'Bir Şey Söylediğimizde Yaptıracak Hatırımız Var'
Afyonkarahisar Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, adliye binası dolunca gözlerin adliye içindeki Baro hizmet alanına çevrildiğini söyledi. Şahin, 'Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra adliyede ki hizmet alanımızdan kimse bir çakıl taşı kopartamaz. Kimsenin buna gücü yetmez.' dedi.
Afyonkarahisar Baro Başkanı Av. Turgay Şahin, yöneticiliğe veda ettiği 46’ıncı genel kurul toplantısında eleştirileri yanıtladı, düşüncelerini paylaştı.
“SON DÖNEMDE GÜVEN İÇERİSİNDE ÇALIŞTIK”
Baro Genel Kurulunun bundan sonraki yönetimler için bir yol haritası oluşturacağını söyleyen Şahin, “Tabii ki insanoğlu kusurdan ari değil. Hepimizin eksikleri ve kusurları var. Bizim de oldu. Yapmamız gerekenler kuşkusuz yaptıklarımızdan da fazladır. Bunu da kabul ediyorum. Ancak ben bu vesileyle iki yıldır birlikte görev yaptığım tüm yönetim kurulu üyesi arkadaşlarıma gerçekten teşekkür ediyorum. Ben bu dönem gerçekten kendi yönetimimle çalışmış kadar rahat, huzurlu ve gerçekten güven ilişkisi içinde güzel bir dönem geçirdiğimi düşünüyorum. Bu nedenle yönetim kurulu üyesi arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Gerçekten bu konuda seçimi unuttuk. Geçen seçimden bir gün sonra biz azınlıkta olmamıza rağmen başkan yardımcısı bizim listemizden seçildi. O konuda senin listen benim listem olmadan iki yıl geçirdiğimiz için ben canı gönülden teşekkür ediyorum. Mehmet Çelikörs, ağabeyimize katılıyorum. Listelerde isim çizmeyi ben de doğru bulmuyorum. Mümkün olduğu kadar listelere sadakatle yaklaşalım. Hangi Baro Başkanı adayına oy verecekseniz gerçekten onun listesini mümkün olduğu kadar oynamamaya çalışın. Ama takdir tabii ki genel kurulundur.” dedi.
“BİRŞEY SÖYLEDİĞİMİZDE YAPTIRACAK HATIRIMIZ VAR”
Afyonkarahisar Barosu’nun Adalet Bakanlarıyla, Adalet Bakan Yardımcılarıyla, HSK üyeleriyle iyi bir ilişki ve diyalogları olduğunu belirten Şahin, “Adalet Bakanlarıyla, Adalet Bakan Yardımcılarıyla, HSK üyelerine bir şey söylediğimiz zaman yaptıracak hatırımız var. Ancak tabii bunun için bir veri gerekiyor. Hatırlanacak olursa bir hâkimin, önce görev değişikliğini sonra tayinini gerçekleştirdik. Bunun bir bedeli oluyor. O hâkim ilk defa anons sistemine ilişkin çatlak sesler oluşturdu ve organize ederek ilk defa görev yerini değiştirdiğimiz hâkim böyle bir işin altına imza attı. Biz sağlam verilerle hareket etmek ve HSK'da buradan alınmasını istediğimiz hâkim ve savcılarla ilgili taleplerimizin altını doldurmak için bizim cep telefonu uygulamalarımıza uzun zaman önce bir bölüm ekledik. Özellikle anons sistemine karşı bir harekete geçmek için dayanak noktası olsun diye duruşmayı zamanında almayan sürekli zaman ihlali yapan hâkimlerin raporlanmaz durumu var. Anlamlı bir veri akışı sağlayamadık. Ben özellikle WhatsApp gruplarından bizzat defalarca yazdığımı hatırlıyorum. Mehmet ağabeyin aidiyet azalması tespitine hak veriyorum. Öncelikle bu bizim kusurumuzdur. Ben hiç kimseyi suçlamak için bu cümleleri sarf etmiyorum. Gerçekten bir yemek, bir kahvaltı davetine bile o kadar az kişi katılmaya başladı ki. Bu durum bizim için gerçekten dramatik ve üzücü oldu. Geçen senelerde genç meslektaşlarımızla tanışmak istedik. Bunların 250’ne ulaşılamadığı da ifade edildi. Bunlar yeni mesleğe başlayan genç kardeşlerimiz. Bir kısmı KPSS'ye hazırlanıyor. Bir kısmı hâkimlik sınavına hazırlanıyor. Dolayısıyla henüz mesleğe aslında başlamamışlar. Ama Baronumuzda kayıtları var. Sorumlulukları bizim üzerimizde. Bu arkadaşları tek tek aradık. 50 kişi çağırdık 5 kişi geldi. Daha sonra en çok 50 kişi toplandı. Bir eksiklik olduğu doğrudur. Bu eksikliği gidermek için normalde üzerimize vazife değil, Baro’nun görevleri arasında sayılmıyor. Ama yurt dışı, yurt içi geziler, piknikler yaparak daha çok bir araya gelmeye çalıştık. Bu konuda gerçekten bu aidiyeti artıracak, sağlayacak, güçlendirecek çözüm önerileri varsa inşallah bundan sonra yönetimler buna uysunlar. Çünkü bizim gücümüz birbirimizle olan dayanışmamız, muhabbetimiz, sevgimiz, ha deyince yola çıkışımızdır. Bilindiği üzere meslekteki bir takım sorunların halledilmesi için Ankara'da mitingler de yapıldı. Ama ona da katılım çok fazla olmadı. Bir iletişim problemi yaşadığımızın farkındayım. Kim başkan seçilirse seçilsin bu doğrultuda bir çaba içine girmeleri gerekiyor.” diye konuştu.
“İŞ SIKINTISI YAŞAYAN GENÇ AVUKATLARA DESTEK VERDİK”
“Mehmet ağabeyin adliyedeki yemek konusundaki görüşüne katılıyorum. Ben de orada ne yemek yerim ne de o ortamda bulunurum.” diyen Şahin, “Adliye yemekhanesi hâkim ve savcıların iç mekânı gibi. İnşallah göreve seçilen arkadaşlarımız bizim Baro binasında yemek hizmeti sağlayabilir. Avukatlar olarak bizlerin gerçekten bir kast ayrımına tabi olmadan bu işi yapabilmemiz ancak böyle olabilir. Gerçekten iş sıkıntısı yaşayan, çalışacak büro arayan genç meslektaşlarımın bu konuyla, bu meselesiyle birebir ilgilendim. Pek çoğuna çalışacak ofis temin ettim, aracılık ettim, ricacı oldum. Ama tabii gerçekten elimizde bu istekleri, bu talepleri karşılayacak yeteri kadar imkân yok. Ancak bir takım düzenlemeler yaptık. Mesela son iki yılımızda adli yardıma yaptığımız 175 görevlendirmenin tamamı genç meslektaşlarımıza yapılmıştır. Yani bu aslında normal adli yardım prosedürün işletilmesi halinde mümkün olmayacak bir şeydi. Bunu genel kurullarımızda aslında bir düzenleme işte bir genç meslektaşlara pozitif ayrım yaparak bunu sağlayabildik. Yani elimizden geleni ya da aklımıza bir çözüm geldiğinde bunu hayata geçirmek için gayret gösteriyoruz. Ama Barolar bir meslek kuruluşudur. Yani bu anlamda iş temin etmek, iş imkânlarını artırmak gibi bir icracı imkânları yoktur.” şeklinde konuştu.
“GÖZLER ADLİYEDEKİ HİZMET ALANIMIZA ÇEVRİLDİ”
Yeni hizmet binasının Afyonkarahisar Barosu'nun malı olduğunun altını çizen Şahin, şunları kaydetti: “Eğer yeni hizmet binamız yeterli görülmüyorsa, daha iyi bir hizmet için başka bir yer düşünülüyorsa hiçbir kurumdan izin almadan satılır, bir başka binaya geçilir. Çünkü ben konuşmamda arz etmiştim, pek çok Baronun, hatta baroların yüzde 90'ının kullandığı hizmet binaları Türkiye Barolar Birliği'nin malıdır. Bizim böyle bir imkânımız var. Ama şunu söyleyeyim Afyon Barosu üye sayısı olarak şu anda binli rakamlara doğru koşan bir Baro. Şu anda yüz civarında stajyerimiz var. Baromuzun Afyonkarahisar Adliyesi'nde faaliyet gösteren bölümü gerçekten Türkiye'de örnek gösterilecek bir yerdir. Bunu da tabii ki o dönem Baronun inşası sırasında elinden geleni yapan Av. Celal Mümtaz Akıncı üstadımıza borçluyuz. Bir kez daha kendisini buradan minnetle anıyorum. Adliye binası dolunca hâkimlerin, savcıların, başsavcıların, komisyon başkanının gözü bizim hizmet alanımızda oldu. Ama bugüne kadar bu mücadelede kimse bir şey yapamadı. Kimse oradan zırnık kopartamadı. Hiç kimse bundan sonra oradan bir çakıl taşı kopartamaz. Kimsenin de buna gücü yetmez. O konuda müsterih olun. Afyonkarahisar Barosu avukatların gücü bunu engellemeye yeter. Her zamanda yetecektir.”
Hivbir hatırları ve gönülleri kalmadı hatta gidiyorlar bu bir ikincisi ise adliye de taşınmalı bulunduğu bölge yüksek deprem riski taşıyan güvenli olmayan bölge. Ayrıca anayasanın ilk dört maddesi değiştirilemez, Öcalan ise dışarı değil mezara girmeli. Tezekereyede HAYIR.