Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Sezer Küçükkurt

Bir Ramazan’ı daha uğurlarken – Kocatepe Gazetesi

Sezer Küçükkurt 4 Temmuz 2016 Pazartesi 16:15:13
 

Hafızanızı yoklayın. Siz de mutlaka bizim gibi “Yahu Ramazan’a 2 ay kaldı, 3 ay kaldı” gibi sözler sarf etmişsinizdir bundan kısa bir süre önce. İşte bakın, Ramazan geçti gidiyor. Bir sonraki Ramazan’ı görecek miyiz, görmeyecek miyiz bilinmez.
Geçen yıl Ramazan ayında aramızda olan pek çok kişi bugün ebedi aleme göçmüş durumdalar. Rahmetli annem bu arada rahmeti rahmana kavuşanlardan birisi. Geçen Ramazan aramızdayken, bu Ramazan yokluğunu derinden hissettik. Allah cümle geçmişlerimize rahmet eylesin.
Afyonkarahisar’da Ramazan-ı Şerif ayı son derece olumlu bir hava içerisinde geçti. Her yıl olduğu gibi Afyonkarahisar’ın geleneklerine uygun bir şekilde ibadetler gerçekleşti, ibadethaneler dolup dolup taştı. Evlere, işyerlerine, insanların toplu bulunduğu hemen her mekana adeta nur yağdı.
Oruç ibadetini yerine getirenler kadar, getirmeyenler, ya da getiremeyenler de vardı. Herkesin yaptığı kendisine. Sevindirici olan orucunu tutanın da, tutmayanın da sınırlarını bilmesi, kimsenin kimseye müdahale etmemesiydi. Bu tür olayları istismar için pusuda bekleyenlere fırsat doğmadı.
Mübarek Ramazan’da iyi şeyler ile kötü şeyler bir aradaydı… Bazen iyilik perdesi ardında kötülükler de yapıldı. İyi işlerden bazısı şunlar: Oruç tutuluyor, namaz kılınıyor, fakirlere iftar yaptırılıyor, Kur’ân okunuyor, va’z u nasihat ediliyor.
Kötü şeyler:
Gösteriş için, gurur ve kibir için, benlikleri tatmin için beş yıldızlı içkili mekanlarda lüks, israflı, saçıp savurmalı iftar ziyafetleri veriliyor. “Keller yağırlar” birbirini ağırlıyor.
İyi de kardeşim, davet edilmişiz, gitmeyecek miyiz? Gitsek bir türlü, gitmesek başka türlü.
İşte işin burasında sorumluluk davet sahiplerine düşüyor. Bu tür eleştirilere mahal verecek davet organizasyonlarından kaçınmak gerekiyor.
Bu kadar iftar davetinin karşısında insan düşünmeden edemiyor; yoksulumuz mu çok; yoksa yoksulumuzdan daha çok hayırseverimiz mi var?
İnsanların, meslektaşların, arkadaşların, grupların, mesai arkadaşlarının bir arada olmasından, bir masa etrafında buluşmasından kimseye zarar gelmez. Birlikte rahmet vardır, ayrılıkta ise azap.
Gel velakin, bu birlikteliği gösterişe, caka satma törenine dönüştürürsek, arıza orada başlıyor.
Lüks mekanlardaki iftar sofralarında hep baş köşede gördüğümüz simaları ne yazık ki gariban sofralarında, iftar çadırlarında göremiyoruz. Allah’tan Vali, Paşa ve Belediye Başkanı var. Çadırları, garip sofralarını onlar şenlendiriyorlar. Onlar da olmasa garip garibanlığı ile baş başa kalacak.
Ramazan şenlik yeri ve etkinlikleri denilerek dine, ahlaka aykırı işler yapılıyor, sınırlar aşılıyor bazen. Vur patlasın, çal oynasın!..
Namazdan sonra İslâm dininin ikinci önemli ve temel ibadeti olan zekatların büyük bir kısmı kurallara aykırı olarak toplanıyor ve sarf ediliyor. Müslüman fakirler, miskinler, muhtaçlar mağdur ediliyor.
Bir çok güzelliğin yanı sıra zaman zaman Ramazan kültürü mıncıklanıyor, dejenere ediliyor. Yine de Ramazan ayı bereketiyle, huzuruyla, ruhaniyetiyle yaşanıyor memleketimizde. İyiliklerin, güzelliklerin yanında olumsuzluklar her zaman var, her yerde var. Cenâb-ı Hak cümlemizi ıslah eylesin. Bayramınız mübarek olsun.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER