Malatya ile birlikte bizde trambüs koymayı düşünüyoruz. Çünkü artık şehir merkezi itiş kakışla, birbiriyle cebelleşmeyle minibüsler artık kaldırmaz hale geldi.

“TRAFİKTE ÖNCELİKLE TOPLU TAŞIMAYA”
Sezer Küçükkurt: Ortaya koyduğunuz tablodan anladığımız kadarıyla trafikle ilgili projeler, planlamalar var ama önceliği toplu ulaşımla ilgili ana dokunuşları verip, sonra diğer küçük dokunuşlara mı geçeceksiniz?
Mehmet Zeybek: Aynen öyle, çünkü hem büyükşehir olacağız deniliyor. Ama biz halen trafik sorunuyla uğraşıyoruz. Hala daha minibüs terörü mü diyeyim hala vatandaşla kendi aralarındaki sürtüşme devam ediyor. Yok, efendim sen öne geçtin ben arkada kaldım. Bıçak çekmeler, tabanca ile yaralamalar, silah atmalar, sopa ile dövmeler. Artık bunların geride kalması lazım. Pandemiden dolayı halkımız toplu taşıma araçlarını kullanmaktan ziyade kendi özel araçlarıyla gitmeyi tercih ediyor. Haklılar bulaş fazla olmasın diye. O şekilde tedbir almaya çalışıyorlar. Ondan dolayı da bazı merkezi bölgelerde bazı saatlerde yığılmalar oluyor.

“KABUL GÖRÜRSE UZUN ÇARŞI’YI TRAFİĞE KAPATACAĞIZ”

Sezer Küçükkurt: Trafiğe küçük dokunuşlardan bahsettiniz. Bağ-Kur binası yıkılacak. Aynı zamanda Kent Meydanı’ndaki Vakıf İşhanı da bildiğimiz kadarıyla yıkılacak. Bağ-Kur binası yerine yapılacak otoparkı Belediye mi işletecek? Fiyatlar nasıl olacak ve sizce vatandaştan ilgi görecek mi?
Mehmet Zeybek: Artık şehir merkezinde ticari bölgedekiler hepimizin bildiği Uzun Çarşı bilindiği üzere araçlar park ettiğinde durum malumdur. Yatayına park ettirdik, çift sıra park ediliyor. Vatandaştan şikayet oldu araç geçemiyor diye. 45 derece açıyla park ettiriyoruz yine yol daralıyor geçemiyoruz deniliyor. Artık oraya bir çözüm bulmak durumundayız. Uzun Çarşı’daki esnafımızla da istişare ederek olabilirse yüzde 50’den fazlası Uzun Çarşı’nın trafiğe kapatılmasını talep ederse trafiğe kapatıp orayı nezih bir çarşı haline getirmeyi düşünüyoruz. Güzel oturma gruplarının, yeşil alanların, özel ışıklandırmanın olduğu. Gece belki de 23.00-00.00’a kadar açık kalabilecek, insanlarımızın rahatlıkla çoluk çocuğuyla yürüyüş yapabilecekleri bir alan oluşturmayı düşünüyoruz. Buna karşı çıkarlarsa da işin açıkçası Uzun Çarşı’da otoparkı yasaklamayı düşünüyoruz. Bunun içinde tabi önce otopark alanını göstermemiz lazımdır. Uzun Çarşı’ya en yakın Bağ-Kur binası vardı. Orayı satın aldık. Geçtiğimiz hafta içerisinde SGK’ya ait eczacıların reçete incelendiği bölüm vardı. Onlara bir depo kiraladık. O depoya malzeme ve arşivlerini taşıdılar. Kendileri şu anda SGK binasındalar. İlave bina yapılınca oraya geçecekler. Bizde Encümen Toplantısı’nda oranın yıkımın ihale ettik. İhaleyi alan firmaya en kısa sürede şartnameyi imzalayıp yıkım işlemlerine başlayacağız. Projeler hazır. Yap-işlet-devret modeliyle bir ihale açacağız. Olmazsa da kendimiz yapmayı düşünüyoruz. İnşallah bu yaz hizmete girer bakacağız.
Sezer Küçükkurt: Vakıf İşhanı’ndan biraz bahsedebilir misiniz?
Mehmet Zeybek: Vakıf İşhanı Vakıflar’a ait bir yerdi. Uzun süre görüşmelerimiz neticesinde orayı Vakıflardan alarak Gedik Ahmet Paşa Kütüphanesi ile takas ettik. Burası Vakıflar’a geçti. İlave Vakıflar’a ait bir yer vardı. Orayı da Vakıflar’a vererek takas işlemini gerçekleştirdik. Burayı Selçuklu mimari tarzında meydan ve etrafında ki tarihi dokuyla bütünleşecek nefis bir Millet Kıraathanesi yapacağız. Millet Kütüphanesi Projesi yaptırdık. Orada CİMER Müdürlüğü var. Onlar taşınınca oranın yıkım ihalesini verip yapım ihalesine çıkacağız.

“ASFALTI YOLA DÖKTÜKTEN SONRA KESİNLİKLE KAZI RUHSATI VERMEYECEĞİM”

Sezer Küçükkurt: Pandemi döneminden istifade ederek bazı asfalt ve yol çalışmaları yaptınız ve havalar müsaade ettiğinde şehir genelinde asfalt seferberliğine başlayacağız dediniz. Hangi bölgelerden işe başlanılacak ve ana güzergahlarda hepimizin şikayet ettiği baca kapaklarının deliklerinden kurtulabilecek miyiz?
Mehmet Zeybek: Şöyle diyeyim; İlk defa Afyon’da resmi kurum idarecileriyle, Belediye’deki birim müdürlerimizle bir toplantı gerçekleştirdik. Bir koordinasyon toplantısı yaptık. Biz bu yıl asfalt çalışması yapacağımız bölgeleri belirledik. O arkadaşlara dedik ki sizlerin de çalışma yapacağımız bu bölgelerde alt yapı çalışmalarınız varsa biz asfalt atmadan yolu yapmadan önce alt yapı çalışmalarınızı bitirin. Biz asfaltı döktükten sonra kesinlikle kazı ruhsatı vermeyeceğim dedim. Çünkü bu tamir işinden artık usandık. Herkes alt yapıda olan çalışmasını bitirsin dökülecek asfalt milli servettir. Önümüzdeki hafta itibariyle Afyon Ekmek’in oradan Selçuklu Mahallesinden başlayacağız. Orada ciddi bir bozulma var. Peşinden mezarlığın oradan Hamidiye Pazarına olan kısmın içme suyu aspest borular vardı onları değiştirdik. Hamidiye Pazarından Zafer Meydanının ucuna kadar olan kısmın ihalesini yapıp orayı da tamamlayacağız. Yeni sistemde boruyu ana şebekeye döşedikten sonra her abonman kendisi ana şebekeye girmesin dedim. Her 3-4 aboneye bir ana şebekeden çıkarıp kaldırıma bax koyacaksınız dağılımı oradan yapılacak dedik. Asfaltı attırdıktan sonra asfalt bozdurmayacağız. Böyle bir uygulamada başlattık. İnşallah oralarda da aspest boruları temizledikten sonra asfaltını atacağız.

“KARAYOLLARI KAVŞAĞI BİTECEK. FUAR KAVŞAĞINI İNCELİYORUZ”

Sezer Küçükkurt: Aynı zamanda bir kaç battı çıktı yapım hazırlığı var. Karayolları kavşağı ile ilgili hazırlıkları tamamladınız. Bildiğimiz kadarıyla Fuar Alanı ile ilgili olarak araştırma safhasındasınız. Karayolları Parkı ile Sami Öznur Parkı yolun iki tarafında olduğundan çalışmada buralardan bir kayıp olacak mı? Bu proje ne zaman hayata geçecek?
Mehmet Zeybek: Projenin başlama ve bitiş süresi 195 gün. İnşallah ihaleyi alan arkadaşlarla görüşerek bunu biraz daha önce çekmek istiyoruz. Tabii bununla birlikte biz o bölgedeki yağmur suyu kanalını da, kanalizasyon şebekesini de ve oradan Ataköy-Migros’a kadar aspes boru var. Orayı da çelik boruyla değiştirmeyi düşünüyoruz. Yani orada teferruatlı bir çalışma yapılacak. Bu arada da kısmen Karayolları Parkı içerisine girme değil de Karayollarının kendi içerisinden de biraz bir miktar alacağız. Sami Öznur Parkı’ndan da belki bir miktar alabiliriz.
Sezer Küçükkurt: Fuar Kavşağı ile ilgili net bir durum var mı?
Mehmet Zeybek: Fuar kavşağında bir battı-çıktı yapılması ile ilgili olarak arkadaşlara bir çalışma yapın bir maliyet çıkarın diye söyledim. İlk etapta Karayolları kavşağını tamamlayalım dedik. İnşallah bu sene orayı tamamlayıp hizmete açmayı düşünüyoruz.

