Birileri istedi diye Bakan değişmez
Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Bakanlar Kurulu'nda yapılan değişikliği eleştirdi ve 'Birileri talep ediyor diye Bakanlar Kurulu'nda değişiklik yapılmaz' dedi Uysal, BDP'lilerin Meclis'i girdiklerini ve tahrik ettiklerini belirterek, 'BDP'liler Meclis'i geriyor ve tahrik ediyor. CHP Milletvekili Güler'in söyledikleri, niyetin dışına taşan sözlerdir. Ancak bu sözlerin ırkçılık noktasına getirilmesi yanlıştır' şeklinde konuştu.DP Genel Başkanı Gültekin [&hellip]
Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Bakanlar Kurulu’nda yapılan değişikliği eleştirdi ve “Birileri talep ediyor diye Bakanlar Kurulu’nda değişiklik yapılmaz” dedi
Uysal, BDP’lilerin Meclis’i girdiklerini ve tahrik ettiklerini belirterek, “BDP’liler Meclis’i geriyor ve tahrik ediyor. CHP Milletvekili Güler’in söyledikleri, niyetin dışına taşan sözlerdir. Ancak bu sözlerin ırkçılık noktasına getirilmesi yanlıştır” şeklinde konuştu.
DP Genel Başkanı Gültekin Uysal yaptığı açıklamada Bakanlar Kurulu’nda yapılan değişiklikleri şöyle yorumladı: “Bakanlardan bir kısmı kamuoyuyla ilişki kurmakta yetersiz kaldı. BDP’lilerin yaptığı açıklamaları değerlendirmeye tabi tutarsak, İçişleri Bakanlığı’nda yapılan değişiklikte biraz canımızın sıkıldığı ortadadır. Birileri talep ediyor diye bu değişiklikler yapılmaz. İktidarın bir nefeslenmeye ihtiyacı olduğu ortadadır. Eski Kültür Bakanı’ndan, sayın Günay’dan başlayarak, eleştirilere çok tahammül edilemediği görülüyor. Sayın Bakan’ın zaman zaman yaptığı eleştirilere, herhalde canları sıkıldı. Canı sıkılmış ki böyle bir değişiklik tercihinde bulundular.”
BU COĞRAFYADA IRKÇILIK YOKTUR
DP Lideri Gültekin Uysal, CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler’in konuşmasıyla başlayan tartışmaları da şöyle değerlendirdi:
“CHP Milletvekilinin söyledikleri, niyetlerin dışına taşan bir takım sözlerdir. Karşı tahriklerle beraber bunun ırkçılık noktasına getirilerek yanlış değerlendirmeler yapıldığı kanaatindeyim.
Bu coğrafyada hiçbir zaman Avrupa’da olduğu gibi bir ırkçılık ve aşırı milliyetçiliğin hayat bulabilme imkanı yoktur. Kişinin ne olduğundan ziyade, ne yaptığına odaklanan bir medeniyet geleneğimiz vardır.Siyasetçilerin kullandıkları üslupta daha dikkatli davranmaları gerektiğine inanıyorum.”
BDP’LİLER ORTAMI GERİYOR
Uysal, BDP’lilerin ortamı gerdiğine dikkat çekerek “BDP’lilerin tahrik edici söz ve davranışlarını zihnimizin bir tarafında tutmak durumundayız. Bu tahriklerle, bu gerilim ortamında meseleyi sürdürebilme imkanı yoktur. Milletin en meşru kürsüsü olan milli iradesinin tecelli ettiği TBMM’de, toplumun bir ve beraber yaşama iradesini soru işaretleriyle çoğaltacak bir tavrı kabul etmemiz mümkün değildir” ifadelerini kullandı.
DELİ GÖMLEKLERİ GİYİLMESİN
Kimlikler üzerinden siyaset yapılmasının olumlu sonuçlar doğurmayacağının altını çizen Uysal, “TBMM, Türkiye’nin gerçek gündemini konuşmaktan daha ziyade, kolay bir siyaseti tercih ederek, kimlikler üzerinden bir çatışmayı adeta bir siyasi mesele haline getirerek yürümeye çalışıyor. Anayasamız, vatandaşlık temelinde bütün insanlarımızı hür ve eşit bireyler olarak tarif eden bir anlayışı yansıtır. Bu anlamda farklı, ‘Deli Gömlekleri’ giydirmeye çalışanlara karşı etnik bölücü, illegal siyasi hareketlerin yanında, adeta gerilimin birbirini beslediği anlayışın dışında duruyoruz” dedi.
MİLLETİN GÜNDEMİ TARTIŞILMALI
Meclis içinde bulunan partilerin hallerinden memnun olduğuna dikkat çeken DP Genel Başkanı Uysal, şöyle devam etti: “Meclis içinde bulunan siyasi partiler hallerinden memnunlar. Milli mutabakat meselesi olarak gördüğü konularda bile bir araya gelemeyen siyasi partiler, siyasi partilere yapılan hazine yardımları başta olmak üzere bu tür meselelerde mutabakat sağlayabildiğini görüyoruz.Siyaseti yenileyerek, TBMM’den başlayarak siyaseti demokratikleştirerek milletin öncelikli gündemini sağlıklı bir yapıya kavuşturarak gündemine taşıması gerekir. Bugünkü siyasi parti ve seçim yasası ile bunu yapabilme imkanımız yoktur. Demokratikleşmeye önce siyasetten başlanması gerekir. Demokrat Parti olarak bu bölen, ayrıştıran anlayışların karşısında, bütünleştiren, birleştiren bir anlayışı ortaya koymaya gayret ediyoruz. Türkiye’nin, ‘alternatif yoktur’ diyerek meselelerini çözebilme imkan yoktur. Her doğrunun daha doğrusu, daha güzeli vardır. Siyaseti yöneten insanların vazifesi sadece bugünü tüketmek değildir. Yarınların sorumluluğu da onlardadır. Türkiye’nin geleceğinden daha ziyade, geçmişi üzerinden bir siyaseti rekabet alanı haline getirerek sürdürebilme imkanı yoktur.” (Kocatepe)