“KÜÇÜKÇOBANLI’DA PLANLANAN TOKİ GÖKÇE MAHALLESİ’NDE YAPILACAK”

Sezer Küçükkurt: Afyon’da ki TOKİ’lerde durum nedir? Özellikle Küçükçobanlı’daki projenin Gökçe Mahallesine nakli sözkonusu oldu. Durum nedir?
Mehmet Zeybek: En son Mart ayında TOKİ Başkanlığında görüşme yaptık. Küçükçobanlı’nın olduğu alan birinci derece de mera vasfında. Onu dönüştüremeyince Gökçe Mahallesinde bizim 3 milyon metrekarelik bir rezevr alanımız vardı. Küçükçobanlı’da kuraların çekildiğini hatırlattım. Hak sahipleri belki peşinatlarını yatırdılar. Vatandaş mağdur bir an önce bunun çözülmesi lazım dediğimde orayı Gökçe Mahallesinde çözeceklerini, ihaleyi hemen yapacaklarını söylediler. Peşinden rezerv olarak Mısri Mahallesi ve Fakıpaşa Mahallesi’ndeki kentsel dönüşümü tercih ederler diye oraya ilave bir 500-600 konutluk tekrar oraya da ikinci birtoplu konut oraya da yapılacak. Sadıkbey’de, Depremevleri’nin orada bir TOKİ konutları daha var. Onlar bizim uhdemizde değil.

“GARNİZON MİLLET BAHÇESİNİ KENDİMİZ YAPACAĞIZ”
Sezer Küçükkurt: Cirit Kayalığı Millet Bahçesi ile Garnizon Millet Bahçesi gündemde. Bunlarla ilgili olarak gelinen nokta nedir?
Mehmet Zeybek: Cirit Kayalığı Millet Bahçesi’nin ihalesi 15 Şubat 2021 tarihinde ihalesi gerçekleştirildi. İhaleyi alan firma ile ilgili itirazlar vardı. İtirazlar neticelenmiş, dosya incelemeleri tamamlandı. TOKİ Başkan Yardımcısı ile birebir yaptığım görüşmede söylediği 15 Nisan 2021 tarihi itibariyle müteahhide araziyi teslim edeceklerini ifade ettiler. Zannederim ki müteaahhitle sözleşmeyi imzaladılar. Kısa sürede müteaahhit gelerek çalışmalara başlar diye düşünüyoruz. Garnizon Millet Bahçesi ile ilgili de Milli Savunma Bakanlığı’ndan tahsis yazısını bekliyorduk. Şükür o yazı da geldi. Orada bize ayrılan Millet Bahçesi olarak terk edilen yerdeki binaların yapım işini ihale edeceğiz. O ihaleyle birlikte bizde Garnizon Millet Bahçesi’ni kendi personelimizle yapacağız. Orayla alakalı da Ankara’da yakınen tanıştığımız bir arkadaşımız var. Proje ofisi olan. Bana seçim zamanı projelerinizi biz hazırlayalım demişti. Bende şaka yollu param yok ne projesi demiştim. ‘Senden para isteyen yok biz bunu sana hediye yapacağız.’ diyerek proje hazırladılar. İnşallah ben orada emeğiniz neyse vereyim dedim. ‘Emek falan yok bir çay içeriz.’ dediler. İnşallah o projeyi de biz Afyon’a gerçekten yakışır nefis bir şekilde iki tane Millet Bahçesi projesini hayata geçireceğiz. Zaman olarak inşallah bu sene bitiririz diye ümit ediyorum.

“BİRİLERİ KENTSEL DÖNÜŞÜM KONUSUNU ÖZELLİKLE KAŞIYOR”
Sezer Küçükkurt: Çok tartışılan konulardan biri de kentsel dönüşüm, bu konuda geldiğiniz noktayı söyler misiniz?
Mehmet Zeybek: Kentsel dönüşümle ilgili olarak en son Sayın Bakanımızla yaptığımız görüşmede Mısri Mahallesine gittiğimde de söylemiştim. Sayın Cumhurbaşkanımızın TOKİ’ye söylediği şuydu; ‘Bina yapıldıktan sonra maliyetinden vatandaşıma hediyem olacak. Yüzde 30 indirim yapılacak.’ dediğini biz Çevre ve Şehircilik Bakanımıza da aktardık. Çevre ve Şehircilik Bakanımız ‘Yüzde 10’da ilave edelim.’ dedi. İndirim oranını yüzde 40’a çıkardı. Maliyetten yüzde 40 düşürülerek vatandaş yüzde 60 oranla ev sahibi olacak. Birileri orayı özelikle kaşıyorlar. ‘Yok efendim elinizden arazinizi alacak arazinin değeri işte şu kadar yapıyor, onu elinize verip burayı terk edin diyecekler.’ diye. Böyle bir şey yok. Orada yapılacak konutlar birinci derecede, orada ikamet eden mal sahiplerine verilecek. Mal sahipleri almayacak olursa orada kiracı olarak oturanlara teklif edilecek. Yani dışarıdan Mehmet Zeybek varıp da ben buradan bir daire alayım deyip de alamayacak zaten. Böyle bir şey yok. Hatta proje değişikliği yapılsın denildi. Orada 200’e yakın 2+1, 200’e yakın 3+1, ilave olarak 75’e yakın 1+1 büro daire 110 tane filan da işyeri çıkarın diye talimat verdi. Arkadaşlar şimdi öyle bir proje hazırlıyorlar. Ben de Sayın Çevre ve Şehircilik Bakanımıza ‘Sayın Bakanım Mayıs gibi dedim, hani burada Afyon’a gelirseniz vatandaşlarımıza sizler de izah edersiniz. Vatandaş rıza göstermezse bırakırız.’ diye söylediğimde, Sayın Bakanımız aynen bunu söyledi; ‘Projeyi yaparız geliriz anlatırız, baktık ikna olmadılar, rafa kaldırıveririz dedi.
SezerKüçükkurt: Yani illa bunu yapacağız dayatmamız söz konusu değil Başkanım. Vatandaş ne derse, ne isterse o sonuca mı varılacak?
Mehmet Zeybek: Yok, Sayın Bakanımızın söylediği bu. Yani bunu da en son TOKİ ile yaptığımız görüşmede de arkadaş şunu söyledi; ‘Afyon’a yapılan şu teklif Türkiye’nin hiçbir yerine yapılmadı. Bunu da bilin’ dedi. Bu da bir fırsattır.

“MÜZE ALANINI MİLLET BAHÇESİ OLARAK DEĞERLENDİRECEĞİZ”
SezerKüçükkurt: Arkeoloji Müzesinin bulunduğu alan tartışma konusu oldu. Oradaki tasarrufunuz nasıl olacak?
MehmetZeybek: Oradaki alan en son yaptığımız görüşmede çok şükür bizim dediğimize geldi. Orayı satın alan firmayla TOKİ anlaştı. Bedelini ödeyecekler, orayı hazineye devredecek ve hazine bize tahsis edecek orayı. Orayı biz yeşil alan olarak mini bir millet bahçesi olarak kullanacağız. Afyon bir park daha kazanacak yani. Orada yeşil dokuyu bozmayacağız.

“İŞÇİLERİN MEMNUN OLACAĞI ÜCRET TARİFESİ BELİRLENDİ”
SezerKüçükkurt: Belediye işçileri maaşlarla ilgili iyi haberler bekliyor. Durum nedir? Bir takvim verebilir miyiz?
Mehmet Zeybek: Maaşlarla alakalı iki sendika var. Sendikalarda bir yetki durumu var. Davalık olundu, dava neticelendiği an gerçekten işçilerimizin memnun olacağı bir ücret tarifesini arkadaşlar belirlediler. İnşallah hiç kimse mağdur olmayacak. Bizim geldiğimizde baktık gördük ki aynı iş kolunda çalışan insanlarda maaş farklılıkları var. Bu adil değildi. Eşit işe eşit ücreti yerleştiririz inşallah. Sendikayı bekliyoruz. Sendika tamam dediği an, biz hayata geçiririz. Yani hiçbir işçimiz çalışanımız merak etmesin kimsenin hakkı kalmayacak.

“BİRİNCİ SANAYİ ÇARŞISINDA ESNAF MAĞDUR OLMAYACAK”

Sezer Küçükkurt: Birinci Sanayi Çarşısı için kısa vadede planladığınız bir şey var mı?
Mehmet Zeybek: Orası şehir merkezinde kaldı. Çimento varken, yerindeyken daha önceki dönemde bir imar çalışması yapılmış. Esnafımızla zannederim bir uyuşmazlık olmuş. Haklı olarak Çimento Fabrikasına doğru bakan kısımdaki dükkânları tercih eden arkadaşlarımız olmamış. Şimdi Çimento Fabrikası kalktı. Lüks konutlar yapıldı.Oradaki vatandaşımızı da mağdur etmeyelim diye biz meclisimizde karar aldık. Oraların zemini sağlamdır. Ben Güvenevler’de birkaç blok yaptım. Orada inşallah vatandaşımızı, esnafımızı mağdur etmeyecek bir çözüm yolu, ortak bir noktada anlaşacağız. Orayı kaldırmayı düşünüyoruz. Afyon’a yakışan da o olacak inşallah. Tabi kimse de mağdur olmayacak orada. Mutlaka esnafımızla istişare edeceğiz. Biz yaptık oldu olmayacak. Belki bu sene yetiştiremeyebiliriz.

“GASTRONOMİ LEZZET PAKETLERİNİN GERİ DÖNÜŞLERİ CİDDİ OLDU”
Sezer Küçükkurt: Gastronomi kenti çalışmalarından bahseder misiniz?
Mehmet Zeybek: 31 Ekim 2019 tarihi itibariyle UNESCO tarafından Yaratıcı Şehirler Ağına alındık. Türkiye’de Hayat, Gaziantep ve Afyonkarahisar 3. il olarak gastronomi şehri ilan edildi. İlan edilir edilmez Belediyemizde bir birim oluşturduk. Belirli bir süreç veren UNESCO’nun istediği şartları o süreçte yetiştirmemiz gerekiyordu. Biz birinci etap olarak gastronomi şehrini nasıl tanıtabiliriz. Afyonumuzun yöresel ürünlerini nasıl daha fazla insana ulaştırabiliriz düşüncesiyle başta yöresel ürünlerimizden yani Türk Patent Enstitüsünden patentini almış olduğumuz ürünlerden oluşan paketleri 81 ilin Belediye Başkanlarına peşinden 81 ilin valilerine ve TBMM İdari Amirliğine 600 paket olmak üzere tanıtım paketleri gönderdik. Çok ciddi dönüşler aldık. Bizim haricimizde otel müdürlerine, işletme sahiplerine de çok ciddi geri dönüşler olduğunu Otelciler Dernek Başkanı Ali Gümüşhan’dan da öğrendik. Son olarak Dışişleri Bakanlığı’ndan almış olduğumuz listede 130 ülkenin tüm büyükelçilerine 7 dilde Afyon’u tanıtan içerisinde broşür olmak şartıyla gastronomi paketi gönderdik. Bundan da büyükelçilerin tamamından teşekkür mektupları aldık. Afyon’u çok merak ettiklerini en kısa sürede Afyon’a geleceklerini öğrendik. Afyon’la ticari ilişkilerde bulunabileceklerini ifade ettiler. Meksika Büyükelçisi gelecekti. Pandemi nedeniyle gelemediğini ama mutlaka Afyon’a geleceği şeklinde bir mektup göndermiş. Bizde ona hediye olarak birşeyler hazırlamıştık. Peşinden Japonlar ve Çinliler diğer ülkelerin büyük elçileri gelecekti. Pandemi de rahatlama olursa büyükelçileri eşleriyle birlikte Haziran veya Temmuz gibi Afyon’a davet etmeyi düşünüyorum. Afyon’un lezzetlerini ve tarihi güzelliklerini, yukarı mahallelerde ki konaklarımızı, tarihi değerlerimizi, Frigya’yı gezdirmeyi düşünüyorum.
Sezer Küçükkurt: Engelsiz Gastronomi Merkezi ne durumda?
Mehmet Zeybek: Engelsiz Gastronomi Merkezi ile ilgili ZEKA ile bir proje gerçekleştirdik. Türkiye’de bizden başka yok. Park Afyon AVM’nin orada bir yerimiz vardı. Projeler yapıldı. Engelsiz Gastronomi ve Terapi Merkezi olarak engelli kardeşlerimizin topluma kazandırılmasıyla alakalı bir çalışmadır. İhalesini yaptık, süresini bekliyoruz. Müteahhide teslim edip çalışmaya başlayacağız.

“SPOR KENTİ AFYON’A SAADET KÖYÜNÜ KAMP ALANI OLARAK KAZANDIRACAĞIZ”
Sezer Küçükkurt: Saadet köyünde bir kamp çalışmasına başlanıldı. Çok kamuoyuna yansımadı bu konu, bilgi verir misiniz?
Mehmet Zeybek: Saadet köyünün orada Orman İşletme Müdürlüğüne ait nefis bir ormanlık alan var. Afyon bir spor kenti. Spor Kompleksimizle birlikte Türkiye’de yurt içi ve yurt dışında ki bazı takımların özellikle kamp olarak tercih ettikleri bir merkeziz. Şu anda standartlara uygun iki tane daha stat ihalemiz var. Onu da gerçekleştirdiğimiz zaman süper lig takımlarını Afyon’a getirmeye düşünüyoruz. Organizasyonu yapanlarla yaptığımız görüşmelerde kros alanları olursa diye bir talepte bulundular. Bizim de aklımıza orası geldi. Orman İşletme Müdürlüğü ile de bir protokol yaparak orayı uzun süreliğine kiraladık. İnşallah orada kros alanları, yürüyüş alanları, kamp alanları yapmayı düşünüyoruz. Arkadaşlar proje çalışmasına başladılar. İnşallah orada da Afyon halkına güzel bir mekan kazandıracağız.
“KELTEPE ŞEHRE TEMİZ HAVA POMPALAYACAK”
Sezer Küçükkurt: Kent Ormanı yanında Kel Tepe olarak bilinen bölgede Erkmen’e inen yolun orada önceden yarım kalan çalışmalar vardı. Orada da faaliyetler yeniden başladı mı?
Mehmet Zeybek: Orada Topuzlu diye bir yer var. Erdal Akar Parkının altında. Orayı biz mermer atığı boşaltan taş işçisi arkadaşlarımıza ihale ettik. O tepeyi kaldıralım diye. Sanırım bitme aşamasına geldi. Orayı kaldırıyoruz peşinden Keltepe’de bu tel kesme ile birlikte yarım kalan yeri de kesip Afyon’daki hava kirliliğini ortadan kaldırmak için hava akımını sağlayacak alanı açmayı düşünüyoruz. Orada kayalık bir alan sert bir mekan var. Daha önce BEKO kırıcılarla kırılıyormuş. Biz bu tel kesme ile birlikte blok halinde kırarak daha kısa sürede orayı açmayı düşünüyoruz.

“AFYON’A YATIRIM YAPACAK HERKESE KAPIMIZ SONUNA KADARA AÇIK”

Sezer Küçükkurt: Sanayi Çarşının yanında Park AfyonAVM’ninyanında eski katlı pazar yerinde bir tekstil fabrikası faaliyete geçti. Benzeri yatırımlar için sadece Belediye imkânları ile değil de özel sektör katkısıyla gündemde olan yeni yatırımlar, yatırımcılar var mı?
Mehmet Zeybek: İnşallah diyeyim. Şimdi, tekstille alakalı bu arkadaşımız geldiğinde tanıştık. Bir 5 bin metrekare kapalı alanı olan bir mekân varsa, 350-400 kişiyi istihdam edebileceğini ifade etti. Beraberce bir organize sanayiyi dolaştık. Yer bulabilir miyiz, hatta aklıma gelmedi değil, bizim doğal taş fabrikasını bile boşaltıp orayı da verelim yeter ki iş sahası açılsın diye düşündüm. Daha sonradan Halil Ağa Semt Pazarı’ndabizim katlı pazar yeri aklımıza geldi. Alt tarafta pazar yeri duruyor ama üst katı atıl durumdaydı. Arkadaşımızla oraya gittik. Baktık ‘Burası sana uygun mu işine yarar mı’ dediğimizde ‘Gayet mükemmel olabilir’ dedi. Biz hemen ihaleye çıktık, o arkadaşımızın istediği şekilde yapımlarını gerçekleştirdik. Arkadaşımız üretime başladı. Şuanda zannederim 350 çalışanımız var. Bu pandemiden dolayı biraz frene basmak durumunda kaldı. Eğer rahatlama olursa rahatladığı andan itibaren bu 800-900 kişi hatta bin kişiyi bulabileceğini söyledi. Böyle bir imkânın olması gerçekten he burada halkımıza, vatandaşımıza ihtiyaç sahiplerine ailelerine bir nebzede olsa katkı bulunabilecek vesile olabildiysek ne mutlu bize. Tek düşüncemiz bu, yoksa bizim başka bir şeyimiz yok. Afyon’a her yatırım yapmak isteyen insana kapımız da sonuna kadar açık. Her türlü desteği de vermeye hazırız. OSB’nin genişlemesi ile alakalı da biz her türlü riski de göğüslemeye hazırız. Yeter ki Afyon’a iş sahası açılsın. İşçi istihdam etsin, tek gayemiz burada işsiz hiçbir vatandaşımız kalmasın.
SezerKüçükkurt: Pandeminin getirdiği sıkıntılı ortamda yeni yatırım talepleri var mı?
Mehmet Zeybek: Var, büyük parseller isteniyor. Bir tekstil firması var işte, 100 bin metre yer olursa buradan Niğde’ye gidecekti, nihayetinde inşallah ona 100 bin metrekare bir alanı kazandırıp burada Afyon’da zaten fabrikası kirada duruyor. Kendisi yapıp inşallah kumaş fabrikası haline getirecek.Yani bir fabrika kurmayı düşünüyor. İstihdam artacak çalışan sayısı artacak, bir de peşinden farklı bir iş kolu var. Belki de Afyon’da ilk olacak o 250-300 bin metre yer istiyor ve bin kişiyi istihdam edeceğini ifade etti. İnşallah bunların da istimlakları bitirirsek onları da teslim edeceğiz.

“HOBİ BAHÇELERİNE TALEP ÇOK”
Sezer Küçükkurt: Yeni hobi bahçeleri yaparak hizmete almak üzeresiniz. Yeni mezarlıklar yapıldı. Talep çok mu?
Mehmet Zeybek: Her gelen talebe arkadaşlarımız yardımcı oluyorlar. Hobi Bahçelerine çok talep var. 229 tane yapıldı. Sizin de söylemiş olduğunuz gibi bizim herşeyimiz şeffaf. Gizli kapaklı hiçbir şey yapmıyoruz. Sosyal medya hesaplarımızdan herşeyi yayınlıyoruz. Bunda da dedikoduya mahal vermeden şeffaf şekilde Noter huzurunda kura çekeceğiz. Müracaat edip de kura da kime çıkarsa teslim edeceğiz. Peşinden burada bir yapım maliyetleri var. Bu maliyetleri de çıkan arkadaşlardan 5 yıl içerisinde alıp inşallah yeni bir yer belirledik. 400 kusür tane sığıyor. Orayada 400 kusür sayıda yeni Hobi Bahçesi yapmayı düşünüyorum.

“ERENLER’DE YOL VE ASFALT BAŞTAN AŞAĞI YENİLENECEK”
Sezer Küçükkurt: Erenler bölgesinin kaldırım ve yol düzenlemeleri ile ilgili çok şikayet aldığınız bir bölge neler söylersiniz?
Mehmet Zeybek: Oradaki muhtarımızla görüştüğümüzde geçtiğimiz yıllarda da şunu söyledim; İnşaat, yapı çalışmaları bitmeden yol çalışmasına girmem dedim. Çünkü bizde inşaatçıyız. İnşaatın olduğu yerde ne kadar düzgün yol yaparsan yap kanalizasyon, su bağlayacaksın diye yol perişan oluyor. Yapılaşmanın bittiği alanlarda komple yeni yollara gireceğim. Tapu ruhsatları vermeyeceğiz. 2020 yılında alt yapıda yağmur suyu kanalı yoktu. İhale ettik o günün rakamıyla 5 milyonluk bir yatırım gerçekleştirdik. Kanalizasyon ve yağmur suyu kanalları bitti. Bu sene ben asfalta girecektim. EDAŞ’la görüştüm hava hatları yer altına alabilirler mi diye. Bölge Müdürü oradaki havai hatların yeni olduğunu genel müdürlükle görüşeceklerini, bu sene yetiştiremeyebileceklerinden belki seneye alabileceklerini söyledi. Bu seneyi bizde belki tamirle geçirebiliriz ama her halükarda baştan aşağı Erenler asfaltını yenileyeceğiz.

“6 KATTAN FAZLASINA RUHSAT YOK”
Sezer Küçükkurt: İmarla ilgili genel anlamda çalışmalarınız neler?
Mehmet Zeybek: İmarla alakalı bir kat artırımımız yok. Ama ilerleyen günlerde şehir imarını yapan bir arkadaşla oturup yeniden görüşeceğiz. Bizim yeni imara açılan bölgelerimizde bile caddelerimiz yüksek kata uygun değil. Bilhassa Sahipata Mahallesi sonradan imara açıldı. Öyle sokaklar var ki kaldırıma 50 santimetre koymuş. Elli santimde kim yürüyecek. Yollar dar imara açtığın yeni imarda bulvar açmalısınız ki yaşam alanlarında, caddelerde, orada oturan insanların rahat nefes alabilecekleri alanların oluşması lazımdır. Ama maalesef yok. Mecliste aldığımız kararla 6 katın haricinde ruhsat vermeyi düşünmüyoruz. Bazı bölgeler 4 bazı bölgeler ise 3 kat şeklindedir. Komisyonda yapılacak çalışma sonrası duruma bakıp belki uygun olan yerlere bir kat artırımı verilebilir. Cadde büyüklüğü, alt yapı durumuna bakılacak. Şehir Plancısı ile görüşeceğiz.

“AFYON’UN AKİCİĞERİ OLAN ERKMEN’İ BOZDURMAYACAĞIM”

Sezer Küçükkurt: Yeni Emniyet Müdürlüğü Erkmen yolundaki yeni yerine taşınacak. Orada bir imar düzenlemesi olacak mı, Erkmen’in Afyon’a bağlanması sözkonusu mu?
Mehmet Zeybek: Tahminimce 2024 yılında yapılacak seçimlerde büyük ihtimalle beldeler herhalde kapatılacak. Erkmen’in de Afyon’un bir mahallesi olma durumu yüzde yüz diyeyim. İşin açıkçası Erkmen’in oralarda çok ciddi bir yeşil doku var. Ben orayı mümkün mertebe imara açmayı düşünmüyorum. Afyon’un akciğeri olan Erkmen’i inşallah bozdurmayacağım.

“EMNİYET TAŞININCA YERİNE KAPALI PAZAR YERİ YAPACAĞIZ. MEZARLIK KARŞISINDAKİ PAZAR YERİ AÇILACAK”

Sezer Küçükkurt: Yeni Emniyet Müdürlüğü Erkmen yolundaki yeni yerine taşınacak. Orada bir imar düzenlemesi olacak mı, Erkmen’in Afyon’a bağlanması sözkonusu mu?
Mehmet Zeybek: Tahminimce 2024 yılında yapılacak seçimlerde büyük ihtimalle beldeler herhalde kapatılacak. Erkmen’in de Afyon’un bir mahallesi olma durumu yüzde yüz diyeyim. İşin açıkçası Erkmen’in oralarda çok ciddi bir yeşil doku var. Ben orayı mümkün mertebe imara açmayı düşünmüyorum. Afyon’un akciğeri olan Erkmen’i inşallah bozdurmayacağım.

Sezer Küçükkurt: Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesi, Mecidiye pazarı ve Mezarlık karşısında yeni yapılan pazaryerleri ile ilgili neler söylersiniz?
Mehmet Zeybek: Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesinde bir bulvar var. Oradada bir pazar yeri açtık. Mahalle Muhtarımızın da bilgisi dahilindedir. Hamidiye Pazarını da inşallah İl Emniyet Müdürlüğümüz yeni yerine taşındığında İçişleri Bakanımızdan sözünü aldık. Emniyetin boşalttığı yere kapalı, mini de olsa Hamidiye Pazarını oraya almayı düşünüyorum. Caddeden şikayet var. Birde orası turizm yolu olduğundan Ulu Cami’ye çıkan vasıtalar oradan çalıştığı için Emniyet’in olduğu yere kapalı bir pazar yeri yapıp pazarı oraya taşımayı düşünüyoruz. Mezarlık karşısındaki Selçuklu Pazar yerinide inşallah esnaflarla pazarcı arkadaşlarla görüşüp orayı da ilerleyen günlerde açacağız.
Sezer Küçükkurt: Görev süreniz boyunca şu işi tamamlamadan gitmek istemem dediğiniz bir iş var mı?
Mehmet Zeybek: Görev süremiz boyunca son dakikaya kadar da olsa planladığımız şeyleri yerine getirmeyi düşünüyorum. İnşallah Allah onu nasip edecek.

“HAKLI ELEŞTİRİNİN BAŞIMIN ÜZERİNDE YERİ VAR”
Sezer Küçükkurt: Muhalefete kızıyor musunuz? Sizi eleştirenlere buğzediyor musunuz?
Mehmet Zeybek: Hiç buğzetmem. Ama eleştiriyi haklı yaptıklarında başım gözüm üzerinde yeri vardır. Haksız eleştiriyi de yapmasınlar. En azından eleştiriyi yapmadan önce arayıp sorup öğrensinler. Biz onlara bilgi veririz. >> Burcu AYDIN’ın Haberi